47 research outputs found
M9 Anaçlı Elma Bahçelerinde Organik Yetiştiriciliğin Uygulanabilirliği
M9 anacı üzerine aşılı Williams Pride, Jonafree, Rajka ve Golden Delicious elma çeşitlerinde organik tarım uygulamaları ile konvansiyonel tarım uygulaması fenolojik özellikler, verim, kalite, hastalık ve zararlılar, hasat sonrası muhafaza, pazarlama imkanları ve maliyet bakımından karşılaştırılmıştır. Bu çalışma ile Eğirdir (Isparta) koşulları ve benzer bölgelerde organik elma yetiştiriciliğinin uygulanabilirliği araştırılmıştır. Veriler değerlendirildiğinde kümülatif verim bakımından en yüksek değer konvansiyonel yetiştiricilikte Rajka çeşidinden elde edilirken en düşük değer organik yetiştiricilikteki 3. uygulamadaki Jonafree çeşidinden elde edilmiştir. Pazarlanabilir meyve oranı bakımından hem konvansiyonel hem de organik yetiştiricilikte en yüksek değerler Rajka çeşidinden elde edilmiştir. Yapılan ekonomik analizde, 1 kg elma maliyeti organik yetiştiricilikte daha yüksek olmasına rağmen, 2008 yılı elma satış fiyatlarına göre organik elma yetiştiriciliğinin daha karlı olduğu görülmektedir
Selçuklular Karşısında Halife El-Kâ’im Biemrillâh’ın Hâkimiyeti Ele Geçirme Teşebbüsü
El-Kâ’im Biemrillâh, hilâfetinin ilk yarısını (1031-1055) Büveyhî hâkimiyeti altında geçirmiştir. Büveyhîlerin iyice zayıfladığı bu dönemde halife, Selçuklu sultanı Tuğrul Bey’i Bağdâd şehrine davet ederek hem Büveyhîlerden hem de Arslan el-Besâsîrî’nin tahakkümünden kurtulmuştur. Bununla birlikte siyasî hâkimiyet, bu kez Selçukluların eline geçirmiştir. Tuğrul Bey’in ölümüne kadar el-Kâ’im, bu duruma herhangi bir tepki göstermemiştir. Ancak Tuğrul Bey’in, el-Kâ’im’in kızı Seyyide Hatun ile izdivacı mevzusunda iki taraf arasındaki ilişkiler gerginleşmiştir. 455/1063 senesinde sultanın ölümünden sonra da el-Kâ’im, Bağdâd’da herhangi bir siyasî otorite adına hutbe okutmayarak bir nevi kendi otoritesini kurmayı denemiştir. Hatta kendi adına sikke bastırmıştır. Otoriteyi tamamen ele geçirmek için mahallî hâkimleri yanına çekmeye çalışmış, fakat Şerefü’d-devle Müslim’in birtakım faaliyetleri karışıklıklara sebebiyet vermiştir. Güçlü bir siyasî otoriteden yoksun kalan Bağdâd’da yaşanan olumsuz gelişmeler neticesinde halife, Sultan Alp Arslan’ın ismini hutbeye ekleterek Selçuklu hâkimiyeti yeniden kabul etmiştir. Bu makale, Tuğrul Bey’in vefatının ardından Bağdâd’da yaşayan gelişmeler ile el-Kâ’im’in Abbâsî otoritesini tekrardan tesis etmek adına yaptığı faaliyetleri ele almaya matuftur
Eagle’s Nest: Ismaili Castles in Iran and Syria
Eagle’s Nest: Ismaili Castles in Iran and Syria by Peter Willey is the result of 24 expeditions over 40 years in the regions where the Isma‘ilis ruled in Iran and Syria. The author has spent nearly half a century researching and writing the stories of the fortresses that were of vital importance to the Isma‘ilis. In addition to photographs of the regions he visited, he also increased the importance of the work with maps and plans. Considering the importance of fortresses for the Isma‘ilis, it is possible to characterize the work introduced here as a reference book for research on this group.Peter Willey tarafından kaleme alınan Eagle’s Nest: Ismaili Castles in Iran and Syria isimli çalışma, 40 yıl boyunda İsmâ‘îlîlerin İran ve Suriye’de hüküm sürdüğü bölgelerde 24 keşif gezisi neticesinde ortaya çıkmış bir eserdir. Yazar, yaklaşık yarım asır kadar araştırma gezisi yaparak İsmâ‘îlîler için hayatî önem taşıyan kalelerin hikâyelerini kaleme almıştır. Gezilen bölgelerin fotoğraflarının yanı sıra harita ve planlar da eserin önemini arttırmıştır. Kalelerin İsmâ‘îlîler için önemi dikkate alındığında burada tanıtılan eseri, söz konusu zümre üzerine yapılan araştırmalarda başucu kitabı olarak nitelendirmek mümkündür
Yılmaz İzmirlier, Dânişmendli Devleti Paraları=The Coins of the Danishmendids, Ege Yayınları, İstanbul 2023, 102 sayfa, ISBN: 978-625-8056-51-8.
Bu çalışmada Yılmaz İzmirlier tarafından kaleme alınan Dânişmendli Devleti Paraları=The Coins of the Danishmendids (Ege Yayınları, İstanbul 2023, 102 sayfa, ISBN: 978-625-8056-51-8) kitabın tanıtımı yapılmaktadır
Leyla Yılmaz-Kemal Tuzcu, Antalya’da Türk Dönemi Kitabeleri, SOTA Türkistan ve Azerbaycan Araştırma Merkezi, Haarlem 2010, 273 s., 1 harita.
Leyla Yılmaz ve Kemal Tuzcu'nun "Antalya’da Türk Dönemi Kitabeleri" adlı kitabı tanıtılmıştır
Abbâsî Halifesi el-Kâdir Billâh’ın Mezhep Siyaseti
334/945 yılından itibaren Şiî Büveyhîlerin tahakkümüne giren Abbâsîlerin siyasî, askerî, idarî vs. pek çok yönden yetki ve gücü elinden alınmıştır. Bağdâd’da hilâfet sarayına sıkışan Abbâsîler dünyevî işlerden uzak, Büveyhî idaresi altında tamamen sembolik hâle gelmiştir. Abbâsîler, Halife el-Kâdir Billâh dönemine kadar Büveyhî idaresine herhangi bir reaksiyon gösterememiş, ancak el-Kâdir ile Şiî idaresinden kurtulma çabaları başlamıştır. Şüphesiz bunda Büveyhî idaresinin zayıflamasının etkisi vardı. Siyasî gücün zayıflaması hem Büveyhîler arasında iktidar mücadelelerine hem de Bağdâd’da iç karışıklıklara sebep olmuştur. Büveyhîlerin içerisinde bulunduğu kaos ortamından istifade eden el-Kâdir, kendisinin fiilî olarak dayanak noktaları olan hutbe okutma ve sikkelerde isminin zikredilmesine büyük önem vermiştir. Özellikle Sultan Gazneli Mahmûd’un hutbe okutması ve sikkelerde ismine yer vermesiyle halife, Büveyhîlere karşı ciddi bir dayanağa sahip olmuştu. el-Kâdir’in söz konusu siyaseti, oğlu ve halefi el-Kâ’im Biemrillâh tarafından da sürdürülecektir. Nitekim oğlunun döneminde Abbâsîler, Büveyhî tahakkümünden kurtulmuşlardır. Bu bağlamda el-Kâdir, Abbâsîleri canlandıran isimlerden biri olmuştur. Abbâsîlerin XI. yüzyıldaki Şiî karşıtı politikası ve sonrasındaki Sünnî politikasının belirlenmesinde el-Kâdir’in önemli rolü bulunmaktadır. Çalışmada öncelikle el-Kâdir’in mezhebî kimliği üzerinde durulacaktır. Ardından halifenin Fâtımîler ile Büveyhîler karşı tutumundan hareketle Şîa karşıtı siyaseti, Mu‘tezilîlere yönelik politikaları ve son olarak Sünnîlerle münasebetleri incelenecektir
Eagle’s Nest: Ismaili Castles in Iran and Syria Peter Willey, I. B. Tauris Publishers, London 2005, ss.321, ISBN: 1850434646.
[No abstract available
Determination of genetic relatedness among Turkish apple germplasm based on ISSR markers
Apple (Malus domestica Borkh) is the most economically important pome fruits worldwide and Turkey is within origin center of apple. In this research, inter-simple sequence repeat (ISSR) markers were used to determine relationships among the Turkish apple accessions and some selected foreign cultivars and species. Fourteen ISSR primers produced a total of 111 fragments and 76 of them were polymorphic. The number of average polymorphic fragments per primer was 5.4. The mean polymorphism information content (PIC) was 0.37. The unweighted pair group method arithmetic average (UPGMA) analysis demonstrated that the accessions had a similarity range from 0.79 to 0.98. All accessions studied were discriminated and many subgroups were determined in the dendrogram based on the UPGMA analysis. High level of variation among the Turkish apples existed. Foreign cultivars, M.baccata, M. prunifolia and M. sylvestris accessions studied mix-clustered among the Turkish accessions. For sub-structuring Bayesian analysis, 71 loosely or uncorrelated markers with less than 10% missing data were used. This indicated absence of subpopulations, meaning well and equal introgression of genetic backgrounds or species available among the accessions. It can be concluded that Turkey was rich in apple genetic diversity, which may provide opportunity for apple breedind programs
Abbasi halifesi El-Kaim Biemrillah ve dönemi(1031 - 1075)
ÖZETBu çalışmada, ‘Abbâsî Halifesi el-Kâ’im bi-Emrillâh ve dönemi (1031-1075) incelen-mektedir. el-Kâ’im bi-Emrillâh’ın dönemi ‘Abbâsî, Buveyhî, Selçuklu ve Fâtimî ilişkileri bakımından oldukça önemlidir. Dönemin ilk yirmi dört yılında Buveyhîlerin, sonrasında Sel-çukluların Bağdâd’a hâkim olduğu görülmektedir. ‘Abbâsî tarihinde el-Kâ’im bi-Emrillâh dönemi, ilk ‘Abbâsî-Selçuklu münasebetleri, ‘Irâk Buveyhîlerinin yıkılışı, Selçukluların ‘Irâk’a hâkim olması ve Arslan el-Besâsîrî hadisesi bakımından da önemli yere sahiptir. Özellikle Halife’nin el-Besâsîrî tarafından esir edilmesi ve sonrasında Tuğrul Bey’in el-Kâ’im bi-Emrillâh’ı kurtarmasıyla hilâfetin çöküşün eşiğinden dönmesi ‘Abbâsî tarihinin dönüm nokta-larından biridir. Yine ‘Abbâsî ve Selçuklu hanedanları arasında yapılan evliliklerin de büyük bir önem taşıdığı görülmektedir.Anahtar Kelimeler: el-Kâ’im bi-Emrillâh, ‘Abbâsîler, Buveyhîler, Selçuklular, Fâtimîler, Tuğrul Bey, Alp Arslan, İbrâhîm Yinâl, Arslan el-Besâsîrî.ABSTRACTIn this study, the ‘Abbāsid Caliph al-Qā’im bi-Amr Allāh and his period (1031-1075) were examined. The reign of al-Qā’im bi-Amr Allāh is a significant era for the ‘Abbāsid relations between the Buwayhids, the Fātimides, and The Great Saljukids. In the first twenty four years of his long reign, the Buwayhids controlled Baghdad which was followed by the Saljukids’ conquest and rule. Additionally, the reign of al-Qā’im has an importance in terms of the first ‘Abbāsid relationships with the Saljukids and the Saljukids’ domination in ‘Irāq. Moreover, fall of the Buwayhids of Iraq and the incident of Arslan al-Basāsīrī are the other significant occurrences of his era. Particularly, the Caliph’s captivity by al-Basāsīrī and Toghrïl Beg’s successful attempt to rescue the Caliph marked a watershed in the ‘Abbāsid history. Nevertheless, the intermarriages between the ‘Abbāsid and the Saljukids dynasties played an important role in this period.Keywords: al-Qā’im bi-Amr Allāh, ‘Abbāsid, Buwayhids, Saljukids, Fātimides, Toghrïl Beg, Alp Arslan, Ibrāhīm Yināl, Arslan al-Basāsīrī
Abbasi halifesi El-Kaim Biemrillah ve dönemi(1031 - 1075)
Bu çalışmada, ‘Abbâsî Halifesi el-Kâ’im bi-Emrillâh ve dönemi (1031-1075) incelen-mektedir. el-Kâ’im bi-Emrillâh’ın dönemi ‘Abbâsî, Buveyhî, Selçuklu ve Fâtimî ilişkileri bakımından oldukça önemlidir. Dönemin ilk yirmi dört yılında Buveyhîlerin, sonrasında Sel-çukluların Bağdâd’a hâkim olduğu görülmektedir. ‘Abbâsî tarihinde el-Kâ’im bi-Emrillâh dönemi, ilk ‘Abbâsî-Selçuklu münasebetleri, ‘Irâk Buveyhîlerinin yıkılışı, Selçukluların ‘Irâk’a hâkim olması ve Arslan el-Besâsîrî hadisesi bakımından da önemli yere sahiptir. Özellikle Halife’nin el-Besâsîrî tarafından esir edilmesi ve sonrasında Tuğrul Bey’in el-Kâ’im bi-Emrillâh’ı kurtarmasıyla hilâfetin çöküşün eşiğinden dönmesi ‘Abbâsî tarihinin dönüm nokta-larından biridir. Yine ‘Abbâsî ve Selçuklu hanedanları arasında yapılan evliliklerin de büyük bir önem taşıdığı görülmektedir.
Anahtar Kelimeler: el-Kâ’im bi-Emrillâh, ‘Abbâsîler, Buveyhîler, Selçuklular, Fâtimîler, Tuğrul Bey, Alp Arslan, İbrâhîm Yinâl, Arslan el-Besâsîrî.
ABSTRACT
In this study, the ‘Abbāsid Caliph al-Qā’im bi-Amr Allāh and his period (1031-1075) were examined. The reign of al-Qā’im bi-Amr Allāh is a significant era for the ‘Abbāsid relations between the Buwayhids, the Fātimides, and The Great Saljukids. In the first twenty four years of his long reign, the Buwayhids controlled Baghdad which was followed by the Saljukids’ conquest and rule. Additionally, the reign of al-Qā’im has an importance in terms of the first ‘Abbāsid relationships with the Saljukids and the Saljukids’ domination in ‘Irāq. Moreover, fall of the Buwayhids of Iraq and the incident of Arslan al-Basāsīrī are the other significant occurrences of his era. Particularly, the Caliph’s captivity by al-Basāsīrī and Toghrïl Beg’s successful attempt to rescue the Caliph marked a watershed in the ‘Abbāsid history. Nevertheless, the intermarriages between the ‘Abbāsid and the Saljukids dynasties played an important role in this period.
Keywords: al-Qā’im bi-Amr Allāh, ‘Abbāsid, Buwayhids, Saljukids, Fātimides, Toghrïl Beg, Alp Arslan, Ibrāhīm Yināl, Arslan al-Basāsīrī
