32 research outputs found

    Optimal clinical management of children receiving dietary therapies for epilepsy : Updated recommendations of the International Ketogenic Diet Study Group

    Get PDF
    Ketogenic dietary therapies (KDTs) are established, effective nonpharmacologic treatments for intractable childhood epilepsy. For many years KDTs were implemented differently throughout the world due to lack of consistent protocols. In 2009, an expert consensus guideline for the management of children on KDT was published, focusing on topics of patient selection, pre-KDT counseling and evaluation, diet choice and attributes, implementation, supplementation, follow-up, side events, and KDT discontinuation. It has been helpful in outlining a state-of-the-art protocol, standardizing KDT for multicenter clinical trials, and identifying areas of controversy and uncertainty for future research. Now one decade later, the organizers and authors of this guideline present a revised version with additional authors, in order to include recent research, especially regarding other dietary treatments, clarifying indications for use, side effects during initiation and ongoing use, value of supplements, and methods of KDT discontinuation. In addition, authors completed a survey of their institution's practices, which was compared to responses from the original consensus survey, to show trends in management over the last 10 years

    BÖBREK HÜCRELİ KARSİNOMLU HASTALARDA PET/BT’NİN EVRELEME VE YENİDEN EVRELEMEDEKİ ROLÜNÜN DEĞERLENDİRİLMESİ

    No full text
    Çalışmamızda BHK hastalarında primer lezyonun, rekürrenslerinin ve/veya metastazlarının gösterilmesinde 18F-FDG PET/BT’nin duyarlılık ve özgüllüğünün değerlendirilmesi, 18F-FDG PET/BT bulgularının diğer konvansiyonel görüntüleme yöntemlerine ait bulgular ile karşılaştırılması, tümörün histopatolojik alt tipleri ve dereceleri ile ilişkisinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Çalışma kapsamında Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nükleer Tıp bölümünde BHK ön tanısı veya tanısı ile 18F-FDG PET/BT incelemesi yapılmış, histopatolojik olarak BHK tanısı almış ve klinik olarak GÜTF hastanesinde takip edilmiş hastalar incelenmiştir. Hastaların PET/BT verilerinden görsel olarak tespit edilen lezyonlarının maksimum SUV (SUVmaks) değerleri elde edilmiştir Ayrıca hastaların rutin histopatolojik değerlendirme sonuçları, rutin yapılan diğer konvansiyonel görüntüleme yöntemleri sonuçları ve klinik bulguları kaydedilmiştir. Çalışmamızda 36 hastanın, toplam 43 18F-FDG PET/BT görüntülemesi değerlendirilmiştir. Çalışmamızda primer evrelemesi yapılan 6 olguda primer kitlenin PET/BT ile doğru olarak değerlendirildiğini gözlemledik. Böbrek hücreli karsinom rekürrens ve/veya metastazlarını tespit etmede PET/BT’nin duyarlılığı %93, özgüllüğü %82, PÖD %94, NÖD %78, DO %91, konvansiyonel görüntüleme yöntemlerinin duyarlılığı %90, özgüllüğü %42, PÖD %85, NÖD %53, DO %79 olarak bulundu. PET/BT’nin primer böbrek kitlesi değerlendirmedeki başarısı ile BHK rekürrens ve/veya metastazlarını değerlendirmedeki yüksek tanısal performansı PET/BT hibrid sistemi sayesinde anatomik lokalizasyonun da yapılabilmesine ve çalışmamızda olgu sayısının az olmasına bağlı olabilir. Böbrek hücreli karsinom rekürrens ve/veya metastazlarını değerlendirmede PET/BT’nin tanısal performansında BHK’nin histopatolojik alt tipleri arasında anlamlı farklılık bulunmadı, ancak Fuhrman derecesi arttıkça PET/BT’nin tanısal doğruluk değerinde artış olduğu gözlendi. Sonuç olarak BHK hastalarının değerlendirilmesinde PET/BT tek bir incelemede tüm vücudun anatomik ve fonksiyonel/metabolik olarak görüntülenebilmesini, bulguların birbiriyle ilişkilendirilebilmesi sağlayan; böbrek fonksiyonel hasarı ve kontrast allerjisi riski içermeyen, yüksek tanısal performansa sahip bir görüntüleme yöntemidir

    Hatay İli Zeytin Üretim Alanlarında Zeytin Dal Kanseri (Pseudomonas savastanoi pv. savastanoi) Hastalığının Belirlenmesi

    No full text
    Pseudomonas savastanoi pv. savastanoi (Psv)’nin neden olduğu zeytin dal kanseri hastalığı Hatay ili zeytinüretim alanlarındaki en önemli problemlerden birisidir. Hastalık yoğun enfeksiyonlarda özellikle genç fidanlarıntamamen kurumasına neden olmaktadır. Bu çalışma ile Hatay bölgesi zeytin üretim alanlarında zeytin dal kanserihastalığının yaygınlık ve bulunma oranları belirlenmiştir. Hastalığın en yüksek yaygınlık oranı %90 ile Samandağ,İskenderun ve Arsuz ilçelerinde belirlenmiş olup, Hassa, Kırıkhan, Reyhanlı ve Kumlu ilçelilerinde ise hastalıksaptanmamıştır. Diğer ilçelerde ise hastalığın %15 ile %50 arasında yaygınlık gösterdiği tespit edilmiştir. Hastalığınenfekteli bahçelerdeki bulunma oranları ise %4.5-75 arasında değişiklik göstermiştir. Taze urlardan izole edilenhastalık etmeninin tanısı Gram boyama, LOPAT (Levan oluşumu, Oksidaz, Patates yumuşak çürüklük testi, Arginindehidrolaz, Tütün aşırı duyarlılık) testleri, MALDI-TOF ve moleküler yöntemler ile yapılmıştır. Yapılan testlersonucu toplam 14 izolat Pseudomonas savastanoi pv savastanoi olarak tanılanmıştır. Patojenisite testlerinde tümizolatlar ve Ayvalık1 referans izolatı 1 yıllık Gemlik zeytin fidanlarında hastalığın tipik belirtisi olan urlara nedenolmuştur.Olive knot disease caused by Pseudomonas savastanoi pv. savastanoi (Psv) is one of the most important problems in olive production areas of Hatay province. The disease causes full drying of young seedlings in intensive infections. The aim of this study was to determine the prevalence and incidence of olive knot disease in Hatay province. The highest prevalence rate of the disease was determined in Samandağ, İskenderun and Arsuz districts with 90% and no disease was detected in Hassa, Kırıkhan, Reyhanlı and Kumlu districts. In other districts, the prevalence of the disease was found to be between 15% and 50%. The incidence of the disease in infected gardens varied between 4.5-75%. The pathogenic bacteria isolated from fresh knots was identified by Gram stain, LOPAT (Levan, Oxidase, Potato pectolytic activity, Arginine dehydrolase, Tobacco hypersensitive reaction), MALDI-TOF and molecular techniques. All strains were determined as gram negative, levan negative, oxidase negative, pectolytic activity negative, arginine dehydrolase negative, but tobacco hypersensitivity reaction was positive. According to the test results, a total of 14 isolates were identified as Pseudomonas savastanoi pv savastanoi. Pathogenicity tests were performed with 14 strains and a reference strain (Ayvalık1). All isolates caused knot formation on one-year-old olive seedling (cv. Gemlik)

    Determination of olive knot disease (Pseudomonas savastanoi pv. savastanoi) in olive production areas of Hatay province

    Get PDF
    Pseudomonas savastanoi pv. savastanoi (Psv)’nin neden olduğu zeytin dal kanseri hastalığı Hatay ili zeytinüretim alanlarındaki en önemli problemlerden birisidir. Hastalık yoğun enfeksiyonlarda özellikle genç fidanlarıntamamen kurumasına neden olmaktadır. Bu çalışma ile Hatay bölgesi zeytin üretim alanlarında zeytin dal kanserihastalığının yaygınlık ve bulunma oranları belirlenmiştir. Hastalığın en yüksek yaygınlık oranı %90 ile Samandağ,İskenderun ve Arsuz ilçelerinde belirlenmiş olup, Hassa, Kırıkhan, Reyhanlı ve Kumlu ilçelilerinde ise hastalıksaptanmamıştır. Diğer ilçelerde ise hastalığın %15 ile %50 arasında yaygınlık gösterdiği tespit edilmiştir. Hastalığınenfekteli bahçelerdeki bulunma oranları ise %4.5-75 arasında değişiklik göstermiştir. Taze urlardan izole edilenhastalık etmeninin tanısı Gram boyama, LOPAT (Levan oluşumu, Oksidaz, Patates yumuşak çürüklük testi, Arginindehidrolaz, Tütün aşırı duyarlılık) testleri, MALDI-TOF ve moleküler yöntemler ile yapılmıştır. Yapılan testlersonucu toplam 14 izolat Pseudomonas savastanoi pv savastanoi olarak tanılanmıştır. Patojenisite testlerinde tümizolatlar ve Ayvalık1 referans izolatı 1 yıllık Gemlik zeytin fidanlarında hastalığın tipik belirtisi olan urlara nedenolmuştur.Olive knot disease caused by Pseudomonas savastanoi pv. savastanoi (Psv) is one of the most important problems in olive production areas of Hatay province. The disease causes full drying of young seedlings in intensive infections. The aim of this study was to determine the prevalence and incidence of olive knot disease in Hatay province. The highest prevalence rate of the disease was determined in Samandağ, İskenderun and Arsuz districts with 90% and no disease was detected in Hassa, Kırıkhan, Reyhanlı and Kumlu districts. In other districts, the prevalence of the disease was found to be between 15% and 50%. The incidence of the disease in infected gardens varied between 4.5-75%. The pathogenic bacteria isolated from fresh knots was identified by Gram stain, LOPAT (Levan, Oxidase, Potato pectolytic activity, Arginine dehydrolase, Tobacco hypersensitive reaction), MALDI-TOF and molecular techniques. All strains were determined as gram negative, levan negative, oxidase negative, pectolytic activity negative, arginine dehydrolase negative, but tobacco hypersensitivity reaction was positive. According to the test results, a total of 14 isolates were identified as Pseudomonas savastanoi pv savastanoi. Pathogenicity tests were performed with 14 strains and a reference strain (Ayvalık1). All isolates caused knot formation on one-year-old olive seedling (cv. Gemlik)

    Determination of Verticillium and Fusarium wilt resistance levels of different interspecific hybrid eggplant lines

    No full text
    This study was conducted to investigate the resistance of 4 wild eggplant species (Solanum aethiopium group Aculeatum, S. incanum, S. macrocarpon, S. linnaeanum), 3 cultivated eggplant varieties ('Anamur F1', 'Pala', 'Yamula'), 1 eggplant rootstock (Köksal F1) and 34 interspecific hybrids to Verticillium dahliae Kleb. and Fusarium oxysporum f.sp. melongenae. Disease resistance of eggplant genotypes was determined by the pathogenicity test. The disease severity values varied between 0-80% for Verticillium and between 0-100% for Fusarium. Among the 42 genotypes, 18 genotypes were found to be moderately resistant and 1 genotype was found to be highly resistant to Verticillium. At the same time, 2 of the 42 genotypes were found to be moderately resistant and 22 of the 42 genotypes were found to be highly resistant to Fusarium. All hybrids with S. integrifollium, Solanum aethiopicum group Gilo as father were found to be highly resistant to Fusarium oxysporum f.sp. melongenae. Solanum linnaeanum did not exhibit any disease symptoms and was found to be highly resistant to both disease agents. Present interspecific hybrid eggplant genotypes with known resistance to Verticillium and Fusarium wilt are expected to have significant contributions in developing new eggplant rootstocks and hybrid eggplant cultivars in the future
    corecore