117 research outputs found

    Parotid Adenoidcysticcarcinoma with Multiple Distant Skin Metastases: A Case Report

    Get PDF
    Introduction: Adenoid Cystic Carcinoma (ACC) is one of the malignancy and commonly seen in the minor salivary glands and hard palate. The lung is the most common hematogenous spread site,  followed by the bones, liver and brain. Skin and skeletal muscle metastases are very rare.Case Presentation: We present a 59-year-old male operated for a left parotid gland mass five years ago. The excision material was diagnosed as ACC. The patient developed lung metastases after about 10 months. Multiple small masses were noticed on the middle phalanxes of the right hand during a follow-up after five years and were excised. These masses were considered to be skin metastases of the parotideal adenoid cystic carcinoma compared to the parotideal excision.Conclusion: Conclusion: Metastases of the ACC are most commonly seen in the lung, followed by the bone, liver and brain. However, skin and skeletal muscle metastases are rare. A thorough physical examination should be carried out in routine follow-ups and small lesions should not be ignored

    A tuberculosis case ımitating ınterstitial lung disease

    Get PDF
    Yirmi iki yaşında, kadın hasta. 20 gün önce başlayan ve eforla oluşan nefes darlığı ve kuru öksürük dışında yakınması yoktu. Solunum sistemi bakısında bazallerde tek tük ince raller duyuluyordu. Rutin laboratuvar tetkikleri normal olan hastanın solunum fonksiyon testinde restriktif tipte bozukluk saptandı. Tüberkülin testi pozitif (18 mm) idi. Balgam çıkaramadığı için asidorezistan basil (ARB) bakılamadı. Akciğer grafisinde sağ akciğerde daha belirgin olmak üzere her iki akciğerde yaygın daha çok periferik yerleşimli retiküler dansite artışı, sağ diyafragmanın yüksek ve düzensiz konturlu olduğu izlendi. Yüksek rezolüsyonlu bilgisayarlı tomografide sağ üst lob apikal, posterior, orta lob, alt lob apikal segmentlerde; sol üst lob apikoposterior, alt lob apikal segmentlerde daha çok periferik yerleşimli retiküler dansiteler, yer yer peribronşiyal kalınlaşmalar ve sağ orta lobdakilere bir miktar buzlu cam görünümünün eşlik ettiği dansite artışları saptandı. Bronkoalveolar lavaj (BAL) ve bronş aspirasyon sıvısındaARBmenfi idi.BALincelemesinde alveoler makrofaj %56, lenfosit %30, PNL%12, eozinofil %2 olarak saptandı. Transbronşiyal akciğer biyopsisinde diyagnostik bir bulgu izlenmedi. Yapılan incelemelerle kesin tanıya gidilemediğinden hastaya açık akciğer biyopsisi yapıldı. Histopatolojik incelemede mikroskopik olarak akciğer parankiminde düzensiz dağılım gösteren kazeifiye granülom yapı ları gözlendi ve akciğer tüberkülozu ile uyumlu olarak değerlendirildi.Yapılan Ziehl-Neelsen asidorezistan basil boyasında granülomlarda birkaç basil saptandı. Olgu, interstisyel akciğer hastalığını taklit eden atipik radyolojik bulguları nedeniyle sunuldu.Twenty-two year old, female patient. Her complaints were dyspnea with exercise and a dry cough of 20 days. A few crepitations were heard during oscultation. Routine laboratory examinations were normal. Restrictive pattern was observed in pulmonary function tests. Tuberculin test was positive (18 mm). She could not give sputum sample for acid-fast bacillus (ARB) examination. Bilateral diffuse peripheral reticular infiltrates dominating in right lung were observed in chest x-ray and right hemidiyaphragma was high with irregular contours. There were peripheral reticular densities in right upper lobe apical, posterior, middle lobe, lower lobe apical; left upper lobe apicoposterior, lower lobe apical segments in high resolution computed tomography. There were focal peribronchial thickenings and ground glass density in right middle lobe. ARB was negative in bronchoalveolar lavage (BAL) and bronchial aspiration fluid. BAL fluid revealed 56% alveolarmacrophages, 30% lymphocytes, 12% PNL, 2% eosinophils. Non-diagnostic findings were observed in transbronchial lung biopsy. Since these tests were non-diagnostic, open lung biopsy was performed. Microscopic histopathological examination revealed scattered granuloma with caseification necrosis compatible with pulmonary tuberculosis. A few tuberculosis bacilli were detected in granuloma by Ziehl-Neelsen staining. The case was presented for atypical radiological findings imitating interstitial lung disease

    Tanısal sitolojide immünohistokimyanın yeri

    No full text
    ÖZET Bu araştırmada immunositokimyasal uygulamanın tanısal güçlük yaşanan olgulardaki etkinliğini ve bu yönde uygulanan tekniklerin sonuçlar üzerine olan etkisini incelemek amacıyla 60 olguya ait 64 materyale prospektif olarak çeşitli primer antikorlardan oluşan 157 immunositokimyasal boyama yapıldı. Elde edilen sonuçların immunhistokimyasal sonuçlarla uyumu yanısıra sitolojik tanıya, metastatik olgularda primer kökenin belirlenmesine, seröz efüzyonların sitolojik tanısına, prognostik faktörlerin belirlenmesine katkısı olduğu ve dekolorizasyonun immunositokimyasal sonuçlara genel olarak etkisi olmadığı saptandı. 4

    Carcinoma of nasopharynx histopathologic examination of 186 cases

    No full text
    Bu çalışmada 186 nazofarinks karsinomu olgusunun histopatolojik özellikleri ve demografik verileri incelenmiştir. Olgularda E/K oranı 1.8/1 olarak saptanmıştır. Olguların 13'ü (%6.9) skuamöz hücreli karsinom, 37'si (%19.9) diferansiye non-keratinize karsinom ve 136'sı (%73.2) indiferan karsinom tanısı almıştır. İndiferan karsinom olgularının oranı literatüre göre yüksektir. 20 olgumuz (%10.7) 20 yaşın altındadır ve bu oran diğer ülkelere göre daha yüksektir. Olgularda yaş ortalaması 46.8 dır. İndiferan karsinomlarda yaş ortalaması diğer gruplara göre daha düşüktür.In this study we examined histopathological features and demographic data of 186 cases of Nasopharyngeal carcinoma. The M/F ratio was 1.8/1. 13 cases (6.9%) were squamous cell carcinoma, 37 (19.9%) were non-keratinizing carcinoma and 136 (73.2%) were undifferentiated carcinoma. The ratio of undifferentiated carcinoma cases was higher than the same cases in the literature. 20 of our cases (10.7%). were younger than age of 20. This ratio was higher than the other countries. The average age was 46.8. The average age of cases of undifferentiated carcinoma was lower than the other groups

    Sık Değişim Hidrojel ve Sık Değişim Silikon Hidrojel Kontakt Lens Kullanan Hastalarda Konjonktival Değişikliklerin İmpresyon Sitolojisi Yöntemi ile Karşılaştırılması.

    No full text
    Sık Değişim Hidrojel ve Sık Değişim Silikon Hidrojel Kontakt Lens Kullanan Hastalarda Konjonktival Değişikliklerin İmpresyon Sitolojisi Yöntemi ile Karşılaştırılması.</p

    Tanısal sitolojide immunositokimyanın yeri

    No full text
    In this study, a wide variety of primary antibodies were applied on 64 cytological materials taken from 60 patients in order to investigate the effectiveness of immunocytochemical application in the problematic cases regarding diagnosis and effects of the technique on results. The results of this study showed that immunocytochemical findings were compatible with immunohistochemical findings and have aided to cytologic diagnosis. In addition it has been proven that application of immunocytochemistry to decolorised slides has apparently no constructive effect on staining.Bu araştırmada immunositokimyasal uygulamanın tanısal güçlük yaşanan olgulardaki etkinliğini ve bu yönde uygulanan tekniklerin sonuçlar üzerine olan etkisini incelemek amacıyla 60 olguya ait 64 sitolojik materyale çeşitli primer antikorlardan oluşan immunositokimyasal boyamalar yapıldı. Çalışmanın sonucunda immunositokimyasal bulguların immunhistokimyasal bulgularla uyumlu olduğu ve sitolojik tanıya katkısı olduğu saptandı. Ayrıca yöntemin dekolorize preparatlara uygulanmasının birçok olguda immunositokimyasal sonuçlara olumsuz etkisinin olmadığı görüldü
    corecore