Muhaceretteki Türkistanlıların gözünden Orta Asya ve Yeni Türkistan dergisi (1927-1931)

ÖZETYeni Türkistan dergisi, Türkistanlı muhacirlerin Türkiye'de çıkardığı ilkve uzun ömürlü dergidir. Bu dergide, Türkistan dışındaki aydınların liderkadrosu yer almaktaydı. Dergi aynı zamanda daha sonra adı Türkistan MilliBirliği olan bir örgütün yayın organıydı. Bu nedenle Yeni Türkistan dergisi,Türkiye'deki Türkistanlıların faaliyetlerini anlamak, onların asli vatanlarındakigelişmeleri bilmek açısından son derece önem arz etmektedir. Zira, Sovyetlerinilk dönemlerinde çeşitli kısıtlamalar başlamıştı ve Türkistan hakkında Rusbasını gerçeği yansıtmamaktaydı. Bu cepheyi de anlayabilmek için YeniTürkistan'da yazılan makaleler, yorumlar ve değerlendirmeler çok önemlidir.Dolayısıyla bu çalışmanın ana görevi, Yeni Türkistan dergisini incelemeksuretiyle, Türkiye'de bulunan Türkistanlıların verdikleri mücadeleyi ve onlarınOrta Asya'ya bakışını ortaya koymaktır. Böylece Bolşevik yönetiminin ilkyıllarında muhaceretteki Türkistanlıların durumu, bağımsızlık mücadeleleri veSovyet rejimi karşısındaki tepkileri tespit edilmeye çalışılacaktır.ABSTRACTNew Turkestan magazine is the first and longest life magazine whichpublished in Turkey by emigrant of Turkestan. The magazine was alsopublication of an organization which would be named as Turkestan NationalUnity. So The New Turkestan magazine is so important to see minds and worksof Turkestan emigrant in Turkey. But kinds of restriction started in Russia andRussian press was not giving the true about Turkestan. By this way themagazine so important to realize the true. So the main mission of this work isto study on this the magazine and to see their struggle. By this way theattraction to the Bolsevic direction will be realized

Muhaceretteki Türkistanlıların gözünden Orta Asya ve Yeni Türkistan dergisi (1927-1931)

Yeni Türkistan dergisi, Türkistanlı muhacirlerin Türkiye'de çıkardığı ilk ve uzun ömürlü dergidir. Bu dergide, Türkistan dışındaki aydınların lider kadrosu yer almaktaydı. Dergi aynı zamanda daha sonra adı Türkistan Milli Birliği olan bir örgütün yayın organıydı. Bu nedenle Yeni Türkistan dergisi, Türkiye'deki Türkistanlıların faaliyetlerini anlamak, onların asli vatanlarındaki gelişmeleri bilmek açısından son derece önem arz etmektedir. Zira, Sovyetlerin ilk dönemlerinde çeşitli kısıtlamalar başlamıştı ve Türkistan hakkında Rus basını gerçeği yansıtmamaktaydı. Bu cepheyi de anlayabilmek için Yeni Türkistan'da yazılan makaleler, yorumlar ve değerlendirmeler çok önemlidir. Dolayısıyla bu çalışmanın ana görevi, Yeni Türkistan dergisini incelemek suretiyle, Türkiye'de bulunan Türkistanlıların verdikleri mücadeleyi ve onların Orta Asya'ya bakışını ortaya koymaktır. Böylece Bolşevik yönetiminin ilk yıllarında muhaceretteki Türkistanlıların durumu, bağımsızlık mücadeleleri ve Sovyet rejimi karşısındaki tepkileri tespit edilmeye çalışılacaktır. ABSTRACT New Turkestan magazine is the first and longest life magazine which published in Turkey by emigrant of Turkestan. The magazine was also publication of an organization which would be named as Turkestan National Unity. So The New Turkestan magazine is so important to see minds and works of Turkestan emigrant in Turkey. But kinds of restriction started in Russia and Russian press was not giving the true about Turkestan. By this way the magazine so important to realize the true. So the main mission of this work is to study on this the magazine and to see their struggle. By this way the attraction to the Bolsevic direction will be realized

Metacognitive Beliefs and Coping Strategies of Suicide Attempters

Objective: Metacognition is an essential process regarding decision-making and coping with stressful life events. In this present study, we aimed to examine the metacognitive beliefs and coping strategies of suicide attempters with subthreshold depressive symptoms. Methods: Thirty suicide attempters (mean age of 25.50 +/- 7.66 years) with subthreshold depressive symptoms and 30 healthy participants (mean age of 28.27 +/- 7.13 years) were compared with regard to Metacognition Questionnaire-30 (MCQ-30) and COPE Questionnaire. Results: The MANOVA results revealed significant differences between the groups for the subscales of MCQ-30 namely, "negative beliefs about thoughts", "need to control thoughts" and "lack of cognitive confidence". The results also indicated significant difference regarding "positive reinterpretation", "seeking social support for instrumental reasons", "active coping, planning, and problem-focused coping", "behavioral disengagement", "alcohol-drug disengagement" and "dysfunctional coping" subscales of COPE Questionnaire. In addition, moderate correlations were found between the MCQ-30 and the COPE subscales based on the Pearson's correlation coefficients. Conclusions: This study revealed the effect of particular metacognitive beliefs and type of coping style on suicidal behavior. This study is important for identifying risk factors and explaining how metacognitive beliefs and coping strategies are related to suicidal behavior. Maladaptive metacognitions may lead to overestimation of perceived stress and underestimation of cognitive resources and coping skills which may prevent individulas to produce adaptive coping strategies against stressful life events

AKADEMİSYENLERİN İNTERNET BANKACILIĞI HAKKINDAKİ TUTUM, DÜŞÜNCE ve DAVRANIŞLARI: ERZİNCAN ÜNİVERSİTESİ ÖRNEĞİ

Bilişim teknolojisindeki gelişmeler ve kişisel bilgisayarların yaygınlaşmasıyla birlikte günlük yaşamın bir parçası haline gelen internet bankacılığı hizmetlerinin kalitesi bankaların imajını etkilemekte dolayısıyla bu konu bankaların rekabet edebilirliklerinde stratejik bir önem kazanmaktadır. Toplumun çeşitli kesimlerin internet bankacılığı ile ilgili düşünce, tutum ve davranışlarının tespit ve analiz edilmesi, banka sektörü açısından oldukça önemlidir. Çünkü günümüzde müşteri memnuniyetini sürdürülebilir kılmak ve ayrıca rekabet edebilmek ancak hizmetlerden yararlanan kesimlerin algı ve düşüncelerinin tespit ve analiz edilmesinden geçmektedir. Bu bağlamda internet bankacılığı hizmetini sunan bankalar açısından müşterilerinin bu konudaki düşüncelerinin analiz edilmesi stratejik öneme sahiptir. Çalışma akademisyenlerin internet bankacılığı ile ilgili düşünce, tutum ve davranışlarını tespit ve analiz etme amacına odaklanmıştır. Algı ve tutumları ölçmeye yönelik yapılan çalışmalarda en çok kullanılan öznel ölçüt türü anket çalışmalarıdır. Dolayısıyla çalışmada katılımcıların internet bankacılığı konusundaki algı ve tutumları tespit ve analiz edilmeye çalışıldığı için anket yöntemi tercih edilmiştir. Bu bağlamda Mayıs 2011 tarihinde Erzincan Üniversitesi’nde görev yapan akademisyenlerin internet bankacılığı konusundaki algı ve düşüncelerini analiz edebilmek amacıyla bir alan araştırması gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın evreni Erzincan Üniversitesi’nin çeşitli birimlerinde çalışan 387 akademisyen olarak belirlenmiştir. Tesadüfî örneklem yöntemi ile belirlenen 140 akademisyen ise araştırmanın örneklemini oluşturmuştur. Araştırma kapsamında dağıtılan anket formlarından geri dönen ve tutarlı cevaplara sahip anketlerdeki veriler SPSS 17.00 programına yüklenmiş ve analiz edilmiştir

An investigation of the effect of clay type on coal flotation along with DLVO theoretical analyses

Coals generally exist with clay minerals, which are very fine-sized minerals, and adversely affect the flotation of coal. For instance, they make the coal surface hydrophilic by coating coal surfaces and therefore, they inhibit bubble-particle attachment. Clay minerals can also cause over-consumption of reagents due to their high surface area. Additionally, clay minerals can transfer into the concentrate during the flotation process by entrainment because of their low weight and small particle size, and thus, increase pulp viscosity and changing froth stability. In this study, the influence of various clay minerals (kaolinite, illite, and bentonite) on the flotation behavior of coal sample was studied in detail by conventional flotation tests. In addition, the values obtained from flotation tests were correlated with theoretical energy barrier values established with classical DLVO theory based on zeta potential values of coal and clay samples measured at different pH values. According to the results of this study, no significant effect of clay minerals was observed on coal flotation. This was probably because of the high floatability of the coal used for this study. Both the results obtained from the experiments and theoretical analysis, DLVO calculations, showed that the type of clay mineral is the main indicator parameter for coal flotation

Effect of crystallinity and surface silanol groups on rheological properties of different sepiolites

In this study, differences in the rheological properties of three different types of brown sepiolites (K1, K2, and K3) along with one beige (B) sepiolite with different physicochemical properties were explained based on their crystallinity and level of surface silanol groups. Towards this aim, SEM images, XRD and chemical analyses, cation exchange capacity (CEC), and water absorption tests were conducted along with surface area measurements and time-dependent pH profiles. The pH profiles at 3% by wt. revealed that each sepiolite sample attained the equilibrium at different times. These differences showed a parallel behavior with the degree of crystallinity. While sepiolite with better crystallinity (K1) was rather slow in reaching the equilibrium pH, the sepiolites with poor crystallinity (B and K3) reached their equilibrium pH more quickly. The rheological studies conducted with different sepiolites at 3% solids concentration exhibited time-dependent flow of the Bingham plastic model and thixotropic. Differences observed in the rheological behavior of sepiolites were found to correlate with the fiber size, CEC, surface area, and water absorption. The results further indicated that sepiolites with low crystallinity or high level of surface silanol groups (K3 and B sepiolites) show the best rheological properties

Digital image processing (DIP) application on the evaluation of iron-rich heavy mineral concentrates produced from river sand using a sequential mineral processing approach

In this study, the iron-rich heavy mineral concentrate production from river sand as a by-product of an alternative resource by gravity, magnetic separation, and flotation methods were investigated in detail. For the physical separation of the sample and increasing the Fe2O3 content, a shaking table and a wet high-intensity magnetic separator were used, respectively. The gravity and magnetic separation experiments included rougher, cleaner, and scavenger circuits. In the flotation experiments, cationic flotation with ethylenediamine under acidic conditions, and anionic flotation with sodium oleate under alkaline conditions were performed. The iron and silica content of the products obtained were determined by digital image processing (DIP) methods and compared with the classical analytical procedures. Finally, a flow chart was proposed for the processing of the ore according to the optimum enrichment parameters were determined from the experiments. The results obtained in this study show that it is possible to produce an iron-rich heavy mineral concentrate with Fe2O3 grade and recovery rate of 79.13% and 57.81%, respectively, in addition to a potential feed for the production of quartz sand and feldspar concentrates