45 research outputs found

    İLKÖĞRETİM OKULLARININ KARŞILAŞTIKLARI FİNANSMAN SORUNLARI

    Get PDF
    Ülkemizde ilköğretim zorunlu ve devlet tarafından parasız olarak sunulur. Fakat ilköğretim okullarının kendilerinden beklenilen eğitim hizmetlerini sunabilmeleri için gerekli olan parasal sağlanmasında ciddi problemler yaşanmaktadır. İlköğretim okullarının gelir kaynaklarıve fırsatlarıbirbirinden farklılık göstermektedir. Okulların gelir durumuna etki eden en önemli faktör, okulun bulunduğu bölgenin ve dolayısıyla velilerin sosyo-ekonomik durumlarıdır. İlköğretim okul müdürleri okullarının gelirlerini artırmak için içindeki bulunduklarıkoşullara göre farklıyollar denemektedirler

    ÖGRENCİMERKEZLİ DERS UYGULAMALARINA İLİŞKİN ÖĞRENCİ GÖRÜŞLERİ

    Get PDF
    Sosyal bilimlerin öğretiminde öğrenci merkezli öğretim yöntemlerinin kullanılmasıgerekli ve zorunludur. Çünkü sosyal bilimlerin özünde olan karmaşıklık, değişkenlik ve kestirilemezlik öğretimde tekdüzelik ve bilgi aktarımın ötesinde bir yaklaşımıgerekli kılmaktadır. Öğrenci merkezli öğretimin temelinde öğrencilerin düşünmeleri, düşüncelerini ifade etmeleri, grup içinde tartışmalarıve konuyu sorgulamalarıvardır. Bu çalışmanın amacıüniversite seviyesinde sosyal bilimler derslerinin öğrenci merkezli olarak işlendikten sonra öğrencilerin uygulamaya ilişkin görüşlerinin incelenmesidir. Bu çalışma nitel araştırma geleneği içinde yürütülmüştür. Veri toplama aracı; araştırmacının tarafından geliştirilen öğrencilerin öğrenci merkezli yönteme ilişkin görüşlerini ifade edebilecekleri açık uçlu soruların olduğu formlar kullanılmıştır. Bu araştırmanın çalışma grubu; Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü Sınıf Öğretmenliği anabilim dalında okuyan 207 birinci sınıf öğrencisinden oluşmaktadır. Eğitim Psikolojisi dersi öğrenci merkezli işlendikten sonra öğrencilerin yöntemle ilgili düşünceleri alınarak analiz edilmiştir. Bu çalışmaya katılan öğrenciler genel olarak dersin işlenmesinde kullanılan tüm stratejileri ve öğretme-öğrenme ortamınıolumlu bulmaktadırlar. Öğrenciler, dersteki uygulamaların derse devamda, aktif katılımısağlamada, öğrenmeyi anlamlandırmada, öğrenmede kalıcılığısağlamada ve kendini ifade etmede olumlu etki yaptığınıdüşünmektedirler

    YENİ İLKÖĞRETİM BİRİNCİSINIF PROGRAMININ ÖĞRETMENLER TARAFINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

    Get PDF
    Yeniden yapılandırılan İlköğretim programları 1-5 sınıflar 2005-2006 öğretim yılında ülke genelinde uygulanmaya başlanmıştır. İlkokul programlarında 1924’den başlayarak 1926, 1936, 1948, 1962 ve 1968’de olmak üzere altıdefa yeniden yapılanmaya gidilmiştir. 1997’de zorunlu temel eğitimin 8 yıla çıkarılmasıyla birlikte ilkokul programı 1-5 sınıflar ve ortaokul programı 6-8 sınıflar birleştirilerek sekiz yıllık ilköğretim programıoluşturulmuştur. Fakat bu programların bir bütün olarak yeniden yapılandırılmasısağlanamamıştır. Programların sekiz yıllık kesintisiz ilköğretime uygun hale getirilmesi için yapılan çalışmalar neticesinde 2004-2005 öğretim yılında pilot olarak uygulanan yeni programlar 2005-2006 öğretim yılında uygulanmaya başlanmıştır. Bu çalışmada birinci sınıf öğretmenlerinin, yeniden yapılandırılan birinci sınıf öğretim programlarınıbir yıl uygulandıktan sonra, program hakkındaki düşüncelerinin ortaya konulmasıamaçlanmıştır. Bu araştırmanın çalışma grubu 116 birinci sınıf öğretmeninden oluşmaktadır. Bu araştırmada veri toplama aracıolarak geliştirilen dört açık uçlu soruyu içeren form öğretmenlere uygulanmıştır. Her soru bir öğretim programınıdeğerlendirmek için hazırlanmışve ilgili ders programının olumlu yönleri, olumsuz yönleri ve programın daha iyi olabilmesi için öneriler olarak üç bölümden oluşmaktadır. Çalışmanın önemli sonuçları: Genel olarak sınıf öğretmenlerinin çoğunluğu yeni programıolumlu bulmaktadırlar. Fakat yeni programa göre hazırlanan ders kitaplarının tekrar gözden geçirilmesi gerektiğini düşünmektedirler. Sınıfların kalabalık olması, ailelerin program hakkında yeterli bilgi sahibi olmamalarıve öğretmenlerin etkinlikleri değerlendirme sürecinde fazla form ve belge işleriyle uğraşmalarıprogramda istenilen amaca ulaşmayı zorlaştırmaktadır

    Okul müdürlerinin sınıf öğretmenlerine hizmetiçi eğitim sürecinde kazandırılması gereken mesleki değerler ve mesleki becerilere ilişkin görüşleri

    Get PDF
    The purpose of this study is to examine the professional values and skills to be gained to classroom teachers in in-service training process. The research was designed in the qualitative case study model. The study group was 10 school administrators working in elementary schools in a Northeast Anatolia province of Turkey. The study group was determined by using criteria sampling method. The data were collected through a semi-structured interview form and analyzed by using content analysis and descriptive analysis techniques. 24 different values were determined should gain through in-service training to class teachers. Based on the results it can be suggested that the personal values should be given teachers through pre-service and in-service training. The professional skills should be gained teachers through in-service training including communication skills, technology using skills, pedagogical content knowledge, planning skills, material designing and using skills. In addition, the professional values such as cooperation, love of teaching profession, leadership, role-modeling, self-renewal, sacrifice and solidarity can be gained teachers through in-service training.Bu çalışmanın amacı, sınıf öğretmenlerine hizmetiçi eğitim sürecinde kazandırılacak mesleki değerler ve becerilerin incelenmesidir. Araştırma, nitel durum çalışması modelinde tasarlanmıştır. Araştırma Kuzeydoğu Anadolu’da bir ilde görevli 10 okul yöneticisiyle gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın çalışma grubu, ölçüt örnekleme ile belirlenmiştir. Araştırmanın verileri, yarı yapılandırılmış görüşme formuyla toplanmıştır. Veriler içerik analizi ve betimsel analiz teknikleriyle analiz edilmiştir. Sınıf öğretmenlerine hizmetiçi eğitim yoluyla kazandırılması gereken 24 değer belirlenmiştir. Araştırmanın sonuçlarına dayalı olarak öğretmenlere hizmet öncesi ve hizmet içi eğitim yoluyla kişisel değerler kazandırılması gerektiği önerilebilir. Öğretmenlere hizmet içi eğitimler yoluyla iletişim becerisi, teknoloji kullanma becerisi, alan bilgisi, planlama becerisi, materyal tasarlama ve kullanma becerisi kazandırılmalıdır. Ayrıca hizmet içi eğitimlerle öğretmenlere işbirliği, meslek sevgisi, liderlik, rol model olma, kendini yenileme, fedakârlık ve dayanışma gibi profesyonel beceriler kazandırılabilir

    İşbirliğine dayalı ortamlarda gerçekleştirilen üstbilişsel sorgulama temelli öğretimin ilkokul 4. sınıf öğrencilerinin matematiksel problem çözme becerilerine etkisi

    Get PDF
    Bu araştırmanın amacı, işbirliğine dayalı ortamlarda gerçekleştirilen üstbilişsel sorgulama temelli öğretim uygulamalarının ilkokul dördüncü sınıf öğrencilerinin problem çözme becerilerine etkisini belirlemektir. Araştırma ön test-son test kontrol gruplu yarı deneysel modele göre tasarlanmıştır. Çalışma grubunu 2013-2014 öğretim yılında Kastamonu il merkezindeki bir devlet ilkokulunun 4. sınıflarında okuyan toplam 94 öğrenci oluşturmaktadır. Dersler deney-1 grubunda (n=33) işbirliğine dayalı ortamlarda gerçekleştirilen üstbilişsel sorgulama temelli öğretim yöntemiyle, deney-2 grubunda (n=31) ise üstbilişsel strateji desteği olmaksızın sadece işbirliğine dayalı öğrenme yöntemiyle işlenmiştir. Kontrol grubunda (n=30) ise var olan normal sürecin devam etmesi sağlanmıştır. Araştırmanın verileri, araştırmacı tarafından geliştirilen Problem Çözme Becerileri Değerlendirme Testi vasıtasıyla toplanmıştır. Bulgulara göre, deneysel uygulamalar sonrasında, deney-1 grubundaki öğrencilerin problem çözme becerilerine yönelik puanlarının problemi anlama ile kontrol ve değerlendirme boyutlarında hem deney-2 grubu hem de kontrol grubundaki öğrencilere göre anlamlı düzeyde yüksek olduğu görülürken; plan/strateji geliştirme, planı uygulama ve problem kurma alt boyutlarında ise sadece kontrol grubundaki öğrencilere göre anlamlı derecede yüksek olduğu sonucuna ulaşılmıştır

    Impact of opioid-free analgesia on pain severity and patient satisfaction after discharge from surgery: multispecialty, prospective cohort study in 25 countries

    Get PDF
    Background: Balancing opioid stewardship and the need for adequate analgesia following discharge after surgery is challenging. This study aimed to compare the outcomes for patients discharged with opioid versus opioid-free analgesia after common surgical procedures.Methods: This international, multicentre, prospective cohort study collected data from patients undergoing common acute and elective general surgical, urological, gynaecological, and orthopaedic procedures. The primary outcomes were patient-reported time in severe pain measured on a numerical analogue scale from 0 to 100% and patient-reported satisfaction with pain relief during the first week following discharge. Data were collected by in-hospital chart review and patient telephone interview 1 week after discharge.Results: The study recruited 4273 patients from 144 centres in 25 countries; 1311 patients (30.7%) were prescribed opioid analgesia at discharge. Patients reported being in severe pain for 10 (i.q.r. 1-30)% of the first week after discharge and rated satisfaction with analgesia as 90 (i.q.r. 80-100) of 100. After adjustment for confounders, opioid analgesia on discharge was independently associated with increased pain severity (risk ratio 1.52, 95% c.i. 1.31 to 1.76; P < 0.001) and re-presentation to healthcare providers owing to side-effects of medication (OR 2.38, 95% c.i. 1.36 to 4.17; P = 0.004), but not with satisfaction with analgesia (beta coefficient 0.92, 95% c.i. -1.52 to 3.36; P = 0.468) compared with opioid-free analgesia. Although opioid prescribing varied greatly between high-income and low- and middle-income countries, patient-reported outcomes did not.Conclusion: Opioid analgesia prescription on surgical discharge is associated with a higher risk of re-presentation owing to side-effects of medication and increased patient-reported pain, but not with changes in patient-reported satisfaction. Opioid-free discharge analgesia should be adopted routinely

    Evaluation of StudentsValues of Honesty and Truth Based on Scenarios

    Get PDF
    Bireylerin herhangi bir konuya ilişkin değer yargılarını, tercihlerini ve tutumlarını ölçmede kullanılan yaklaşımlardan biri de senaryo temelli veri toplamadır.çalışmanın amacı üniversitede okuyan öğrencilerin dürüstlük ve doğruluk değerlerine ilişkin tutumlarının incelenmesidir. Senaryo temelli veri toplama nitel yaklaşım geleneğine dayanmaktadır. Bu çalışmaya eğitim fakültesi sınıf öğretmenliği anabilim dalında öğrenim gören toplam 104 dördüncü sınıf öğrencisi katılmıştır. Çalışma durum tespitine yönelik olup ve çalışma grubuna beş senaryo verilmiştir. Öğrencilerdensenaryolardaki durumlarla karşılaştıklarında nasıl davranabileceklerini açıklamaları istenmiştir. Verilen senaryoya göre öğrencilerin tahmini olarak gösterecekleri davranış onların değer yargılarıyla ilişkilidir. Katılımcıların davranış tercihleri ve açıklamaları içerik analizi yapılmıştır. Katılımcıların tercihleri en çok tercihten en aza doğru sıralanmıştır. Her bir senaryoda cevaplayıcı herhangi bir ipucu almadan tamamen kendisine ait duygu ve düşüncelerini ifade etmektedir. Bu çalışmaya katılan öğrencilerin kopya çekmeyi çok kötü bir davranış olarak algılamamaktadırlar. Bir başka senaryonu sonucuna göre öğrencilerin ailelerine karşı sorumluluk duygusunun güçlü olduğunu görülmektedir. Bu çalışmaya katılan öğrencilerin doğrudan kendini ilgilendirmeyen konularda toplumun düzeni ve haklının hakkını alması adına tavır almaları anlamlı ve önemlidir. Bu buScenario could be used to evaluate individuals values, preferences, and attitudes about special issues or content as a data collecting approach in research. The aim of this study is to investigate the participants preferences and values about particular situations. The participants consisted of 104 senior elementary education students at the education faculty. In order to collect the data, five scenarios were presented to students and then asked them to write how they behaved when they experienced the situation in the scenario. After collecting students responses, content analysis were used to examine students preferences and ranked from highest to lowest. The results indicated that almost half of the students in this study had attitudes and tendencies towards cheating. However, the majority of the students expressed honestly to share with their parents. On the other hand, they expressed that they were willing to help as a witness to investigate to find truth in case of that it was not their business. The importance of the study investigated has a crucial indication for future of society to be order and dynamisms
    corecore