142 research outputs found

    Procjena trendova meteoroloških vremenskih nizova u jugoistočnoj Anatoliji, Turska

    Get PDF
    In this study, trend analyses of six climatic variables (mean, minimum, and maximum temperature, relative humidity, wind speed, and precipitation) for 1966-2020 are conducted for the Southeastern Anatolia Region, which is the main focus of the integrated development project in Turkey (Turkish acronym GAP). The trends for seasonal and annual periods are determined using the Mann-Kendall (MK) test, and Sen\u27s slope method and regression analyses are used to find the trends\u27 slopes. Moreover, Innovative Trend Analysis (ITA) is also used to find the time series changes for low, medium, and high values. As a result of the analyses, the mean, minimum, and maximum temperatures in the GAP region show increasing trends according to both methods. Significant trends are obtained at a limited number of stations for the precipitation, relative humidity, and wind speed with the MK test, while consistent decreasing trends are found at most stations with the ITA method.ovom istraživanju analizirano je šest klimatskih varijabli (srednja, minimalna i maksimalna temperature, relativna vlažnost, brzina vjetra i oborina) za razdoblje 1966.– 2020. u području jugoistočne Anatolije, koje se nalazi u fokusu turskog integralnog razvojnog projekta (GAP). Trendovi za sezonska i godišnja razdoblja određeni su pomoću Mann-Kendallovog (MK), a nagibi trendova određeni su metodom Senovog nagiba i regresijskom analizom. Nadalje, da se odrede promjene vremenskih nizova za niske, srednje i visoke vrijednosti, korištena je inovativna analiza trenda (ITA). Rezultati dobiveni objema metodama su pokazali da srednje, minimalne i maksimalne temperature u GAP području imaju uzlazne trendove. Značajni uzlazni trendovi su dobiveni pomoću MK testa za ograničen broj postaja za oborinu, relativnu vlažnost i brzinu vjetra, dok su primjenom ITA metode za većinu postaja dobiveni konzistentni opadajući trendovi

    A Dialectical Study of English Language Teaching Methods

    Get PDF
    19. yüzyılda ilk kez Dilbilgisi-Çeviri Yöntemiyle birlikte ortaya çıkan ‘yöntem' kavramı, 1990'lara gelindiginde yöntembilimciler tarafından reddedilmis ve yöntem sonrası çag baslamıstır. Yüzyıllık bu süreçte bes yöntem yabancı dil ögretimine damgasını vururken; tek bir bilim adamının tasarım ürünü olanlar ise modaları geçtikten sonra bir ögretim teknigine indirgenmistir. Bu nedenle, bu çalısmada yöntembilim tarihi Heraklit'in eytisimsel yaklasımına göre incelenmis, yabancı dil ögretimi alanında yöntembilimsel gelismenin ardıl yöntemlerin öncellerine karsıt savlar sürmesiyle saglandıgı görülmüstür. Eytisimsel yöntemle yapılan çözümlemede, altı temel yöntembilimsel çatısma kaynagı saptanmıstır: dilbilgisi ögretiminde tümdengelimcilik/tümevarımcılık, dil becerilerinin ögretiminde ayrılıkçılık/birlestiricilik, dil ögrenme kuramında davranısçılık/bilisselcilik, dil üretiminde dogruluk/akıcılık, dil kuramında yapısalcılık/islevselcilik, dil kavramlastırmasında tekdillilige karsı ikidillilik. The ‘method' concept, which first appeared in the name of the Grammar-Translation Method, was already rejected by the methodologists in the late 1990's and the post-method era started. In that centennial period, four methods made an impact while the products of a sole designer were reduced to a teaching technique after becoming outdated. For this reason, in this study, the history of methodology is analyzed according to Heraclitus's dialectic method, and it is observed that the methodological development in the field of foreign language teaching owes much to the counterarguments between the predecessor and successor methods. The results of the dialectical analysis indicate that there are six sources of methodological opposition: deductive/inductive grammar, separatism/integrativisim in language skills, behaviourism/cognitivism in language learning, accuracy/fluency in language production, structuralism/functionalism in the theory of language, monolingualism/bilingualism in the conceptualization of language

    Diagnosis, treatment and prevention of infective endocarditis: Turkish consensus report-2019 [İnfektif endokarditin tanısı, tedavisi ve önlenmesi: Ulusal uzlaşı raporu-2019]

    Get PDF
    Infective endocarditis (IE) is a rare but still important as an infectious disease due to high rate of morbidity and substantial mortality. Although IE is not a notifiable disease in Turkey, and an incidence study has not been performed, the incidence may be higher than that in the developed countries due to frequent predisposing cardiac conditions and higher rates of nosocomial bacteremia, which may lead to IE in risk groups. IE generally affects the elderly in developed countries but it is frequently encountered among young individuals in Turkey. In order to reduce mortality and morbidity, it is critical to diagnose IE, to determine the causative agent, and to start treatment rapidly. Most patients cannot be diagnosed at the first visit, about half can be diagnosed after 3 months, and the disease often goes unnoticed. In patients diagnosed with IE, the rate of the identification of a causative organism is significantly lower in Turkey than that in developed countries. Some important microbiological diagnostic tests are not performed in most centers and several antimicrobials that are recommended as the first option for the treatment particularly antistaphylococcal penicillins, are unavailable in Turkey. These problems necessitate reviewing the epidemiological, laboratory, and clinical characteristics of IE in our country, as well as the current information about its diagnosis, treatment, and prevention together with local data. The diagnosis and treatment processes of IE should be standardized at every stage so that the management can be conducted in a setting in which physicians of various specialties are involved and is consistent with the current recommendations. The Study Group for Infective Endocarditis and Other Cardiovascular Infections of the Turkish Society of Clinical Microbiology and Infectious Diseases called for the collaboration of the relevant specialist organizations to establish a consensus report on the diagnosis, treatment, and prevention of IE in the context of current information and local data in Turkey. © 2020 Turkish Society of Cardiology

    TÜRKİYE’DEKİ EĞİTİM TEKNOLOJİSİ ARAŞTIRMALARINDA GÜNCEL EĞİLİMLER

    Get PDF
    Bu çalışmada, Türkiye’deki beşbüyük üniversitede son on yıl içinde eğitim teknolojisi alanında tamamlanmışolan doktora tezlerinin genel bir değerlendirmesi yapılmıştır. Söz konusu tezlerin çok büyük bir bölümünün gerçekleştirildiği Anadolu, Ankara, Ortadoğu Teknik, Hacettepe ve Marmara üniversitelerinin yanısıra, Yükseköğretim Kurulu’nun kütüphanesinde tarama yapılarak amaca uygun toplam 64 tez belirlenmiştir. Bu tezlerin çoğuna doğrudan erişim sağlanmış; bunun olanaklıolmadığıdurumlarda, tezler araştırmacıların kendilerinden ya da danışmanlarından elde edilmiştir. Ayrıca, ilgili üniversitelerde görev yapan eğitim teknolojisi alanındaki öğretim üyeleriyle de görüşülerek herhangi bir tezi inceleme kapsamıdışında bırakmamaya özen gösterilmiştir. Ulaşılan tezler biçim, içerik ve yöntem boyutlarıyla değerlendirilmiştir. Sonuçlar göstermektedir ki, eğitim teknolojisi araştırmalarının nicelik ve niteliği üniversitelere göre ciddi biçimde farklılaşmaktadır. Yaklaşık her dört tezden üçü yalnızca Ankara ve Anadolu üniversitelerinde tamamlanmıştır. Her üç araştırmadan ikisi deneysel modelde yapılmışve orta düzey istatistiksel teknikler kullanılmıştır; geriye kalan araştırmalar ise genel tarama modeline ve başlangıç düzeyindeki istatistiksel tekniklere dayanmaktadır. Araştırmaların tamamına yakın bir bölümü örgün eğitim sisteminde öğrenim görmekte olan denek ya da katılımcılar üzerinde yapılmıştır, yalnızca birkaç araştırma örgün eğitim sisteminin dışındaki eğitsel ortamlarda tamamlanmıştır. Bilgi toplama aracıolarak deneysel modeldeki araştırmalarda çoğunlukla başarıtestleri ve tutum ölçekleri kullanılmışve bunlar için genellikle orta düzeyde güvenirlik katsayılarırapor edilmiştir. Tarama araştırmalarıise anket uygulaması, örnekolay incelemesi ve içerik çözümlemesini temel almıştır. Eğitim teknolojisi içinde alt çalışma konusu olarak bilgisayarlısistemlerde öğrenme ağırlıklıgörünmekte, bunu öğretim tasarımıdeğişkenleri ve öğrenme yaklaşımlarıyla ilgili araştırmalar izlemektedir. İncelenen tezler; Türkiye'de eğitim teknolojisi alanıyla ilgili birçok konuda henüz çalışma yapılmadığını, varolan çalışmalarda da özellikle iç ve dışgeçerlik bakımından ciddi sorunlar bulunduğunu ortaya koymuştur

    Risk factors affecting success of urethroplasty in male patients – Single center results

    Get PDF
    Amaç: Bu çalışmada kliniğimizde üretroplasti yapılan erkek hastalar incelenerek olguların sonuçları ve üret- roplasti başarısı üzerine etkili risk faktörleri araştırıldı. Materyal ve metod: Bu retrospektif çalışmada, üretra darlığı olan erkek hastalarda tek cerrah tarafından uygulanan farklı üretroplasti tekniklerini takiben tedavi başarısını etkileyen faktörleri belirlemek için tek değişkenli ve çok değişkenli analizler kullanılmıştır. Bulgular: 102 erkek hastada gerçekleştirilen üretroplasti vakalarında ortalama yaş 49 yıl, ortalama darlık uzunluğu 3,9 cm ve başarı oranı % 84 olarak belirlendi. Çok değişkenli analiz sonuçlarına göre diyabetes mellitus (DM) varlığı, önceden geçirilmiş üretratomi interna (İÜ) sayısı ve darlık uzunluğu üretroplasti başarısını öngören faktörler olarak tanımlandı. (OR 1.257; 95% CI 0.073-0.909; p=0.035, OR 5.343; 95% CI 2.233-12.782; p=0.005 ve OR 8.683;% 95 CI 2.950-25.561; p=0.025) Sonuç: Üretroplasti, üretra darlığı tedavisinde altın standart bir cerrahi prosedür olmakla beraber DM varlığı, birden çok İÜ öyküsü ve uzun darlıklar tedavi başarısızlığı ile ilişkilidir. Üretroplasti teknikleri birden çok faktör ile değerlendirilmeli ve deneyimli merkezlerde gerçekleştirilmelidir.Background: In this study, male patients who underwent urethroplasty in our clinic were examined, and the outcome of the cases and the risk factors affecting the success of urethroplasty were investigated. Materials and Methods: In this retrospective study, univariate and multivariate analyzes were used to de- termine the factors affecting treatment success following different urethroplasty techniques performed by a single surgeon in male patients with urethral stricture. Results: In the urethroplasty cases performed in 102 male patients, the mean age was 49 years, the mean stenosis length was 3.9 cm, and the success rate was 84%. According to the results of the multivariate analysis, the presence of diabetes mellitus (DM), the number of previous urethratomy interna (IU) and the length of the stenosis were defined as the factors predicting the success of urethroplasty. (OR 1.257; 95% CI 0.073-0.909; p=0.035, OR 5.343; 95% CI 2.233-12.782; p=0.005 and OR 8.683; 95% CI 2.950-25.561; p=0.025) Conclusions: Although urethroplasty is the gold standard surgical procedure in the treatment of urethral strictures, the presence of DM, multiple IU history, and long strictures are associated with treatment fail- ure. Urethroplasty techniques should be evaluated with multiple factors and performed in experienced centers

    Hematologic Adverse Effects of Prolonged Piperacillin- Tazobactam Use in Adults

    Get PDF
    Objective: We aimed to find the incidence and risk factors of hematologic adverse effects of piperacillin-tazobactam (TZP). Materials and Methods: Adult patients who used TZP for more than 10 days were included in the study. Results: The incidence of leukopenia, neutropenia, and eosinophilia in 110 TZP therapy episodes was found to be 16.3%, 10%, and 10%, respectively. Lower Charlson Comorbidity Index score, lower initial leukocyte count, combination of TZP with another antibiotic, and total duration of TZP therapy were found to be independent risk factors for leukopenia, while initial higher eosinophil count (IHEC) and usage of TZP for >20 days were independent risk factors for neutropenia and IHEC and total duration of TZP therapy were independent risk factors for eosinophilia. Conclusion: Longer duration of therapy, combination with other antibiotics, younger age with fewer comorbidities, and IHEC could result in hematologic adverse effects in patients treated with TZP. Patients with IHEC may be more prone to allergic reactions, so immunological mechanisms may facilitate the development of hematological adverse effects of TZP

    HEALTHY LIFESTYLE BEHAVIOURS AND RELATED FACTORS OF MEDICAL SCHOOL STUDENTS

    Get PDF
    Amaç: Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde 2011-2012 öğretim yılında birinci sınıf öğrencilerinin sağlıklı yaşam biçimi davranışlarını, etkileyen etmenleri belirlemektir. Yöntemler: Araştırma kesitsel tiptedir. Bağımlı değişken; sağlıklı yaşam biçimi davranışıdır. Bağımsız değişkenler cinsiyet, kalınan yer, en uzun süre yaşanan yer, ekonomik durum ve sağlık algısı, anne- babanın öğrenimi, hane reisinin yaptığı iş, kronik hastalık varlığıdır. Veri öğrencilerin kendilerinin yanıtladığı anketle toplanmıştır. Veri analizinde t testi, Mann-Whitney U, Varyans Analizi, Kruskall Wallis Varyans Analizi, kullanılmıştır. Bulgular: Parçalanmış aileye sahip olanlar olmayanlara göre; ailesiyle yaşayanlar yurtta kalanlara göre; sağlık algısı orta olanlar çok iyi- iyilere göre anlamlı olarak daha fazla fizik aktivite yapmaktadır. Ekonomik durum algısı kötü-en kötü olanların orta ve çok iyi-iyilere göre manevi gelişimleri ve toplam puanları; çok iyi-iyilere göre kişilerarası ilişkileri anlamlı olarak daha kötüdür. Sonuç: Ailesiyle birlikte yaşayanlar, parçalanmış aileye sahip olanlar, sağlık algısı orta olanlar, ekonomik durum algısı yüksek olanlar daha sağlıklı yaşam biçimi davranışına sahiptir Objective: The purpose of the study was to determine healthy lifestyle behaviours and affecting factors of first year students who attend to Dokuz Eylül University Faculty of Medicine for 2011-2012 academic year. Methods: The study design is cross-sectional.The study included 215 first year students who attend to Dokuz Eylül University Faculty of Medicine. Dependent variable was healthy lifestyle behaviour. Independent variables were gender, residence, the setting for long term residence, economic status and health perception, educational level of mother and father, job of the head of household, presence of chronic disease. Data were collected with self administered questionnaire. Data were analyzed with t test, Mann-Whitney U test, ANOVA, Kruskal Wallis Analysis of Variance. Results: The students who have fragmented family compared to ones without; the students who live with their family compared to ones living at dormitory; the students whose health perception is mild compared to ones with good- very good health perception were more physically active. Spiritual development and total scores of the students,whose economic status perception was bad-the worst, were lower compared to the students with mild and good- very good economic status perception.. Interpersonal relations of the students were lower among those with bad-the worst economic status perception compared to ones with good- very good economic status perception is. Conclusion: The students who live with their family; the students who have fragmented family; the students whose health perception is mild; the students whose economic status perception is good-very good were more healty lifestyle behaviours score

    The Turkish Clinical Microbiology and Infectious Diseases Society (KLİMİK) Evidence-Based Guideline for the Diagnosis and Treatment of Brucellosis, 2023

    Get PDF
    Bruselloz, dünyada ve ülkemizde çok yaygın olarak görülmesine rağmen hastalığın tanı ve tedavisini yönlendirmede kullanılabilecek kanıta dayalı bir rehber bulunmamaktadır. Bu rehber, brusellozun tanı ve tedavisi ile ilgilenen farklı uzmanlık alanlarından hekimlere kanıta dayalı öneriler sunmak üzere Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Has- talıkları Derneği tarafından hazırlanmıştır. Rehberin hazırlanmasında, ABD İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (IDSA)’nin Klinik Uygulama Rehberi Geliştirme Kı- lavuzu önerileri esas alınmıştır. Rehberi hazırlayan grup üyeleri tarafından, bruselloz tanı ve tedavisinde önemli olduğu düşünülen 20 soru belirlenmiş ve PICO [hasta/popülasyon (P), müdahale/indikator (I), karşılaştırma/kontrol (C), sonuç (O)] formatında oluşturulan bu sorulara yanıt verebilecek yayınlar, ULAKBİM TR Dizin, PubMed ve Cochrane veritabanlarından, tarih kısıtlaması olmadan taranmıştır. Her bir PICO sorusu ve her bir ayrı sonlanım için kanıtların derecelendirilmesinde ve önerilerin gücünün belirlenmesinde “Grading of Recommendations, Assessment, Develop- ment and Evaluation (GRADE) Working Group” yöntemi kullanılmıştır. PICO sorularına yanıt oluşturabilecek şekilde karşılaştırmalı klinik araştırmaların olması halinde bunların meta-analizleri, olmaması halindeyse olgu sunumları ve olgu serilerinden elde edilen verilerle “individual participant data” (IPD) meta-analizleri yapılmıştır. Önerilerin yeni çalışmaların sonuçları doğrultusunda belli aralıklarla güncellenmesi planlanmaktadır.Although brucellosis is very common in the world and Türkiye, there are no evidence-based guidelines to guide the diagnosis and treatment of the disease. This guide has been prepared by the Turkish Society of Clinical Microbiology and Infectious Diseases to provide evidence-based recommendations to physicians from different specialties interested in the diagnosis and treatment of brucellosis. The recommendations of the Clinical Practice Guide Development Guide of the Infectious Diseases Society of Amer- ica (IDSA) were taken as the basis for preparing this guide. The guideline preparation group determined 20 questions considered to be important in the diagnosis and treatment of brucellosis, and the publications that could answer these questions prepared in PICO (Population/Patient [P], Intervention [I], Comparison [C], Outcome [O]) format, were searched in ULAKBİM Tr Dizin, PubMed, Cochrane databases without date restrictions. The Grading of Recommen- dations, Assessment, Development, and Evaluation (GRADE) Working Group method was used to rank the evidence and determine the strength of the recommendations for each PICO question and for each individual outcome. Me- ta-analyses of comparative clinical studies were performed to answer the PICO questions. Individual participant data (IPD) meta-analyses with data obtained from case reports and case series were conducted in the absence of comparative clinical studies. It is planned to update the recommendations at regular intervals in line with the results of new studies

    A Novel Label-Free Optical Biosensor Using Synthetic Oligonucleotides from E. coli O157:H7: Elementary Sensitivity Tests

    Get PDF
    SiO2-TiO2 thin films for use as fiber optic guiding layers of optical DNA biosensors were fabricated by the sol-gel dip coating technique. The chemical structure and the surface morphology of the films were characterized before immobilization. Single probe DNA strands were immobilized on the surface and the porosity of the films before the hybridization process was measured. Refractive index values of the films were measured using a Metricon 2010 prism coupler. On the surface of each film, 12 different spots were taken for measurement and calculation of the mean refractive index values with their standard deviations. The increased refractive index values after the immobilization of single DNA strands indicated that immobilization was successfully achieved. A further refractive index increase after the hybridization with target single DNA strands showed the possibility of detection of the E. coli O157:H7 EDL933 species using strands of 20-mers (5′-TAATATCGGTTGCGGAGGTG -3′) sequence
    corecore