185 research outputs found
On multiparameter Weighted ergodic theorem for Noncommutative L_{p}-spaces
In the paper we consider absolute contractions of von
Neumann algebra \M with normal, semi-finite, faithful trace, and prove that
for every bounded Besicovitch weight \{a(\kb)\}_{\kb\in\bn^d} and every x\in
L_{p}(\M), () the averages
A_{\Nb}(x)=\frac{1}{|\Nb|}\sum\limits_{\kb=1}^{\Nb}a(\kb)\Tb^{\kb}(x).
converge bilaterally almost uniformly in L_{p}(\M).Comment: 8 pages. submitte
Scale-worms (Polychaeta, Polynoidae) associated with chaetopterid worms (Polychaeta, Chaetopteridae), with description of a new genus and species
19 páginas, 9 figuras.Three species of scale-worms inhabiting chaetopterid tubes have been found during routine studies of
benthic communities. Anotochaetonoe michelbhaudi gen. and sp. nov. occurred in the East Atlantic off
Congo in association with Spiochaetopterus sp. and Phyllochaetopterus sp. It has a relatively short body
(fewer than 50 segments); elytra in posterior part of the body arranged on chaetigers 23, 26, 29, 32,
34, 37, 40, 43, 46, present to posterior end; achaetous notopodia; neuropodia long, with longer
subtriangular prechaetal lobes and shorter postchaetal lobes rounded distally; upper neurochaetae
unidentate and lower bidentate; globular ciliated papillae present between ventral cirri and ventral
basis of neuropodia. Lepidasthenia brunnea occurred in the Mediterranean Sea off the French coast
both free-living and in association with Phyllochaetopterus sp. Ophthalmonoe pettiboneae was found in
Vietnam (South China Sea) in association with Chaetopterus sp. This is the second finding of the
species. The characteristics of the associations between chaetopterid genera and symbiotic
polychaetes are discussed.This study was supported by a mobility grant of the Spanish Ministry of Education and
Science (ref. no. SAB2003-0268), by the Federal Program ‘‘World Ocean. The studies of
World Ocean nature, the dynamic of ecosystems’’ of the Russian Ministry of Sciences and
Technologies and by the Russian Foundation for Basic Research (grant 05-04-48350). The
study has also been partly financed by a research contract between the CEAB (CSIC) and
CREOCEAN (France).Peer reviewe
Modulated phase of a Potts model with competing interactions on a Cayley tree
We study the phase diagram for Potts model on a Cayley tree with competing nearest-neighbor interactions J1, prolonged next-nearest-neighbor interactions Jp and one-level next-nearest-neighbor interactions Jo. Vannimenus proved that the phase diagram of Ising model with Jo = 0 contains a modulated phase, as found for similar models on periodic lattices, but the multi critical Lifshitz point is at zero temperature. Later Mariz et al. generalized this result for Ising model with Jo ≠ 0 and recently Ganikhodjaev et al. proved similar result for the three-state Potts model with Jo = 0. We consider Potts model with Jo ≠ 0 and show that for some values of Jo the multi critical Lifshitz point be at non-zero temperature. We also prove that as soon as the same-level interaction Jo is non zero, the paramagnetic phase found at high temperatures for Jo = 0 disappears, while Ising model does not obtain such property. To perform this study, an iterative scheme similar to that appearing in real space renormalization group frameworks is established; it recovers, as particular case, previous work by Ganikhodjaev et al. for Jo = 0. At vanishing temperature, the phase diagram is fully determined for all values and signs of J1,Jp and Jo. At finite temperatures several interesting features are exhibited for typical values of Jo /J1
Kutsalın Tezahürü ve Mekânın Etkisi Bakımından İslâm Öncesi Arap Yarımadasındaki Kâbe/Beytler?
Arap Yarımadası’ndaki Mekke şehrinde bulunan Kâbe, inanç sahipleri için dinî bir mekân
olmanın yanında mimarî açıdan da önem arz eden yapıdır. Kareye yakın planı, dört köşeli
duruşu ve üstü kapalı mekân özelliğiyle sıradan bir yapı gibi gözükse de en az dört bin yıllık
tarihiyle asırların tecrübesini taşımaktadır. Kur’an-ı Kerîm’in yeryüzünün ilk evi/ibadet
mahalli olarak nitelendirdiği mekân, geçmişindeki gizemi de barındırır. İslâm Tarihi
kaynaklarının bir kısmında inşa tarihi ilk insan Hz. Âdem’e kadar götürülse de buradaki
veriler doğrulanması mümkün olmayan İsrâili kökenli rivayetler olduğundan konu hakkında
kesin bir ifade kullanmak veya bilimsel bir duruş sergilemek zordur. İlahî emir nihayetinde
kurulduğu bilinen mekânın tarihi Hz. Âdem neslinden gelen Hz. İbrahim ile netleşmeye
başlar. Eşi ve oğlunu Mekke vadisine yerleştiren Hz. İbrahim oğlu inşaat işlerinde kendisine
yardım edecek bir devreye ulaştığında Kâbe’nin duvarlarını yükseltmeye başlamışlardır.
Kâbe inşasında daha önceki temel üzerine bir bina ettiği düşünülen Hz. İbrahim’in binayı inşa
ederken herhangi bir yapıdan etkilenmiş olabileceği zor bir ihtimal olsa da Iraklı araştırmacılar
onun Zigguratlardan esinlenerek böyle bir yapı inşa ettiklerini düşünürler. Şehrin merkezine
kurularak sadelik ve tevazuyu simgeleyen bu yapının Zigguratlarla ilişkisi gerek mimari
gerekse de inanç, ibadet ve ritüel bakımından kurulamamaktadır. Mekân üretiminde bir
etkilenmenin söz konusu olmadığı bu ilahi mabet, diğer taraftan taklit edilebilirliği ve dinî
simgesiyle Arap Kabilelerini etkilemiştir. Putperestliğe yönelen Araplar kutsalın içerisinde
yaşamayı tahayyül ettiklerinde yaşadıkları bölgelerde Kâbe’ye benzer tarzda yapılar inşa
etmişlerdir. Başkalarının hükmü altında yaşamak yerine, yarımadanın farklı noktalarında
kendi soylarından gelen fertlerle özgürce yaşamayı tercih eden Araplar, siyasî alanda elde
ettikleri özgürlükleri dini alana da taşımışlardır. Başkalarının inandığı bir ilaha inanıp kendi
kimliklerinden soyutlanmak yerine kendilerinin belirlediği, kabilenin tarihiyle bağlantılı olan
ve kendi tercihleriyle şekillenen bir dinî figür etrafında toplanmayı yeğleyen kabileler
aradıkları ortamı putperestlikte bulmuşlardır. Sınırsız sayıda ilah edinmeye fırsat veren
putperestlik kabilelerin kendilerine ait putları seçmelerine imkân tanımıştır. İlah edinecekleri
putları belirleyen kabileler, onları yaşadıkları bölgelere veya yakınlara yerleştirmişler ve bir
müddet sonra onlara bir ev yapmayı düşünmüşlerdir. Onlar kutsal mekân üretiminde aşina
oldukları Kâbe’yi rol model almışladır. Kâbe merkezli mekân üretimi sonucunda İslâmî
kaynaklarda adı “Kâbe” veya “Beyt” ile başlayan birçok yapı türemişlerdir. Bunlar Kâbe’yi
prototip kabul ederken sadece mimarî açıdan etkilenmemiş, inanç, ibadet ve ritüel açısından
da iktibaslarda bulunmuşlardır. Şekilsel benzerlik kare yapının benzerini kurmakla başlamış
ve sonrasında Kâbe’nin müştemilatındaki basamak, kapı, tavan ve örtüye varana kadar en
ince ayrıntılarına kadar kopya edilebilmiştir. İbadet açısından kurban, tıraş, tavaf, ihram ve
hediye gibi değerler belirlenerek buraya hac veya umre maksadıyla gelenlere tavizsiz bir
şekilde uygulatılmıştır. Bunun en bilindik örneklerinden bazıları Lât, Büssâ ve Menât
putlarının bulunduğu sunaklardır. Mevcut bilgilerden anlaşıldığı kadarıyla Kâbe’nin diğer
yapılar üzerindeki etkisi çok bariz bir şekilde kendisini ele vermektedir. Ancak İslâm ile
putperest mabetlerinin yıkılması, tahrip edilmesi veya üzerlerine yeni binaların inşa
edilmesiyle haklarındaki bilgiler yeterli miktarda günümüze ulaşmamıştır. Bu eksiklikle
birlikte Kâbe’nin mekân üretiminde örnek bir bina olduğunu söylemek rahatlıkla
mümkündür
Running: A Flexible Situated Study
This paper describes a situated study of personal informatics applications for running that had to be conducted in a flexible and pragmatic way to adjust for the context of use. A qualitative situated study highlighted important differences in runners' motivations, uncovering markedly different uses and preferences between people who run either for health or for pleasure, but also underscored how the physical nature of the interaction impacted data collection. By adjusting the method to be sensitive to the physical nature of the interaction and the preferences of the participants, a pragmatic situated approach provided insights into how these technologies are actually used
Symbiotic association between Solanderia secunda (Cnidaria, Hydrozoa, Solanderiidae) and Medioantenna variopinta sp. nov. (Annelida, Polychaeta, Polynoidade) from North Sulawesi (Indonesia)
17 páginas, 10 figuras, 2 tablas.A mimic scale-worm was found associated
with the athecate hydroid Solanderia secunda, commonly
found on reefs of the NW coast of North Sulawesi, Indonesia.
The species resembled Medioantenna clavata Imajima
1997, which was originally described without any
reference to a symbiotic mode of life and later reported to
be living on a solanderiid hydroid both in Japanese waters.
A detailed morphological analysis led us to consider the
Indonesian specimens as a new species, namely Medioantenna
variopinta sp. nov., which is congeneric with the
Japanese species. The new species differs from the type
material of M. clavata as it has elytra with one prominent
finger-like papilla and all neurochaetae with unidentate tip,
instead of an elytral lump and both unidentate and bidentate
neurochaetae on segment two. In turn, the Japanese
worms associated with Solanderia are here referred to our
new species. Two morphological features in M. variopinta
sp. nov. are rather unusual among scale-worms. One of
them is its extremely high level of bilateral asymmetry and
antero-posterior variability in elytral distribution and the
other one is its elongated, upwardly directed nephridial
papillae. The morphology and geographical distribution of
the host together with the known characteristics of the
symbiotic association have also been highlighted.The study has been supported by the Russian
Foundation for Basic Research (08-04-92244-GFEN-a and 09-05-
00736a) and the Italian Ministry of Foreign Affairs (MAE) and is a
contribution to the Consolidated Research Group of the ‘‘Generalitat
de Catalunya’’ (ref. numb. 2009SRG665).Peer reviewe
- …