161 research outputs found

    STEM Pedagogical Content Knowledge Scale (STEMPCK): A Validity and Reliability Study

    Get PDF
    The aim of this study was to develop the STEM Pedagogical Content Knowledge Scale (STEMPCK Scale). Exploratory and confirmatory factor analyses were conducted to examine the structural validity of the scale. Exploratory factor analysis of the scale was conducted using data from 443 preservice teachers who were studying to become science teachers, preschool teachers, elementary school teachers, and mathematics teachers. The confirmatory factor analysis of the scale was conducted using data from 212 students who were enrolled in the same departments. The scale was administered to 655 preservice teachers in total. To determine the reliability of the scale, the Cronbach’s Alpha internal consistency coefficient, the corrected total item correlation, and the significance of the differences between the item averages of the top 27% and bottom 27% were examined by t-test. According to the results obtained, the STEMPCK Scale consists of six factors: 21st-Century Skills, Pedagogical Knowledge, Mathematics, Science, Engineering, and Technology. The scale included 56 items. The Cronbach’s Alpha values of the factors ranged from 0.878 to 0.90, and the corrected item total score correlations ranged from 0.306 to 0.895. The results of the t-test showed that all the differences between the mean scores of the top 27% and bottom 27% on the items were significant. The results of the analyses indicate that the instrument has reasonable internal consistency and that the theoretical structure was supported by empirical data. These results indicate that the STEMPCK Scale is an appropriate tool for measuring preservice teachers’ STEM pedagogical content knowledge. Implications and suggestions for further studies are included

    A Period Analysis on Values Shaped by Culture: Turkish and Armenian Women's Clothing

    Get PDF
    Written works such as miniatures, engravings and travel books, which contain visuals related to the Ottoman State, are considered to be documents bearing witness to history and imparting information about the daily life of the Ottoman Empire. These documents contain visuals of the people living in the Ottoman State, imparting, among other information, clues on the characteristics of the clothes of the period. In the Ottoman state cultural interaction often overrode attempts to create boundaries in the forms of clothing belonging to distinct communities. The resulting similarities in clothing form the starting point of this study. Focusing on the examination of clothes belonging to Turkish and Armenian women who lived in the Ottoman Empire in the18th and 19th centuries, this study aims to determine the similarities and differences between the clothing cultures of the two communities. A total of 22 images reflecting the everyday clothing of Turkish and Armenian women were examined with the help of a clothing examination form repared by the researchers. The visuals were analyzed according to form and usage, design features were explained, and the similarities and differences between the women's garments were interpreted

    Türk televizyon dizilerinde oryantalizmin etkisi : Muhteşem Yüzyıl örneği

    Get PDF
    06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.Oryantalist çalışmalar geçmişten günümüze kadar metin, resim, film, medya aktarımı ve sosyal medya araçlar ile Doğuyu yeniden kurgulamakta ve üretmektedir. Dünyaya bakışımızı şekillendirebilen, izleyicilerin algılarını değiştirebilen, düşünce ve karar mekanizmalarını etkileyebilen medya kültür ürünleri "biz" ve "ötekiler" algısını oluşturan oryantalizmin kurduğu Doğu kurgusu sorununu ortaya çıkarmıştır. Doğulu toplumların da kendileri hakkındaki bilgilere Batılı bakış açısı ile yaklaşmaları self oryantalizmi meydana getirmektedir ve kendi toplumuna yabancılaşan Doğulunun ortaya koyduğu ürünler oryantalist batı bilgisi içerisinde şekillenmektedir. Bu araştırma ile self oryantalizm bağlamında tarihi olayların ve tarihi kişilerin yeniden üretilmesi değerlendirilecek ve Türk televizyon dizilerinde oryantalist söylemin nasıl yansıtıldığı tespit edilmeye çalışılacaktır. Bu bağlamda oryantalist tarih yorumu, konusunu ve kurgusunu tarihten almış olan "Muhteşem Yüzyıl" dizisi örneği ile Osmanlı tarihi gösterilirken mekân, tasarım, giyim kuşam, harem hayatı, davranış biçimleri gibi belli temalar üzerinden oryantalist kurgular değerlendirilecektir. Araştırma nitel tekniklerle gerçekleştirilecektir. Literatür çalışması ile araştırmanın kuramsal ve kavramsal bir arka planı oluşturulacak, araştırma tekniği olarak doküman incelemesi uygulanacak ve elde edilen bilgiler tartışılacaktır.Orientalist works have rebuilt and recreated the East by transferring texts, paintings, movies, media and by virtue of social media tools from the past until today. Cultural media products which can shape our vision of the world, change the perception of the audience and affect the thought and decision thereof have led to the creation of the issue of East fiction founded by Orientalism which has brought about the perception of "us" and "others". Approach of Eastern societies to information as to themselves with the Western view leads to self-orientalism, and products created through Eastern individuals who are alienated to their society are shaped in the orientalist western information. This research hereby will evaluate the recreation of historical events and historical figures within the context of self-orientalism and try to determine how orientalist discourse is reflected in the Turkish television series. In this context, history of Ottoman history will be revealed by virtue of the "Magnificent Century" serial case which has taken the orientalist interpretation of history as well as the subject and fiction thereof from history while orientalist fictions will be evaluated through specific themes such as space, design, clothing, harem life and ways of behaviour. The research will be carried out by virtue of qualitative techniques. A theoretical and conceptual background of the research will be created thanks to literature studies while document review will be applied as the research technique and the information obtained will be discussed

    COVID-19 Pandemisi Sırasında Yetişkin Bireylerde El Hijyen Davranışları: Ne Değişti?

    Get PDF
    Hand washing is vital to prevent the spread of the agent from person to person during epidemic periods and to reduce the impact of the pandemic on people’s lives, health, livelihoods and health system. Objective: This study was conducted to examine the hand hygiene behavior of adults during the COVID-19 pandemic period. Methods: This descriptive and cross-sectional study was completed between 15 October 2020 and 30 November 2020 via Google Forms with 627 adult individuals. The data were collected with a questionnaire form created by the researchers as a result of the relevant literature review. Results: During the pandemic period, 91.4% of the participants stated that the habit of hand washing increased. It was observed that handwashing status of participants during the pandemic process changed in terms of age group, gender and those who considerg hand hygiene important in combating the epidemic (p<.05). When handwashing behavior of the participants during the COVID-19 pandemic was examined, it was found that only 14.5% of the participants washed their hands before entering a toilet. Nearly all of the participants (96.7%) stated that they wash their hands after using a toilet, 92.7% after coming from outside, 84.1% after shopping, and more than half (52.2%) after meeting with friends or relatives. Conclusions: During the COVID-19 pandemic, awareness of adult individuals about the importance of proper hand hygiene has changed. Handwashing behaviors of individuals in the society change during the pandemic period and this requires the attention of health professionals in particular.El yıkama, salgın dönemlerinde etkenin kişiden kişiye yayılmasını önlemek ve pandeminin bireylerin yaşamı, sağlığı, geçim kaynakları ve sağlık sistemi üzerindeki etkisini azaltmak için hayati önem taşımaktadır. Amaç: Bu çalışma, COVID-19 pandemi döneminde yetişkinlerin el hijyeni davranışlarını incelemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Tanımlayıcı ve kesitsel tipteki bu araştırma 15 Ekim 2020 - 30 Kasım 2020 arasında Google Forms aracılığıyla 627 yetişkin birey ile tamamlanmıştır. Veriler, ilgili literatür taraması sonucunda araştırmacılar tarafından oluşturulan anket formu ile toplanmıştır. Bulgular: Pandemi döneminde katılımcıların %91.4’ü el yıkama alışkanlığının arttığını belirtmektedir. Katılımcıların pandemi sürecinde el yıkama durumlarının yaş grubu, cinsiyet ve salgınla mücadelede el hijyenine önem verenlere göre değiştiği görülmektedir (p<.05). Katılımcıların COVID-19 pandemisi sırasında el yıkama davranışları incelendiğinde, katılımcıların sadece %14.5’inin tuvalete girmeden önce ellerini yıkadığı tespit edilmiştir. Katılımcıların %96.7’si tuvaleti kullandıktan sonra, %92.7’si dışarıdan geldikten sonra, %84.1’i alışveriş yaptıktan sonra ve yarısından fazlası (%52.2) arkadaş veya akraba ile görüştükten sonra ellerini yıkadığını belirtmiştir. Sonuç: COVID-19 pandemisi sırasında yetişkin bireylerin uygun el hijyeninin önemine ilişkin farkındalıkları değişmiştir. Pandemi döneminde toplumdaki bireylerin el yıkama davranışları değişmekte ve bu durum özellikle sağlık profesyonellerinin dikkatini gerektirmektedir

    İslam Düşüncesinde Avâm-Havâs Ayrımı

    Get PDF
    ‘Avâm-havâs ayrımı, felsefî literatürde insanların hakikati anlama seviyelerindeki farklılığını gösteren genel bir ayrımdır. Bu ayrımı Antik Yunan felsefesinde Eflatun'a kadar geri götürülebilmek mümkündür. Eflatun'un felsefi düşüncesini kitaplara yazmaktan çekinmesi, Aristotoles'in ehil olmayanlara ulaşma ihtimaline karşı eserlerinde kapalı ifadeler ve semboller kullanması ‘avâm-havâs ayrımının bir neticesidir. İslam düşüncesinde ise bu ayrım, Kur'ân'da bahsedilen hikmet, güzel öğüt ve mücadele şeklindeki üç hitap tarzı ve peygamberin bu hitap tarzlarına göre insanlara tebliğde bulunması ile ilişkilendirilerek işlenmiştir. Bu çalışmadaki amaç, hakikatin her seviyedeki insana nasıl aktarılması gerektiğini İslam filozof ve düşünürlerinin ‘avâm-havâs ayrımına dair değerlendirmeleri üzerinden ortaya koymaktır. Çalışma içerisinde; İslam filozof ve düşünürlerini ‘avâm-havâs ayrımına götüren sebeplerin ne olduğu; onların bu ayrımın gerekliliğini hangi argümanlar üzerinden açıkladıkları; ‘avâm-havâs ayrımının neden önemli olduğu sorularına da cevap bulunmaya çalışılacaktır. Kavramlara yüklenen anlamların önemine binaen ilk olarak ‘avâm ve havâs kavramlarının sözlük ve ıstılâhî manalarına yer verilmiştir. Halk, sıradan insanlar ve halkın aşağı tabakasını ifade etmek üzere kullanılan ‘avâm, taklide dayalı bir yaşam ve inanç sistemini benimsemiş olan, hayatın hakikatine vakıf olamayan bilgisiz toplumu niteleyici bir terimdir. Seçkinler, ileri gelenler diye tanımlanan havâs ise hakikati kavrama gayretinde olan, yaşamını ve inancını bilgiye dayandıran ve yaptıklarının şuurunda olan aydın zümresini temsil etmektedir. Kelime ve ıstılâhî anlamdan sonra bu ayrımın tarihsel arka planına değinilmiştir. Ardından doğrudan bu ayrımı ele alan İslam filozof ve düşünürlerinin görüşleri temel eserlerine başvurularak incelenmiştir. Bunlar Fârâbî, İhvân-Safâ, İbn Sînâ, Râgıb el-İsfahânî, Gazzâlî, İbn Tufeyl, İbn Rüşd, İbnü'n-Nefîs'tir. Fârâbî'nin siyaset felsefesine ilişkin düşüncelerini serdettiği eserlerinde ‘avâm-havâs ayrımını açık bir şekilde görmek mümkündür. O, erdemli şehrin iki gruba ayrıldığını, hakikati kavramaları için kullanılacak yöntemlerin farklılığını ve mutluluğa değişik şekillerde ulaşacaklarını dile getirmek suretiyle bu ayrımı ele almaktadır. İhvân-ı Safâ ise insanların farklı gruplardan oluştuğunu zikrederek ‘avâm-havâs ayrımına gitmekte ve ilimleri de buna göre tasnif etmektedir. Bunun yanı sıra onlar, Peygamberlerin de Allah'ın kelamını insanlara aktarırken bahsi geçen ayrıma dikkat ettikleri söylemektedirler. Yine İhvân-ı Safâ'nın bu ayrımı, zâhir-batın ayrımı ile ilişkilendirdiği de görülmektedir. İbn Sînâ'nın peygamberlik ve mead anlayışı bu ayrımı net bir şekilde olarak ortaya koymaktadır. Filozof, hakikati anlatmada tedriciliğin tercih edilmesi gerektiğini düşünmektedir. Gazzâlî, ‘avâmın da kendi seviyelerine uygun olmayan ilimleri talep etmemeleri gerektiğini ve ‘avâma düşenin işi ehline teslim etmek olduğunu söylemektedir. İslam düşüncesi içerisinde hem hikmet bilgisi hem de dini bilginin zahirî ve bâtınî şeklinde iki yönlülük arz ettiği ve bâtınî yönünü öğrenmenin yalnızca havâs için gerekli olduğu fikrinin hâkim olduğundan söz edilebilir. Genel olarak ‘avâm-havâs ayrımıyla yanlış kişilere aktarılan bilgilerle ortaya çıkacak olan yanlış anlaşılmanın önüne geçilmesi ve ehil olmayan kişilerce hakikatin ziyan edilmesinin önlenmesi hedeflemektedir. İslam düşünürlerinin çoğunluğu ‘avâmı tahayyül ehli, havası ise tasavvur ehli olarak da isimlendirmektedir. Dinî ve felsefî hakikatler anlatılırken de bu yöntemlerin dikkate alınması gerektiğini düşünmektedirler. Ayrıca onlar, peygamberin topluma hitap tarzının mükemmelliğini de vurgulamaktadır. Peygamberlerin dinî hakikatleri anlatmak üzere kullandıkları semboller, benzetmeler ya da filozofların bazı hakikatleri anlatmak için tercih ettikleri metaforlar veya sembolik hikayeler ‘avâm-havâs ayrımının bir ürünü olarak görülebilir. İbn Tufeyl'in Hayy örneğinde görüldüğü üzere ‘avâma hakikatin açık bir şekilde anlatılması onların doğru yoldan sapmasına neden olabilmektedir. Bu sebeple de anlayış seviyelerine göre insanlara hakikatin anlatılması gerekmektedir. Bu ayrıma dair İslam düşünürlerinin fikirlerinin, zaman ve mekanlar değişse de insanların farklı istidatlara sahip olduğu ve anlayış seviyelerinin aynı olmadığı gerçeği açısından önemini koruduğunu söylemek mümkündür. Dolayısıyla İslam düşünürlerinin işaret ettikleri sakıncalar da göstermektedir ki hakikati insanlara aktarma çabasının tam olarak amacına ulaşabilmesi için bu ayrımın önemli olduğu düşünülmektedir

    Ergenlerde Sosyal Güvende Hissetme ve Memnuniyet Ile Problemli Internet Kullanimi Arasindaki Ilişkide Sosyal Medya Tutumlarinin Aracilik Rolü

    Get PDF
    DergiPark: 437878trakyasobedBuaraştırmada, ergenlerdeki sosyal güvende hissetme ve memnuniyet ile problemliinternet kullanımı arasındaki ilişkide sosyal medya tutumlarının aracı rolününincelenmesi ve bu konuda yapılacak yeni çalışmalara yol göstermesiamaçlanmıştır. Araştırmaya 2016-2017 eğitim öğretim yılında, Erzurum İli,Palandöken İlçesi’nde bulunan liselerin 9.,10.,11. ve 12. sınıflarında öğrenimgören toplam 461 öğrenci katılmıştır. Araştırma verilerinin analizinde, SPSS21.0 paket programından yararlanılarak frekans dağılımları, t testi, PearsonMomentler Çarpımı Korelasyon ve Hiyerarşik Regresyon Analizleri kullanılmıştır.Buaraştırmada verileri toplamak için “Problemli İnternetKullanım Ölçeği – Ergen Formu”, “Sosyal Güvende Hissetme ve Memnuniyet Ölçeği”,“Sosyal Medya Tutum Ölçeği” ve ergenlerin demografik özelliklerinin eldeedilmesi için “Kişisel Bilgi Formu” kullanılmıştır. Araştırma sonucunda,ergenlerde sosyal güvende hissetme ve memnuniyet ile problemli internetkullanımı arasındaki ilişkide sosyal medya tutumlarının (paylaşım ihtiyacı vesosyal yetkinlik alt boyutları) aracı rolü olduğu görülmüştür. Ayrıca, sosyalgüvende hissetme ve memnuniyet ile problemli internet kullanımı arasındanegatif yönde; sosyal medya tutumlarının da hem sosyal güvende hissetme ve memnuniyetile hem de problemli internet kullanımı ile arasında pozitif yönde ilişkilersaptanmıştır. The purposes of this study are to examinewhether or not there is a mediator role of social media attitudes on therelationship with problematic internet use and social safeness and pleasure ofadolescents and to lead new studies. 461 high school students who were educated(9th, 10th, 11th and 12th grades) at high schools located in Erzurum, Turkey inthe 2016 -2017 academic year were enrolled in this study. In order to analysingthe data, frequency distribution, t Test, Pearson Product Moment CorrelationCoefficient and Hierarchical Regression Analyses were used by using SPSS 21.0.In order to collect data from the participants “Problematic Internet UsageScale – Adolescent”, “Social Safeness and Pleasure Scale”, “Social MediaAttitudes Scale” and also to get demographical information “DemographicalInformation Form” were used. At the end of the study, the meaningful mediatorrole of social media attitudes (sub dimensions are social competence and needfor sharing) on the relationship between problematic internet use and socialsafeness and pleasure on adolescents was seen. Also, there were positiverelationships between social safeness and pleasure and social media attitudes;problematic internet use and social media attitudes. Beside there was anegative relationship between social safeness and pleasure and problematicinternet use

    Religious Life in Famagusta

    Get PDF
    DergiPark: 326054trakyasobedKuzey Kıbrıs’ın Mağusa kentinde yaşayan gençlerin dini ve sosyal hayatı, teorik ve pratik yöntemler kullanılarak incelenmiştir. Bu amaçla hazırlanan anket formunda; dini yaşantı, inanç, ibadet ve davranışları betimleyici sorulara yer verilmiştir. Bu çalışma giriş bölümünden sonra üç bölümden oluşmaktadır. Araştırmanın giriş bölümünde konunun amaç ve önemi, hipotez ve varsayımları ile sınırlıkları hakkında genel bilgiler verilmiştir. Birinci bölüm; “Teorik Çerçeve” başlığı altında, “Kıbrıs Hakkında Genel Bilgiler” ve “Temel Kavramlar” olmak üzere iki ana başlık ve alt başlıklardan oluşmaktadır. İkinci bölümde araştırma metodu ve teknikleri, evren ve örneklem, bilgi formunun hazırlanması ve uygulanması ile verilerin toplanması ve yorumlanması sürecine dair genel bilgilere yer verilmiştir. Üçüncü bölümde ise anket formunun analiz ve bulgularından elde edilen sonuçlar yer almaktadır. Son olarak sonuç, kaynakça ve eklere yer verilmiş, anket formu eklenmiştirTheoretical and practical methods were used in order to examine religious and social life of young people who live in Famagusta. A survey prepared fort his purpose has been applied to a sample group of people. Questionnaire Form includes questions about religious life, belief, prayers and behaviours. This work consists of three chapters with the exception of introduction. Introduction gives general information about the study’s aim and importance, hypothesis –assumptions and its restrictions. The First chapter consists of two main titles and subtitles under the title of Theoretical Frame. “General Information about Cyprus” and “Basic Notions” are the two main headings of the first chapter. Research methods and technics, population and sample, preparation and application of the verse form, reports on data collecting and interpretation appear in the Second Chapter. The Chapter Third tackles with the results of the survey analyze and findings. Lastly, conclusion comes with the bibliography, appendix, survey for
    corecore