60 research outputs found
Göreve Yeni Başlayan Ortaokul Matematik Öğretmenlerinin Öz Yansıtma Süreçleri
In this case study the aim is to examine the self-reflection processes (self-evaluation, causal attribution, emotional reactions and inferences) of novice mathematics teachers. The participants were six middle school (grades of 5-8) mathematics teachers who have less than five years teaching experience working in the Western and Central Anatolia Regions of Turkey. The data of the study were collected through the semi-structured interviews developed based on classroom observations. First, the instructional situations were determined by observing the mathematics lessons of the participants (approximately 10 hours for each participant). Afterwards, through semi-structured interviews, the participants were asked to reflect on these instructional situations. During the data analysis, first within case analyses were made, and the self-reflection of each teacher was described. Then by comparing the data obtained from six teachers, it was defined which self-reflection processes the novice mathematics teachers performed and to what extent they performed them. The findings suggest that the participants did not consider their teaching behaviors when they were asked to evaluate the lesson. They attributed the cause of the failure in their lessons to factors beyond their control (e.g., low involvement of parents, insufficient physical facilities of the school). In addition, it is observed that they were less likely to develop positive emotional responses for the observed lessons and were insufficient in taking adaptive decisions for their future lessons. These findings indicate the necessity of pre-service and in-service practices that will support newly recruited middle school mathematics teachers to gain much more comprehensive self-reflection skills.Bu durum çalışmasında göreve yeni başlayan ortaokul (5-8. sınıflar) matematik öğretmenlerinin öğretim faaliyetlerine ilişkin öz yansıtma süreçlerinin (öz değerlendirme, neden atfetme, duygusal tepki ve sonuç çıkarımı) incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmada, Türkiye’nin Batı ve İç Anadolu bölgelerinde görev yapmakta olan, meslek yaşamlarında ilk beş yılını doldurmamış altı ortaokul matematik öğretmeni ile çalışılmıştır. Araştırmanın verileri, sınıf içi gözlemlerden hareketle geliştirilmiş olan yarı yapılandırılmış görüşmeler aracılığıyla elde edilmiştir. Veri toplama sürecinde ilk olarak katılımcıların matematik dersleri (her bir katılımcı için yaklaşık 10 saat) gözlemlenerek öğretim durumları belirlenmiştir. Ardından gerçekleştirilen yarı yapılandırılmış görüşmelerle katılımcılardan tespit edilen öğretim durumları için öz yansıtmalar yapmaları istenmiştir. Analiz sürecinde ilk olarak durum içi analizler yapılmış ve her bir öğretmenin öz yansıtma faaliyetleri betimlenmiştir. Ardından altı öğretmenden elde edilen bulgular karşılaştırmalı olarak incelenerek göreve yeni başlayan ortaokul matematik öğretmenlerinin hangi öz yansıtma faaliyetlerini ne derece gerçekleştirdiği tanımlanmıştır. Bulgular, katılımcıların dersi değerlendirmeleri istendiğinde kendi öğretim davranışlarını dikkate almadıklarını göstermektedir. Derslerindeki başarısızlığı, kendi kontrolleri altında olmayan faktörlere (örneğin ebeveynlerin ilgisizliği, okulun fiziksel imkânlarının yetersizliği) atfetmişlerdir. Ayrıca gözlemlenen dersleri için ortaya koymuş oldukları olumlu duygusal tepkilerin ve sonraki dersleri için almış oldukları uyarlamacı (gelişimsel) kararların yetersiz olduğu gözlemlenmiştir. Bu bulgular, göreve yeni başlayan ortaokul matematik öğretmenlerinin öz yansıtma becerilerini kazanmalarını destekleyecek hizmet önceci ve hizmet için uygulamaların gerekliliğine işaret etmektedir
SELF-REGULATION OF NOVICE MIDDLE SCHOOL MATHEMATICS TEACHERS IN THE PREPARATION PROCESS FOR TEACHING
This study analyses the self-regulation (goal setting and planning) of the novice middle school mathematics teachers during the preparation phase of teaching. The study is designed as a case study. The participants are six mathematics teachers with less than five-year teaching experience. The data were collected through interviews, observations and document analysis. In regard to the observations, the teaching of certain topics (e.g., basic elements of prisms) were observed to uncover the classroom behavior of the participants. In the semi-structured interviews carried out after the class observations, the participants were asked some questions about their goals and planning concerning the related teaching activities. The findings of the study indicate that the participants do not exhibit the goal setting and planning activities that are consistent with the conceptual learning covered in the mathematics education program. It is also found that they do not set clear goals and develop detailed planning in regard to teaching activities
Utjecaj nastave uz pomoć računala na postignuća i stavove učenika sedmog razreda prema matematici: slučaj obrade teme „Uspravni kružni valjak“
The purpose of this study was to investigate the effect of computer-assisted instruction (CAI) regarding concepts of “surface area and volume of vertical circular cylinder” on seventh grade students’ achievement and attitudes toward mathematics. A pre-test and post-test control group with quasi-experimental study design was used. This research was carried out with 49 seventh grade Turkish students (24 students in the experimental group, and 25 students in the control group). The students in the experimental group were taught with CAI, while the students in the control group were taught in the traditional way (textbook-based direct instruction). The “Mathematics Achievement Test (MAT)” and the “Mathematics Attitude Scale (MAS)” were administered to both groups as a pre-test and a post-test. The data were analyzed with multivariate analysis of variance (MANCOVA). The results indicated that CAI significantly improved students’ mathematics achievement compared to the results achieved through traditional instruction. However, it was found that short-term CAI implementation did not make a significant difference on students’ attitudes toward mathematics.Cilj je ovoga rada ispitati učinak nastave uz pomoć računala na postignuća i stavove učenika sedmog razreda prema matematici kada se radi o pojmovima kao što su „oplošje i obujam uspravnog kružnog valjka“. Korišten je kvazieksperimentalan dizajn istraživanja koji je uključivao kontrolnu skupinu na kojoj je proveden predtest i posttest. Istraživanje je provedeno na uzorku od 49 učenika sedmog razreda u Turskoj (24 učenika u eksperimentalnoj skupini i 25 učenika u kontrolnoj skupini). Učenike u eksperimentalnoj skupini poučavalo se uz pomoć računala, a učenici u kontrolnoj skupini poučavani su na tradicionalan način (izravna nastava koja se temelji na udžbenicima). Na obje skupine proveden je „Test postignuća iz matematike“ i „Ljestvica za ispitivanje stavova prema matematici“, kao predtest i posttest. Podaci su analizirani multivarijatnom analizom varijance (MANCOVA). Rezultati upućuju na to da nastava uz pomoć računala značajno poboljšava postignuća učenika u matematici u usporedbi s rezultatima dobivenima provedbom tradicionalnog načina nastave. Međutim, pokazalo se da kratkotrajna primjena nastave uz pomoć računala nije značajno promijenila stavove učenika prema matematici
14 Haftalık Voleybol Dersinin Beden Eğitimi Öğretmen Adaylarının Alan Bilgisine Etkisi
Volleyball course takes place on secondary and high school curriculums. It also takes place on physical education teacher education undergraduate programs. Physical education teacher education students are supposed to have volleyball content knowledge before graduating teacher education programs. This study aims to examine physical education teacher education students’ volleyball content knowledge level after they newly completed volleyball course. Participants were 15 female and 23 male, totally 38 students. Data were collected with volleyball common content knowledge test and content map. Paired sample t-test and descriptive statistics were utilized for statistical calculations. Results showed that while participants reached expected common content knowledge level (70% and over), their specialized content knowledge levels were lower than expected (3.0 or over). As a conclusion, common content knowledge focused course increased physical education teacher education students’ common content knowledge level. Specialized content knowledge which directly affects physical education teacher education students’ quality can be obtained by content and applications focusing on it.Voleybol, ortaokul ve lise beden eğitimi ve spor dersi öğretim programının yanı sıra beden eğitimi öğretmeni yetiştiren kurumların lisans programlarında da yer almaktadır. Beden eğitimi öğretmen adaylarının öğretmen yetiştiren kurumlardan mezun olmadan önce yeterli voleybol alan bilgisine sahip olmaları gerekmektedir. Bu çalışmanın amacı, voleybol dersini yeni tamamlamış beden eğitimi ve spor öğretmenliği bölümü öğrencilerinin voleybol alan bilgisi düzeyinin incelenmesidir. Çalışmaya 15 kadın ve 23 erkek, toplam 38 beden eğitimi ve spor öğretmen adayı katılmıştır. Veri toplama aracı olarak voleybol genel alan bilgisi testi ve içerik haritası kullanılmıştır. Toplanan veriler bağımlı örneklem t-testi ve tanımlayıcı istatistik kullanılarak analiz edilmiştir. Bulgulara göre katılımcıların genel alan bilgisi istendik düzeye ulaşırken (% 75 ve üzeri), özelleşmiş alan bilgisi değerleri beklenen düzeyin (3.0 ve üzeri) oldukça altında bulunmuştur. Sonuç olarak, genel alan bilgisi odaklı bir ders sonrası öğretmen adaylarının genel alan bilgisi düzeyleri de anlamlı olarak artmıştır. Beden eğitimi öğretmen adaylarının öğretim kalitesini doğrudan etkileyen özelleşmiş alan bilgisi de ancak ona odaklanan içerik ve uygulamalarla kazandırılabilir
Impact of opioid-free analgesia on pain severity and patient satisfaction after discharge from surgery: multispecialty, prospective cohort study in 25 countries
Background: Balancing opioid stewardship and the need for adequate analgesia following discharge after surgery is challenging. This study aimed to compare the outcomes for patients discharged with opioid versus opioid-free analgesia after common surgical procedures.Methods: This international, multicentre, prospective cohort study collected data from patients undergoing common acute and elective general surgical, urological, gynaecological, and orthopaedic procedures. The primary outcomes were patient-reported time in severe pain measured on a numerical analogue scale from 0 to 100% and patient-reported satisfaction with pain relief during the first week following discharge. Data were collected by in-hospital chart review and patient telephone interview 1 week after discharge.Results: The study recruited 4273 patients from 144 centres in 25 countries; 1311 patients (30.7%) were prescribed opioid analgesia at discharge. Patients reported being in severe pain for 10 (i.q.r. 1-30)% of the first week after discharge and rated satisfaction with analgesia as 90 (i.q.r. 80-100) of 100. After adjustment for confounders, opioid analgesia on discharge was independently associated with increased pain severity (risk ratio 1.52, 95% c.i. 1.31 to 1.76; P < 0.001) and re-presentation to healthcare providers owing to side-effects of medication (OR 2.38, 95% c.i. 1.36 to 4.17; P = 0.004), but not with satisfaction with analgesia (beta coefficient 0.92, 95% c.i. -1.52 to 3.36; P = 0.468) compared with opioid-free analgesia. Although opioid prescribing varied greatly between high-income and low- and middle-income countries, patient-reported outcomes did not.Conclusion: Opioid analgesia prescription on surgical discharge is associated with a higher risk of re-presentation owing to side-effects of medication and increased patient-reported pain, but not with changes in patient-reported satisfaction. Opioid-free discharge analgesia should be adopted routinely
Ders Araştırması Modeli Bağlamında Ortaokul Matematik Öğretmenlerinin Öğretim Faaliyetlerine Yönelik Grup Temelli Özdüzenlemelerinin İncelenmesi
In this study, it was aimed to examine middle school mathematics teachers’ preparation and reflection activities for teaching mathematics that they performed as a group in the Lesson Study practices. The single case study design, which is a qualitative research design, was adopted for this study. Three middle school mathematics teachers who had been working in two different schools in Uşak province were included in the study. The snowball sampling method was used to select participants. In the study, three study lesson practices, each of which were implemented by different teachers, were carried out. Data were collected during these practices lasting for about 5 months. Observation, interview, and document review methods were used to collect data. Results showed that in the preparation processes, teachers were especially struggled with maintaining activities of setting goals and determining criteria for success.Bu araştırmada ortaokul matematik öğretmenlerinin ders araştırması uygulamalarında matematik öğretim görevlerine yönelik grup olarak sergilemiş oldukları hazırlık ve yansıtma faaliyetlerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmada nitel araştırma desenlerinden tekli durum çalışması deseni benimsenmiştir. Araştırmaya Uşak il merkezinde, iki farklı ortaokulda görev yapmakta olan üç ortaokul matematik öğretmeni dâhil edilmiştir. Katılımcıların belirlenmesinde kartopu örneklemi yöntemi kullanılmıştır. Araştırma sürecinde her biri farklı bir öğretmen tarafından uygulanmış olan üç araştırma dersi uygulaması gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın verileri yaklaşık 5 ay süren bu uygulamalar sırasında toplanmıştır. Verilerin toplanmasında gözlem, görüşme ve doküman inceleme yöntemleri kullanılmıştır. Araştırma sonucunda hazırlık süreçlerinde öğretmenlerin özellikle hedef ve başarı ölçütü belirleme çalışmalarını yürütmekte zorlandıkları gözlenmiştir
Reattachment of dehydrated tooth fragments: Two case reports
WOS: 000347059000026PubMed ID: 25511360Anterior crown fractures are the most common type of injury in dental trauma. The ideal treatment is to reattach the fragments as quickly as possible following intraoral and radiographic examination, but sometimes delayed treatment appointments are necessary because of uninformed patients/parents or multidisciplinary cases included endodontically and periodontically. Delayed reattachment may lead to unesthetic results because of the dehydration of fragments. The purpose of this study was to present 1-year follow-ups of reattachment of dehydrated fragments using dentin bondings and flowable composites in two different cases. The color of the dehydrated fragments was natural in the control appointments and 1-year follow-ups show harmonious integration of color, form and texture after the reattachment of the original piece of tooth. Restoration of the tooth by reattaching the original fragment is the best way of treatment in esthetic, conservative and economic point of view
Matematikte Üstün Yetenekli Öğrencilerin Gözünden Ortaokul Matematik Öğretmenleri
Bu fenomenoloji araştırmasında, matematikte üstün yetenekli olan ortaokul öğrencilerinin, matematik öğretmenlerine ilişkin algılarının tanımlaması ve açıklanması amaçlanmıştır. Araştırmaya, Türkiyenin orta ölçekli bir ilindeki devlet okullarının yedinci ya da sekizinci sınıflarında öğrenim gören, matematikte üstün yetenekli 15 öğrenci dâhil edilmiştir. Katılımcıların belirlenmesinde, amaçlı örnekleme yöntemlerinden ölçüt ve uygun örnekleme yöntemleri birlikte kullanılmıştır. Araştırmada veriler, 2018-2019 eğitim-öğretim yılı ilkbahar döneminde gerçekleştirilen görüşmeler aracılığıyla elde edilmiştir. Bu görüşmelerde ilgili alan yazından, uzman görüşlerinden ve pilot uygulama verilerinden hareketle hazırlanmış olan 2 adet yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. Analiz sürecinde ilk olarak, veri toplama sürecinden elde edilen toplam 30 adet görüşme kaydı kodlanmıştır. Kodlama sürecinde, ilgili alan yazından hareketle hazırlanmış olan bir kodlama anahtarından yararlanılmıştır. Bu araştırmada gerçekleştirilen tüm analiz işlemleri için Nvivo 10 programı kullanılmıştır. Yapılan analiz çalışmaları neticesinde, matematikte üstün yetenekli olan ortaokul öğrencilerinin, ortaokul matematik öğretmenlerine yönelik olumsuz algılara sahip oldukları tespit edilmiştir. Bu olumsuz algıların giderilmesine yönelik önerilerde bulunulmuştur
- …