6 research outputs found

    Meningitis caused by Neisseria Meningitidis, Hemophilus Influenzae Type B and Streptococcus Pneumoniae during 2005-2012 in Turkey A multicenter prospective surveillance study

    No full text
    Akin, Fatih/0000-0001-5725-3867; Dinleyici, Ener Cagri/0000-0002-0339-0134; Emiroglu, Melike/0000-0003-1307-0246WOS: 000348316800043PubMed: 25483487Successful vaccination policies for protection from bacterial meningitis are dependent on determination of the etiology of bacterial meningitis. Cerebrospinal fluid (CSF) samples were obtained prospectively from children from 1 month to <= 18 years of age hospitalized with suspected meningitis, in order to determine the etiology of meningitis in Turkey. DNA evidence of Neisseria meningitidis (N. meningitidis), Streptococcus pneumoniae (S. pneumoniae), and Hemophilus influenzae type b (Hib) was detected using multiplex polymerase chain reaction (PCR). In total, 1452 CSF samples were evaluated and bacterial etiology was determined in 645 (44.4%) cases between 2005 and 2012; N. meningitidis was detected in 333 (51.6%), S. pneumoniae in 195 (30.2%), and Hib in 117 (18.1%) of the PCR positive samples. Of the 333 N. meningitidis positive samples 127 (38.1%) were identified as serogroup W-135, 87 (26.1%) serogroup B, 28 (8.4%) serogroup A and 3 (0.9%) serogroup Y; 88 (26.4%) were non-groupable. As vaccines against the most frequent bacterial isolates in this study are available and licensed, these results highlight the need for broad based protection against meningococcal disease in Turkey.Novartis Vaccines and Diagnostics; GlaxoSmithKlineGlaxoSmithKlineThe study was supported by Novartis Vaccines and Diagnostics (for 5 years) and by GlaxoSmithKline (for 2 years). The authors declare that they have no other conflicts of interest

    Influenza viruses types in 2010-2011 winter season and effectiveness of oseltamivir treatment

    No full text
    2010-2011 kış sezonunda influenza benzeri semptomlarla başvuran hastalarda influenza virüs tiplerinin (influenza A, influenza B ve H1N1) dağılımı, klinik özellikleri ve tedavide oseltamivirin etkinliğinin belirlenmesidir. Gereç ve Yöntemler: Çalışmaya Ocak-Mart 2011 tarihlerinde üç farklı merkeze influenza benzeri semptomlarla başvuran 18 yaş altındaki 300 hasta dahil edildi. İnfluenza sorgulama formu oluşturulan hastaların yaşı, influenza aşı durumu, başvuru semptomlarının başlangıç ve bitiş tarihleri, komplikasyonların varlığı, antiviral tedavi ve antiviral tedavi dışındaki kullanılan ilaçlar (antipiretik, antibiyotik vb.), hospitalizasyon durumu, altta yatan kronik bir hastalık olup olmadığı kaydedildi. Tüm hastalardan influenza virüsleri için nazal sürüntü (swab) örnekleri alındı. Örneklerden influenza virüs tipleri için "reverse-transcription" polimeraz zincir reaksiyonu (RT-PCR) çalışıldı. Hastaların bir kısmına RT-PCR sonuçları beklenmeden rastgele oseltamivir tedavisi başlandı ve takibe alındı. Bulgular: Hastalarda başvuru sırasında en sık görülen semptomlar ateş (%87.3), öksürük (%84.7), burun tıkanıklığı (%86.3), burun akıntısı (%83.7), boğaz ağrısı (%32), baş ağrısı (%21.3), kas ağrısı (%16.3) idi. Hastaların 45’ine (%15) mevsimsel influenza aşısı yapılmışken, 255’inin (%85) aşısı yoktu. Hastaların 129’unda (%43) influenza RT-PCR pozitif bulundu ve bunların 71’ine oseltamivir başlanmıştı. İnfluenza pozitif grupta yer alan ve oseltamivir başlanan hastalarda ateş, öksürük, burun tıkanıklığı ve burun akıntısı süresinin istatistiksel olarak daha kısa olduğu saptandı (p<0.002). Oseltamivir tedavisinin semptomların başlangıcından itibaren ilk 48 saatte başlanmasının klinik iyileşme üzerinde daha etkili olduğu gösterildi. RT-PCR pozitifliği olan hastalardaki influenza virüsü tiplerinin dağılımına bakıldığında, 37’sinde (%28.6) H1N1, 44’ünde (%34.1) influenza A, 46’sında (%35.6) influenza B, 2’sinde (%1.5) miks etken saptandı. Etkenler arasında semptom süresi karşılaştırıldığında influenza B’de öksürük (p<0.001), burun tıkanıklığı (p<0.05) ve burun akıntısının (p<0.001) diğer etkenlere göre daha uzun sürdüğü görüldü. Sonuç: Mevsimsel influenza ve H1N1’in tedavisinde oseltamivir etkili bir ajandır. Ancak tedaviye mümkün olan en kısa sürede başlanmalı ve başlamak için test sonuçları beklenmemelidir. (J Pediatr Inf 2012; 6: 1-5)Objective: The aim of this multicentric prospective study was to evaluate the efficacy of a new bioequivalent formulation of oseltamivir for the treatment of influenza A, influenza B and H1N1 during the 2010- 2011 influenza season. Materials and Methods: We compared the symptoms and signs of 300 pediatric patients presenting to three University hospitals with an influenza-like illness, between January and March 2011. Nasal swab specimens were collected from all children and tested by reverse-transcription polymerase chain reaction (RT-PCR) for influenza viruses. After randomization, half of the participants were prescribed oseltamivir, while the other half were observed conservatively. Forty patients who were followed-up for influenza prior to the study were also included into the evaluation. Results: Influenza was confirmed by RT-PCR in 129 children, 71 of whom were prescribed oseltamivir. The durations of symptoms such as fever, cough, nasal congestion and rhinorrhea were significantly shorter for patients who were treated with oseltamivir compared with untreated patients (for all symptoms <0.002). Early initiation of oseltamivir therapy (within 48 hours of the onset of symptoms) was associated with more favorable outcomes and a earlier recovery than in patients for whom treatment was delayed (beyond 48 hours). Thirty-seven patients (28.6%) had H1N1, 44 (34.1%) had influenza A, 46 (35.6%) had influenza B, 1 (0.75%) had H1N1 plus influenza A and 1 (0.75%) had influenza A plus influenza B viruses. In the comparison of the duration of symptoms in different virus types, a statistically significant difference was only observed in patients with influenza B, who had a longer duration of cough (<0.001), nasal congestion (<0.001) and rhinorrhea (<0.001). Conclusion: Oseltamivir is an effective treatment for the management of seasonal influenza and H1N1, and should be initiated immediately without waiting for laboratory confirmation of diagnosis. (J Pediatr Inf 2012; 6: 1-5

    2010-2011 Kış sezonunda görülen influenza virüsü tipleri ve tedavide oseltamivir’in etkinliği

    No full text
    Objective: The aim of this multicentric prospective study was to evaluate the efficacy of a new bioequivalent formulation of oseltamivir for the treatment of influenza A, influenza B and H1N1 during the 2010- 2011 influenza season. Materials and Methods: We compared the symptoms and signs of 300 pediatric patients presenting to three University hospitals with an influenza-like illness, between January and March 2011. Nasal swab specimens were collected from all children and tested by reverse-transcription polymerase chain reaction (RT-PCR) for influenza viruses. After randomization, half of the participants were prescribed oseltamivir, while the other half were observed conservatively. Forty patients who were followed-up for influenza prior to the study were also included into the evaluation. Results: Influenza was confirmed by RT-PCR in 129 children, 71 of whom were prescribed oseltamivir. The durations of symptoms such as fever, cough, nasal congestion and rhinorrhea were significantly shorter for patients who were treated with oseltamivir compared with untreated patients (for all symptoms p;lt;0.002). Early initiation of oseltamivir therapy (within 48 hours of the onset of symptoms) was associated with more favorable outcomes and a earlier recovery than in patients for whom treatment was delayed (beyond 48 hours). Thirty-seven patients (28.6%) had H1N1, 44 (34.1%) had influenza A, 46 (35.6%) had influenza B, 1 (0.75%) had H1N1 plus influenza A and 1 (0.75%) had influenza A plus influenza B viruses. In the comparison of the duration of symptoms in different virus types, a statistically significant difference was only observed in patients with influenza B, who had a longer duration of cough (p;lt;0.001), nasal congestion (p;lt;0.001) and rhinorrhea (p;lt;0.001). Conclusion: Oseltamivir is an effective treatment for the management of seasonal influenza and H1N1, and should be initiated immediately without waiting for laboratory confirmation of diagnosis. (J Pediatr Inf 2012; 6: 1-5)2010-2011 kış sezonunda influenza benzeri semptomlarla başvuran hastalarda influenza virüs tiplerinin (influenza A, influenza B ve H1N1) dağılımı, klinik özellikleri ve tedavide oseltamivirin etkinliğinin belirlenmesidir. Gereç ve Yöntemler: Çalışmaya Ocak-Mart 2011 tarihlerinde üç farklı merkeze influenza benzeri semptomlarla başvuran 18 yaş altındaki 300 hasta dahil edildi. İnfluenza sorgulama formu oluşturulan hastaların yaşı, influenza aşı durumu, başvuru semptomlarının başlangıç ve bitiş tarihleri, komplikasyonların varlığı, antiviral tedavi ve antiviral tedavi dışındaki kullanılan ilaçlar (antipiretik, antibiyotik vb.), hospitalizasyon durumu, altta yatan kronik bir hastalık olup olmadığı kaydedildi. Tüm hastalardan influenza virüsleri için nazal sürüntü (swab) örnekleri alındı. Örneklerden influenza virüs tipleri için "reverse-transcription" polimeraz zincir reaksiyonu (RT-PCR) çalışıldı. Hastaların bir kısmına RT-PCR sonuçları beklenmeden rastgele oseltamivir tedavisi başlandı ve takibe alındı. Bulgular: Hastalarda başvuru sırasında en sık görülen semptomlar ateş (%87.3), öksürük (%84.7), burun tıkanıklığı (%86.3), burun akıntısı (%83.7), boğaz ağrısı (%32), baş ağrısı (%21.3), kas ağrısı (%16.3) idi. Hastaların 45’ine (%15) mevsimsel influenza aşısı yapılmışken, 255’inin (%85) aşısı yoktu. Hastaların 129’unda (%43) influenza RT-PCR pozitif bulundu ve bunların 71’ine oseltamivir başlanmıştı. İnfluenza pozitif grupta yer alan ve oseltamivir başlanan hastalarda ateş, öksürük, burun tıkanıklığı ve burun akıntısı süresinin istatistiksel olarak daha kısa olduğu saptandı (p0.002). Oseltamivir tedavisinin semptomların başlangıcından itibaren ilk 48 saatte başlanmasının klinik iyileşme üzerinde daha etkili olduğu gösterildi. RT-PCR pozitifliği olan hastalardaki influenza virüsü tiplerinin dağılımına bakıldığında, 37’sinde (%28.6) H1N1, 44’ünde (%34.1) influenza A, 46’sında (%35.6) influenza B, 2’sinde (%1.5) miks etken saptandı. Etkenler arasında semptom süresi karşılaştırıldığında influenza B’de öksürük (p0.001), burun tıkanıklığı (p0.05) ve burun akıntısının (p0.001) diğer etkenlere göre daha uzun sürdüğü görüldü. Sonuç: Mevsimsel influenza ve H1N1’in tedavisinde oseltamivir etkili bir ajandır. Ancak tedaviye mümkün olan en kısa sürede başlanmalı ve başlamak için test sonuçları beklenmemelidir. (J Pediatr Inf 2012; 6: 1-5

    Influenza viruses types in 2010-2011 winter season and effectiveness of oseltamivir treatment

    No full text
    2010-2011 kış sezonunda influenza benzeri semptomlarla başvuran hastalarda influenza virüs tiplerinin (influenza A, influenza B ve H1N1) dağılımı, klinik özellikleri ve tedavide oseltamivirin etkinliğinin belirlenmesidir. Gereç ve Yöntemler: Çalışmaya Ocak-Mart 2011 tarihlerinde üç farklı merkeze influenza benzeri semptomlarla başvuran 18 yaş altındaki 300 hasta dahil edildi. İnfluenza sorgulama formu oluşturulan hastaların yaşı, influenza aşı durumu, başvuru semptomlarının başlangıç ve bitiş tarihleri, komplikasyonların varlığı, antiviral tedavi ve antiviral tedavi dışındaki kullanılan ilaçlar (antipiretik, antibiyotik vb.), hospitalizasyon durumu, altta yatan kronik bir hastalık olup olmadığı kaydedildi. Tüm hastalardan influenza virüsleri için nazal sürüntü (swab) örnekleri alındı. Örneklerden influenza virüs tipleri için "reverse-transcription" polimeraz zincir reaksiyonu (RT-PCR) çalışıldı. Hastaların bir kısmına RT-PCR sonuçları beklenmeden rastgele oseltamivir tedavisi başlandı ve takibe alındı. Bulgular: Hastalarda başvuru sırasında en sık görülen semptomlar ateş (%87.3), öksürük (%84.7), burun tıkanıklığı (%86.3), burun akıntısı (%83.7), boğaz ağrısı (%32), baş ağrısı (%21.3), kas ağrısı (%16.3) idi. Hastaların 45’ine (%15) mevsimsel influenza aşısı yapılmışken, 255’inin (%85) aşısı yoktu. Hastaların 129’unda (%43) influenza RT-PCR pozitif bulundu ve bunların 71’ine oseltamivir başlanmıştı. İnfluenza pozitif grupta yer alan ve oseltamivir başlanan hastalarda ateş, öksürük, burun tıkanıklığı ve burun akıntısı süresinin istatistiksel olarak daha kısa olduğu saptandı (p<0.002). Oseltamivir tedavisinin semptomların başlangıcından itibaren ilk 48 saatte başlanmasının klinik iyileşme üzerinde daha etkili olduğu gösterildi. RT-PCR pozitifliği olan hastalardaki influenza virüsü tiplerinin dağılımına bakıldığında, 37’sinde (%28.6) H1N1, 44’ünde (%34.1) influenza A, 46’sında (%35.6) influenza B, 2’sinde (%1.5) miks etken saptandı. Etkenler arasında semptom süresi karşılaştırıldığında influenza B’de öksürük (p<0.001), burun tıkanıklığı (p<0.05) ve burun akıntısının (p<0.001) diğer etkenlere göre daha uzun sürdüğü görüldü. Sonuç: Mevsimsel influenza ve H1N1’in tedavisinde oseltamivir etkili bir ajandır. Ancak tedaviye mümkün olan en kısa sürede başlanmalı ve başlamak için test sonuçları beklenmemelidir. (J Pediatr Inf 2012; 6: 1-5)Objective: The aim of this multicentric prospective study was to evaluate the efficacy of a new bioequivalent formulation of oseltamivir for the treatment of influenza A, influenza B and H1N1 during the 2010- 2011 influenza season. Materials and Methods: We compared the symptoms and signs of 300 pediatric patients presenting to three University hospitals with an influenza-like illness, between January and March 2011. Nasal swab specimens were collected from all children and tested by reverse-transcription polymerase chain reaction (RT-PCR) for influenza viruses. After randomization, half of the participants were prescribed oseltamivir, while the other half were observed conservatively. Forty patients who were followed-up for influenza prior to the study were also included into the evaluation. Results: Influenza was confirmed by RT-PCR in 129 children, 71 of whom were prescribed oseltamivir. The durations of symptoms such as fever, cough, nasal congestion and rhinorrhea were significantly shorter for patients who were treated with oseltamivir compared with untreated patients (for all symptoms p&lt;0.002). Early initiation of oseltamivir therapy (within 48 hours of the onset of symptoms) was associated with more favorable outcomes and a earlier recovery than in patients for whom treatment was delayed (beyond 48 hours). Thirty-seven patients (28.6%) had H1N1, 44 (34.1%) had influenza A, 46 (35.6%) had influenza B, 1 (0.75%) had H1N1 plus influenza A and 1 (0.75%) had influenza A plus influenza B viruses. In the comparison of the duration of symptoms in different virus types, a statistically significant difference was only observed in patients with influenza B, who had a longer duration of cough (p&lt;0.001), nasal congestion (p&lt;0.001) and rhinorrhea (p&lt;0.001). Conclusion: Oseltamivir is an effective treatment for the management of seasonal influenza and H1N1, and should be initiated immediately without waiting for laboratory confirmation of diagnosis. (J Pediatr Inf 2012; 6: 1-5
    corecore