81 research outputs found

    Algılanan Kriz Yönetimi ile Marka Tercihi Arasındaki İlişkide Kurumsal İtibarın Aracılık Rolü: Havayolu Firmaları Üzerine Bir Araştırma

    Get PDF
    2019 yılında patlak veren ve tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 pandemisi havacılık işletmelerin uçuşlarını kademeli olarak durdurmasına ve satılan bilet ve rezervasyonları iptal etmesine sebep olmuştur. İptal edilen uçuşlar sebebiyle seyahat planlarını değiştirmek zorunda kalan, bilet ve rezervasyonları iptal edilen yolcuların memnuniyet düzeylerinde azalma olduğu değerlendirilmektedir. Uçuşların yeniden başlaması ile birlikte seyahatlerinde tekrar havayolunu tercih edecek yolcuların bu tercihlerinde yaşadıkları tecrübelerin tercihlerini etkileyeceği değerlendirilmektedir. Bu kapsamda havayolu işletmelerinin pandemi sırasında uyguladıkları kriz yönetim stratejilerinin bu değişime yön vermesi kaçınılmazdır. Ayrıca havacılık işletmelerinin sahip oldukları kurumsal itibarın tüketici tercihlerini etkileyeceği değerlendirilmektedir. Bu çalışmanın amacı; algılanan kriz yönetimi ile marka tercihi arasındaki ilişkide kurumsal itibarın aracılık rolünün incelenmesidir. Araştırmanın hipotezleri seyahatlerinde havayolu ulaşımını tercih eden toplam 204 yolcu üzerinde test edilmiştir. Araştırma sonucunda algılanan kriz yönetimi ile marka tercihi arasındaki ilişkide kurumsal itibarın anlamlı etkisinin mevcut olduğu tespit edilmiştir

    Mesleki Doyum ve İş Motivasyonunun Öğretim Elemanı Performansı Üzerindeki Etkilerinin Belirlenmesine Yönelik Bir Araştırma

    Get PDF
    Toplumsal ve ulusal görevleri olan üniversitelerin bu görevleri yerine getirmede en önemli gücü bünyelerinde çalıştırdıkları akademik personelleridir. Çalışma hayatı, diğer faaliyetler ile karşılaştırıldığında birey yaşantısının büyük bir bölümünü oluşturmaktadır. Dolayısı ile çalışma hayatı bireylerin iş dışı yaşamını da etkisi altına alarak sosyal hayatın gelişimi, planlanması ve idamesinde önemli bir rol oynamaktadır. Ayrıca hayatın devam ettirilmesi için gerekli olan ekonomik kazancın elde edilmesini sağlayan temel kaynaktır. Bu kapsamda çalışanların yaptıkları işlerden mutlu olmaları ve haz duymaları bireysel ve toplumsal hayatı olumlu etkileyecektir. Bu çalışmanın amacı; mesleki doyum ve iş motivasyonunun öğretim elemanı performansı üzerindeki etkilerinin belirlenmesidir. Nedensel araştırma deseninin kullanıldığı araştırmanın hipotezleri, teorik yapıya ilişkin literatür taraması neticesinde kurulan yapısal eşitlik modeli ile sınanmıştır. Bu kapsamda devlet ve vakıf üniversitelerinde görev yapan toplam 477 akademisyenin katılımıyla kolayda örneklem yöntemi kullanılarak toplanan araştırma verileri SPSS ve AMOS programlarıyla analiz edilmiştir. Araştırma neticesinde mesleki doyum ve iş motivasyonunun öğretim elemanı performansını pozitif yönde etkilediği tespit edilmiştir

    Protective effect of sildenafil citrate on contralateral testis injury after unilateral testicular torsion/detorsion

    Get PDF
    OBJECTIVES: This study was designed to investigate prevention of contralateral testicular injury with sildenafil citrate after unilateral testicular torsion/detorsion. METHODS: Thirty-seven adult male rats were divided into four groups: sham operated (group 1, n = 7), torsion/detorsion + saline (group 2, n = 10), torsion/detorsion + 0.7 mg of sildenafil citrate (group 3, n = 10) and torsion/detorsion + 1.4 mg of sildenafil citrate (group 4, n = 10). Unilateral testicular torsion was created by rotating the right testis 720º in a clockwise direction for 2 h in other groups, except for group 1, which was served as sham group. After torsion (2 h) and detorsion (2 h) periods, rats were killed. RESULTS: The level of reduced glutathion (GSH) (p<0.05) and the activities of catalase (p<0.01) and glutathione peroxidase (p<0.05) in the contralateral testis from group 2 were significantly lower and nitric oxide (NO) (p<0.05) level in the contralateral testis were significantly higher than those of group 1. Administration of low-dose sildenafil citrate (group 3) prevented the increases in malondialdehyde and NO levels and decreases in glutathione peroxidase activities and GSH values induced by testicular torsion. However, administration of high-dose sildenafil citrate (group 4) had no effect on these testicular parameters (p>0.05). Histopathological changes were detected in groups 2, 3 and 4. CONCLUSION: These results suggest that biochemically and histologically torsion/detorsion injury occurs in the contralateral testis following 2-h torsion and 2-h detorsion and that administration of low-dose sildenafil citrate before detorsion prevents ischemia/reperfusion cellular damage in testicular tissue

    Synthesis, characterization, electrospinning and antibacterial studies on triphenylphosphine-dithiphosphonates Copper(I) and Silver(I) complexes

    Get PDF
    Background: The novel amido and O-ferrocenyldithiophosphonates [FcP(S)(SH)(NHR1)] (Fc = Fe(η5-C5H5)(η5-C5H4), R1 = 1-(4-fluorophenylethyl and benzyloxycyclopentyl) and [FcP(S)(OR2)S-][H3N+C(CH3)3] (R2 = myrtanyl) were synthesized by the reaction of [(FcPS2)]2 (Fc = Fe(η5-C5H5)(η5-C5H4)) and chiral amines, such as (S)-(-)-1-(4-fluorophenylethyl) amine and (1S,2S)-(+)-benzyloxycyclopentyl amine, and of (1S), (2S), (5S)-myrtanol in toluene. The reaction of ferrocenyldithiophosphonates and [Cu(PPh3)2]NO3 or AgNO3 and PPh3 gave rise to copper(I) and silver(I) complexes in THF. [Ag2{FcP(OMe)S2}2(PPh3)2] and [Cu(PPh3)2]NO3 were embedded into nanofibers and their antimicrobial activities on fibers were also investigated.Results: The compounds have been characterized by elemental analyses, IR, NMR (1H-, 31P-) spectroscopy as well as MS measurements. Nanofibers were obtained by electrospinning method which is the simplest and most effective method to produce nanoscale fibers under strong electrical field. Antimicrobial activity of the compound 5, [Ag2{FcP(OMe)S2}2(PPh3)2], and [Cu(PPh3)2]NO3 on fibers were studied.Conclusions: In this study, the new dithiophosphonate ligands were synthesized and utilized in the preparation of copper(I) and silver(I) complexes with ferrocenyldithiophosphonate and triphenylphosphine. Then, the compounds [Ag2{FcP(OMe)S2}2(PPh3)2] and [Cu(PPh3)2]NO3 were added into the PAN solutions (Co-PAN dissolved in dimethylacetamide) and the solutions were electrospun onto microscope slides and PP meltblown surfaces. Antimicrobial activity of the compounds [Ag2{FcP(OMe)S2}2(PPh3)2] and [Cu(PPh3)2]NO3 on fibers were determined in vitro against two indicator strains; M. luteus NCIB and E. coli ATCC25922. The obtained results indicated that these metals showed moderate level antimicrobial activities. © 2014 Karakus et al.; licensee Chemistry Central Ltd

    İleri Evre Gastrointestinal Kanserli Hastalarda Fibrin ile İlişkili Yeni Bir Biyobelirteç Olan Serum DR-70 Düzeyinin Prognostik ve Prediktif Değeri

    Get PDF
    Amaç: DR-70, kandaki fibrin yıkım ürünlerini tespit eden yeni geliştirilmiş bir testtir. Bu çalışmada ileri evre gastrointestinal (GI) kanserlerde DR- 70’in tedavi yanıtını izlemedeki etkinliğini değerlendirmeyi amaçladık. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya farklı serilerdeki sistemik tedaviler ile tedavi edilen ileri evre GI kanserli hastalar dahil edildi. Görüntüleme çalışmaları, DR-70 ve geleneksel tümör belirteçleri [karsinoembriyonik antijen (CEA), karbonhidrat antijeni (CA) 19-9] başlangıçta ve tedavinin üçüncü ayında tekrarlandı. Bulgular: Çalışmaya kolorektal (%52,1), özofagogastrik (%32,4) ve pankreatikobiliyer kanser (%15,5) tanısı konan toplam 142 hasta alındı. Hastaların çoğu birinci basamak tedavi alıyordu (%56,3). Hastaların %57’sinde ikinci kan örneği alındı. Özofagogastrik kanseri olan hastalarda, DR-70 yanıtı tedavi yanıtı ile iyi korelasyon gösterdi (p=0,007) ve başlangıçta düşük serum DR-70 düzeyi, daha uzun genel sağkalım ile anlamlı şekilde ilişkiliydi (p=0,02). Kolorektal kanserli hastalarda tedavi öncesi DR-70 ile CEA düzeyleri arasında pozitif fakat zayıf bir korelasyon (p=0,03, r=0,244) varken, tedavi öncesi DR-70 ile CA 19-9 arasında özofagogastrik ve pankreatikobilier kanserlerde orta düzeyde pozitif bir korelasyon vardı (sırasıyla p=0,01, r=0,402 ve p=0,04, r=0,515). DR-70 konsantrasyonunda %25’ten fazla azalma, daha iyi genel ve progresyonsuz sağkalım ile ilişkiliydi. Sonuç: DR-70, özellikle özofagogastrik kanserde tedaviye yanıtı ve sağkalımı ön gören güçlü bir belirteçtir

    İttihat ve Terakki Yönetimi ve Gayrimüslim Cemaatler

    No full text
    The early years of the 20th century passed under the shadow of the power struggle between Sultan Abdulhamid who ruled the country for 33 years and his opponents. In this sense, the Committee of Union and Progress composed of Ottoman soldiers and intellectuals collaborated with the non-Muslim Ottoman subjects in order to make its opposition more comprehensive and effective. However, contrary to all expectations, the strategic cooperation among the member of this Party, Armenian separatist organizations, Greek orthodox community and Jewish community against the powerful and oppressive rule of Sultan Abdulhamid did not last long in the wake of “the declaration of liberty.” While the Jewish community stood by the state ruled by the Union and Progress, the process came to an end when the members of the Committee of Union and Progress and Greek and Armenian communities broke up their collaboratio

    LİDER TİPLERİNE KUR’AN AÇISINDAN BİR YAKLAŞIM

    No full text
    İnsanlar birlikte yaşayan varlıklardır. Birlikte yaşamak için kurallara ihtiyaç duyarlar. Bu kuralları kendi kültürlerine ve yaşam tarzlarına bağlı olarak inşa ederler. Devamında ise bu kuralları sözlü veya yazılı olarak kanunlaştırırlar. Birlikte yaşamak ve toplumsal hedeflerine ulaşmak için bir yönetime veya doğrudan lidere ihtiyaç duyarlar. Daha genel bakıldığında bunu sadece lidere indirgeyebiliriz. Bu lider yönetimiyle birlikte toplumun kültürel yapısına göre onları yönetir ve ortak hedefe götürür. Bu nedenle lider kendine has birtakım özelliklere sahip olmalıdır. Sahip oldukları özelliklere ve tarzlara göre liderler sınıflara ayrılabildiği gibi şartlara göre kendi tarzının dışına çıkabilirler. Liderler; bir kısmı geleneksel bir kısmı çağdaş olmak üzere otokratik, demokratik, liberal, dönüştürücü, etkileşimci ve karizmatik olmak üzere tarzlara ayrılabilir. Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’de umumiyetle peygamberler olmak üzere birçok liderden bahsedilmiştir. Bu liderlerin karar alırken ve hedefe ulaşmak için mücadele ederken uyguladığı metotlar ve hareket etme tarzları vardır. Bu hareket etme tarzları kendine has özelliklerinden dolayı farklılık gösterir. Bu özelliklere bakıldığında peygamberleri herhangi bir liderlik kalıbına sokamasak da hepsinin karizmatik lider olduğunu söyleyebiliriz. Yine aynı bağlamda bakıldığında Hz. Muhammed’i dönüştürücü bir lider olarak nitelendirebiliriz. Genel çerçeveden bakıldığında Kur’an’da sözü geçen toplum liderleri umumiyetle katılımcı ve karizmatik tarzda liderlik davranışları sergileseler de otoriter ve etkileşimci liderlik örnekleri görmek mümkündür. Liberal liderlik davranışları ise nadir durumlarda ihtiyaçlara ve şartlara göre tercih edilmiştir

    Yeni Edirne Gazetesi'ne Göre Bulgaristan'dan Türkiye'ye Göçler 1950-1951

    No full text
    Yeni Edirne Gazetesi, an important local newspaper since 19th century in Edirne, dealt with important developments during the first years of the Democratic Party. One of the most important issues of the time was the Turkish emigration from Bulgaria in 1950-1951. Yeni Edirne Gazetesi published several articles on the Turkish emigration. This study focuses on the reports of the newspaper and how it approached the causes of the emigration; the arrival of the emigrants at Edirne; the number of the emigrants; their occupations; their origins in Bulgaria; their reception in the city; Turkish government’s policy on the issue; the difficulties encountered by the emigrants; charity organizations that helped them; jobs provided for the emigrants
    corecore