217 research outputs found
Öğretmenlerin örgütsel sessizlik ve örgütsel sinizm düzeylerinin örgütsel vatandaşlık davranışları üzerindeki etkisi: Şırnak ili örneği
Bu çalışmanın genel amacı okullarda görev yapmakta olan öğretmenlerin örgütsel vatandaşlık, örgütsel sessizlik ve örgütsel sinizm algıları arasındaki ilişkiyi belirlemektir. Araştırmanın evrenini 2019-2020 eğitim öğretim yılında Şırnak ilinde eğitim-öğretim faaliyetlerine devam eden okullarda görev yapmakta olan 9000 öğretmen oluşturmaktadır. Bu çalışma kapsamında öğretmenlere kişisel bilgi formu, örgütsel vatandaşlık düzeylerini ölçmek amacıyla Örgütsel Vatandaşlık Ölçeği, örgütsel sessizliklerini ölçmek amacıyla Örgütsel Sessizlik Ölçeği, örgütsel sinizm algılarını ölçmek amacıyla Örgütsel Sinizm Ölçeği uygulanmıştır. Ölçeklerin uygulandığı grubun özelliklerine ilişkin olarak frekans ve yüzde dağılımları bulunmuştur. Araştırmada elde edilen bulgularda örgütsel vatandaşlık davranışı ile örgütsel sessizlik arasında negatif yönlü bir ilişki, örgütsel vatandaşlık davranışı ile örgütsel sinizm arasında negatif yönlü bir ilişki ve örgütsel sessizlik ile örgütsel sinizm arasında pozitif yönlü bir ilişki olduğu bulunmuştur
Demographic, Social Network Structure and Instagram Use Related Factors Predicting Parents' Sharenting Behaviors
There has been limited number of studies on sharenting which has occured as a new concept related to parenting due to parent’s extensive sharing of information about their children on social media. The aim of the present study was to examine mothers’ and fathers’ sharing of their children’s photos on Instagram as a sharenting behavior with its predictors. Thus, the relationship of the frequency of sharing children’s photos with the demographic (gender, age, education level and perceived financial status), social network structure-related (online: number of Instagram followers, ratio of followers liking and commenting on children’s photos; offline: perceived social support), and Instagram-use-related (frequency of visiting account, duration of having an account and frequency of general sharing) factors was analyzed. Six hundred seventy three parents using Instagram completed the demographic information form, the use of social media form, and the perceived offline social support scale. Five hundred thirty seven (300 mothers) parents reported to have shared at least one photo of their children on Instagram. Mothers and fathers did not differ in the frequency of sharing photos and the analysis of the contents of shared photos demonstrated that special events, trips and holidays with children, and times with family and friends were the most frequently reported contents. Regression analysis showed that the frequency of sharing children’s photos was predicted negatively by parents’ age; and positively by the frequency of general sharing, the ratio of followers liking children’ photos, and the perceived offline social support
How Brand Jealousy Influences the Relationship between Brand Attachment and Word of Mouth Communication
Objectives: The aim of this study is to understand the relationships between brand attachment and word of mouth communication (WOM), brand attachment and brand jealousy; brand jealousy and WOM; and the mediating role of brand jealousy on the relationship between brand attachment and word of mouth communication. Approach: The measurement model is analyzed via confirmatory factor analysis (CFA). Further, structural equation modeling was performed in order to test the construct relations in the theoretical framework of this study. Results: Findings of the study show that even though as brand attachment increases positive word of mouth increases, however in the existence of jealousy even people that are attached to a brand they may not talk favorably about it, and in fact make negative word of mouth communication Value: The present research is expected to extend the prior research contributing to the extant literature by investigating an emerging concept of brand jealousy and its possible antecedents (i.e. brand attachment) and outcomes (i.e. negative and positive WOM)
Mimesis in Ottoman paintings: An evaluation in regards the paintings of Şeker Ahmed Paşa
Osmanlı resminde mimesis kendi iç dinamikleri sonucu ulaştığı bir yöntem değildir. Batıdan ithal edilen biçim dilinin Osmanlı sanatçıları tarafından uygulanmasından ibarettir. Osmanlı resminde bu kavram 17. yüzyıldan itibaren geleneksel biçim dilinin çözülmeye başlamasıyla gündeme gelir, ancak programlı olarak 19. yüzyıl resminde uygulanmaya başlanır. Bu makale, mimesis kavramını Şeker Ahmed Paşa’nın resimleri bağlamında incelemektedir. Felsefi anlamda mimesis, akılcı, nesnel ve bilimsel bir gerçekliğin resim düzleminde ifadesidir. Osmanlı-İslam kültürü içinde yetişen, tasavvufun ontolojik görüşü ve geleneksel ahlak sistemine büyük ölçüde bağlı olan bir sanatçının resimlerinde mimesisin kendini özgü yönü sorgulanmaktadır. Anahtar Kelimeler: Mimesis, Osmanlı resmi, Şeker Ahmed Paşa.Mimesis was not a method that was attained as a result of internal dynamics in the Ottoman paintings. It consisted of the Ottoman artists implementation of a style that was imported from the Western world. This concept came into being in the Ottoman paintings, starting from 17th Century, when the style of language used became disintegrated; however, it’s programmed implementation in paintings dates back to the 19th Century. The image in painting is not only physical and technical result but also mental and cultural expression. This article presents a epistemological approach to the subject. Ottoman mentality that is based on a priory and idealist epistemology is in contrast with Western mentality that is based on empirical and positivist epistemology. These two different ways of thinking and seeing were conjoined and that constituted peculiar structure in Westernization period. Philosophically speaking, mimesis is the expression that is projected as painting as it is realized on a rationalistic, objective and a scientific scale. This paper examines the concept of mimesis in relation to paintings of Şeker Ahmed Paşa. The interrogation, in question, here is about the style of use of mimesis in paintings of Şeker Ahmed Paşa who was raised in an Ottoman-Islamic culture, who was bound by the views of Islamic mysticism and who was also tied to a traditional moral system. Keywords: Mimesis, Ottoman painting, Şeker Ahmed Paşa
Türkiye'de müzeciliğin gelişimi
Since the first ages, the motive of collecting flourishing in religios and other sacred traditions were also the basis for art that has also been the core of collections. Collection was the main reason to establish the museums which led foundation of current museums. Upon opening collections to the public in the eighteenth century, brought about the need for systematic corporate approaches, in addition to the exhibitive and informative functions, and with the social, economic and political developments encountered in the nineteenth and twentieth centuries, the museums entered a fast-changing development process. Today, within this process, museums aim at social totality with a visitor and communication based approach. In our country, museums' target is primarily the protection of our rich historical and cultural heritage and the museums emerged as a "contemporary organization" as an indicator of westernization efforts in 19th century. This assumption about organizational process of museums also emphasizes two important factors, which effected the formation of museum applications in Turkey. One of these is: "protection" of historical and cultural heritage and the other concept is: "a contemporary institution as an indicator of westernization". The objective of this study is to emphasize influences of Westernization process in museum applications and formation while discussing development of museums in Turkey. Keywords: Museums in Turkey, ramification of collections, museum architecture. Batı’da, koleksiyonların, 18. yüzyılda topluma açılması; bir sistem çerçevesinde kurumsallaşmayı da gerektirmiş, bugün ziyaretçi ve iletişim temelli bir yaklaşımla toplumla bütünleşmeyi hedefleyen müzeler, 19 ve 20. yüzyıl boyunca hızla değişen bir gelişim süreci içerisinde olmuşlardır. Ülkemizde ise müzeler; öncelikle zengin tarihî ve kültürel mirasımızı korumayı hedefleyen, 19. yüzyılın Batılılaşma çabalarının göstergesi olan “çağdaş bir kurum” olarak ortaya çıkmışlardır. Müzenin kurumsallaşma sürecine ilişkin bu tespit, aynı zamanda Türkiye’de müzecilik uygulamalarının biçimlenmesini de etkileyen iki önemli kavramı, “koruma” ve “Batılılaşmanın göstergesi çağdaş bir kurum olma” kavramlarını da vurgulamaktadır. Sunulan bu çalışmanın amacı; Türkiye’de müzeciliğin gelişimini aktarırken, Batılılaşma sürecinin müzecilik uygulamaları ve bunları biçimlendirmedeki etkisini de vurgulamaktır. Anahtar Kelimeler: Türkiye’de müzecilik, koleksiyonların çeşitlenmesi, müze mimarisi
The relationship between vix (fear) index and stock exchange indices in different continents
Bu çalışma küresel korku endeksi olarak ifade edilen VIX endeksi ile farklı kıtalarda yer alan gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere ait borsa endekslerinin VIX endeksi ile olan ilişkilerini analiz etmeyi amaçlamaktadır. Bu kapsamda 30.01.2012 - 13.02.2020 tarihleri arasında günlük veriler kullanılarak, Asya kıtasını temsilen Japonya ve Çin hisse senedi endeksleri; Amerika kıtasını temsilen Amerika Birleşik Devletleri ve Brezilya hisse senedi endeksleri; Avustralya kıtasını temsilen Avustralya ve Yeni Zelanda hisse senedi endeksleri; Afrika kıtasını temsilen Güney Afrika ve Nijerya hisse senedi endeksleri; Avrupa kıtasını temsilen Türkiye ve Almanya hisse senedi endeksleri ile VIX endeksi arasındaki uzun dönemli bir ilişkinin olup olmadığı ve bu değişkenler arasında nedensellik ilişkisi test edilmiştir. Analiz sonucunda VIX ile tüm değişkenler arasında uzun dönemli bir ilişkinin varlığı ve ancak kısa dönemde VIX’den Dow 30 (Amerika Birleşik Devletleri) endeksine doğru bir nedensellik ilişkisinin bulunmadığı tespit edilmekle birlikte, Dax (Almanya), BIST 100 (Türkiye), Shanghai (Çin), S&P/ASX 200(Avustralya), South Africa Top 40(Güney Afrika), Bovespa (Brezilya), NSX 50(Yeni Zelanda), NSE 30(Nijerya), Nikkei 225 (Japonya) endekslerine doğru nedensellik ilişkisinin bulunduğu gözlenmiştir.This study attempts to analyze the relationship between the VIX index, which is expressed as the global fear index, and the stock exchange indexes of developed and developing countries located on different continents. In this context, by using daily data for time period between 30.01.2012 and 13.02.2020, whether there is a long term and causal relationship between Japan and China stock indices representing the continent of Asia, United States and Brazil stock indices representing the continent of America; Australian and New Zealand stock indices representing the continent of Australia; South Africa and Nigeria stock indices representing the continent of Africa and Germany and Turkey stock indices representing the continent of Europe and the VIX index were tested. As a result of the analysis, the long term relationship between VIX index and all of the stock indices was found. Additionally, in the short term, the causality relationship was found from VIX index to Dax (Germany), BIST 100 (Turkey), Shanghai (China ), S & P / ASX 200 (Australia), South Africa Top 40 (South Africa), Bovespa (Brazil), NSX 50 (New Zealand), NSE 30 (Nigeria), Nikkei 225 (Japan) except Dow 30 (United States)
The ratio and structure relationship in Lüleburgaz Sokollu Mehmed Paşa Mosque
16. yüzyıl boyunca Mimar Sinan ekolünün ortaya koyduğu anıtsal cami yapılarında uygulanan ana plan şemaları arasında, en önemlilerinden biri karedir. Sinan, Lüleburgaz Sokollu Mehmed Paşa Camii’nde bu kare plan yorumunu, hiç yüzey alanı kaybetmeden ve işlevsel unsurlara hacimsel bütünlük içinde algılanabilen ölçüler vererek uygulamıştır. İç mekanda, kubbeyi taşıyan derin kemerler altında oluşan hacimler, iki katlı mahfil düzenlemesiyle orta mekanla bütünleşmekte ve dört köşede yer alan payeleri üst bitimlerinde birbirlerine bağlayarak ana strüktüre doğrudan katılmaktadırlar. Böyle bir yorumun, başkentten uzak bir menzil külliyesinin en önemli yapısı olan bu camide, İstanbul’daki anıtsal mimari örneklerde olduğu gibi, aynı titizlikle uygulanması, Lüleburgaz Sokollu Mehmed Paşa Camii’nin önemini ortaya koymaktadır.The square plan is one of the most important main forms among the diagrams that were applied in monumental mosque structures laid by Mimar Sinan style during the sixteenth century. Sinan’s interpretation of square plan at Lüleburgaz Sokollu Mehmed Paşa mosque was applied without losing any surface area and he used all functional elements within the boundaries of perceptible measures. In interior space, the spaces constituted under the thick arches are connected to the middle space via the double-storey gallery design. These galleries connect the top endpoints of the piers located on all four corners. By this way, the galleries become direct members of the main structure. In exterior space, the static problem is solved by upper structure elements. High arches on all four directions are bordered by cornices with profiles, reflected on the frontages as stepped frontals, and elevated to the tambour. Viewing the structure on a whole, strong piers on all corners are not perceived in the interior space with their grand mass; however, on the exterior space, they are expressed as load towers covered with little cupolas that are built on a polygon-based plan. The sensitive application of this interpretation to this structure, which is an important part of a complex that is far from the capital, brings the significance of Lüleburgaz Sokollu Mehmed Paşa mosque into light
- …