61 research outputs found
Yukarı Mezopotamya’nın “Altın Üçgeni”nde Kültür Turizmi
Günümüzde yaşanan teknolojik gelişmeler ile küreselleşme, insanların eski medeniyetlerin yaratmış olduğu farklı kültürel değerleri görmesine olanak sağlayarak kültür turizminin öne çıkmasını sağlamıştır. Zamanla artan turist yoğunluğu, turizm anlayışının farklılaşması ve bölgelerin en iyi şekilde tanıtılması gerekliliği turizmin çeşitlendirilmesine yönelik çalışmalar yapılması zorunluluğunu meydana getirmiştir.Anadolu’nun Mezopotamya’ya açılan kapısı olan ve Yukarı Mezopotamya’nın en kuzeyini oluşturan Güneydoğu Anadolu Bölgesi etnik, dinsel çeşitliliği ve önemli ticaret yolları üzerinde olması sebebiyle kültürel etkileşimin yoğun bir şekilde yaşandığı bir bölge olarak kültür turizminin alt kollarından olan; birbirlerini birçok açıdan kapsayan ve birbirleriyle ortak noktalarda kesişen inanç turizmi, arkeoturizm ve kültürel miras turizmi açısından oldukça önemli bir potansiyel taşımaktadır. Bu durum, özellikle turizm çevresinde “Mezopotamya’nın Altın Üçgeni” ifadesi kullanılarak bölgenin öne çıkarılmaya çalışılmasından da anlaşılmaktadır.Tez çalışması kapsamında bölgede “Altın Üçgen” ifadesini ortaya çıkaran tarihsel geçmiş ve köklü uygarlıkların meydana getirdiği kültürel varlıklar, bölgenin kültür turizmi potansiyelinin tanıtılması gerektiği düşüncesiyle kültür turizminin çeşitlendirilmesi sonucu yer edinen inanç turizmi, arkeoturizm ve kültürel miras turizmi açısından ele alınarak, turist rehberliği literatürüne interdisipliner bölgesel bir kültür okuması kazandırılmaya çalışılmıştır
The influence of accountability on negotiation processes and outcomes in family businesses
This study explored the concept of accountability and its influence on negotiation processes and outcomes in family businesses. Data for the research was collected through semi-structured interviews with seven family member managers in five family businesses in Turkey. The Family Business Commitment Scale by Carlock and Ward (2001) was also employed as a tool to assess commitment to the family firm. Interview data was content analyzed to reach three sets of findings: level of accountability of the interviewee, nature of the negotiation process and nature of the negotiation outcome. Accountability findings were determined by codifying relevant data on a scale of 1-5. Nature of the negotiation process was established through the use of the Bargaining Process Analysis (Walcott and Hopmann, 1975) in terms of whether cooperative or competitive processes characterize the negotiations. Finally, negotiation outcomes were determined through the methods used by Beriker and Pegg (2000) in terms of whether they are competitive or cooperative. Findings revealed that relationships can be established between certain components of accountability and negotiation processes and outcomes. These components were answerability, influence of family on business, family-business congruence and existence of a social relationship with the negotiation counterpart. It was seen that these components of accountability lead the negotiators to go through mixed-motive processes, where they will look neither too dominating nor too strong and finally reach satisfactory outcomes that they can easily account for. It was also observed that pressure is a strong force that is influential on accountability, however the exact implications of pressure within the context of this study could not be isolated
Antinociceptive and anxiolytic-like effects of some compounds carrying benzothiazole ring
Bu çalışmanın amacı benzotiyazol halkası taşıyan bazı bileşiklerin antinosiseptif ve anksiyolitik-benzeri etkilerinin
incelenmesidir. 40 mg/kg dozda uygulanan test bileşiklerinin antinosiseptif etkileri kuyruk sıkıştırma, sıcak plaka ve
asetik asid ile indüklenen kıvranma testleri ile araştırılmıştır. Bileşiklerin anksiyolitik-benzeri etkilerini incelemek
için delikli tahta ve yükseltilmiş artı labirent testleri gerçekleştirilmiştir. Farelerin motor koordinasyonlarını
değerlendirmek üzere Rota-rod cihazı kullanılmıştır. Deneyler sonucunda 3f, 3g ve 3h kodlu bileşiklerin kuyruk
sıkıştırma ve sıcak plaka testlerinde hayvanların reaksiyon sürelerini artırdığı ve 3e kodlu bileşiğin ise asetik asid ile
indüklenen kıvranma testinde farelerin kıvranma sayılarını azalttığı belirlenmiştir. Diğer yandan, 3f, 3g ve 3h kodlu
bileşikler delikli tahta testinde farelerin ilk baş daldırma sürelerini kısaltırken toplam baş daldırma sayılarını
artırmıştır. Yükseltilmiş artı labirent testinde ise aynı türevlerin farelerin açık kola giriş sayılarının ve açık kolda
kalma sürelerinin yüzdelerini artırdığı ortaya konulmuştur. Rota-rod testlerinde test bileşikleri farelerin dönen
milden düşme sürelerini değiştirmemiştir. Tüm bu bulgular, 3f, 3g ve 3h kodlu bileşiklerin santral antinosiseptif ve
anksiyolitik-benzeri etki gösterdiklerine; 3e kodlu bileşiğin ise periferal antinosiseptif etki gösterdiğine işaret
etmektedir.The aim of this study was to examine the antinociceptive and anxiolytic-like effects of some compounds carrying
benzothiazole ring. The antinociceptive effects of test compounds, administrated at a dose of 40 mg/kg, were
investigated by tail clip, hot plate and acetic acid-induced writhing tests. Hole board and elevated plus maze tests
were performed to evaluate the anxiolytic-like effects of the compounds. Rota-rod device was used to assess the
motor coordinations of mice. As a result of the experiments, it was determined that compounds 3f, 3g and 3h
increased the reaction times of animals in the tail clip and hot plate tests, and compound 3e reduced the writhing
number of mice in the acetic acid-induced writhing test. On the other hand, in the hole board test, compounds 3f,
3g and 3h reduced the first head-dipping latencies of mice while increasing the total number of head-dips. In the
elevated plus maze test, it has been shown that the same derivatives increase the percentages of open arm entries
and time spent in the open arms. In the Rota-rod tests, test compounds did not change the falling time of mice
from the rotating mill. All these findings point out that compounds 3f, 3g and 3h exhibit central antinociceptive
and anxiolytic-like effects and compound 3e shows a peripheral antinociceptive effect
1,3,5-triaril-4,5-dihidro-1h-pirazol türevi bazı bileşiklerin benzodiazepin reseptörleri aracılıklı anksiyolitik-benzeri etkileri
Amaç: Pirazol, üç karbon atomundan ve yan yana iki azot atomundan oluşan beş üyeli heterosiklik bir halka sistemidir. Literatürde pirazol çekirdeği taşıyan kimyasal bileşiklerin santral sinir sistemi üzerinde önemli bir etkinlik potansiyeli olduğuna ilişkin çok sayıda çalışmaya rastlamak mümkündür. Bu bilgiden hareketle, bu çalışmada, araştırma grubumuz tarafından sentezlenmiş olan onsekiz adet 1,5-diaril-3- [4- (metilsülfonil) fenil] -4,5-dihidro-1H-pirazol türevi bileşiğin (2a-s) olası ankiyolitik-benzeri aktiviteleri yönünden araştırılması planlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Test bileşiklerinin (100 mg/kg, ip) anksiyolitik aktivite potansiyelleri, farelerde, delikli tahta ve yükseltilmiş artı-labirent testleri ile değerlendirilmiştir. Anksiyolitik-benzeri etkinliğe aracılık eden mekanizmaları araştırmak üzere GABA-A benzodiazepin reseptör blokörü flumazenil (3 mg/kg, i.p) ile antagonizma çalışması yapılmıştır.Bulgular: Serideki 2g, 2h, 2k ve 2s kodlu bileşikler, farelerin delikli tahta testlerinde ölçülen toplam baş daldırma ve keşfedilen delik sayılarını anlamlı olarak artırmıştır. Aynı bileşikler, yükseltilmiş artı-labirent testi uygulanan farelerin hem açık kola giriş sayılarını hem de açık kolda kalma sürelerini anlamlı biçimde artırmıştır. Bu bulgular, söz konusu dört bileşiğin anksiyolitik-benzeri etkilere sahip olduğunu ortaya koymuştur. Diğer yandan, referans ilaç olarak kullanılan diazepam (1 mg / kg, ip) da hem delikli tahta hem de yükseltilmiş artı-labirent testlerinde beklenen anksiyolitik aktiviteyi göstermiştir. Sonuç: 2g, 2h, 2k ve 2s kodlu 1,3,5-triaril-4,5-dihidro-1H-pirazol türevlerinin anksiyolitik-benzeri etkilerine benzodiazepin reseptörleri aracılık etmektedir
Gut Microbiome Alteration after Reboxetine Administration in Type-1 Diabetic Rats
Antidepressants are drugs commonly used in clinical settings. However, there are very limited studies on the effects of these drugs on the gut microbiota. Herein, we evaluated the effect of reboxetine (RBX), a selective norepinephrine (noradrenaline) reuptake inhibitor (NRI), on gut microbiota in both diabetic and non-diabetic rats. This is the first report of relation between reboxetine use and the gut microbiota to our knowledge. In this study, type-1 diabetes induced by using streptozotocin (STZ) and RBX was administered to diabetic rats and healthy controls for 14 days. At the end of the treatment, stool samples were collected. Following DNA extraction, amplicon libraries for the V3-V4 region were prepared and sequenced with the Illumina Miseq platform. QIIME was used for preprocessing and analysis of the data. As a result, RBX had a significant effect on gut microbiota structure and composition in diabetic and healthy rats. For example, RBX exposure had a pronounced microbial signature in both groups, with a low Firmicutes/Bacteroidetes ratio and low Lactobacillus levels. While another abundance phylum after exposure to RBX was Proteabacteria, other notable taxa in the diabetic group included Flavobacterium, Desulfovibrionaceae, Helicobacteriaceae, Campylobacterales, and Pasteurellacae when compared to the untreated group
Ortaokul öğrencilerinde işlemsel akıcılık, çarpım tablosu ve sözel problemlerde başarı
Bu çalışmada, temel aritmetik işlemlerde akıcılık ile matematiksel akıl yürütmeye dayalı sözel problemleri
çözme performansı arasındaki ilişkiler araştırılmıştır. Çalışma 2013-2014 eğitim öğretim yılında Ankara,
Eskişehir, Nevşehir ve Siirt illerinde 5. ve 6. sınıfta öğrenim gören 428 ortaokul öğrencisi ile yürütülmüştür. Veri
toplama sürecinde Hesaplama Performansı Testi (TTR), Sözel Problem Testi ve Çarpım Tablosu Testi kısa süreli
(2 dakika) ve uzun süreli (20 dakika) olarak uygulanmış ve toplanan veriler istatistikî tekniklerle analiz
edilmiştir. Hesaplama performans testinin öğrencilerin sözel problem çözme becerisini yordama gücü R= .692,
R²= .478 olarak bulunmuştur. Araştırmanın sonunda, öğrencilerin aritmetik işlem becerilerinin, matematiksel
akıl yürütmeye dayalı problemleri çözme becerisini yordadığı, öğrencilere yeterli zaman verildiğinde çarpım
tablosu testindeki başarılarının arttığı, sınıf düzeyi ve cinsiyete göre TTR testinden alınan puanlar ile sözel
problemlerden alınan puanlar açısından anlamlı farklılık olmadığı görülmüştür. Elde edilen sonuçlar ilgili
alanyazın ile tartışılmış ve önerilere yer verilmiştirThe purpose of this study was to investigate the relationship between computational fluency and
the performance in solving verbal problems that require mathematical reasoning. The sample of this study
consists of 428 fifth and sixth graders selected from several schools located in 4 mid-Anatolian cities. The data
were gathered through 4 different tools; 1) Tempo Test Rekenen (TTR) 2) Verbal Problems Test 3)
Multiplication Table Test (2 minutes) 4) Multiplication Table Test (20 minutes). The data were analyzed using
statistical methods and Tempo Test Rekenen’s predictive power ofverbal problem solving skills was found as R=
.692, R²= .478. Results showed that; a) Students’ arithmetic calculation skills effectively predict students’
performances in solving verbal questions that require mathematical reasoning, b) Their success of multiplication
table tests increase if they are provided enough time, c) There is no significant difference between students’ TTR
scores and verbal problem solving scores according to gender and grade. The findings of this study were
discussed along with the related literature
- …