Synthesis of phosphazene containing polymer via ATRP method and investigation of dielectric properties

Bu çalışmada önce, 2,2-bis[(4-(klorasetiloksi)imino)-2-metoksifenoksi)-4,4,6,6,-bis[spiro(2’,2’’-dioksi1’,1’’- bifenilil)siklotrifosfazen sentezlendi. Sentezlenen fosfazen türevi, metil metakrilat ve n-bütil metakrilat monomerlerinin ATRP metoduyla polimerleşme reaksiyonlarında başlatıcı olarak kullanıldı. Sentezlenen maddelerin yapı karakterizasyonunda FT-IR, 1H ve 31P-NMR teknikleri kullanıldı. Termal davranışları DSC ve TGA ile ölçüldü. Ortalama molekül ağırlıkları ve heterojenlik indisleri GPC aletiyle ölçüldü. Sentezi yapılan polimerlerin dielektrik ölçümleri, impedans analizör cihazıyla, dielektrik sabiti, dağıtma faktörü gibi dielektrik davranışları sabit sıcaklıkta 50 Hz ile 2000 Hz frekans aralığında ölçülmüştür.In this work, 2,2-bis [(4- (chloracetyloxy) imino) -2-methoxyphenoxy) -4,4,6,6- bis [spiro (2 ', 2' '- dioxy-1', 1''- biphenylyl) cyclotriphosphazene was synthesized and it was used as an initiator in the polymerization reactions of methyl methacrylate and n-butyl methacrylate monomers via ATRP method. The structure and the thermal behavior of synthesized materials were analyzed by FT-IR, 1H, 31P-NMR, DSC and TGA techniques. The average molecular weights and heterogeneity indices were measured by GPC instrument. Dielectric measurements of the synthesized polymers such as dielectric constant, dispersion factor, at constant temperature in the frequency range of 50 Hz to 2000 Hz were measured by the impedance analyzer device

Pulmonary Cement Embolism following Percutaneous Vertebroplasty

Percutaneous vertebroplasty is a minimal invasive procedure that is applied for the treatment of osteoporotic vertebral fractures. During vertebroplasty, the leakage of bone cement outside the vertebral body leads to pulmonary cement embolism, which is a serious complication of this procedure. Here we report a 48-year-old man who was admitted to our hospital with dyspnea after percutaneous vertebroplasty and diagnosed as pulmonary cement embolism

Halkımızın teratoloji hakkındaki farkındalığı

Amaç: Bu çalışma ile çevresel etkenlerden kaynaklanan doğumsal bozuklukları ve anormal prenatal gelişmeyi inceleyen ve doğumsal defektleri önlemenin araştırmalarını yapan bilim dalı olan teratoloji hakkında halkımızın neler bildiğini ve konu ile ilgili farkındalıklarını araştırmayı amaçladık. Gereç ve Yöntem: Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sağlık hizmeti almak üzere başvuran hasta ve hasta yakınlarından oluşan, yaşları 18 - 79 arasında değişen, eşit sayıda kadın ve erkekten oluşan toplam 400 katılımcıya anket uygulaması yapıldı. Elde edilen veriler ortalama ± standart sapma ve yüzde olarak özetlendi. Bulgular ve Sonuç: Yapılan anket çalışmasında homojen olmayan sonuçlar elde edildi. Bu verilere göre katılımcıların ölü ya da sakat doğumların sebepleri, röntgen, tomografi vb. kullanımının anne karnındaki bebeğe etkileri, ilaçların yan etkilerine dikkat etme, akrabalık derecesinin hastalıklı doğumlara etkisi konularında belirli düzeyde fikir sahibi oldukları saptandı. Anne karnındaki bebeğin hastalıklara karşı en duyarlı olduğu gebelik dönemi hakkında ise yeterli bilgi düzeyine sahip olmadıkları belirlend

Group A streptococcal infection cases during influenza season 2016

Objective: Even though mixed bacterial-viral infections are very common in other respiratory tract conditions such as acute otitis media and pneumonia, concurrent GAS–influenza virus pharyngotonsillitis is generally not considered. We share our experience of mixed infection of GAS and influenza in children with this report. Methods: The rapid antigen test for streptococcus group A (Quidel, USA) was applied to the throat samples. The throat samples were also cultured in sheep blood agar at 37 °C for 24 h incubation. The rapid antigen test for influenza (Quidel, USA) was applied to the nasal samples at the same time. Results: Between January and April 2016, among 541 children, 11 cases had concurrent influenza and GAS; 3 cases with influenza B and 8 cases with influenza A. Conclusion: There is a number of data alerting the clinicians about bacterial coinfections because of the rapid progression to severe illnesses

Can Mean Platelet Volume be Used as a Marker in Children with Acute Appendicitis?

Introduction: The primary aim of this study was to investigate the diagnostic value of mean platelet volume (MPV) in the diagnosis of acute appendicitis and the effect of the presence of complication on MPV values in children with acute appendicitis. Methods: Mean MPV values were retrospectively compared between children who were diagnosed with acute appendicitis by clinical and pathological methods and healthy children (n=51). Children with peritonitis, necrosis, perforation and/or abscess were classified as complicated appendicitis. Mean MPV values were compared between children with and without complicated appendicitis. Statistical analyses were performed by student’s t-test, the Kruskal-Wallis, and Mann-Whitney U tests. Results: The mean age of the children (n=43, 68% was male) was 8.7±4.0 years (range: 1-17). The children were divided into 3 age subgroups: ≤3 years (n=7), 4-9 years (n=13), and 10-16 years (n=23). Complicated appendicitis was detected in 71.4%, 30%, and 21% of children in ≤3 years, 4-9 years, and 10-17 years subgroups, respectively. Complicated and noncomplicated appendicitis was detected in 12 (28%) and 31 (72%) children, respectively. Mean MPV values were not significantly different between children with (9.4±0.5 fL) and without (9.3±0.6 fL) acute appendicitis (p>0.05). Mean MPV values were not significantly different between complicated (9.5±0,5 fL) and noncomplicated (9.4±0.4 fL) groups (p>0.05). Conclusion: It was observed that MPV is not a suitable marker for acute appendicitis in children in the first nine years of life. Additionally, MPV is not useful to discriminate between complicated and noncomplicated appendicitis in children aged between 1 and 17 years

GÜMÜŞ NANOTELLERLE (AgNT) SULARDAN E.COLİ GİDERİMİNİN ARAŞTIRILMASI

Dünya genelinde her yıl 1,8 milyar insan kontamine içme suyu kullanmakta, bu sebeple, her yıl 502 bin kişi kirli su tüketimi kaynaklı hastalıklardan dolayı ölmektedir (WHO, 2016). Dolayısıyla temiz içme suyu temini için patojenlerin dezenfeksiyonu gerekli ve önemlidir. Bu kapsamda çeşitli uygulamalar olmakla birlikte, bu yöntemler dezenfeksiyon yan ürünleri oluşturabilmekte, yüksek enerji kullanmakta ve(ya) yüksek maliyetli olabilmektedir. Dolayısıyla alternatif dezenfeksiyon yöntemleri araştırılmaktadır. Son yıllarda yapılan çalışmalar nano-gümüşün suların dezenfeksiyonunda kullanılabileceğini göstermiştir. Fakat bu alanda henüz anlaşılamamış ve araştırılması gereken noktalar bulunmaktadır.Bu projenin amacı, nano-gümüş ile oluşturulan nanotel (AgNT) folyo kullanılarak sulardan E.coli gideriminin araştırılmasıdır. AgNT ve/veya AgNP, literatürdeki çalışmalarda, bir destek malzemesinin yüzeyine kaplanarak kullanılmaktadır. Bu çalışmada ise kullanılacak malzeme gümüş nanotellerin (AgNT’lerin) birbirine bağlanmasıyla elde edilen ve ‘gümüş nanotel folyo’ olarak adlandırılan, dolayısıyla herhangi bir destek malzemesi içermeyen, tekil bir malzemedir. Projenin amaçları kapsamında, AgNT folyo ile E.coli’nin arıtım verimi, arıtım yöntemi ve folyodan gümüş salınımı araştırılacaktır. Ayrıca AgNT folyonun üretiminde çeşitli modifikasyonlar (farklı kalınlıkta AgNT folyo kullanımı, vb.) uygulanarak, AgNT folyonun arıtım veriminin geliştirilmesi araştırılacaktır

Pulmonary Cement Embolism following Percutaneous Vertebroplasty

Percutaneous vertebroplasty is a minimal invasive procedure that is applied for the treatment of osteoporotic vertebral fractures. During vertebroplasty, the leakage of bone cement outside the vertebral body leads to pulmonary cement embolism, which is a serious complication of this procedure. Here we report a 48-year-old man who was admitted to our hospital with dyspnea after percutaneous vertebroplasty and diagnosed as pulmonary cement embolism