Economic Impact on Financial Ratios of Food Industry at Istanbul Stock Exchange Listed Firms

In this study, 22 food and beverage sector companies traded on the Istanbul Stock Exchange were selected as scope for the period 2008-2015. This research aims to investigate the relation between firm's financial ratios and selected macroeconomic indicators which are income, poverty, and Gini coefficient value. Time series of financial ratios are obtained from firm's financial statements. We show that as an economic indicator poverty levels and minimum wage has a significant relation on firm's financial ratios which are cash ratio, sales profitability ratio, and net working capital ratio. This research found that only poverty level and minimum wage has a positive impact on cash and working capital financial ratios and negative impact on sales profitability ratios of listed firms. Keywords: Financial Ratio, Panel Data Models JEL Classifications: C23, L61, G3

Üniversite Öğrencilerinin Sosyal Medya ve Kompulsif Çevrimiçi Alışveriş Bağımlılığı Arasındaki İlişkinin İncelenmesi

Günümüzde sosyal medya kullanımı çok hızlı bir biçimde artış göstermektedir. Sosyal medya ve diğer çevrimiçi platformlarda fazla zaman harcanması üniversite öğrencileri de dâhil tüm nüfus grupları arasında çevrimiçi bağımlılıklara neden olabilmektedir. Dolayısı ile sosyal medya kullanımının çok yaygın olduğu düşünülen üniversite öğrencilerinde sosyal medya ve alışveriş bağımlılığı arasındaki ilişkinin incelenmesi önemli bir konudur. Bu sebeple araştırma, üniversite öğrencilerinin sosyal medya bağımlılık düzeyleri ve kompulsif çevrimiçi alışveriş bağımlılıkları arasındaki ilişkinin bazı değişkenler bakımından incelenmeyi amaçlanmaktadır. Araştırmada nicel desenlerden korelasyonel araştırma modeli kullanılmıştır. Araştırmanın evrenini 2020-2021 eğitim ve öğretim yılında Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Muğla Meslek Yüksekokulu öğrencileri olarak belirlenmiştir. Araştırmaya 413 üniversite öğrencisi katılmıştır. Araştırmada veriler Kişisel Bilgi Formu, Sosyal Medya Bağımlılık Ölçeği- Yetişkin Formu (SMBO-YF) ve Kompulsif Çevrimiçi Satın Alma Ölçeği (KÇSA) kullanılarak çevrimiçi ortamda Google Formlar vasıtasıyla toplanmıştır. Verilerin analizinde betimsel istatistikler, t testi, ANOVA testi ve regresyon yöntemleri kullanılmıştır. Araştırmada elde edilen veriler, kadınların erkeklere göre sosyal medya ve çevrimiçi alışveriş bağımlılıklarının daha düşük olduğunu göstermiştir. Katılımcıların yaş, çalışma durumu, medeni durumu ve sosyal medya hesap sayısının sosyal medya ve çevrimiçi alışveriş bağımlılıklarını etkilemediği anlaşılmıştır. Çevrimiçi alışveriş yapanların sosyal medya ve çevrimiçi alışveriş bağımlılık düzeylerinin yapmayanlara göre daha yüksek olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca çevrimiçi alışveriş tercihlerinin, alışveriş sıklıklarının ve indirimleri takip etmenin sosyal medya ve çevrimiçi alışveriş düzeylerini etkilediği görülmüştür. Çevrimiçi alışveriş yapanların yapmayanlara göre sosyal medya ve çevrimiçi alışveriş puanlarının daha yüksek olduğu anlaşılmıştır. Kurumsal alışveriş sitelerini tercih edenlerin sosyal medya ve çevrimiçi alışveriş bağımlılıklarının diğer alışveriş yöntemlerine göre daha düşük olduğu görülmüştür

Investigation of Social Appearance Anxiety and Aggressive Attitudes of Physical Education and Sports Teachers and Other Teachers

Bu çalışmada beden eğitimive sporöğretmenleri ile diğer öğretmenlerin sosyal görünüş kaygısı ve saldırganlık tutumlarının incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışmaya Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da görev yapan beden eğitimive spor öğretmenlerive diğer öğretmenler oluşturmaktadır (n=372). Katılımcıların demografik özelliklerini tespit etmek için araştırmacılar tarafından oluşturulan kişisel bilgi formu kullanılmıştır. Katılımcıların sosyal görünüş kaygısını tespit etmek için Hart ve ark. (2008) tarafından geliştirilmiş ve ölçeğin Türkçe uyarlaması Doğan (2010) tarafından yapılan ‘’Sosyal Görünüş Kaygısı Ölçeği’’ (SGKÖ), saldırganlık tutumlarınıölçmek için Kocatürk’ün (1982) ‘Saldırganlık Envanterinden’ yararlanılarak Tuzgöl (1998) tarafından geliştirilen “Saldırganlık Ölçeği” kullanılmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistiksel yöntemleri olarak sayı, yüzde, ortalama, standart sapma uygulanmıştır. Yapılan normallik testine göre verilerin analizinde, iki gurubun ortalamaları arasındaki farkın anlamlı olup olmadığını incelemek için T-Testi, ikiden fazla bağımsız değişkenler ile bağımlı değişkenler ortalamaları arasındaki farkın tespiti için ANOVA testi kullanılmıştır. İki bağımsız grup arasında niceliksel sürekli verilerin karşılaştırılmasında t-testi, sürekli değişkenleri arasında ise pearson korelasyon uygulanmıştır. Araştırmada elde edilen veriler SPSS 22.0 programı kullanılarak analiz edilmiştir. Sonuç olarak: Beden eğitimi ve spor öğretmenlerininsosyal görünüş kaygısı ve saldırganlık envanteri ölçeğinde yaş, öğretmenlik tecrübesi ve idari görev durumu değişkenlerine göre anlamlı farklılık görülmüştür (p0,05). Diğer branş öğretmenlerin ise cinsiyet ve çalışılan okul değişkenlerine göre anlamlı farklılık görülmüştür (p0,05). Beden eğitimi ve spor öğretmenlerinin saldırganlık puanları diğer branş öğretmenlerinin saldırganlık puanlarından yüksek bulunmuştur. Ayrıca sosyal görünüş kaygısı ve saldırganlık tutumu arasında pozitif yönde anlamlı ilişki bulunmuştur. Bu sonuçlar dikkate alınarak, öğretmenlik programlarında mevcut durumun iyileştirilmesine yönelik seminerler ve eğitim programlarının artırılması ve farklı programların tasarlanması önerilmektedir.In this study, it is aimed to investigate the aggressive attitudes and social appearance anxiety of physical education and sports teachers and other teachers. The study consists of physical education and sports teachers and other teachers teaching in Eastern and South Eastern Anatolia regions (n=372). The personal information form has been used to identify the demographic features of the participants by the researchers. “Social Appearance Anxiety Scale”, whose Turkish edition has been conducted by Doğan (2010) and developed by Hartatal.(2008)to identify the social appearance anxiety of the participants and “Aggressiveness Scale” developed by Tuzgöl(1998) has been used to measure the aggressive attitudes by benefiting “Aggressiveness Inventory" by Kocatürk (1982). Number, percentage, average, standard deviation has been used as descriptive statistical methods in the evaluation of datum. According tothe normality test in data analysis, T-Test has been used in pairwise comparisons and ANOVA test has been used to identify the difference between more than two dependent and independent variables. T-test has been used in comparison of quantitative continuous data between two independent groups. Pearson Correlation Analysis has been conducted between the continuous variables of the study. The datum obtained in the study has been analyzed by using SPSS 22.0 program. As a consequence: It has been seen that there is a significant difference in terms of age, teaching experience and their administrative functions variables in social appearance anxiety of physical education and sports teachers and aggressiveness inventory scales (p0,05). It has been seen that there is a significant difference in terms of gender and the school they’re working for other branches of teachers(p<0,05). It has been identified that aggressive points of physical education and sports teachers are higher than the other teacher. In addition to that, it has been found out that there is a significant difference in a positive way between social appearanceanxiety and aggressive attitudes. By considering those results, enhancing the seminars in teaching programmes and educational programmes in terms of improving current situation and designing different programmes have been suggested

DETERMINATION OF SOME PHYSICAL PARAMETERS OF PELLETS OBTAINED FROM MANDARIN WASTE

Our country is an agricultural country, large amounts of agricultural waste are generated as a result of agricultural activities. Some of these agricultural wastes are evaluated and some of them are left to rot in the field. In this study, the possibilities of using the wastes of the mandarin plant cultivated in our country as pellets were investigated. For this purpose, these wastes were evaluated as pellets. The average moisture content of the pellets obtained was 4.7%, the pellet density was 1260 kg.m-3, the pellet hardness was 3036.83 N, breaking resistance 94.36%. and the mechanical strength resistance was 92.14%. In addition, flue gas emission values were determined for these pellets. According to the results obtained, it has been determined that the pellets obtained from mandarin agricultural waste are quite suitable in terms of both physical properties and environmental factors.</p

Hastanelerde bina yönetiminin sağlık çalışanlarının görüşleri açısından incelenmesi: Bir ölçek geliştirme çalışması

Hastaneler çok kompleks yapılar olup günün 24 saati faaliyet gösteren, birçok farklı departmanın bir arada koordinasyonlu olarak çalıştığı mekanlardır. Bunun yanı sıra hastaneler, devamlı olarak sosyal, ekonomik ve tıbbi değişikliklerle karşı karşıya kalan yapılardır. Bu kadar karmaşık bir yapıya sahip olan ve yaşanan değişimlere anında cevap veren bir organizasyonu yönetmek kolay değildir. Hastane bina yönetimi, karmaşık olan bu yapıyı yönetme sanatıdır. Bina yönetimi, hastaneyi bir bütün olarak ele alıp, her bir birimin girdisinden çıktısına kadar olan tüm sürecin işleyişini yönetmektir. Bina yönetimi, sağlık yönetimi alanında fazla ilgi görmemiş, günümüz de yeni popülerlik kazanmaya başlayan bir konudur. Bu ça lışma Türkçe literatürüne sağlık kuruluşlarında bina yönetiminin değerlendirilme sine yönelik bir ölçek kazandırma amacıyla yapılmıştır. Araştırma örneklemini, Elazığ ilinde bulunan bir şehir hastanesinin çalışanları oluşturmaktadır. Öncelikle, bina yönetiminin değerlendirmesine yönelik literatür araştırmasından sonra ölçekle ilgili madde havuzu oluşturulmuştur. Madde havuzu, uzman görüşüne sunulmuş ve sonrasında hedef kitleden bir grupla tartışılmıştır. İlerleyen adımda ise pilot uygulama yapılmıştır. Pilot uygulamadan elde edilen ham veriler; betimleyici testler, güvenilirlik testi, "madde-toplam korelasyonu testi", “alt-üst %27 fark testi", “keşfedici faktör analizi” ve "doğrulayıcı faktör analizi" ile analiz edilmiştir. Analiz sonuçlarına göre, ölçeğin iki faktörden oluştuğu tespit edilmiştir. Bu iki faktör, toplam varyansın %50,54’nü oluşturmaktadır. Ölçeğin güvenilirlik katsayısı ise 0,927 hesaplanmıştır. Ölçeğin geçerli ve güvenilir olduğu belirlenmiştir

Hastanelerde bina yönetiminin hizmet alanların görüşleri açısından incelenmesi: Bir ölçek geliştirme çalışması

Bu araştırmanın amacı, hastaneden hizmet alan hastaların, hastane binasına yönelik görüşlerinin incelenmesi, hasta ve ziyaretçilerin beklenti ve ihtiyaçlarını karşılayacak, memnuniyetlerini arttıracak bir hastane modeli oluşturmak ve buna yönelik bir ölçek geliştirmektir. Araştırmanın evrenini Elazığ ilinde bir şehir hastanesine başvuru yapan hastalar oluşturmaktadır. Araştırmada basit tesadüfi örnekleme yöntemiyle seçilen 193 hastaya anket uygulanmıştır. İlgili alan yazın taranarak ve uzman görüşlerinden faydalanılarak ölçek maddeleri oluşturulmuştur. Çalışmadan elde edilen veriler neticesinde, betimleyici testler, güvenilirlik testi, "madde-toplam korelasyonu testi", “alt-üst %27 fark testi", “keşfedici faktör analizi” ve "doğrulayıcı faktör analizi" ile analiz edilmiştir. Yapılan “keşfedici faktör analizi” ve "doğrulayıcı faktör analizi" sonuçları neticesinde 48 maddeden oluşan ölçek 42 maddeye indirilmiştir. Analiz sonuçlarına göre, ölçeğin üç faktörden oluştuğu tespit edilmiştir. Bu üç faktör, toplam varyansın %55,97’sini oluşturmaktadır ve ölçeğin güvenilirlik katsayısı ise 0,951 hesaplanmıştır. Ölçeğin geçerli ve güvenilir olduğu tespit edilmiştir

Resolution aware nonconvex quasinorm iterative digital breast tomosynthesis imaging

Digital breast tomosynthesis is a promising modality providing 3D cross sectional images of breast. However, reconstructing the image from few projections is still a challenging task. We introduce an anisotropic total variation regularized reconstruction method which exploits varying resolution along transverse and sagittal planes by adapting the weights of TV gradients. Moreover, we also investigate if non-convex lp quasinorm with p is an element of (0,1) can help to improve the performance of anisotropic TV in detecting micro calcifications and spheroidal masses. The contrast to noise ratio (CNR) for in-plane quality, full with at half maximum (FWHM) of artefact spread function (ASF) for resolution in the z-axis, signal difference to noise ratio (SdNR), and quality factor (QF) for a comprehensive evaluation were used in quantitative analyses and comparisons. For low contrast analysis, QF value of the proposed method for p = 0.9 is 0.18 whereas QF value of isotropic TV with l1 and l2 norms are 0.15 and 0.14, respectively. For high contrast features such as micro-calcifications, although the best CNR value changes with different p values, the majority of the best CNR values are calculated for values 0.8 and 0.9. Overall, the results show that the proposed method, anisotropic TV with non-convex lp quasinorm, outperforms isotropic TV with l1 and l2 norms by recovering small micro calcifications and spheroidal masses with higher CNR and increased depth resolution. The proposed method shows the best performance for p values of 0.8 <= p < 1