24 research outputs found

    Teacher Leadership Perceptions in Turkish Culture: A Qualitative Analysis

    Get PDF
    The purpose of this study is to reveal the perceptions of school administrators, teachers, students and parents on characteristics as well as attitudes and behaviours of teacher leaders. Phenomenological research design from qualitative rmethods was employed in this study. The participants were selected from school administrators, teachers, students and parents through maximum diversity sampling method. Data analyses relied on content analyses technique. The findings of the study showed that school administrators and teachers attribute some traits, such as being knowledgeable and leader to teacher leaders, whereas students attach more importance to being reliable, fair and egalitarian. Parents, on the other hand, consider teachers who are friendly and impressive as leaders. It was found in the study that teacher leaders enhance the student learning, become role models and advocate strong collaboration with colleagues. As a result, it can be said that teacher leaders are those having the potential to attract others to follow him / her

    The development of the organizational silence scale: Validity-reliability study

    Get PDF
    The aim of this study is to develop an Organizational Silence Scale based on primary school teachers’ perceptions. The sample set of research were chosen from the population with the multi-stage sampling method. The first stage was stratified sampling and the second stage was simple random sampling. The sample of the study consisted of 15 schools and 414 teachers were have been working in primary schools of Ministry of National Education in 5 Central education districts of Aksaray, Turkey. For this purpose, an Organizational Silence Scale comprised of 38 items was developed. According to preliminary study on the scale, exploratory factor analysis was done. The KMO value was 0,98 and the Barlett`s Test of Sphericity reached statistical significance and 5 factors were obtained with the remained 36 items. Factor analysis of the scale revealed that the evaluation items cluster into 5 factors that account for 87,76% of the total variance. The explained variance of factors were 18,49%; 18,49%; 16,92%; 16,38% and 15,30% respectively. According to the literature, these factors were named respectively as Individual, Administrative, Organizational Culture, Colleagues and Pressure Groups. In addition to test validity of the scale, first and second order confirmatory factor analysis were conducted.  Also, Cronbach Alpha values ranged from 0,97 to 0,99. Total Cronbach Alpha value was 0,95 and item total value was between 0,79 and 0,84. The obtained values of the scale showed that scale is valid and reliable

    Relationship between stigma levels of teachers and teacher’s organizational justice perceptionsÖğretmenlerin damgalama düzeyleri ile örgütsel adalet algıları arasındaki ilişki

    Get PDF
    The purpose of this study was to determine the relationship between stigma levels of teachers and teachers’ organizational justice perceptions. Relational survey model was used in research. Teachers’ opinions on stigma level and organizational justice were reviewed. A total of 204 public school teachers (elemantary and high) employed in Ankara participated in the study. The "Stigma Scale” developed by Yaman and Güngör (2013) and "Organizational Justice Scale”developed by Hoy and Tarter (2004) were used to gather data. The data was analyzed by using Pearson Product-Moment Correlation Coefficient, Descriptive Statistics (frequency, percentage, arithmetic average, standard deviation), and multiple regression analysis techniques. Results indicated that teachers’ stigma scores were high in prejudice and psychological health  and the participants had positive perceptions about organizational justice at public schools. There was meaningful negative relationship between stigma levels of teachers and organizational justice perceptions of teachers. Consequently, stigma level is one of the factors that affect organizational justice negatively in schools. ÖzetBu araştırmanın amacı, Ankara Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde bulunan merkez ilçelerdeki resmi ilköğretim ve ortaöğretim kurumlarında görev yapan öğretmenlerin görüşlerine göre, öğretmenlerin damgalama düzeyleri ile örgütsel adalet algıları arasındaki ilişkiyi saptamaktır. Araştırma, ilişkisel tarama modelindedir. Araştırma modelinde, biri bağımsız/dışsal (öğretmenlerin damgalama düzeyi), biri bağımlı/içsel (öğretmenlerin örgütsel adalet algıları) olmak üzere iki değişken bulunmaktadır. Araştırmanın örneklemini, Ankara Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde bulunan merkez ilçelerdeki resmi ilköğretim ve ortaöğretim kurumlarında görev yapan toplam 204 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak, Yaman ve Güngör (2013) tarafından geliştirilen “Damgalama Ölçeği” ile Hoy ve Tarter (2004) tarafından oluşturulan “Örgütsel Adalet Ölçeği” kullanılmıştır. Verilerin analizinde betimsel istatistikler, Pearson Momentler Çarpımı Korelasyon Katsayısı ve Çoklu Regresyon Analizi tekniklerinden yararlanılmıştır. Araştırmanın sonuçlarına göre; öğretmenlerin damgalama eğilimlerinin önyargı ve psikolojik sağlık alt boyutlarında yüksek olduğu, katılımcıların okullarındaki örgütsel adalet algısını olumlu olarak belirttiği, öğretmenlerin damgalama düzeyleri ile örgütsel adalet algıları arasında anlamlı ve negatif bir ilişki olduğu, öğretmenlerin örgütsel adalet algısının en önemli yordayıcısının ön yargı olduğu saptanmıştır

    İlköğretim Okulu Yöneticilerinin Etik Liderlik Davranışları ile Öğretmenlerin Algıladıkları Örgütsel Güven ve Yıldırma Arasındaki İlişki

    Get PDF
    The aim of this research is to determine the relationships between the level of ethical leadership behaviors of school principals and the level of organizational trust and mobbing in primary schools. The research was based on the relational survey model. The population consisted of 2131 teachers working in public primary schools of Ministry of National Education in Kastamonu. “The Ethical Leadership Scale”, “Organizational Trust Scale” and “Negative Acts Questionnaire” were used in the study. The findings of the research showed that the perceptions of teachers about subscales of ethical leadership were at medium level. Primary school teachers perceived “trust to principal” and “communication environment” subscales of organizational trust positively, however, they had medium level of perception on “openness to changes” and “sensitivity to workers” subscales of organizational trust. Results also showed that teachers were sometimes subject to negative acts stemming from their duty and social relations. In addition, ethical leadership behaviors have positive and siginificant effects on organization trust and negative and siginificant effects on mobbing. School principals should be aware of ethical principles, understand and practice them. Educational programs in which school principals learn more about ethical principles might be prepared.Bu araştırmanın amacı, ilköğretim okulu yöneticilerinin etik liderlik davranışları ile öğretmenlerin algıladıkları örgütsel güven ve yıldırma arasındaki ilişkiyi incelemektir. Araştırma ilişkisel tarama modelindedir. Araştırmanın evrenini, 2009-2010 eğitim-öğretim yılında Kastamonu İli sınırları içinde yer alan, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ilköğretim okullarında görev yapan 2131 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırmada, “Etik Liderlik Ölçeği”, “Okullarda Örgütsel Güven Ölçeği” ve “Olumsuz Davranış Ölçeği” (ODÖ) kullanılmıştır. Araştırmanın sonuçları, ilköğretim okullarında görev yapan öğretmenlerin okul yöneticilerinin etik liderlik davranışlarına ilişkin algılarının orta düzeyde olduğunu göstermiştir. Öğretmenlerin örgütsel güvenin çalışanlara duyarlılık ve yeniliğe açıklık boyutlarına ilişkin algıları orta düzeyde, yöneticiye güven ve iletişim ortamı boyutlarına ilişkin algıları ise iyi düzeydedir. Öğretmenler, yıldırmanın görev ve sosyal ilişkiler boyutları kapsamına giren olumsuz davranışlara kısmen maruz kalmaktadırlar. Bununla birlikte, etik liderliğin örgütsel güven üzerindeki etkisinin pozitif ve anlamlı, yıldırma üzerindeki etkisinin ise negatif ve anlamlı olduğu bulunmuştur. Ayrıca, etik liderliğin yıldırma üzerinde dolaylı etkisinden de söz edilebilir. Okul yöneticileri etik ilkelerden haberdar olmalı, bunları iyi anlamalı ve uygulamalıdır. Bu amaçla okul yöneticilerinin etik liderlik becerilerini geliştirecek eğitim programları hazırlanabilir ve okul yöneticilerine eğitim verilebilir

    lköğretim Okulu Yöneticilerinin Liderlik Stilleri İle Öğretmenlerin Yıldırma (Mobbing) Yaşama Düzeyleri Arasındaki İlişki

    No full text
    Bu araştırmanın amacı öğretmenlerin algılarına göre okul yöneticilerinin liderlik stilleri ile öğretmenlerin yıldırma yaşama düzeyleri arasındaki ilişkiyi saptamaktır. Araştırma ilişkisel tarama modelindedir. Araştırmanın evrenini 2010-2011 eğitim-öğretim yılında Siirt il ve ilçe merkezi sınırları içinde yer alan 66 ilköğretim okulunda görev yapan 1315 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırma da örneklem alma yoluna gidilmemiştir. Okul yöneticilerinin liderlik stilleri hakkında öğretmenlerin görüşlerinin belirlemek amacıyla Bass ve Avolio ve (1995) tarafından geliştirilen “Çok Faktörlü Liderlik Ölçeği” kullanılmıştır. Öğretmenlerin yıldırmanın görev ve sosyal ilişkiler boyutları kapsamına giren olumsuz davranışlara maruz kalma sıklığını ölçmek amacıyla Einarsen ve Raknes (1997) tarafından geliştirilen “Olumsuz Davranış Soruları Ölçeği” kullanılmıştır. Araştırmanın sonucunda ilköğretim okulu öğretmenlerinin algılarına göre okul yöneticileri dönüşümcü liderlik davranışlarını orta düzeyde gerçekleştirdikleri, işlemci liderlik davranışlarını ise düşük düzeyde gösterdikleri ve dönüşümcü liderlik davranışlarını işlemci liderlik davranışlarından daha fazla sergiledikleri tespit edilmiştir. İlköğretim okullarında görev yapan öğretmenlerin yıldırmanın görev ve sosyal ilişkiler boyutlarında olumsuz davranışlara “ara sıra” düzeyinde maruz kaldıkları; yıldırma üzerinde dönüşümcü liderliğin etkisinin negatif yönde ve anlamlı olduğu; işlemci liderliğin ise yıldırma üzerindeki etkisinin anlamlı olmadığı ortaya konmuştur. Yapılan regresyon analizi sonucunda dönüşümcü ve işlemci liderliğin tüm alt boyutlarının yıldırmanın göreve ve sosyal ilişkilere ilişkin her iki alt boyut üzerinde yordayıcı etki yaptığı tespit edilmiştir

    The ımpact of human capıtal spendıng on economıc growth: Panel var analysıs

    No full text
    Bu araştırmanın amacı, beşeri sermayeye yapılan harcamaların ekonomik büyümeye etkisini incelemektir. Bu amaca ulaşabilmek için, 1999-2014 yılları arası dönemde, 13 OECD ülkesine ait panel verilerin VAR (PVAR) analizi, STATA 13 programı kullanılarak yapılmıştır. Elde edilen bulgular incelendiğinde, sağlık harcamaları ve GSYİH arasında çift yönlü bir nedensellik ilişkisi olduğu belirlenmiştir. Etki-tepki analizinde, GSYİH, sağlık harcamalarını, ilk 1-2 yılda maksimum seviyeye ulaştırmakta, daha sonra bir süre dalgalanma ile birlikte dengeye ulaşmaktadır. Sağlık harcamaları, GSYİH’yi önce azaltıp, sonra maksimum seviyeye ulaştırıp, sonra bir süre dalgalanma ile birlikte dengeye ulaşmaktadır. Varyans ayrıştırmasında, ikinci dönemde GSYİH’daki değişimin %14’ü sağlık, %7’si eğitim harcamalarıyla; sağlık harcamalarındaki değişimin %38’i GSYİH ile açıklanmaktadır.The purpose of this study is to determine the impact of human capital spending on economic growth. In order to achieve this aim, in the period between 1999 and 2014, panel data of 13 OECD countries regarding PVAR analysis and used STATA 13 program. When the findings are examined, it is determined that there is a bi-directional causality relationship between health expenditures and GDP. According to the impulse-response analysis, GDP reaches the maximum level in the first 1-2 years and then reaches a balance with fluctuation for a while. Health expenditures reduce the GDP first, then reach the maximum level, then reach the balance with the fluctuation for a while. According to the variance decomposition, it is seen that in the second period, 14% of the change in GDP is explained by health expenditures and 7% by education expenditures; 38% of the change in health spending is explained by GDP

    Akademisyenlerin üniversitelerde karşılaştıkları mobbing ve başa çıkma yolları

    No full text
    Mobbing, iş yerinde belirli kişileri hedef alan sistemli bir dizi duygusal yıpratma ve saldırı eylemleri olarak tanımlanmaktadır. Mobbing, olumsuz bir iş ve çalışma ortamını beraberinde getirmektedir. Stresli çalışma koşullarına iş arkadaşlarının olumsuz davranışları da eklendiğinde, kişiler zaman zaman bu durumla başa çıkamamakta, duygusal ya da fiziksel sıkıntılar yaşamaktadır. Bu araştırmanın amacı, akademisyenlerin üniversitelerde karşılaştıkları mobbing davranışlarıyla başa çıkma yollarını saptamak ve öneriler geliştirmektir. Bu araştırma nitel araştırma türünde tasarlanmış olup belirlenen amaç doğrultusunda Ankara'da bulunan üç üniversitede görev yapan akademisyenler kartopu örneklem yöntemiyle seçilerek görüşleri yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmış, elde edilen bulgular içerik analizi ile değerlendirilmiştir. Araştırmanın bulgularına göre; üniversitelerde akademisyenlere mobbing yapıldığı; mobbing mağduru akademisyenlerin, mobbing yaşamalarının en önemli nedeni olarak alanlarında yetkin olmaları ve diğer akademisyenler tarafından kıskanılmalarının etkili olduğu; bu akademisyenlere mobbing, özlük haklarının ve derslerinin ellerinden alınması, bilimsel çalışma yapmalarının engellenmesi şeklinde uygulandığı, mobbinge maruz kalan akademisyenlerin psikolojik sorunlar yaşadıkları; mobbing sürecinin onları olumsuz yönden etkilediği ve akademik performanslarının düştüğü; mobbingle başaçıkma stratejileri konusunda yeterli bilgi sahibi olmadıkları ve bu yüzden de çıkmaza girdikleri saptanmıştır

    Examination of the relationship between school principals’ leadership styles and their psychological well being

    No full text
    Amaç. Bu araştırma, okul yöneticilerin liderlik stilleri ile psikolojik iyi olma durumları arasındaki ilişkiyi ortaya koymayı amaçlamaktadır. Yöntem. İlişkisel tarama yöntemiyle yapılan bu araştırma Adıyaman ilinde yer alan devlet okullarında görevli 127 öğretmenin görüşüne dayalı olarak yürütülmüştür. Bu araştırmada yöneticilerin liderlik stillerini ve psikolojik iyi olma durumlarını tespit etmek için “Çok Faktörlü Liderlik Ölçeği (ÇFLÖ)” ile “Psikolojik İyi Olma Ölçeği (PİOÖ)” kullanılmıştır. Araştırma kapsamında toplanan verilerin aritmetik ortalama ve standart sapma değerleri hesaplanmıştır. Liderlik stilleri ve psikolojik iyi olma durumu için korelasyon ve regresyon analizi yapılmıştır. Bulgular. Okul yöneticilerinin en fazla dönüşümcü liderlik boyutunda yer alan ideal etki (davranış) tarzında liderlik davranışı sergiledikleri, en az ise etkileşimci liderlik boyutunda yer alan boş ver gitsin tarzında bir yönetim ortaya koydukları görülmüştür. Okul yöneticilerinin psikolojik iyi olma durumlarına bakıldığında, okul yöneticilerinin olumlu ilişkileri yürütme davranışı ortaya koydukları tespit edilmiştir. Okul yöneticilerinin psikolojik iyi olma durumları ile birlikte dönüşümcü liderlik ve etkileşimci liderlik stilleri ile anlamlı ilişkiler verdiği görülmektedir. Bununla birlikte, psikolojik iyi olma durumlarının tüm liderlik stillerini yordadığı ortaya çıkmıştır. Sonuçlar. Okul yöneticilerinin psikolojik iyi olma durumları arttıkça dönüşümcü liderlik tarzlarının da arttığı, istisnalarla yönetim-pasif ve boş-ver gitsin tarzı liderliklerinin ise azaldığı görülmüştür. Özerklik; psikolojik iyi olmanın diğer boyutları olan çevresel hâkimiyet, bireysel gelişim, olumlu ilişkiler kurma, yaşam amacı ve öz kabule nazaran yöneticinin dönüşümcü liderlik davranışları sergilemesiyle daha az ilişkilidir. Psikolojik iyi olma durumunun dönüşümcü ve etkileşimci liderlik alt boyutları üzerinde anlamlı yordayıcılar olduğunu göstermiştir.Purpose. The aim of the study is to determine the relationship between school principals’ leadership styles and their psychological well-being. Method. In this descriptive study, 127 teachers who worked in the whole public schools in Adıyaman expressed their views on their school principles’ leadership styles and psychological well-being status. In this term Multi-Leadership Questionnaire (MLQ) and Psychological Well-Being Scale (PWBS) were used. The collected data was analysed via arithmetic mean, standard deviation, Pearson Correlation Momentum and regression analyse. Findings.It was seen that school administrators indicated the leadership style, idealized influence (behaviour) more and the laissez-faire style less. When psychological well-being was observed, it was seen that “positive relations with others” more. There was a significant relationship between transformational, transactional leadership and psychological well-being. The results of regression analysis reveal that the subcategories of psychological well-being were the predictors of the transformational and transactional leadership styles. Results. The school principals are more likely to exhibit transformational leadership behaviors than transactional leadership behaviours. Moreover, school administrators seem to be in a very good position to create positive relationships. As the psychological well-being of school administrators increased, the transformational leadership styles were also increasing, with the exception of management by exception passive and laissez-faire. The regression analysis showed that the psychological well-being was a significant predictor of transactional and transformational leadership styles

    Causes of Mobbing Behavior

    No full text
    corecore