24 research outputs found
Artefactos de hueso como testigos de continuidad cultural en Tatarlı Höyük
This paper is a preliminary evaluation of the bone artifacts from Tatarlı Höyük in Adana, Turkey. It is a site that holds an important place in the settlement history of Cilicia and shows a continuous, characteristic settlement until the Early Roman Period. In addition to personal ornaments such as beads and pendants, tools used in different economic activities in the daily life of Tatarlı Höyük, especially weaving, such as spatulas, spindle whorls, needles, pointed tools and handles are found in the bone assemblage. Majority of textile tools in these bone assemblage can be assumed as the evidence of economic importance and continuity of the weaving industry at Tatarlı Höyük.Este artículo es una evaluación preliminar de un conjunto de artefactos de hueso procedentes de Tatarlı Höyük, en Adana, Turquía. Este yacimiento ocupa un lugar importante en la historia de los asentamientos en Cilicia y muestra una ocupación continuada y característica hasta los inicios de la dominación romana. Además de los ornamentos personales, tales como cuentas y colgantes, se han documentado herramientas empleadas en diferentes actividades cotidianas en Tatarlı Höyük, especialmente relacionadas con el tejido, tales como espátulas, ruedas de huso, agujas, útiles apuntados y mangos, los cuales componen parte del conjunto óseo trabajado. La mayoría de las herramientas de la actividad textil en este conjunto de hueso son asumidas como evidencia de la importancia económica y continuidad que la industria del tejido ocupó en Tatarlı Höyük
Evaluation of musroom intoxications presenting at the emercency department of dr. behçet uz children's hospital
Mantar zehirlenmeleri tüm dünyada sıkça görülen önemli bir sorundur. Eriskinlerde mantar zehirlenmeleri tüm
akut zehirlenme vakalarının yaklasık %7'sini olusturmaktadır. Klinik, mantarın cinsine göre hafif bir bulantı
kusmadan, karaciger yetmezligine kadar degismektedir.
Bu çalısmada, Ocak-Aralık 2002 tarihleri arasında Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesi Acil Servisi'ne mantar
zehirlenmesi nedeni ile basvuran 21 olgu retrospektif olarak degerlendirildi. Olguların 11'i (%52) kız, 10'u (%48)
erkekti. 21 olgunun 9'unun (%43) 10 yas ve üzerinde oldugu ve 17'sinin (%81) sonbahar aylarında basvurdugu
belirlendi. En sık gelis sikayeti; 17 olguda (%81) bulantı ve kusma, 5 olguda (%24) buna ek olarak ishal idi. 7
olguda (%33) kolinerjik semptomlar, 3 olguda karaciger yetmezlik bulguları ve 6 olguda (%28) nörolojik
bulgular vardı. Ölüm 3 olguda (%14) karaciger yetmezligi nedeni ile olurken 18 olgu (%85) sekelsiz iyilesti.
Sonuç olarak, Izmir ili ve çevresindeki mantar zehirlenmelerinin genellikle 10 yasın üzerinde ve sonbahar
aylarında gerçeklestigi ve karaciger yetmezligi gelisenlerin dısında çogunlukla sekelsiz iyilestigi saptanmıstır.Mushroom toxicity is a worldwide concern. In the adult population, mushroom toxicity constitutes seven percent
of all acute intoxications. The clinical feature may vary from mild nausea and vomiting to hepatic insufficiency
according to the type of mushroom.
In this study, we analyzed 21 patients who were seen at the Emercency Department of Dr. Behçet Uz Chıldren's
Hospıtal from January 2002 to December 2002. 11 of the 21 patients (52%) were female and 10 of them (48%)
were male. 9 of the 21 patients (43%) were older than 10 years and 17 of the 21 patients (81%) were hospitalized in
spring. The most common symptoms were vomiting in 17 patients (81%) and diarrhea in 5 patients (24%).We
observed cholinergic symptoms in 7 patients (33%), hepatic insufficiency in 3 patients (14%) and neurologic
symptoms in 6 patients (28%). Death occured in 3 patients as a result of hepatic insufficiency and the rest of the
patients recovered without any sequelae.
Mushroom intoxications in Izmir and envira were mostly diagnosed in children older than 10 years and in spring.
Most of the patients recovered without any problems, except patients who developed hepatic insufficiency
The Temple Wıth Podıum From Ancıent Arykanda
Arykanda'daki Podyumlu Tapınağı konu edinen bu çalışmadaki amaç tapınağın hangi tanrı
ya da tanrıçaya adandığını ortaya çıkarmak ve aynı zamanda tarihleyebilmektir. Bunlardan
ilki üzerine yapılan incelemelerde kesin bir veri elde edilememiş olmasına bazı buluntulara
dayanarak ve mimarideki ayrıntılardan yola çıkarak güçlü varsayımlarda bulunulmuştur.
Aynı zamanda yapının mimari olarak düzeni hakkında da birçok sıkıntı doğmuştur. Bu
sorunlardan en önemlisi yapının krepisler ve podyumundan başka sağlam olarak ele geçen
in situ parçalarının olmayışıdır. Bu sorunlar bölgedeki benzer tapınakların mimari
düzenlerinden ya da tapınak ölçülerinden elde edilen hesaplamalarla giderilemeye
çalışılmıştır. Tarihleme konusunda ise en önemli katkıyı ele geçen az sayıdaki mimari
parçalar sağlamıştır. Genel olarak bakıldığında Arykanda Antik Kenti'nde ilk olarak 2007
yılında kazılmaya başlanan Podyumlu Tapınak gerek mimarisi gerekse şekil açısından Lykia
Bölgesi içerisinde oldukça ilginç bir konumdadır. Görünüşte tipik bir Roma Tapınağı
özelliği gösterse de ayrıntıda bölgenin tapınaklarından farklı detaylara hâkimdir. Bu
çalışmada Arykanda Antik Kenti'ndeki tapınak kentin kendi yapısı içerisinde
değerlendirilecek; bölgenin mimari ve sosyal özellikleri ile ilişkisi ele alınacak, aynı
zamanda Lykia tapınakları hakkında söyleneceklere katkı sağlanmaya çalışılacaktır.The point of this paper dealing with the temple with podium in Ancient Arykanda is to find
out which deity or deities the temple was devoted to and also to date it correctly, if it is
possible. Although the researches about the initial problem have produce any evidence yet,
it can be suggested some assumptions based upon some archeological finds and the
architectural details for this building. However, the architectural order of the temple causes
many troubles to interpret some aspects of the building in question. The most important
problem among them is the fact that there is no other surviving building materials discovered
in situ, except for the krepis blocks and platform. The contradictive aspects of this temple
building can be dissolved by comparing its architectural characteristics to the similar ones
in this region, and also by some calculations getting from the proportions of its remains. A
few of architectural remains gave the most important contribution for dating this building.
In general, the temple with podium which was firstly excavated in Arykanda in 2007 is an
interesting position in Lycia for both its architectural features and the order of temple.
Although the building resembles a typical roman temple in appearance, for some of its
details, it is totally differed from that of other temples in this region. In this study, this temple
in ancient Arykanda will be treated in its original urban fabric and its relation to the
architectural and social features of this region, and so it is tried to give contributions to the
discussions for the Lycian temples
BONE ARTIFACTS AS WITNESSES TO CULTURAL CONTINUITY AT TATARLI HÖYÜK
This paper is a preliminary evaluation of the bone artifacts from Tatarlı Höyük in Adana,
Turkey. It is a site that holds an important place in the settlement history of Cilicia and
shows a continuous, characteristic settlement until the Early Roman Period. In addition
to personal ornaments such as beads and pendants, tools used in different economic
activities in the daily life of Tatarlı Höyük, especially weaving, such as spatulas, spindle
whorls, needles, pointed tools and handles are found in the bone assemblage. Majority
of textile tools in these bone assemblage can be assumed as the evidence of economic
importance and continuity of the weaving industry at Tatarlı Höyük
2016 Yılı Tatarlı Höyük Kazısı
Tatarlı Höyük 2016 yılı interdisipliner çalışmaları iki etapta gerçekleştirilmiştir;
Bunlardan ilki 2016 yılından itibaren kullanmaya başladığımız
kazı evi ve etütlük eser deposundaki çalışmalarımızdır. Bu çalışmalar
tasnif ve yayın ağırlıklı olarak yaklaşık 3 ay sürmüştür. Öncelikle
2007 – 2015 yılları arasında ele geçen etütlük seramik, taş ve kemikler, yıllarına
ve alanlarına göre tasnif edilmiş, muhafazaları ve bilgi fişleri yenilenerek
yeniden kasalanmış, hepsine depo kodları verilerek bilgisayar ortamına
girişleri yapılmış ve böylelikle araştırmacılar için uygun bir çalışma ortamı
yaratılması hedeflenmiştir.Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Çukurova Üniversitesi, Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığ
MOLECULAR CHARACTERIZATION OF ZYMV RESISTANT AND SUSCEPTIBLE CUCUMBER LINES
Circuit-level simulation is a computationally intensive problem that has proven to be particularly difficult to parallelize. While device evaluation can be performed in parallel in conventional circuit simulators, the execution overhead is high. We show that, by partitioning a circuit, OpenMP can be used to solve sub-circuits in different threads, without compromising accuracy. It is shown that execution time can be reduced proportionally to the number of threads