82 research outputs found

    Öğretmen adaylarının bilgi okuryazarlık öz-yeterlikleri ve mesleğe yönelik tutumları

    Get PDF
    Bu araştırmanın amacı pedagojik formasyon eğitimine kayıtlı öğrencilerin öğretmenlik mesleğine yönelik tutumları ile bilgi okuryazarlığı öz-yeterlikleri arasındaki ilişkiyi incelemektir. Araştırma ilişkisel tarama modeline dayalı olarak yürütülmüştür. Araştırmanın evrenini pedagojik formasyon eğitimine kayıtlı olan öğrenciler oluşmaktadır. Örneklemini ise Fırat Üniversitesinde pedagojik formasyon eğitimine dahil olan ve seçkisiz örnekleme (random) yöntemiyle alınan 241 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak Kurbanoğlu, Akkoyunlu ve Umay tarafından geliştirilen Tuncer tarafından Türkçeye uyarlanan Bilgi Okuryazarlığı Öz Yeterlik Ölçeği ve Çetin tarafından geliştirilen Öğretmenlik Mesleğine Yönelik Tutum Ölçeği kullanılmıştır. Araştırmanın bulguları incelendiğinde, bireylerin bilgi okuryazarlığı öz-yeterlikleri ile öğretmenlik mesleğine yönelik tutumlarının yüksek olduğu görülmüştür. Ayrıca bireylerin bilgi okuryazarlığı öz-yeterlikleri ile öğretmenlik mesleğine yönelik tutumları arasında zayıf düzeyde ilişkinin olduğu görülmüştür. Tespit edilen ilişkinin niteliğini daha iyi anlamak amacıyla yapılan regresyon analizi sonucunda, bilgi okuryazarlığı öz-yeterliğinin öğretmenlik mesleğine yönelik tutum puanlarına ait toplam varyansın yaklaşık %4’ünü açıkladığı tespit edilmiştir.The purpose of this study is to examine the relationship between the attitudes of students enrolled in pedagogical formation training to the teaching profession and information literacy self-efficacy. The research was conducted based on the relational screening model. The research's universe consists of students enrolled in pedagogical formation training. The sample of the study consisted of 241 students who took pedagogical formation training at Fırat University and were randomly selected. The Information Literacy Self-Efficacy Scale adapted to Turkish by Tuncerand the Attitude Scale towards Teaching Profession developed by Çetin were used as the data collection tool in the study. When the findings of the study were examined, it was seen that individuals' attitudes towards information literacy self-efficacy and teaching profession were high. It has also been found that individuals have a weak correlation between information literacy self-efficacy and attitudes towards the teaching profession. As a result of the regression analysis conducted to better understand the qualification of the relationship identified, it was found that the information literacy self-sufficiency explained about 4% of the total variance of attitude scores for the teaching profession. As a result of the regression analysis conducted to better understand the qualification of the relationship identified, it was found that the information literacy self-efficacy explained about 4% of the total variance of attitude scores intended for the teaching profession. Keywords: Information Literacy Self-Efficacy, Attitude Towards Teaching Profession, Screening Model, Teacher Candidate

    Öğrenme stilleri ile öğrenmeye yönelik tutum arasındaki ilişki

    Get PDF
    Bu araştırmanın amacı baskın öğrenme stili ile öğrenmeye yönelik tutum arasındaki ilişkiyi incelemektir. Araştırma Fırat Üniversitesinde öğrenim gören 164 öğrenci üzerinde yürütülmüştür. Veri toplama aracı olarak, Kolb tarafından geliştirilen Kolb Öğrenme Stili Envanteri ile Öğrenmeye Yönelik Tutum Ölçeği kullanılmıştır. Araştırma bulguları incelendiğinde, öğrencilerin en fazla Özümseyen, sonra sırasıyla Ayrıştıran, Yerleştiren ve Değiştiren öğrenme stillerine sahip oldukları tespit edilmiştir. Cinsiyet değişkenine göre baskın öğrenme stilleri arasında anlamlı düzeyde görüş farklılığı tespit edilirken öğrenmeye yönelik tutumun sadece beklenti alt boyutunda kadınların lehine anlamlı düzeyde görüş farklılığı tespit edilmiştir. Ayrıca öğrenmeye yönelik tutumun yaş ve öğrenim görülen fakülte değişkenine göre anlamlı düzeyde görüş farklılığı olduğu belirlenmiştir. Sonuç olarak, değiştiren öğrenme stiline sahip bireylerin öğrenmeye yönelik tutumlarının diğer öğrenme stiline sahip olan bireylerden yüksek olduğu tespit edilmiştir.The purpose of this study is to examine the relationship between the dominant learning and attitudes towards learning. The research was carried out on 164 students at Fırat University. Kolb Learning Style Inventory by Kolb and and Learning Attitude Scale were used as data collection tools. When the research findings were examined, it was determined that the students had the most assimilating, then segregating, placing and modifying learning styles respectively. When there was a significant difference in opinion among the dominant learning styles according to the gender variable, only the expectation sub-dimension of the attitude towards learning was found to be significantly different in favor of the women. In addition, the attitude towards learning was determined to be significantly different according to age and education faculty variables. As a result, it has been determined that the attitudes towards learning of individuals with a changing learning style are higher than those with other learning styles

    Öğretmen adaylarının öğrenme stillerinin bazı değişkenler açısından incelenmesi

    Get PDF
    Bu araştırmanın amacı pedagojik formasyon eğitimi alan öğrencilerin baskın öğrenme stillerini belirlemektir. Bu doğrultuda araştırma Fırat Üniversitesinde pedagojik formasyon eğitimine kayıtlı 211 öğrenci üzerinde yürütülmüştür. Veri toplamak amacıyla Kolb tarafından geliştirilen, Evin Gencel tarafından Türkçeye uyarlanan Kolb Öğrenme Stilleri Envanteri kullanılmıştır. Kolb Öğrenme Stilleri Envanterinde 4 öğrenme stili bulunmaktadır. Bunlar, Ayrıştıran, değiştiren, özümseyen ve yerleştiren öğrenme stili olarak adlandırılmıştır. Kullanılan envanterin güvenirliğini belirlemek amacıyla hesaplanan Cronbach Alfa katsayısı ,731 çıkmasıyla araştırmada kullanılması uygun görülmüştür. Sonuç olarak araştırmaya katılan bireylerin baskın öğrenme stillerinin “özümseyen” olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca cinsiyet, üniversiteye yerleştirme puan türü, mezun olunan lise türü ve yılsonu akademik başarı puanlarına göre baskın öğrenme stilinin anlamlı düzeyde farklılaşmadığı görülmüştür.The purpose of this study is to determine the dominant learning styles of students who are being trained in terms of pedagogical formation. Therefore, research was carried out on 211 students enrolled in pedagogical formation education at Fırat University. To collect data Kolb Learning Styles Inventory developed by Kolb and adapted to Turkish by Evin Gencel was used. There are 4 learning styles in Kolb’s Learning Styles Inventory. These are Accommodating, Diverging, Assimilating and Converging. The Cronbach Alpha coefficient, calculated to determine the reliability of the inventory, was found to be suitable for use in the study with a score of ,731. As a result, it was determined that the participating individuals’ dominant learning styles were "assimilating" to. Moreover, it was observed that the dominant learning style did not significantly differ according to gender, type of university placement grades, graduated high school type and academic achievement scores at the end of the term

    Öğretmenlik mesleğine yönelik tutumun çeşitli değişkenlere göre değerlendirilmesi

    Get PDF
    Bu araştırmanın amacı pedagojik formasyon eğitimine kayıtlı öğrencilerin öğretmenlik mesleğine yönelik tutumunu incelemektir. Araştırma mevcut durumu tespit etmeyi amaçlandığından betimsel tarama modeline göre yürütülmüştür. Araştırmanın evreni Fırat Üniversitesi pedagojik formasyon eğitimine kayıtlı öğrencilerden oluşmaktadır. Örneklemi ise, 2016-2017 öğretim yılında Fırat Üniversitesi pedagojik formasyon eğitimi programına kayıtlı 283 öğrenciden rastgele seçilmiştir. Veri toplama aracı olarak Çetin tarafından geliştirilen 35 maddelik Öğretmenlik Mesleği Tutum Ölçeği kullanılmıştır. Araştırmada ölçeğin bütününe yönelik Cronbach Alpha katsayısı .846 olarak hesaplanarak çalışmada kullanılması uygun görülmüştür. Öğrencilerin öğretmenlik mesleğine yönelik tutumları cinsiyet, mezun veya son sınıf olma durumu, öğrenim görülen veya mezun olunan fakülte, pedagojik formasyon eğitiminde en sevdiği ders ve öğrenim gördüğü/mezun olduğu üniversite değişkenlerine göre karşılaştırılmıştır. Sonuç olarak pedagojik formasyon eğitim programında öğrenim gören bireylerin öğretmenlik mesleğine yönelik tutumlarının yüksek olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, öğretmenlik mesleğine yönelik tutumun cinsiyet, sınıf düzeyi, öğrenim görülen fakülte değişkeni açısından anlamlı düzeyde farklılaşmadığı görülmüştür

    Bilgisayar destekli eğitimin öğrencilerin akademik başarıları üzerindeki etkisinin meta-analizi: son 10 yılda yapılan çalışmaların incelenmesi

    Get PDF
    Bu araştırmada nicel bulguların birleştirilerek yorumlanması olarak tanımlanan meta-analiz yöntemiyle bilgisayar destekli eğitimin (BDE) öğrencilerin akademik başarışlarına nasıl bir etkisi olduğu belirlenmeye çalışılmıştır. Meta-analiz çalışmalarında benzer konularda yapılmış birbirinden bağımsız ve çok sayıda çalışmadan elde edilmiş sayısal veriler istatistiksel olarak analiz edilmektedir. Hangi araştırmaların meta-analize dâhil edileceği konusunda ise belirli ölçütlere başvurulmaktadır. Bu araştırmada 2007 ile 2017 yılları arasında yapılan 43 adet deneysel çalışma meta-analiz sürecine dâhil edilmiştir. Meta-analiz sonucunda BDE’nin akademik başarı üzerine etkisi rastgele etki modeline göre 1,028 düzeyinde olduğu belirlenmiştir. Sonuç olarak BDE’nin akademik başarı üzerindeki etkisi, Cohen’in etki büyüklüğü aralıkları dikkate alındığında güçlü düzeyde olduğu ortaya çıkmıştır.The aim of this study is to determine the effect of computer-assisted education on the academic achievement of students through using meta-analysis method, defined as the interpretation of quantitative data. Meta-analysis studies are statistically analyzed for numerical data obtained from independent studies in similar subjects. Certain criteria are used to determine which researches will be included in the meta-analysis process. 43 experimental studies published between 2007 and 2017 were included in the study. As a result of the metaanalysis, the effect of computer-assisted education on student’s academic achievement was determined to be 1.028 level according to the random effect model. The effect of computer-assisted education on student’s academic achievement is found to be strong considering Cohen’s effect size range

    Üniversite öğrencilerinin üstbiliş düşünme beceri algılarının çeşitli değişkenler açısından incelenmesi: Fırat Üniversitesi örneği

    Get PDF
    Bu araştırmanın amacı üniversite öğrencilerinin üstbiliş düşünme becerilerini çeşitli değişkenler açısından incelemektir. Araştırma betimsel tarama modeline göre yürütülmüştür. Araştırmanın örneklemini Fırat Üniversitesi’nde fen bilimleri, sosyal bilimler ve sağlık bilimleri alanında öğrenim gören bireyler oluşturmaktadır. Örnekleme yöntemlerinden seçkisiz örnekleme yöntemi tercih edilmiştir. Bu kapsamda, araştırma Fırat Üniversitesi’nden mezun veya dördüncü sınıfta olan 240 öğrenci üzerinde yürütülmüştür. Araştırmada veri toplama aracı olarak Üst Biliş Düşünme Beceri Algıları Ölçeği kullanılmıştır (Tuncer & Kaysi, 2013a). Sonuç olarak, araştırmaya katılan bireylerin üstbiliş düşünme becerileri puan ortalamalarının yüksek olduğu belirlenmiştir. Öğrencilerin öğrenim gördükleri bilim alanına göre üstbiliş düşünme becerileri anlamlı düzeyde farklılaştığı görülmektedir. Buna göre, fen bilimlerinde öğrenim gören bireylerin üstbiliş düşünme becerileri puanlarının daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Üstbiliş düşünme becerisinin cinsiyet değişkenine göre farklılaşmadığı belirlenmiştir. Ayrıca, “karar verme becerisi” alt boyutunun mezun olan bireylerin lehine anlamlı düzeyde farklılık gösterdiği tespit edilmiştir. Araştırma bulgularına göre, bireylerin üst düzey düşünme becerilerini geliştirecek en önemli faktörlerden birinin problem çözme becerisinin geliştirilmesiyle birlikte önceden öğrenilen durumların yansıtılmasıyla gerçekleştirilebileceği söylenebilir. Bu doğrultuda, bireylerin üstbiliş düşünme becerilerinin geliştirilmesi için problem çözme ve yansıtıcı düşünme tekniklerinin eğitim öğretim ortamlarında yoğun olarak kullanılmasında fayda vardır

    The effect of cooperative learning on academic achievement: A meta-analysis on the relationship between the study group size and effect size İşbirlikli öğrenmenin başarıya etkisi: Çalışma grubu ile etki büyüklüğü arasındaki ilişkiye dair bir meta analiz çalışması

    Get PDF
    The purpose of this study was to determine the effect of cooperative learning on achievement and the relationship between the study group and effect size by means of meta-analysis. Meta-analysis is the method employed in order to statistically analyze the quantitative data collected in independent and multiple studies carried out on similar topics, and to reach a general judgment regarding the results of these studies.  Certain criteria were used in order to decide which researches would be included in the meta-analysis. Based on these criteria, it was decided to include 6 experimental studies in the meta-analysis. As a result, for the six studies, the effect size calculated within 95 % confidence interval has proved to be .518 based on random effects model. When two studies with the largest learning groups are excluded from the research respectively, firstly this effect size increases to .528, later it is calculated as .817 without any model discrimination. When effect size intervals in literature (≥ 0.5: strong, ≥ 0.3: moderate and  ≥ .01 weak) is taken into consideration, the effect of cooperative learning on achievement has been observed as  “Strong”. In addition to this, contrary to some views in literature, it has been seen that large learning groups have higher standard errors and a bigger effect size has been achieved when such studies have been excluded from the analysis. What is more, even the limitation of fixed effects model has disappeared, and the effect size calculated in fixed effects and random effects model has been balanced.  ÖzetBu araştırmanın amacı, işbirlikli öğrenmenin başarı üzerindeki etkisini ve çalışma grubu ile etki büyüklüğü arasındaki ilişkiyi meta-analiz yöntemiyle belirlemektir. Meta-analiz, benzer konularda yapılmış birbirinden bağımsız ve çok sayıda çalışmadan elde edilmiş sayısal verileri istatistiksel olarak analiz etme ve bu çalışmaların sonuçları hakkında genel bir yargıya varma yöntemidir. Hangi araştırmaların meta-analize dâhil edileceğine yönelik seçimlerin yapılmasında belirli ölçütler kullanılmıştır. Bu ölçütlere dayalı olarak 6 adet deneysel araştırmanın meta-analize dâhil edilmesine karar verilmiştir. Sonuç olarak; altı çalışma için %95 güven aralığında hesaplanan etki büyüklüğü rastgele etkiler modeline göre .518’dir. En büyük çalışma grubuna sahip iki araştırma sırasıyla araştırma dışında tutulduğunda bu etki büyüklüğü önce .528’ e çıkmakta, sonrasında ise model ayrımı olmaksızın .817 olarak hesaplanmaktadır. Alan yazındaki etki büyüklüğü aralıkları (≥ 0.5: güçlü, ≥ 0.3: orta düzey ve ≥ .01 zayıf) dikkate alındığında işbirlikli öğrenmenin başarı üzerindeki etkisi “Güçlü” bir etki olarak gözlenmiştir. Ayrıca alan yazındaki bazı görüşlerin aksine büyük çalışma gruplarının standart hatalarının daha yüksek olduğu, bu araştırmaların analiz dışında tutulması ile daha büyük etki büyüklüklerine ulaşıldığı, hatta sabit etki modelinin sınırlılığının bile ortadan kalktığı, sabit etki ve rastgele etki modelinde hesaplanan etki büyüklüğünün eşitlendiği görülmüştür

    Öğretmen adaylarının tükenmişlik düzeyleri ve öğretmenlik mesleğine yönelik tutumlarında öğretme motivasyonunun aracılık rolü

    Get PDF
    This study aims to reveal the relationship between burnout levels, attitudes toward the teaching profession, and motivation to teach in prospective physical education and sports teaching. Accordingly, the mediating role of motivation to teach in the relationship between burnout levels and attitudes toward the teaching profession of prospective teachers was investigated. The data of the study were collected online from 685 prospective teachers who studied in the field of sports education in 12 state universities in Turkey. The data were collected by using “Burnout,” Attitudes toward Teaching Profession,” and “Motivation to Teach” scales. Path analyses were conducted to test the direct prediction power of burnout and motivation to teach on the attitudes toward the teaching profession and the indirect prediction power of burnout on attitudes toward the teaching profession through motivation to teach. In conclusion, it was determined that burnout negatively predicted attitude toward the teaching profession and motivation to teach in a significant way, while motivation to teach predicted attitude toward the teaching profession positively in a significant way. Furthermore, it was determined that the negative effect of burnout on the attitude toward the teaching profession was reduced by the mediating role of motivation to teach.Bu araştırmanın amacı, beden eğitimi ve spor öğretmeni adaylarının tükenmişlik düzeyleri, öğretmenlik mesleğine yönelik tutum ve öğretme motivasyonları arasındaki ilişkileri ortaya koymaktır. Bu kapsamda, öğretmen adaylarının tükenmişlik sendromlarıyla öğretmenlik mesleğine yönelik tutumları arasındaki ilişkide öğretme motivasyonunun aracılık etkisi incelenmiştir. Araştırmaya yönelik veriler, Türkiye’de 12 devlet üniversitesinde spor eğitimi alan 685 öğretmen adayından çevrimiçi ortamda elde edilmiştir. Veriler, “Tükenmişlik”, “Öğretmenlik Mesleğine Yönelik Tutum” ve “Öğretme Motivasyonu” ölçekleri ile elde edilmiştir. Tükenmişliğin ve öğretme motivasyonunun öğretmenlik mesleğine yönelik tutum üzerindeki doğrudan yordayıcılık gücüyle, tükenmişliğin öğretme motivasyonu üzerinden öğretmenlik mesleğine yönelik tutum üzerindeki dolaylı yordayıcılık gücünü sınamak için yol analizi kullanılmıştır. Sonuç olarak, tükenmişliğin öğretme motivasyonunu ve öğretmenlik mesleğine yönelik tutumu negatif yönde anlamlı bir şekilde yordadığı, öğretme motivasyonun öğretmenlik mesleğine yönelik tutumu pozitif yönde ve anlamlı bir şekilde yordadığı görülmüştür. Ayrıca, tükenmişliğin öğretmenlik mesleğine yönelik tutum üzerindeki olumsuz etkisinin öğretme motivasyonunun aracılık rolü ile azaldığı tespit edilmiştir
    corecore