86 research outputs found

    A GRUBU SEYAHAT ACENTALARINDA ÇALIŞANLARIN ÖRGÜTSEL BAĞLILIKLARINI ETKİLEYEN FAKTÖRLERİN BELİRLENMESİNE YÖNELİK BİR ARAŞTIRMA: ADANA İLİ ÖRNEĞİ

    Get PDF
    İnsan kaynaklarının önemini kavrayan işletmeler, amaçlarınıetkin ve verimli bir şekilde gerçekleştirebilmek ve artan rekabet koşullarıyla başa çıkabilmek için mevcut çalışanlarınıörgüte bağlamak istemektedirler. Bu araştırmanın amacı; A grubu seyahat acentalarındaki çalışanların demografik özellikleri ile örgütsel bağlılıklarıarasındaki ilişkiyi tespit etmektir. Bu amaç doğrultusunda Adana ilinde faaliyet gösteren A grubu seyahat acentalarında çalışanlara üç boyutlu örgütsel bağlılık ölçeği uygulanmıştır. A grubu seyahat acentalarındaki çalışanlar ile yüz yüze görüşme yoluyla gerçekleştirilen anket çalışmasısonucunda, örneklem kapsamındaki acenta çalışanlarının duygusal ve normatif bağlılıklarının, yaş, medeni durum, gelirdüzeyi, bulunduklarıacentadaki ve pozisyondaki toplam çalışma sürelerine göre farklılık göstermediği ortaya çıkmıştır. Ancak çalışanların, duygusal bağlılıklarının cinsiyet ve eğitim düzeylerine, devam bağlılıklarının ise cinsiyet hariç diğer tüm değişkenlere göre anlamlıbir farklılık gösterdiği belirlenmiştir

    İş-Aile Zenginleşmesi Ölçeğinin Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması The Validity and Reliability of the Work Family Enrichment Measure

    Get PDF
    Kacmar vd. (2014) tarafından geliştirilen iş-aile zenginleşmesi ölçeği’nin güvenirlik ve geçerliğinin incelenerek Türkçe uyarlamasının yapılmasının amaçlandığı bu çalışmada ölçek iki farklı örneklem grubuna uygulanmıştır. Anket çalışması sonucu elde edilen veriler doğrultusunda, ölçeğin yapı geçerliği araştırılmış, iç tutarlılığı ve ölçüt bağımlı geçerliği ele alınmıştır. Ölçüt bağımlı geçerliği için aile yaşamından tatmin, performans ve işten ayrılma niyeti ölçekleri kullanılmıştır. Yapılan açımlayıcı ve doğrulayıcı faktör analizleri sonucunda, özgün ölçekle örtüşen ve “iş-aile zenginleşmesi” ile “aile-iş zenginleşmesi” boyutlarını içeren iki faktörlü yapı doğrulanmıştır. (χ2=21,504, df=8, χ2/df=2,688; TLI=0,97; CFI=0,98; RMSEA=0,072). Çalışmada ölçeklere ilişkin iç tutarlılığı değerlendirmede Cronbach Alfa katsayısı kullanılmış olup, ölçeğin alt boyutlarının iç tutarlılık katsayıları 0,81 ve 0,88 olarak bulunmuştur. Elde edilen bulgular Türkçeye uyarlanan iki boyutlu iş-aile zenginleşmesi ölçeği’nin güvenilir ve geçerli olduğunu ve Türkiye’de konu ile ilgili yapılacak çalışmalarda kullanılabileceğini ortaya koymaktadır. In this study, the aim was to assess the reliability and validity of the work-family enrichment scale in Turkish samples. For this purpose, the survey was administered in two different samples. The data was used to investigate the reliability, discriminant validity, convergent validity, and criterion validity of the scale. In order to examine the criterion validity, family life satisfaction, performance, and turnover intentions scales were utilized. Exploratory factor analysis and confirmatory factor analysis revealed the two-factor structure of the scale “work-family enrichment” and “family-work enrichment” as in the original (χ2=21,504, df=8, χ2/df=2,688; TLI=0,97; CFI=0,98; RMSEA=0,072). In the study, in order to reveal the internal conssitency of the scales, Cronbach Alpha coefficient was utilized and the reliability coefficients of the subscales were found between 0,81 and 0,88. These results showed that work-family enrichment scale is a valid and reliable instrument to use in Turkish context

    Hydrogen Oxyfuel Combustion for Energy-Intensive Industries

    Get PDF
    Hydrogen has been seen as a decarbonization enabler for the last few decades, and in the last couple of years, there have been many investments in its production through renewables and use in different industrial applications. It is often researched for energy storage, and combustion is an excellent alternative to recover the energy stored in hydrogen. It might be the most viable alternative, especially when it comes to energy-intensive metal and glass production processes. The utilization of hydrogen as a fuel in these processes would reduce greenhouse gas emissions significantly, considering their share in total emissions. Since these industries already benefit from oxyfuel combustion with traditional fuels for fuel savings, part of the infrastructure already exists for hydrogen oxyfuel combustion. Fuel change is expected to require some minor adjustments other than simply changing the oxidizer; however, each industry has specific points to consider. This chapter investigates metal and glass production processes based on their needs and challenges in using hydrogen oxyfuel combustion for heating. Additionally, possible exhaust gas stream improvements are suggested to recover energy and reduce emissions. Finally, safety aspects of hydrogen and oxygen use are discussed together with the community acceptance of hydrogen use

    G protein gene variants in schizophrenia

    Get PDF
    Various studies demonstrating enhanced vulnerability to apoptosis may contribute to the pathobiology of schizophrenia. Objective: Thus, G proteins may provide an intriguing link between the signal transduction, and apoptotic hypotheses of schizophrenia. In the light of these findings, we investigated whether G protein gene polymorphisms (GNAS1-T393C and GNB3-C825T) accounted for an increased risk of schizophrenia. Methods: The present analyses were based on 100 subjects diagnosed with schizophrenia, and on 100 unrelated healthy controls. The genotyping of GNAS1-T393C, and GNB3-C825T gene polymorphisms were performed using the polymerase chain reaction- restriction fragment length polymorphism (PCR-RFLP). Results: We demonstrated the positive association of GNB3-C825T gene variants with schizophrenia risk (p: 0.023). In our study, more prevalent CC genotype frequencies were detected in GNB3 in patients compared with the frequencies in the controls. The individuals with GNB3-C825T CC genotype had 2 fold increased risk for schizophrenia (p: 0.011, c2: 6.39, OR:2.14, 95% CI: 1.18-3.90). Discussion: Our study results suggested that GNB3-C825T polymorphism might be associated with schizophrenia

    Sosyal Baltalama ve Çalışan Performansı İlişkisinde İş Stresi ve Duygusal Tükenmişliğin Rolü

    Get PDF
    İşyerinde çalışanların yönetici ve iş arkadaşlarıyla kurduğu uyumlu ve destekleyici ilişkiler işi daha kolay ve keyifli yapmalarını sağlarken, gerilimli ilişkiler ise çalışanın psikolojik sağlığını olumsuz etkilemekte ve performanslarının düşmesine neden olmaktadır. Bu bağlamda yapılan bu çalışma kapsamında işyerinde karşılaşılan olumsuz davranışlardan biri olan yönetici kaynaklı baltalama davranışı ile çalışan performansı arasındaki ilişkiler incelenmiş, ayrıca iş stresi ve duygusal tükenmişliğin bu ilişkideki aracılık rolü ile birlikte seri aracılık rolü araştırılmıştır. Bu amaçla, araştırmada kullanılan veri Adana ilindeki özel ve kamu hastanelerinde görev yapan 367 hemşireden toplanmıştır. Araştırma kapsamında ilk olarak yapısal geçerliği ortaya koymak amacıyla doğrulayıcı faktör analizi yapılmış olup elde edilen değerler sonucunda χ/sd = 1,77; p < ,01; CFI = ,96; TLI = ,96; RMSEA = ,05; SRMR = ,03 modelin iyi uyum sağladığı ortaya konulmuştur. Ayrıca çalışmada kullanılan ölçeklerin güvenirliğine ilişkin olarak Cronbach Alfa iç tutarlık katsayısı dikkate alınmış ve sosyal baltalama, iş stresi, duygusal tükenme ve performans ölçeklerinin sırasıyla ,96; ,92; ,94 ve ,92 değerleriyle güvenilir olduğu tespit edilmiştir. Değişkenler arasındaki ilişkiler korelasyon analizi ile ortaya konulmuş olup elde edilen bulgular istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur. Modelin test edilmesinde yapısal eşitlik modeli ve seri çoklu aracılık analizi bootstrap yöntemi dikkate alınarak kullanılmıştır. Araştırma bulguları yönetici kaynaklı baltalama davranışının çalışan performansı ile negatif, iş stresi ve duygusal tükenmişlik ile ise pozitif ilişkili olduğunu ortaya koymuştur. Ayrıca bulgulara göre iş stresinin ve duygusal tükenmenin performans üzerinde negatif yönlü etkileri tespit edilmiştir. Bunların yanı sıra iş stresi ve duygusal tükenmenin pozitif yönlü ilişkileri olduğu görülmüştür. Ayrıca sosyal baltalama davranışının çalışan performansı üzerindeki etkisinde iş stresinin aracılık etkisi ortaya konulmuştur. Benzer şekilde sosyal baltalama davranışının çalışan performansına etkisinde duygusal tükenmenin aracılık etkisi tespit edilmiştir. Bunlara ek olarak sosyal baltalamanın çalışan performansı üzerindeki etkisinde iş stresi ve duygusal tükenmişliğin birlikte seri aracılık etkisi olduğu da belirlenmiştir. Elde edilen bu bulgular kuramsal bağlamda tartışılmaktadır

    Kalabalık ve zaman baskısı altındaki tüketicilerin alışverişten duydukları tatmin düzeyini belirlemeye yönelik bir çalışma

    No full text
    TEZ5845Tez (Yüksek Lisans) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2005.Kaynakça (s.87-93) var.xi, 98 s. ; 29 cm.Among the situational factors of consumer behaviors, retail crowding and time pressure can have serious effects on consumers' purchasing behavior. It is important for retailers to understand that how retail crowding and time pressure have an effect on consumers' shopping behavior. Retail crowding has been influential on consumers' decision whether to enter the shop or not, on their decision making and behaviors in the shop. In recent years, time pressure that appears as a result of the increase in people's life standards and the change in their life styles is another variable that affects the consumers' shopping behavior and preferences. On the other hand, retail crowding and time pressure can have an effect on the level of satisfaction that the consumers get from shopping.Durumsal faktörler içerisinde yer alan kalabalık ve zaman baskısı faktörleri tüketicilerin satın alma davranısları üzerinde önemli etkilere sahip olabilmektedir. Kalabalık ve zaman baskısı faktörlerinin tüketicilerin alısveris davranıslarını nasıl etkilediğinin anlasılması perakendeciler için önemlidir. Kalabalık, tüketicilerin mağazaya girip girmeme kararı ile mağaza içerisindeki karar ve davranısları üzerinde etkili olmaktadır. Son yıllarda, insanların yasam standartlarının yükselmesi ve hayat tarzlarının değismesi sonucu ortaya çıkan zaman baskısı kavramı tüketicilerin alısveris davranıslarını ve tercihlerini önemli ölçüde etkileyen bir diğer değiskendir. Ayrıca, kalabalık ve zaman baskısı faktörleri, tüketicilerin, yaptıkları alısveristen tatmin olma düzeyi üzerinde de etkili olabilmektedir.Bu çalışma Ç.Ü. Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi Tarafından Desteklenmiştir. Proje No: İİBF2003YL

    Ibn Jawzi's method of resolving problems in contradictory hadiths in Kashf al-Mushkil min Hadith al-Sahihayn

    No full text
    Ulûmü’l-Hadîs’in alt disiplinlerinden biri olan müşkilü’l-hadîs, sahih hadislerin birbiriyle veya Kur’an ayetleri ve akıl ilkeleri gibi delillerle çelişkilerini çözümlemeyi amaç edinen bir disiplindir. İslam ilimlerinin hemen her alanında birçok kitap telif etmiş Ebü’l-Ferec İbnü’l-Cevzî’nin (ö. 597/1201) Keşfü’l-Müşkil min Hadîsi’sSahîhayn’i, literatürde bu alanda yazılmış önemli eserlerden biri olarak görülmektedir. İbnü’l-Cevzî’nin Keşfü’l-Müşkil’i, Muhammed b. Fütûh el-Humeydî’nin (ö. 488/1095) el-Cem‘ beyne’s-Sahîhayn kitabı üzerine telif edilmiş bir eser olmakla birlikte müsned tertibine göre düzenlenmiş Sahîhayn hadislerinden oluşmaktadır. İbnü’l-Cevzî, kitabını Humeydî’nin mezkûr eserindeki anlamı kapalı hadisleri açıklama gayesiyle kaleme aldığını ifade etmiştir. Buradan onun müşkil kavramına, daha geniş bir perspektiften baktığı sonucuna varılabilir...Mushkil al-Hadith is one of the sub-disciplines of Ulum al-Ḥadith that aims to resolve the problems in authentic hadiths which contradict each other, the Qur'anic verses or the fundamental principles of reasoning. Kashf al-Mushkil min Hadith al-Sahīhayn, written by Ibn al-Jawzī (d. 597/1201), is considered as one of the important works written in this field. The content of this book was arranged in musnad genre composing some of the hadiths selected from Sahīhayn of al Bukhari and Muslim, although it was originally designed as a commentary on Humaydī's (d. 488/1095) al-Jam' bayn alSahīhayn. Ibn al-Jawzī states that he has written his book with the aim of explaining the mushkil hadiths in Humaydī's book. From this we can infer that he understood the mushkil concept from a wider perspective..

    Women entrepreneurship in rural areas of Osmaniye.

    No full text
    TEZ8636Tez (Doktora) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2012.Kaynakça (s. 126-137) var.xiv, 159 s. : res. ; 29 cm.The participation of the women, who constitute half the world's population and the potential workforce and have to stay out of the working life due to gender-based obstacles, on the economy building their own business declines the unemployment and significantly supports the economical spurt. As in many countries all over the world, women entrepreneurship in our country is considered as one of the most powerful tools in solution of women employment problems and several projects, programs and studies are being conducted in order to support the women entrepreneurship. Much the same with rural areas, women entrepreneurship is considered as an important income source for their family budget. In this context, bringing women in poor rural areas most of whom work as unwaged family workers into economy encouraging them to build their own business and participate into business life significantly contributes to rural development. Women's participating to the entrepreneurship processes in the rural areas and contributing to the rural development and thus to the national development will be possible only by detecting the problems entrepreneur women face and producing efficient solutions to these problems. In this direction, the purpose of this study is to detect the current entrepreneurship activities of women in rural areas of Osmaniye city, note the factors encouraging women into entrepreneurship, investigate the problems in entrepreneurship, to identify the factors affecting the success or failure in entrepreneurship, and offer solutions aimed at the problems identified in the guidance of the findings acquired. The study was conducted through face-to-face survey with 240 women in total who live in 12 villages of Osmaniye. This study found out that women have roblems in such subjects as negative attitudes of the environment towards the concept of business-woman, and money-supply while they set up a business; their exhaustion, and recession in market while they run the business. Moreover, it was determined that whether women have an additional income is the most significant variable in their entrepreneurship; less-inclined to be an entrepreneur are those who think that family-unity will weaken, woman will care about her husband and children less, social relationships of the family will decline and the woman will get tired and worn out overmuch in case the woman works; women living in mountain villages encounter more problems than those living in meadow villages, and these women in the mountain villages face more problems in the supply of appropriate aterials and recessions in the market.Dünya nüfusunun ve potansiyel işgücünün yaklaşık yarısını oluşturan ve karşılaştığı cinsiyet temelli engeller nedeniyle çalışma hayatının dışında kalan kadınların kendi işlerini kurarak ekonomiye katılımlarının artması işsizliği azaltmakta ve ekonomik büyümeyi önemli ölçüde desteklemektedir. Dünyanın pek çok ülkesinde olduğu gibi ülkemizde de kadın girişimciliği, kadın istihdamı sorununun çözümünde önemli araçlardan birisi olarak görülmekte ve kadın girişimciliğini desteklemek amacıyla çeşitli proje, program ve çalışmalar yürütülmektedir. Kadın girişimciliği kentsel alanlarda olduğu gibi kırsal alanlarda da kadınlar için aile bütçelerine katkı sağlamaları çısından önemli bir gelir kaynağı olarak görülmektedir. Kırsal alanlarda kadınların girişimcilik süreçlerine yoğun olarak katılarak kırsal kalkınmaya ve dolayısıyla da ülke kalkınmasına katkı sağlamaları, girişimci kadınların yaşadıkları sorunların tespit edilmesi ve bu sorunlara etkin çözümler üretilebilmesi ile mümkün olacaktır. Bu doğrultuda, bu çalışmanın amacı, Osmaniye ili kırsalında yaşayan kadınların; mevcut girişimcilik faaliyetlerini tespit etmek, kadınları girişimci olmaya yönlendiren faktörleri ortaya koymak, girişimcilik önündeki engelleri incelemek, girişimcilikte başarı ve başarısızlığa etki eden faktörleri belirlemek ve elde edilen bulgular doğrultusunda tespit edilen sorunlara yönelik çözüm önerileri sunmaktır. Araştırma Osmaniye iline bağlı 12 köyde yaşayan toplam 240 kadınla yüz yüze anket yoluyla gerçekleştirilmiştir. Çalışma sonucunda Osmaniye ilinde girişimcilik faaliyetinde bulunan kadınların iş kurarken en çok iş kadını olgusuna çevrenin olumsuz bakışı ve sermaye temini konularında; işlerini yürütürken ise aşırı yorgunluk ve pazarın durgun olması gibi konularda sorun yaşadıklarını belirlenmiştir. Ayrıca, kadınların başka bir gelire sahip olup olmamalarının girişimci olmaları üzerinde etkili olan en önemli değişken olduğu, kadının çalışması durumunda aile birliğinin zayıflayacağını, kocasıyla ve çocuklarıyla daha az ilgileneceğini ailenin sosyal ilişkilerinin zayıflayacağını ve kadının gereğinden fazla yorulacağı ve yıpranacağını düşünenlerin daha az girişimci olma eğiliminde oldukları, dağ köylerinde yaşayan kadınların ova köylerinde yaşayan kadınlara göre daha fazla sorunla karşılaştıkları ve dağ köylerindeki bu kadınların uygun materyal temini ve pazarın durgun olması gibi problemlerle daha çok karşılaştıkları tespit edilmiştir.Bu çalışma Ç.Ü. Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi tarafından desteklenmiştir. Proje No: ZF2010D15

    A Feedforward Model Predictive Controller for Optimal Hydrocracker Operation

    No full text
    Hydrocracking is an energy-intensive process, and its control system aims at stable product specifications. When the main product is diesel, the quality measure is usually 95% of the true boiling point. Constant diesel quality is hard to achieve when the feed characteristics vary and feedback control has a long response time. This work suggests a feedforward model predictive control structure for an industrial hydrocracker. A state-space model, an autoregressive exogenous model, a support vector machine regression model, and a deep neural network model are tested in this structure. The resulting reactor temperature decisions and final diesel product quality values are compared against each other and against the actual measurements. The results show the importance of the feed character measurements. Significant improvements are shown in terms of product quality as well as energy savings through decreasing the heat duty of the preheating furnace

    [Book Review]: "Şia’nın hadis anlayışı üzerine incelemeler"

    No full text
    Değerlendirme yazımda Şii hadis anlayışına dair farklı konuları ele alan altı makalenin her birine ayrı ayrı temas edilmiştir. Çünkü her makalenin alanında söz sahibi akademisyenler tarafından yazılmış olması değerlendirmenin bütünsel yaklaşımı açısından bunu gerekli kılmaktadır. Kitap incelemesi boyunca makalelerin özetlerine ve değerlendirmelerine yer verildikten sonra genel bir kritik ile metin sonlandırılmıştır
    corecore