The effects of metformın, acetylsalıcylıc acıd and ıbuprofen on telomerase enzyme actıvıty: ınhıbıtory effect of ıbuprofen

Telomerase enzyme is necessary for the elongation of telomeres while telomerase being critical for aging and cancer. Metformin, ibuprofen, and acetylsalicylic acid used in this research are drugs that millions of people already use and that many are likely to use in future. In this study, the effects of these drugs on telomerase activity of Mus musculus swiss albino mice in liver tissue were investigated and the telomerase activity was measured with a PCR-ELISA based kit. In the study a possible connection between telomerase enzyme activity and activities of antioxidant enzymes was also investigated by determining the activity of superoxide dismutase (SOD) and catalase enzymes. The data obtained show that metformin slightly decreased telomerase enzyme activity in low dose application; however, this change was not statistically significant. In ibuprofen application, there was a significant inhibitory effect when high doses were used; whereas, there was a slight inhibitory effect at low doses. In acetylsalicylic acid application, a slight activator effect was detected; it was not statistically significant, though. Metformin was observed to increase catalase and SOD activities in general while low and high doses of acetyl salicylic acid showed different effects. In addition, ibuprofen caused a statistically significant increase in liver SOD values. It is important to note that this study demonstrated a significant inhibitory effect of ibuprofen on telomerase enzyme activity in animal models

Essential-oil composition of Zygophyllum fabago aerial parts from Turkey

There are many reports in the literature, related to the essential oil of Zygophyllum species (Zygophyllaceae), but several reports describe the antioxidant activity of this genus. Previously, sesquiterpene hydrocarbons and diterpenoids were reported from Zygophyllum fabago L. as the main components [1]. Current research aims to provide information on the essential-oil composition of Z. fabago collected from Ankara, Turkey. The essential oil was obtained by hydrodistillation from air-dried aerial parts of the plant with a Clevenger apparatus for 3 h. The essential oil yield of the plant was in trace amount. The oil was recovered with n-hexane (1 mL) and dried over anhydrous Na2SO4. The essential oil was analyzed without further dilution and used in the GC-MS analysis. The essential oil was analyzed with an Agilent 5977 MSD GC-MS system operating in EI mode; injector and MS transfer line temperatures were set at 250 °C. Splitless injection was used in the analysis. Innowax FSC column (60 m x 0.25 mm, 0.25 µm film thickness) and helium as the carrier gas (1 mL/min) were used in GC-MS analyses. The oven temperature program was: 60 °C for 10 min and then raised to 220 °C at a rate of 4 °C/min, afterwards the temperature was kept constant at 220 °C for 10 min and then raised to 240 °C at a rate of 1 °C/min. Mass spectra were recorded at 70 eV with the mass range m/z 35-425. Relative amounts of the separated compounds were calculated from the integration of the peaks in MS chromatograms. Identification of essential-oil components was carried out by comparison of their retention indices (RI), relative to a series of n-alkanes (C5 to C30), with the literature values, as well as by mass spectral comparison. The aerial parts essential oil of Z. fabago yielded an essential oil rich in oxygenated monoterpenes and diterpenes. The major components of the essential oil were: (E)-phytol (11.7%), (E)-β-damascenone (10.1%), farnesyl acetone C (5.1%), dihydromethylionone (3.9%), (E)-geranyl acetone (3.7%), g-decalactone (3.6%), (E)-β-ionone (3.3%), pentacosane (3.4%), hexahydrofarensyl acetone (2.5%), and hentriacontane (2.8%)

Ebelik Öğrencilerinin Meslek Algıları

Giriş: Ebe öğrencilerin meslek seçimleri pek çok nedene bağlı olmakla birlikte öğrencinin okulda ve meslek hayatında başarılı olması, öğrencinin mesleğe ilk adım attığı yıllardan itibaren geliştirmeye başladığı mesleki beklentilerine, meslek algısına ve güdülere bağlıdır. Amaç: Bu araştırmada ebelik öğrencilerinin meslek seçimine yönelik düşünceleri, ebelik mesleğini nasıl algıladıkları, mesleki bakış açıları ve mesleki kariyer ile ilgili planlarının belirlemesi amaçlanmıştır. Yöntem: Araştırma tanımlayıcı, kesitsel bir çalışma olarak, örneklem seçimi yapılmadan, 312 ebelik öğrencisi ile yapıldı. Veriler anket aracılığı ile toplandı. Elde edilen veriler “aritmetik ortalama” “yüzdelik” ve “Ki-kare” testi kullanılarak istatistiksel olarak değerlendirildi. Bulgular: Öğrencilerin %50.7’si 20-21 yaş aralığında, %57.1’i kendi isteği ile ebelik bölümünü seçmiş, %81.4’ü ebeliği zor bir meslek olarak algılamakta, yalnızca %26.3’ü lisansüstü eğitim düşünmekte, %79.2’si hastanın hayatını riske sokmaktan kaygı duymakta, yaklaşık olarak 1/3’ü ebelik mesleğinin sosyal hayatlarını (evlenme, çocuk sahibi olma vb.) olumsuz etkileyeceğini düşünmektedir. %78.2’si ebelik mesleğini sevmediğini ama yapmak zorunda olduğunu belirtirken, %59.6’sı şu an mümkün olsa bölümünü değiştireceğini belirtti. Sonuç: Araştırma sonucunda öğrencilerin bölüm tercihlerini bilinçli yaptıkları, eğitim ile birlikte mesleğe olumlu bakış açısı geliştirdikleri, mesleğin gelecekte iyi konumda olacağı ile ilgili olumlu düşüncelerinin olduğu ancak mesleğin zorluklarının farkında oldukları sonucuna varılmıştır. Ayrıca öğrencilerin mesleğin zor çalışma koşulları nedeni ile mezuniyet sonrası ebelik yapma konusunda isteksiz oldukları saptanmıştır

EBELİK ÖĞRENCİLERİNİN MESLEK ALGILARI VE KARİYER PLANLARINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER

AMAÇ: Ebe öğrencilerin meslek seçimleri pek çok nedene bağlı olmakla birlikte öğrencinin okulda ve meslek hayatında başarılı olması, öğrencinin mesleğe ilk adım attığı yıllardan itibaren geliştirmeye başladığı mesleki beklentilerine, meslek algısına ve güdülere bağlıdır. Bu araştırmada ebelik öğrencilerinin meslek seçimine yönelik düşünceleri, ebelik meslekleri hakkında ne düşündükleri, mesleki bakış açıları ve mesleki kariyer ile ilgili planlarının belirlemesi amaçlanmıştır. . YÖNTEM: Araştırma tanımlayıcı, kesitsel bir çalışma olarak, örneklem seçimi yapılmadan, 312 ebelik öğrencisi ile yapıldı. Veriler anket aracılığı ile toplandı. Elde edilen veriler “aritmetik ortalama” “yüzdelik” ve “Ki-kare” testi kullanılarak istatistiksel olarak değerlendirildi. BULGULAR: Öğrencilerin %50.7’si 20-21 yaş aralığında, %57.1’i kendi isteği ile ebelik bölümünü seçmiş, %81.4’ü ebeliği zor bir meslek olarak algılamakta, yalnızca %26.3’ü lisansüstü eğitim düşünmekte, %79.2’si hastanın hayatını riske sokmaktan kaygı duymakta, yaklaşık olarak 1/3’ü ebelik mesleğinin sosyal hayatlarını (evlenme, çocuk sahibi olma vb.) olumsuz etkileyeceğini düşünmektedir. %78.2’si ebelik mesleğini sevmediğini ama yapmak zorunda olduğunu belirtirken, %59.6’sı şu an mümkün olsa bölümünü değiştireceğini belirtti. Mesleğini kendi isteği ile seçen öğrencilerin mesleğe yönelik kariyer planları yapma oranı daha yüksektir. TARTIŞMA ve SONUÇ: Araştırma sonucunda öğrencilerin bölüm tercihlerini bilinçli yaptıkları, eğitim ile birlikte mesleğe olumlu bakış açısı geliştirdikleri, mesleğin gelecekte iyi konumda olacağı ile ilgili olumlu düşüncelerinin olduğu ancak mesleğin zorluklarının farkında oldukları sonucuna varılmıştır. Ayrıca öğrencilerin mesleğin zor çalışma koşulları nedeni ile mezuniyet sonrası ebelik yapma konusunda isteksiz oldukları saptanmıştır

Comparison of the Applicability and Safety of the Cobra Peri laryngeal Airway and the Laryngeal Mask Airway Classic in Anesthetized and Paralyzed Patients

Objectives: To compare two supraglottic airway devices (SAD), laryngeal mask airway classic (LMA-Classic) and cobra perilaryngeal airway (Cobra-PLA), in terms of insertion characteristics, sealing pressure, hemodynamic effects and post-operative complication

Transfer of in vitro produced sheep embryos

The objective of the present study was to transfer sheep embryos produced in vitro to recipient ewes. Ovaries were taken from slaughtered Kivircik ewes and transferred to the laboratory in phosphate buffered saline (PBS) at 30-35degreesC. The cumulus-oocyte complexes were obtained by slicing and washing 1-6 mm diameter follicles and matured for 24 h in medium 199 supplemented with sodium pyruvate, follicle stimulating hormone (FSH), luteinizing hormone (LH) and 10% fetal calf serum (FCS) at 38.5degreesC under 5% CO2 in humidified atmosphere. Fresh semen was collected from three Kivircik rams, pooled and prepared for in vitro fertilization by the percoll-gradient method. Matured oocytes were transferred into synthetic oviduct fluid (SOF) based fertilization medium supplemented with 2% sheep oestrous serum (SES) and co-incubated with semen (0.8 x 10(6) spermatozoon/ml) for 20-21 h. After fertilization, presumptive zygotes were transferred into SOF medium and incubated for 8 days under an atmosphere of 5% CO2, 5% 02 and 90% N-2 at 38.5degreesC. Glucose (1.5 mM) was added to the culture medium on day 4. In culture, embryos were checked for cleavage and embryo development on days 4 and 8, respectively

Prognostic factors in patients with metastatic urothelial carcinoma who have treated with atezolizumab

Background Atezolizumab (ATZ) has demonstrated antitumor activity and manageable safety in previous studies of patients with metastatic platinum-resistant urothelial carcinoma. However, the response rate of Atezolizumab was modest. In the current study, we evaluated the pretreatment prognostic factors for overall survival in patients with metastatic urothelial carcinoma who have progressed after first-line chemotherapy in the Expanded-Access Program of Atezolizumab. Patients and methods In this study, we present a retrospective analysis of 113 patients with urothelial cancer treated with ATZ after progression on first-line chemotherapy. Data of the patients was obtained from patient files and hospital records. Eligible patients included metastatic urothelial carcinoma patients treated with at least one course of ATZ. Univariate analysis was used to identify clinical and laboratory factors that significantly impact OS. Variables were retained for multivariate analysis if they had a statistical relationship with OS (p 3, liver metastases, baseline creatinine clearance less (GFR) than 60 ml/min, Eastern Cooperative Oncology Group (ECOG) performance status (1 >=), and hemoglobin levels below 10 mg/dl were all the significantly associated with OS. Three of the five adverse prognostic factors according to the Bellmunt criteria were independent of short survival: liver metastases HR 3.105; 95% CI 1.673-5.761; p =) HR 2.184; 95% CI 1.120-4.256; p = 0.022, and Hemoglobin level below 10 mg/dl HR 2.680; 95% CI 1.558-4.608; p 3 hazard ratio [HR] 2.092; 95% CI 1.031-4.243; p = 0.041 and GFR less than 60 ml/min HR 1.829; 95% CI 1.1-3.041; p = 0.02, maintained a significant association with OS in multivariate analysis. Conclusions This model confirms the Bellmunt model with the addition of NLR > 3 and GFR less than 60 ml/min and can be associated with clinical trials that use immunotherapy in patients with bladder cancer