9 research outputs found
Hepatoprotective actions of melatonin by mainly modulating oxidative status and apoptosis rate in lipopolysaccharide-induced liver damage
Aim: One of the serious complications of sepsis is liver damage and liver failure. This study aimed to evaluate the protective and therapeutic potential of melatonin in rats with lipopolysaccharide-induced sepsis. Main methods: Female Spraque–Dawley rats received single a dose of 7.5 mg/kg lipopolysaccharide in saline to create a 24-h sepsis model. One of the other groups received melatonin at a dose of 10 mg/kg/day beginning 1 week before sepsis induction to the end of the experiment. The melatonin group received the same doses of melatonin for the same duration but not lipopolysaccharide. The vehicle group received the same doses of saline, the vehicle of melatonin, for the same duration. Twenty-four hours after the last injection, the rats were decapitated. By appropriate histochemical, immunohistochemical, biochemical, and molecular techniques, anti-necrotic, anti-apoptotic, anti-necroptotic, anti-inflammatory, and antioxidant effects of melatonin were assessed. Key findings: Lipopolysaccharide has disrupted liver functions by inducing oxidative stress, inflammation, necrotic, apoptotic, and necroptotic cell death, thus disrupting liver functions. Melatonin was found to be beneficial in terms of inhibiting the intrinsic pathway of apoptosis and tissue oxidant levels, stimulating tissue antioxidant enzyme levels, and restoring hepatocyte functions. Significance: Melatonin, at those doses and duration, was found to be hepatoprotective by mainly modulating oxidative status and apoptosis rate, however, failed to significantly reduce histopathological damage. We suggest that longer-term melatonin administration may produce anti-inflammatory and anti-necrotic effects as well. © 2023 Informa UK Limited, trading as Taylor & Francis Group
Ulusaldan Küresele: Popülizm, Demokrasi, Güvenlik Konferansı
Öngörülmesi giderek güçleşen, sarsıntılı ve savrulmalı zamanlardan geçiyoruz. İkinci Dünya Savaşı ve Soğuk Savaş ortak deneyimleri sonrasında 1950’lerden ve 1990’lardan itibaren demokratik sistemlerin peş peşe dalgalarla meşrulaşacağı, yaygınlaşacağı ve güçleneceği öngörüsü hakimdi. Ancak son yıllarda yaşanan bazı gelişmelerle demokrasilerin geleceği tekrar sorgulanmaya başladı. Gerek 11 Eylül ile başlayan ve IŞİD ile devam eden ve şiddet içeren İslamcı radikalizm, gerek Batı demokrasilerinde popülist radikal sağ hareketlerin ve beyaz ırkçı grupların yükselişi ve iktidara gelişi, bir yandan güvenlik-özgürlük ikileminin demokrasi dengesini bozdu, bir yandan da hem demokratik sistemlerin hem dünya barışının geleceğini bizi tekrar sorgular, sorgulatır hale getirdi. Demokrasileri bildiğimizi zannediyoruz, ama demokrasiler ile ilgili daha öğrenmemiz gereken çok şey var. Demokrasi kaderimiz de geleceğimiz de olmak zorunda değil belki de. Ya da belki yanlış yerden soru sormaya başlıyoruz, belki demokrasi yerine yeni bir referansa ihtiyacımız var. Aslında demokrasileri çantada keklik görmeyip, sabırla büyütüp yeşertmek, geliştirmek, korumak, ileri safhalara taşımak ve bizden sonraki nesillere aktarmak bir sorumluluk, ve bu sorumluluk bizlere ait. Popülizm, demokrasi, güvenlik kavramlarının her biri bugün sıkça ve yaygın olarak kullandığımız kavramlar olarak gündelik sohbetlerimizin içine kadar girmiş durumda. Bu yaygın kullanımlarına rağmen her bir kavram, üzerine düşünmeye, tartışmaya ve değerlendirmeye tekrar tekrar olanak verecek derinlikte. Her bir tartışma bir diğerini açarken, farklı gibi görünen bu kavramların birbirleriyle kesiştikleri zeminler bulmak mümkün. Popülist liderlerin politikaları bütün siyaset yapma biçimlerini kendine çeken ya da kendinden uzaklaştıran eksenler yaratarak her ikisini de aynı anda besleyebiliyor. Popülist politikaya angaje olan liderler ve grupların yanında bu politikaya karşı mücadele eden kişiler ve kitleler de yok değil, ancak kimi zaman bu kitleler eleştirdiği bu siyaset biçiminin kurucu öznesi haline de gelebiliyor. Bunun karşısında tabandan gelen demokratikleşme talepleri ve popülist siyasetle beraber kurumsallaşan diğer politika yapma biçimleri, demokrasi anlayışımızı farklı yönlere çekebiliyor. Bu demokratikleşme talepleri kimi zaman olumlu karşılıklar alsa da, kimi zaman devletlerin güvenlik politikaları ile etkisizleştirilmeye ve bastırılmaya çalışılıyor. Güvenlik politikalarının alanı günümüz teknolojisi sebebiyle o kadar genişledi ki, bu politikanın nesnesi haline gelmemiş varlık ve alan bulmak neredeyse mümkün değil. Ulusaldan Küresele: Popülizm, Demokrasi, Güvenlik konferansımız bu alanların kendine özgülüklerini göz önünde bulundururken, aralarındaki kesişimleri de ortaya koyan pek çok değerli sunuma ev sahipliği yaptı. Konferansın düzenlenmesinde emeği geçen herkese, ve bu bildiri kitabında tam metinleri ve özetleri bulunan bütün katılımcılarımıza çok teşekkür ederiz.Publisher's Versio
İş Güvenliği Uzmanlarının Çalışma Yaşamı Özellikleri, İş Stresi ve İş Güvencesizliğinin Değerlendirilmesi
Karakaya, T., Assessment of Working Life Characteristics, Job Stress and Job Insecurity of Occupational Safety Experts, Hacettepe University Graduate School of Health Sciences Occupational Health Master Thesis, Ankara, 2018. The primary role of occupational safety experts (briefly experts) is maintaining technical services for occupational safety and health. Aim of this study is to evaluate some sociodemographic and working life characteristics and to determine the job stress and job insecurity levels, and to contribute to the studies which would help to improve working conditions of the experts registered in İSG-KATİP data system. This descriptive study was performed with 1769 experts who had been registered in İSG-KATİP as of 18 May 2017. The data were collected in 11 weeks by using a self-reported electronic survey. Job stress and insecurity were assessed by the Swedish Demand-Control-Support Questionnaire and Job Insecurity Questionnaire respectively. Statistical Package for the Social Sciences (SPSS) software was used for statistical analyses. Nearly four-fifths of the study group (79.6%) were males. The mean age of the study group was 34.2 ± 7.8 and almost half of them (49.2%) were in 30-39 range. The mean working duration of the participants was 2.6 ± 1.6 years. More than half of the participants (55.7%) held bachelor’s degree. Two-thirds of the study group (64.0%) were working in Joint Health and Safety Units (Ortak Sağlık Güvenlik Birimi in Turkish, OSGB) and 59.4% had a job contract with indefinite duration. Mean daily working hours was 7.19 ± 2.93. More than one-fifth of the participants (25.9%) were in high job stress group and 24.4% were in low job stress group. Compared to the others, experts working in OSGBs, working as experts in their free times, preferring a different job with same income than working as an occupational safety expert, having difficulty in using authority, or conceiving health problems depending on working conditions had high level of perceived job stress. High quantitative job insecurity and high job stress were found in 16% of the participants, and high qualitative job insecurity level and high job stress level were found in 8%. Regulations on working environment, working conditions, and job insecurity of experts are needed to reduce job stress level and perceived job insecurity.
Keywords: Occupational health and safety, occupational safety expert, job stress, job insecurity.İÇİNDEKİLER
Sayfa
ONAY SAYFASI iii
YAYIMLAMA VE FİKRİ MÜLKİYET HAKLARI BEYANI iv
ETİK BEYAN SAYFASI v
TEŞEKKÜR vi
ÖZET vii
ABSTRACT viii
İÇİNDEKİLER ix
SİMGELER VE KISALTMALAR xii
ŞEKİLLER xiii
TABLOLAR xiv
1. GİRİŞ 1
1.1 Kuramsal Yaklaşımlar ve Kapsam 1
1.2 Amaç ve Varsayımlar 2
2. GENEL BİLGİLER 3
2.1 İş Güvenliği Uzmanlığı Kavramı 4
2.2 Türkiye’de İş Güvenliği Uzmanlığı Kavramı 7
2.2.1 İş Güvenliği Uzmanı Olma Şartları 8
2.2.2 A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanlığı Belgesi 10
2.2.3 B Sınıfı İş Güvenliği Uzmanlığı Belgesi 10
2.2.4 C Sınıfı İş Güvenliği Uzmanlığı Belgesi 11
2.3 İş Güvenliği Uzmanlığında Ülke Örnekleri 11
2.4 İş Güvenliği Uzmanının Görev ve Sorumlulukları 13
2.4.1 İş Güvenliği Uzmanının İş Hukuku Kapsamında
İşveren Vekilliği Sıfatı 15
2.5 İş Güvenliği Uzmanının Eğitimi 16
2.6 İş Güvenliği Uzmanının Çalışma Süresi 18
2.7 İş Güvenliği Uzmanın Çalışma Koşullarına İlişkin Diğer
Konular 20
2.8 İş Güvenliği Uzmanlığında Psikososyal Etmenler 21
2.8.1 İş Stresi 21
2.8.2 İş Güvencesizliği 24
3. GEREÇ VE YÖNTEM 27
3.1 Araştırmanın Tipi 27
3.2 Araştırmanın Yeri 27
3.3 Araştırmanın Evreni 27
3.4 Araştırmanın Örneklemi 27
3.5 Araştırmaya Katılan ve Araştırmaya Alınmayan Katılımcı
Sayısı ve Niteliği 28
3.6 Araştırmanın Değişkenleri 28
3.6.1 Tanımlayıcı Araştırmanın Değişkenleri 28
3.6.2 Retrospektif Çalışma Deseninde Yürütülen Analitik
Çalışmanın Değişkenleri 31
3.7 Araştırmada Kullanılan Tanımlar ve Ölçekler 32
3.8 Veri Kaynakları ve Veri Toplama Tekniği 35
3.8.1 İş Yükü-Kontrol-Destek Ölçeği 36
3.8.2 İş Güvencesizliği Ölçeği 38
3.9 Ön Deneme 38
3.10 Verilerin Değerlendirilmesinde Kullanılan İstatistiksel 39
Yöntemler ve Verilerin Analizi 39
3.11 Verilerin gruplandırılması 42
3.12 Araştırmanın İnsan Gücü 42
3.13 Etik Konular ve İzin 42
3.14 Çalışma Süresi, Başlangıç ve Bitiş Tarihleri 42
4. BULGULAR 43
4.1 Araştırmanın Tanımlayıcı Bölümüne İlişkin Bulgular 43
4.1.1 Sosyodemografik Özellikler 43
4.1.2 Çalışma Hayatına İlişkin Özellikler 47
4.1.3 İş Stresi ve İş Güvencesizliğine İlişkin Özellikler 55
4.2 Araştırmanın Retrospektif Çalışma Deseninde Yürütülen
Analitik Bölümüne İlişkin Bulgular 57
4.2.1 İsveç İş Yükü-Kontrol-Sosyal Destek Ölçeğinden Elde
Edilen Puanların Değerlendirilmesi 57
4.2.2 Yüksek İş Stresi 87
4.2.3 İş Güvencesizliği 93
4.2.4 Yüksek İş Stresi ve Yüksek İş Güvencesizliği 102
5. TARTIŞMA 108
6. SONUÇ VE ÖNERİLER 134
7. KAYNAKLAR 137
8. EKLER
EK-1: Araştırmada Kullanılan Veri Toplama Formu
EK-2: T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı İş Sağlığı
ve Güvenliği Genel Müdürlüğü Kurum İzni Resmi Yazısı
EK-3: Hacettepe Üniversitesi Girişimsel Olmayan Klinik Tarihi
Araştırmalar Etik Kurulu’nun 18.02.2015 Değerlendirme
ve 16969557-410 Sayılı Araştırma Projesi Değerlendirme
Raporu
EK-4: Tez Çalışması Orijinallik Raporu
EK-5: Turnitin Ekran Çıktısı
9. ÖZGEÇMİŞKarakaya, T., İş Güvenliği Uzmanlarının Çalışma Yaşamı Özellikleri, İş Stresi ve İş Güvencesizliğinin Değerlendirilmesi, Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü İş Sağlığı Programı Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2018. İş güvenliği uzmanları (uzmanlar), iş sağlığı ve güvenliği alanında başlıca teknik hizmetlerin sürdürülmesi ile görevlidir. Bu çalışmada, İSG-KATİP Sistemi’nde kayıtlı uzmanların bazı sosyo-demografik ve çalışma koşullarının, iş stresi ve iş güvencesizliği düzeylerinin saptanması, çalışma koşullarının iyileştirilmesi amacı ile yapılacak çalışmalara katkıda bulunulması amaçlanmıştır. Tanımlayıcı çalışma, 18.05.2017 tarihinde İSG-KATİP Sistemi’nde kayıtlı olan 1769 uzman ile 11 haftalık sürede e-anket yöntemiyle yapılmıştır. İsveç İş Yükü-Kontrol-Destek Ölçeği ile İş Güvencesizliği Ölçeği kullanılmıştır. Verilerin analizi, Statistical Package for the Social Sciences (SPSS) paket istatistik programı ile yapılmıştır. Araştırma grubunun %79,6’sı erkektir. Yaklaşık yarısı (%49,2), 30-39 yaş grubundadır ve yaş ortalaması 34,2 ± 7,8’dir, Ortalama 2,6±1,6 yıl mesleki tecrübeleri vardır, %55,7’si lisans mezunudur. Yaklaşık üçte ikisi (%64,0) Ortak Sağlık Güvenlik Birimi (OSGB)’nde çalışmakta, yaklaşık beşte üçü (%59,4) belirsiz süreli iş sözleşmesi yapmaktadır. Günlük çalışma süreleri ortalama 7,19±2,93 saattir. Katılımcıların %25,9’u yüksek iş stresi, %24,4’ü düşük iş stresi grubundadır. OSGB çalışanlarında, serbest zamanlarında çalışanlarda, başka bir işte çalışma imkânı olsa uzmanlık yerine o işi tercih edenlerde, yetkilerini kullanmada sorun yaşayanlarda, işten kaynaklı sağlık sorunu olduğunu düşünenlerde diğerlerine göre yüksek iş stresi düzeyi saptanmıştır. Araştırma grubunun %16’sında hem yüksek niceliksel iş güvencesizliği hem de yüksek iş stresi, %8’inde hem niteliksel iş güvencesizliği düzeyi hem de yüksek iş stresi düzeyi saptanmıştır. İş güvenliği uzmanlarının çalışma ortamı koşulları, çalışma şartları ve iş güvencesizliğine ilişkin düzenlemeler yapılmalıdır. Bu düzenlemeler iş stresi düzeylerinin azaltılmasına ve iş güvencesizliği algısının azaltılmasına katkı sağlayacaktır.
Anahtar Kelimeler: İş sağlığı ve güvenliği, iş güvenliği uzmanı, iş stresi, iş güvencesizliği
Effects of sodium bicarbonate injection on sensory and chemical qualities of rainbow trout during iced storage
Bu çalışmada, gökkuşağı alabalığına hasat sonrasında farklı oranlarda sodyum bikarbonat (SBC) enjeksiyonun 21 günlük buzda depolama boyunca kalitesine etkileri araştırılmıştır. Gökkuşağı alabalığının kalite değerlendirmeleri pH, toplam uçucu bazik azot (TVB-N, mg N/100 g), tuzda çözünür proteinler(SEP), Sodyum Dodesil Sülfat Poliakrilamit Jel Elektroforezi (SDS-PAGE) ve duyusal analizlerle belirlenmiştir. Sonuç olarak, SBC enjeksiyonuyla birlikte alabalıklarda pH değerleri yükselmiş ve TVB-N değerleri azalmıştır. Depolama süresi sonunda en düşük pH değeri 0.5 M SBC enjekte edilen grupta bulunurken; en yüksek pH değeri 1 M SBC enjekte edilen grupta bulunmuştur. Depolama süresi sonunda TVB-N değerleri açısından en yüksek değeri 31.17 mg 100 g-1 ile kontrol grubunda bulunurken, en düşük değerleri 0.75 M SBC enjekte edilen grup için 15.470 mg 100 g-1 ve 1 M SBC enjekte edilen grup için 17.220 mg 100 g-1 değerlerini almıştır. Duyusal olarak SBC uygulanmış tüm gruplarda SBC uygulanmamış gruba göre daha yüksek skorlar elde edilmiştir.In this study, different concentrations of sodium bicarbonate (SBC) injection just after harvested was applied to enhance the qualities of trout during iced storage for 21 day. The quality of trout was evaluated using pH, total volatile basic nitrogen (TVB-N, mg N/100 g muscle), amount of salt- soluble protein (SEP), sodium dodecyl sulphate polyacrylamide gel electrophoresis (SDS-PAGE) and sensory analyses. In conclusion, the pH of trout muscle increased and TVB-N value decreased following treatment with SBC. At the end of storage the lowest pH value was obtained from 0.5 M SBC group, the highest ph value was obtained from 1M group. The highest TVB-N value was obtained for the control group with 31.17 mg 100 g-1 value, and the lower TVB-N value was obtained for 0.75 M SBC injected group with 15.470 mg 100 g-1 value and 1 M SBC injected with 17.220 mg 100 g-1 at the end of storage. Improvements were observed for all sensory attributes in all SBC- treated samples during storage
İş Sağlığı ve Güvenliği Meslek Hastalıkları
Ülkemizde iş sağlığı ve güvenliği ile meslek hastalıkları konularında, kapsamlı Türkçe kitap ihtiyacı bulunmaktadır. Bu saptamadan
hareketle “İş Sağlığı ve Güvenliği Meslek Hastalıkları” kitabı iki yılı aşkın bir sürede tamamlanmıştır. Mezuniyet öncesi ve sonrası
eğitimlere, sertifika eğitimlerine, çalışanların sağlıklı ve güvenlikli ortamda çalışmaları hakkına, saha uygulamalarına, araştırmalara
katkı sağlaması amaçlanmıştır. Kaynak kitap ihtiyacı öncelikle, müfredatlarında konuya ilişkin başlıklar bulunan, Tıp, Mühendislik,
Hemşirelik, Sağlık Bilimleri ve Fen fakülteleri, ilgili yüksek lisans ve doktora programları, ilgili yüksek okullar olmak üzere yüksek
öğretim öğrencileri için geçerli iken aynı zamanda iş yeri hekimleri, iş güvenliği uzmanları, diğer sağlık personeli sertifika eğitimleri,
çalışanların yasal olarak zorunlu olan eğitimleri için de söz konusudur.Kitabın, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. İsmail TOPUZOĞLU’nun 1980’li
yıllarda başlattığı, Prof. Dr. Nazmi BİLİR’in emekli olana kadar 30 yılı aşkın süre ile sürdürdüğü mezuniyet öncesi ve sonrası eğitim,
araştırma, uygulama ve yayın çalışmaları ile bu alanlarda öncü rolü olan Hacettepe Üniversitesi’nin yayını olması ayrı bir mutluluk
kaynağıdır, kendilerine şükranlarımızı sunarız.Kitap, sayfa dağılımları farklılık gösteren, konu başlıkları itibariyle toplam 79 bölümden oluşmaktadır. Meslek hastalıklarına ilişkin
bazı bölümlerde, yazarlar ikinci baskısı yapılmış olan “Yıldız, A.N., Sandal, A. (Ed.). Meslek Hastalıkları İşle İlgili Hastalıklar
(Seçilmiş Başlıklarda). Ankara: Hacettepe Üniversitesi Yayını. ISBN: 978-975-491-460-3.” kitabındaki bölümlerini güncelleyerek
genişletmişlerdir.Kitabın yazarları başlıca, Hacettepe Üniversitesi öğretim elemanları, Tıp Fakültesi İş ve Meslek Hastalıkları Yan Dal Uzmanlık
Eğitimi Programı eğitim kadrosu ile bu kapsamda eğitim almış veya almaya devam eden uzman hekimler, ile T.C. Aile, Çalışma ve
Sosyal Hizmetler Bakanlığı yönetici ve uzmanlarıdır. Bütün yazarlara katkıları için teşekkür ederiz.Kitabın elektronik kitap olarak yayınlanması, ulaşılabilirliğinin artması, içerik arama ve güncelleme gibi hususlarda kolaylık
sağlayacağı kanaatindeyiz. Ayrıca kaynakları metin içinde gösterilmiş olması da ileri incelemeler için katkı sağlayacaktır.Yoğun çalışma sürecinde gösterdikleri anlayış için ailelerimize, Hacettepe Üniversitesi Hastaneleri Basım Yayın ve Tanıtım
Koordinatörlüğü ile Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı yetkilileri ve çalışanlarına, kitabı yayına hazırlamada katkı
sağlayan Dr. A. Kadir ATLI, Dr. Buhara ÖNAL ve Özge Rojda BENZİL’e teşekkür ederiz.Saygılarımızla,Prof. Dr. Bülent ALTUN (Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı)Prof. Dr. Ali Naci YILDIZ (Editör)Uzm. Dr. Abdulsamet SANDAL (Editör