2,952 research outputs found

    Eğitimde Sosyal Adalet Liderliği ile Okul Aidiyet Duygusu Arasındaki İlişki: Kanonik Korelasyon Analizi

    Get PDF
    The purpose of this research was to examine the relationship between the high school students' perceptions of their school principals' social justice leadership and their sense of school belonging. The sample of the research consists of 264 students studying at high schools in Denizli and Manisa, two medium-sized cities in the Aegean Region. “Social Justice Leadership Scale (SJLS)” developed by Özdemir and Kütküt (2015) and “School Belonging Scale (SBS)” developed by Goodenow (1993) and adapted into Turkish by Sarı (2013) were used for data collection. As a result of the research, which employs the correlational survey model, it was determined that high school students felt a moderate level of school belonging and had a moderate perception of school principals' social justice leadership. As a result of the canonical correlation analysis, it was determined that the school belonging, and social justice leadership data sets shared a variance of approximately 60%. It has been determined that there is a positive relationship between the variables of support, participation and critical consciousness in the social justice leadership data set and the sense of belonging and sense of rejection variables in the sense of school belonging data set.Ortaöğretim kurumlarında öğrenim gören öğrencilerin okul müdürlerinin, sosyal adalet liderliğine ilişkin algıları ile okul aidiyet duyguları arasındaki ilişkininin incelenmesi bu araştırmanın amacını oluşturmaktadır. İlişkisel tarama modelinin kullanıldığı araştırmanın örneklemi, Ege Bölgesi'nde bulunan orta ölçekli iki şehir olan Denizli ve Manisa illerindeki ortaöğretim kurumlarında öğrenim gören 264 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak Özdemir ve Kütküt (2015) tarafından geliştirilen “Sosyal Adalet Liderliği Ölçeği (SALÖ)” ve Goodenow (1993) tarafından geliştirilen ve Türkçe uyarlaması Sarı (2013) tarafından yapılan “Okul Aidiyet Duygusu Ölçeği” kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, ortaöğretim kurumunda öğrenim gören öğrencilerin algılarına göre, orta düzeyde okul aidiyeti hissettikleri ve okul müdürlerinin sosyal adalet liderliğine yönelik algılarının orta düzeyde olduğu belirlenmiştir. Kanonik korelasyon analizi sonucunda, okul aidiyeti duygusu ve sosyal adalet liderliği veri setlerinin yaklaşık %60’lık bir varyans paylaştıkları belirlenmiştir. Bununla birlikte, sosyal adalet liderliği veri setinde yer alan destek, katılım ve eleştirel bilinç değişkenleri ve okul aidiyeti duygusu veri setinde yer alan aidiyet duygusu ve reddedilme duygusu değişkenleri arasında pozitif yönlü bir ilişki olduğu tespit edilmiştir

    The Relationship between Punishment Sensitivity to Affection to School and School Burnout

    Get PDF
    This study investigated whether sensitivity to punishment that students develop in the academic context is a predictor of school burnout syndrome, and whether students’ sensitivity to punishment show a significant difference based on their feelings toward school and sense of belonging. The present study employed a correlational research model. The participants of the study were 243 5th, 6th, 7th and 8th graders studying at three state middle schools in the city of Eskisehir. For analysis, Multiple Regression Analysis and One-Way ANOVA for Unrelated Samples were employed. In the regression analysis, the factors of punishment sensitivity together were moderately and significantly related to the students’ burnout scores, and these three variables together explained 40% of the variance in the students’ school burnout. ANOVA and Shefee test results showed that the punishment sensitivity of the students who had positive feelings towards school and those who felt they belong in the school were higher than the students who had negative feelings and did not feel they belong in the school. This study also shows parents, teachers and school administrators that they should not be deceived by the short-term and temporary benefits of punishment

    Sosyal kimlik kuramı: motosiklet kullanıcılarının i̇ncelenmesi

    Get PDF
    Yaşamları boyunca çeşitli gruplarla etkileşim halinde olan insanların sosyal kimlikleri bu gruplar tarafından etkilenmektedir. Sosyal psikolojinin konusu olan sosyal kimlik kuramı kişilerin dâhil oldukları gruplarda kimliklerini ne şekilde oluşturduklarını incelemektedir. Bu çalışmanın amacı motosiklet gruplarında olan kişileri sosyal kimlik kuramının üç boyutu (bilişsel, duygusal ve değerlendirici) açısından incelemektir. Budoğrultuda kartopu örnekleme yöntemiyle ulaşılan 16 kişi ile derinlemesine mülakatlar gerçekleştirilmiştir. Verilerin analizinde nitel araştırma tekniklerinden biri olan betimsel analiz tekniği kullanılmıştır. Araştırmanın sonucunda motosiklet gruplarına katılan kişilerin, sosyal kimliklerinin bilişsel yönleri özgürlük, güvenlik ve kişinin fiziki özellikleri olarak ortaya çıkmıştır. Ayrıca, sosyal kimliğin duygusal yönleri aidiyet ve bağlılık duygusu gibi özellikler olarak görülürken, değerlendirici yönleri ise gruba verilen önem ve değer olarak bulunmuştur

    William Saroyan’ın Eserlerinde Etnik Kimlik ve Diaspora

    Get PDF
    20. Yüzyılın başlarındaki yoğun göç dalgasıyla birlikte Amerika Birleşik Devletleri’nde şekillenen Ermeni diasporası, etnik kimlikle ilgili birçok eserin üretildiği bir edebiyat meydana getirmiştir. Bu çalışma, bu edebiyatın bir parçası olan Ermeni-Amerikan yazar William Saroyan’ın eserlerinde, bireyin Ermeni ve Amerikan kimlikleri arasında kalmışlığı ve yaşadığı diaspora deneyimini göstermeyi hedeflemektedir. Ailesi Bitlisli olan Saroyan’ın eserlerinde bulunan Bitlis, Ermenistan, Amerika üçgeninin bireyde oluşturduğu yansımalar anlaşılmaya çalışılmaktadır. Bireyin deneyimlediği kültürel ve kimliksel meseleler anavatan, anadil, aile ve kültür kavramlarına yaklaşımları yönünden ele alınmaktadır. Bu çalışmada ayrıca, bireyin birden fazla kimliğe hissedebileceği aidiyetin imkanı ve sınırları sorgulanmaktadır.The Armenian Diaspora, which was shaped in the USA with the intense wave of immigration in the beginnings of the Twentieth Century, created a literature in which many literary works about ethnic identity was produced. This study aims to show the individual’s existence between Armenian and American identities and his/her diaspora experience in the literary works of William Saroyan, an Armenian-American writer, who was a member of Literature of Armenian Diaspora in the USA. Reflections of the triangle of Bitlis, Armenia and America occurred in the individual in the works of Saroyan whose family is from Bitlis is tried to be understood. Cultural and identity issues experienced by individuals are discussed in terms of their approach to the concepts of motherland, mother tongue, family and culture. In this study, possibility and boundaries of belonging, which the individual can feel towards more than one identity, are also questioned

    Liseli Ergenlerde Okula Aidiyet Duygusu: Umutsuzluk ve Yalnızlık ile İlişkileri

    Get PDF
    Bu araştırma, Türkiye’deki bir kamu lisesinde bulunan ergenlerin umutsuzluk ve yalnızlık seviyelerinin okula aidiyet duygularını yordamakta mıdır sorusuna cevap aranmıştır. Araştırmanın örneklemini lisedeki 9 ve 10. sınıflardaki 189 ergen oluşturmaktadır. Veri toplama araçları olarak; Okula Aidiyet Duygusu Ölçeği, Beck Umutsuzluk Ölçeği ve UCLA Yalnızlık Ölçeği-Ergenler için Kısa Formu kullanılmıştır. Verilerin çözümlenmesinde betimleyici istatistikler, Pearson korelasyon analizi ve çoklu doğrusal regresyon analizi kullanılmıştır. Çalışmanın en önemli bulgusu liseli ergenlerin umutsuzluk ve yalnızlıklarının okula aidiyet duygusunu anlamlı düzeyde yordamakta olduğudur. Umutsuzluk ve yalnızlık okula aidiyet duygusundaki toplam varyansın % 27’sini açıklamaktadır. Bir diğer bulgu ise okula aidiyet duygusunun umutsuzluk ve yalnızlık ile negatif yönde ilişkili olduğudur

    Toplumsalın Peşinde Tarihçilik: Siyah Giyen Adam Hatırasına

    Get PDF

    Örgüt kültürünün oluşumunda etkili olan faktörler ve örgütsel bağlılık ilişkisi: bankacılık sektöründe bir araştırma

    Get PDF
    Bu çalışmanın amacı, örgüt kültürü ve örgütsel bağlılık arasındaki ilişkinin daha önce birçok akademik çalışma tarafından ortaya koyulan varlığının saptanmasının ötesinde, yoğun istihdam kaynağı olan bankacılık sektöründeki etkilerinin belirlenmesidir. Özellikle kamu bankası ve özel banka çalışanlarına yönelik yapılan bu araştırma, işgücü sirkülasyonu yüksek olan bu sektördeki algılamaları açıklamaya çalışmıştır. Gerçekleştirilen alan araştırması sonucunda elde edilen bulgular, örgüt kültürü unsurlarının örgütsel bağlılık üzerindeki etkisini ortaya koymuştur. Güçlü bir örgüt kültürüne sahip örgütlerde, işgörenlerin örgütsel bağlılıklarının yüksek düzeyde olduğu tespit edilmiştir.The purpose of this study, beyond showing the existence of the relationship between the organizational culture and the organizational commitment which had been proven before by many academical researchs, to identify the impacts on the banking sector which is an intense source of employment. This study, run for especially employees of goverment and private sector based banks, tries to explain the different perceptions in these higly circulated sectors. The findings obtained after statistical analyses and test made on field study, reveal the measure of infuence of organisational culture levels over organisational commitment. It has been determined that, in the organisations having powerful organisational culture, the employees' organisational commitment has been affected in a positive way

    Fen Başarısını Yordayan Özelliklerin Sınıflandırma ve Regresyon Ağacı (SRA) Yöntemiyle Belirlenmesi: TIMSS 2015 Türkiye Örneği

    Get PDF
    In the current study, it was aimed to determine student, teacher and school characteristics that predict science achievement of eight grade students in Turkey. In the study, the data of TIMMS 2015 were used and the study group was comprised of a total of 6079 students and 220 teachers from 218 different schools. As the data collection tools, the eighth grade science achievement test used in TIMMS 2015 and the scales administered to students and teachers and reflecting student, teacher and school characteristics were used. Since there was a multi-level data structure where students were nested in schools, the created model was analyzed by using the RE-EM algorithm, which enables multi-level data structures to be analyzed through the classification and regression tree (CART) method. The predicted variable of the model was students’ science achievement scores and the predictor variables were the seventeen student, teacher and school characteristics expressed in the scales. According to the results obtained, it was determined that five of the seventeen predictor variables predicted the students’ science achievement, which are students confident in science, student bullying, teaching limited by student needs, school discipline problems and school emphasis on academic success. It has been observed that students who have students confidence in science, level of bullying they are exposed to, emphasis on academic success in their schools, school discipline problems in their schools are more, and whose teachers stated that they have more teaching limited by student needs, are more successful.Çalışmada, Türkiye’de öğrenim gören sekizinci sınıf öğrencilerinin fen başarılarını yordayan öğrenci, öğretmen ve okul niteliklerinin neler olduğunun belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmada TIMSS 2015 uygulaması verileri kullanılmış olup, araştırmanın çalışma gurubunu bu uygulamaya katılan 218 okuldan 6079 öğrenci ve 220 öğretmen oluşturmuştur. Veri toplama araçları olarak, TIMSS 2015 uygulamasında kullanılan sekizinci sınıf fen başarı testi; öğrenci ve öğretmenlere uygulanan öğrenci, öğretmen ve okul özelliklerini yansıtan ölçekler kullanılmıştır. Öğrencilerin okullar içinde yuvalandığı çok düzeyli veri yapısı söz konusu olduğundan; oluşturulan model, çok düzeyli veri yapılarının sınıflandırma ve regresyon ağacı (SRA) yöntemiyle çözümlenmesini sağlayan RE-EM algoritması aracılığıyla analiz edilmiştir. Modelin yordanan değişkenini öğrencilerin fen başarı puanları; yordayıcı değişkenlerini ise, belirtilen ölçeklerle ifade edilen öğrenci, öğretmen ve okul özelliklerine ait on yedi nitelik oluşturmuştur. Elde edilen sonuçlara göre, on yedi yordayıcı değişkenden beşinin öğrencilerin fen başarısını yordadığı saptanmış olup, bunlar; öğrencilerin öz-yeterliği, zorbalığa maruz kalma, öğrencilerden kaynaklanan sorunlar, okul disiplini ve güvenliği ve okulda başarıya verilen önem şeklinde sıralanmıştır. Öz-yeterlik inancı, maruz kalınan zorbalık düzeyi, okullarında başarıya verilen önem, okullarındaki disiplin ve güvenlik önlemlerinin yüksek olduğu ve öğretmenlerin öğrenciden kaynaklanan sorunları daha yüksek düzeyde nitelendirdikleri öğrencilerin daha başarılı olduğu gözlenmiştir

    From the memory spaces of the city to ımage: a project-based learning approach in visual art education

    Get PDF
    Öz. Son yıllarda görsel sanatlar eğitiminde, öğrenimi okul duvarlarının ötesine taşıyan, gerçek dünya deneyimlerine bağlı, öğrencilerin kültürel, politik ve sosyal konularla anlamlı ilişkiler kurmalarını sağlayacak öğretim yöntemlerine yönelim söz konusudur. Bu yönelimler arasında, sınıf içinde öğretmen tarafından ortaya konulan soruların doğru olarak cevaplandırılmasından çok, problemin bizzat öğrenci tarafından bulunduğu ve çözüldüğü, sosyo-kültürel yaşam içerisinde ihmal edilen durumların ön plana çıkartıldığı uygulamalar kendini göstermeye başlamıştır. Bu araştırmada, kentin bellek mekânları bağlamında proje tabanlı öğrenme yöntemiyle tasarlanan bir öğretim etkinliğinin görsel sanatlar öğretmeni adaylarının kente ve kimliğe ilişkin farkındalıklarının geliştirilmesine odaklanılmıştır. Araştırma eylem araştırması olarak desenlenmiştir. Araştırmanın katılımcıları Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim-iş Öğretmenliği Bölümü’nde öğrenim gören Özel Öğretim Yöntemleri II” dersini takip eden toplam 40 öğrencidir. Araştırma verileri, 5 (beş) haftalık uygulama sürecinde, öğrenciler ile yapılan yarı yapılandırılmış görüşmeler, yansıtıcı günlükler ve öğrenenlerin uygulama sürecinin sonunda oluşturdukları sanat ürünleri ve bu ürünler üzerine yazmış oldukları yazılar yoluyla toplanmıştır. Elde edilen veriler içerik analizi yoluyla çözümlenmiştir. Araştırmada kente ilişkin algıların çözümlenmesiyle başlayıp, mekânda sanatsal kurguya uzanan bu öğrenme sürecinin her aşamasında öğretmen adayları insan- çevre ve kent odaklı düşünmeye yöneltilmiştir. Öğretmen adayları, proje tabanlı öğrenme yaklaşımının, gerçek dünyayı deneyimleme ve kent belleğine ait olanı korumaya dönük farkındalıklarını arttığını belirtmişlerdir. Yapmış oldukları çalışmalarda eserin sadece biçimsel estetiğe hitap eden yönlerini düşünmemişler onun toplumla ve mekânla ilişkisine hatta geçmişle bağlantısına odaklanmışlardır. Abstract. In recent years, in visual arts education, there has been a tendency towards teaching methods that expand learning beyond the school’s walls, based on real world experiences, and that enable the students to develop meaningful relationships with cultural, political, and social issues. Among these trends, the practices in which the problems are found and solved by the students themselves rather than trying to find the right answers to the questions posed by the teacher in the classroom, where the circumstances that are usually neglected in socio-cultural life have been revealed. This research focuses on improving the prospective visual arts teachers’ urban awareness and identity via a teaching activity designed through Project based learning methods. The research has been designed as an action research. Participants of the research were 40 students enrolled in Anadolu University, Faculty of Education, Department of Art Teaching, and took “Special Teaching Methods II” course. The research data were collected through semi-structured interviews conducted with the students, reflective daily reports, and the artworks the students created at the end of this process, and their reports written on these works during the 5 (five)-week implementation process. Content analysis method was used to analyze the data obtained from the research implementation process. In this research, the prospective teachers were encouraged to have a human-environment- and city-oriented mindset at each stage of this learning process, which began with analysis of urban perceptions and extended towards the artistic fiction in that space. The prospective teachers stated that the project-based learning approach has made a great contribution to their awareness for experiencing the real world and preserving what belongs to urban memory. The prospective teachers not only focused on the aspects that address to morphological aesthetics of their artworks, they also focused on their connection with the society and space, and even with the past

    Rekreati̇f gruplarda seyahat etme nedenleri̇: Motosi̇klet kullanıcıları üzeri̇ne bi̇r i̇nceleme

    Get PDF
    İnsanlar yaşamları boyunca bir topluluk veya grup içinde olma ihtiyacı duymaktadır. Günlük yaşantımızın büyük çoğunluğunu aile, arkadaş grubu, meslek grubu vb. gruplar oluşturmaktadır. Bu grupların yanında insanların serbest zamanlarını geçirdikleri hobi gruplarının içine de dahil olmaktadır. Bu çalışmanın amacı motosikletleriyle seyahat eden bireylerin, grupla seyahat etmeleri ve motosiklet gruplarına katılım nedenlerini araştırmaktır. Çalışmada veri toplama yarı yapılandırılmış mülakatlar ile elde edilmiştir. Motosikletleriyle seyahat eden 13 kişi ile görüşme yapılmıştır. Verilerin analizinde betimsel analiz tekniği kullanılarak motosiklet kullanıcıların söylemlerine ait en belirgin alıntılara yer verilmiştir. Mülakatların analiz edilmesi sonucunda motosiklet gruplarıyla seyahat etme ve katılım nedenleri güvenlik, gruba ait olma, duygusal bağ ve deneyim paylaşma olarak ortaya çıkmıştır
    corecore