11 research outputs found

    A systematic mapping study on technology and emotion studies in educational context: Definitions, theories, future directions

    Get PDF
    Bu çalışmada, sistematik haritalama yoluyla, alanyazında eğitim ve eğitim araştırmaları kategorisinde duygu ve teknolojiyi bir arada ele alan araştırma makalelerinin, ‘duygunun tanımı’, ‘temel alınan kuramsal çerçeve,’ ‘teknolojinin ele alındığı bağlam’ ile ilgili olarak analiz edilmesi; böylece, bir yandan var olan durumun betimlenmesi, bir yandan da araştırmaların nereye doğru evrildiğinin ortaya konulması amaçlanmıştır. Çalışmada 2015 - 2019 yılları arasında SSCI indeksinde taranan dergilerde yayınlanmış olan ve belirlenmiş ölçütlere uyan 75 araştırma makalesi analiz edilmiştir. Analiz sonucunda araştırmaların demografik özellikleri ile ilgili olarak; en fazla yükseköğretim düzeyinde lisans ve lisansüstü öğrencilerle çalışıldığı; verilerin, öz bildirime dayalı ölçek ve anket ile toplandığı, bazı çalışmalarda birden fazla veri toplama yaklaşımının kullandığı belirlenmiştir. 75 makalenin 59’unda duygu ile ilgili tanımlara yer verilmediği, 55’inde duygu konusunda herhangi bir kuramsal çerçevenin temel alınmadığı, teknolojinin en çok çevrimiçi öğrenme bağlamında ele alındığı ortaya çıkmıştır. Analiz edilen araştırmalarda duygu ile ilgili operasyonel tanımların eksikliği, araştırmacının duyguya olan yaklaşımının ve araştırma sürecini yürütme perspektifinin anlaşılmasında sınırlılığı beraberinde getirmektedir. Oysa yapılan çalışmalarda kuramsal bir çerçeveden hareket edilmesinin, ilişkileri içeren mekanizmaların anlaşılması için bir zemin oluşturacağı ileri sürülebilir. Bu durum, eğitsel bağlamda duygu ve teknoloji konusunda yapılacak çalışmalar için önceliğin nerede olduğunu ortaya koymaktadır. Sonuç olarak eğitsel bağlamda duygu ve teknoloji üzerine yapılması planlanan araştırmalarda, araştırmacının perspektifini işlevsel tanımlamalar, modeller ve temel aldığı kuramsal çerçeve üzerinden ortaya konulmasına gereksinim olduğu ifade edilebilir.In this study, it is aimed to analyze articles regarding 'definition of emotion', 'underlying theoretical framework', the context in which technology is deal with’ that address emotion, technology and learning together in educational research literature through systematic mapping. On the one hand, it is aimed to describe the current situation and on the other to reveal where the research has evolved. 75 research articles that were published in SSCI indexed journals between 2015 and 2019 which met the specified criteria were analyzed. As a result of the analysis, undergraduate and graduate students emerged the most as a study groups. It was determined that the data were collected with a scale and questionnaire based on self report and some studies used more than one data collection approach. In 59 of 75 articles, no emotion definition was found, in 55 studies do not base any theoretical framework on emotion. Technology has turned out to be the most addressed in the context of online learning. Also, the lack of operational definitions of emotion in analyzed studies brings limitations in understanding the researcher's approach and the perspective of the research process. However, having a theoretical framework provides a basis for understanding the mechanisms involving the relationships between emotion and learning. This reveals where the priority is for studies on emotion and technology in the educational context. As a result, if a research is planned about emotion and technology in the context of education, it can be stated that researchers should reveal his/her research perspective through operational definitions, models, and theoretical frameworks

    Online Environments and Digital Parenting: An Investigation of Approaches, Problems, and Recommended Solutions

    No full text
    Digital parenting enabled children to take advantage of the opportunities offeredby digital media and online environments, while on the other hand it required theprotection of children against the risk of these environments. In this context, it wasaimed to present the online risks children are facing in the digital age, the strategiesused by the parents to cope with such risks and the difficulties faced by the parentswhen using these strategies. To this end, a descriptive review was conducted. Thus,online risks and threats in the digital age were elaborated. In addition, the digitalparenting approaches, strategies to cope with online risks and the difficultiesparents face when dealing with these risks are discussed. Risks faced in socialmedia and online games, and cyber bullying are determined as online risks. Parentsoften put restrictions and prohibitions as methods to cope with online risks.Furthermore, guidance and raising awareness in the use of online environmentsaccording to the age group of the child stands out. In case of difficulties faced byparents, there are situations such as privacy violations and parental complacency

    Children, Parents and Tablets: Preschool Children’s Tablet Use

    No full text
    Çalışmanın amacı, okul öncesi dönem çocuklarının tablet kullanım durumlarının incelenerek, ebeveynlerin konu hakkındaki görüşlerinin değerlendirilmesidir. Bu amaçla araştırmada, nitel perspektifin bir ürünü olan durum çalışması deseni kullanılmıştır. Araştırmanın çalışma grubunu, beş okul öncesi dönem çocuğu ve bunların ebeveynleri oluşturmuştur. Çalışma verileri; çocukların tablet kullanımına ilişkin gözlemler, çocukların tabletlerinde bulunan uygulamaların incelenmesi ve ebeveynler ile yapılan yarı yapılandırılmış görüşmeler ile toplanmıştır. Tabletlerin doküman inceleme sürecine ilişkin analiz çerçevesi oluşturulmuş, gözlem ve görüşmeler içerik analizine tabi tutulmuştur. Çalışmadan elde edilen bulgular; ebeveynlerin tabletlere yüklenen oyun seçimlerinde bir takım kriterlerinin olduğunu, çocuklarının tablet kullanımına ilişkin endişe duyduklarını fakat bunlara ilişkin önlemler aldıklarını göstermiştir. Ayrıca tablet kullanımında; çocuğu meşgul tutma, ebeveyn etkisi ve açık hava oyunlarından yoksunluk faktörlerinin etkili olduğu belirlenmiş ve ebeveynlerin tableti iyi bir eğitim aracı olarak gördükleri sonucuna ulaşılmıştır. Çalışma bulguları incelendiğinde, okul öncesi dönem çocukları tarafından tabletlerin çoğunlukla oyun oynama amaçlı kullanıldığı; ebeveynlerinde tabletler ile ilgili bilgilerinin oyun uygulamaları ile sınırlı kaldığı görülmüştür. Sonuçlar, ebeveynlerin genel olarak tabletteki oyun uygulamalarının eğitici yönünü göz önüne aldığı şeklinde yorumlanmış ve tabletlerde bulunan farklı uygulamaların da gelişimi destekleme amaçlı kullanılabileceği yönünde öneri sunulmuşturThe aim of this study is to examine preschoolers' tablet use and evaluate parents’ opinions concerning it. To this end, the study made use of a case study design which is a means of qualitative research. The sample of the study consists of five preschoolers and their parents. The study data was gathered with observations related to preschoolers’ tablet use, examinations of the applications in children’s tablets and semi-structured interviews with parents. The analysis framework for tablet use was structured based on the document review process and data concerning observations and interviews underwent content analysis. The study findings suggest that parents have some specific criteria when determining tablet games, that they worry about children’s tablet PC use but they take precautions against them. Also, entertaining children, parental effects and lack of outdoor games are other influential factors in tablet PC use. Parents also accept tablets as useful education tools. The study findings also demonstrate that preschoolers use tablets mainly for playing games, and that parents' knowledge about tablets is generally limited to game applications. The study results can be interpreted as that parents generally emphasize the educational features of game applications in tablets, and they are recommended and supported to learn about different applications so as to improve children’s developmen

    EĞİTSEL BAĞLAMDA TEKNOLOJİ VE DUYGU ÇALIŞMALARI ÜZERİNE BİR SİSTEMATİK HARİTALAMA ÇALIŞMASI: TANIMLAR, KURAMLAR VE GELECEKTEKİ YÖNELİMLER

    No full text
    Bu çalışmada, sistematik haritalama yoluyla, alanyazında eğitim ve eğitim araştırmaları kategorisinde duygu ve teknolojiyi bir arada ele alan araştırma makalelerinin, ‘duygunun tanımı’, ‘temel alınan kuramsal çerçeve,’ ‘teknolojinin ele alındığı bağlam’ ile ilgili olarak analiz edilmesi; böylece, bir yandan var olan durumun betimlenmesi, bir yandan da araştırmaların nereye doğru evrildiğinin ortaya konulması amaçlanmıştır. Çalışmada 2015 - 2019 yılları arasında SSCI indeksinde taranan dergilerde yayınlanmış olan ve belirlenmiş ölçütlere uyan 75 araştırma makalesi analiz edilmiştir. Analiz sonucunda araştırmaların demografik özellikleri ile ilgili olarak; en fazla yükseköğretim düzeyinde lisans ve lisansüstü öğrencilerle çalışıldığı; verilerin, öz bildirime dayalı ölçek ve anket ile toplandığı, bazı çalışmalarda birden fazla veri toplama yaklaşımının kullandığı belirlenmiştir. 75 makalenin 59’unda duygu ile ilgili tanımlara yer verilmediği, 55’inde duygu konusunda herhangi bir kuramsal çerçevenin temel alınmadığı, teknolojinin en çok çevrimiçi öğrenme bağlamında ele alındığı ortaya çıkmıştır. Analiz edilen araştırmalarda duygu ile ilgili operasyonel tanımların eksikliği, araştırmacının duyguya olan yaklaşımının ve araştırma sürecini yürütme perspektifinin anlaşılmasında sınırlılığıberaberinde getirmektedir. Oysa yapılan çalışmalarda kuramsal bir çerçeveden hareketedilmesinin, ilişkileri içeren mekanizmaların anlaşılması için bir zemin oluşturacağı ileri sürülebilir. Bu durum, eğitsel bağlamda duygu ve teknoloji konusunda yapılacak çalışmalar için önceliğin nerede olduğunu ortaya koymaktadır. Sonuç olarak eğitsel bağlamda duygu ve teknoloji üzerine yapılması planlanan araştırmalarda, araştırmacının perspektifini işlevsel tanımlamalar, modeller ve temel aldığı kuramsal çerçeve üzerinden ortaya konulmasına gereksinim olduğu ifade edilebilir
    corecore