34 research outputs found

    Impact of opioid-free analgesia on pain severity and patient satisfaction after discharge from surgery: multispecialty, prospective cohort study in 25 countries

    Get PDF
    Background: Balancing opioid stewardship and the need for adequate analgesia following discharge after surgery is challenging. This study aimed to compare the outcomes for patients discharged with opioid versus opioid-free analgesia after common surgical procedures.Methods: This international, multicentre, prospective cohort study collected data from patients undergoing common acute and elective general surgical, urological, gynaecological, and orthopaedic procedures. The primary outcomes were patient-reported time in severe pain measured on a numerical analogue scale from 0 to 100% and patient-reported satisfaction with pain relief during the first week following discharge. Data were collected by in-hospital chart review and patient telephone interview 1 week after discharge.Results: The study recruited 4273 patients from 144 centres in 25 countries; 1311 patients (30.7%) were prescribed opioid analgesia at discharge. Patients reported being in severe pain for 10 (i.q.r. 1-30)% of the first week after discharge and rated satisfaction with analgesia as 90 (i.q.r. 80-100) of 100. After adjustment for confounders, opioid analgesia on discharge was independently associated with increased pain severity (risk ratio 1.52, 95% c.i. 1.31 to 1.76; P < 0.001) and re-presentation to healthcare providers owing to side-effects of medication (OR 2.38, 95% c.i. 1.36 to 4.17; P = 0.004), but not with satisfaction with analgesia (beta coefficient 0.92, 95% c.i. -1.52 to 3.36; P = 0.468) compared with opioid-free analgesia. Although opioid prescribing varied greatly between high-income and low- and middle-income countries, patient-reported outcomes did not.Conclusion: Opioid analgesia prescription on surgical discharge is associated with a higher risk of re-presentation owing to side-effects of medication and increased patient-reported pain, but not with changes in patient-reported satisfaction. Opioid-free discharge analgesia should be adopted routinely

    Futbolda şiddetin içsel bir olgu haline gelmesinde yazılı basının rolü

    No full text
    Günümüzde seyirlik oyunlar arasında en çok ilgiyi gören ve büyük bir kitleye sahip olan futbol, toplumun her kesiminden gördüğü bu ilginin yanında birtakım toplumsal olayların da gerçekleşmesine neden olmaktadır. Bunların en önemlisi de hiç kuşkusuz, şiddet. Futbolun vazgeçilmez bir parçası olan taraftarın; tribünlerde ve stat etrafında şiddetle iç içe olmasını etkileyen birçok unsur vardır. Bu unsurların en önemlilerinden biri de medyadır. Bu çalışmada da Türk futbolunda şiddetin içsel bir olgu haline gelmesinde medyanın çok büyük bir parçası olan yazılı basının ne derece etkili olduğu ve taraftarın da buna ne kadar duyarlı olduğunun belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Bu hedefle yapılan araştırmada literatür taramasının yanısıra, yazılı spor basınında çalışan 180 kişi ile yazılı spor basınını takip eden 500 kişiye uygulanarak karşılıklı etkileşimin ortaya çıkarılması hedeflenmiş ve ortaya çıkan bulgular da buna bağlı olarak değerlendirilmiştir. Araştırma kapsamına alınan deneklerin tepkilerini tespit etmek için anket tekniği kullanılmıştır.Sonuç olarak, spor basınında çalışanların, yapılan haberlerle şiddeti, heyecanı arttırma gücüne sahip olduklarını ve zaman zaman bunu yaptıklarını kabul ettikleri ortaya çıkarken, taraftarların da ülkemizdeki günlük gazetelerin spor sayfalarından ve özellikle spor gazetelerinden bu konuda şikayetçi olduğu tespit edilmiştir. Stat etrafında küfürleşmelerle başlayan, ardından birbirine saldırmaya hatta kesici aletlerin kullanılmasına kadar uzanan bu öfke patlamasının sonucunda önlenmesi çok daha büyük olaylar çıkmadan basının üzerine düşen görevi yapması gerektiği ancak bütün buna karşın değişmeye pek niyeti olmadığı, bu durumdan şikayetçi olan halkın da hala o gazeteleri alıp okumaya devam ettiği belirlenmiştir. Son yıllarda basının yaptığı haberler hatta kullandığı fotoğraflarla şiddeti adeta daha da körükler hale gelmesi de bunu göstermektedir. 2. SUMMARY THE ROLE OF THE MEDIA ON THE VIOLENCE IN FOOTBALL BECOMING AN INTERNAL FACT Today football is the one of the most popular sports and has a big interest compared to the other sports. However, football may cause negative social events. There is no doubt that the most significant of them is violence. There are several factors that give rise to football supporters, to be indispensable elements of football is to be close to the violence around the tribunes. One of the most important elements leading to this situation is the written media. This thesis aims to determine the role of the written media on the violence in football becoming an internal fact and how sensitive are the supporters to this fact.By the actual aim the research is applied on 180 people working on written sport media and 500 who are in favor in objecting the information about their interaction and the agents gathered are evaluated with respect to this interaction. The questionnaire technic is used to determine the behaviours of the cavies.All in all it is determined that the people working at written sport media have the power to increase the violence and the enthusiasm and it is conveyed that sometimes they accept that while sport funs in our country complains about the news on sport pages and newspapers. The written media should do its responsibility on preventing the anger explosure that starts with swearing around the stadium, attacking each other and even using sharp objects. However it is understood that the written media does not tend to alter against all these violent effects. In recent years the news on media and even the pictures used onto it assist the media as if it blows the violence

    TÜRKİYE'DE KIRSAL KESİMDE KADIN İSTİHDAMINA GENEL BİR BAKIŞ

    No full text
    18.yüzyıldan itibaren Batıda gelişen feminist hareketin etkisiyle, kadınlar 19.yüzyılın II.yarısından itibaren basın yoluyla kendilerini ve taleplerini ifade etmeye, talepleri doğrultusunda örgütlenmeye ve çeşitli hakları elde etmeye başlamışlardır. Erkekler yurttaş olma mücadelesini yalnızca kamusal alanda sürdürürken, kadınlar bu mücadeleyi kamu alanında olduğu kadar ailede, yani özel alanda da sürdürmek zorunda kalmışlardır. Büyüyen küresel ekonominin yarattığı faydalar ülkeler arasında eşit olarak dağılmayıp daha derin ekonomik farklılıklara yol açarken, yoksulluğun kadınlaşmasına, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin artmasına ve çalışma koşullarının bozulmasına neden olmuştur

    An Overview of Women’s Employment in Rural Areas in Turkey

    Get PDF
    18.yüzyıldan itibaren batıda gelişen feminist hareketin etkisiyle, kadınlar 19.yüzyılın ıı.yarısmdan itibaren basın yoluyla kendilerini ve taleplerini ifade etmeye, talepleri doğrultusunda örgütlenmeye ve çeşitli hakları elde etmeye başlamışlardır. erkekler yurttaş olma mücadelesini yalnızca kamusal alanda sürdürürken, kadınlar bu mücadeleyi kamu alanında olduğu kadar ailede, yani özel alanda da sürdürmek zorunda kalmışlardır. büyüyen küresel ekonominin yarattığı faydalar ülkeler arasında eşit olarak dağılmayıp daha derin ekonomik farklılıklara yol açarken, yoksulluğun kadınlaşmasına, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin artmasına ve çalışma koşullarının bozulmasına neden olmuşturSince 18th century, with the effect of feminist movement, women started to state themselves and their demands, to organize in accordance with their demands and to gain various rights from 2nd half of 19th century. While men maintaining the struggle of being a citizen in the public domain, women had to maintain this struggle in the family namely in the private space as well as in the public domain. While the benefits created by growing global economy do not distribute equally between countries but led to deeper economic differences , they caused feminization of poverty, increase of inequality of social gender and deterioration of working conditions

    An Overview of Women’s Employment in Rural Areas in Turkey

    Get PDF
    18.yüzyıldan itibaren batıda gelişen feminist hareketin etkisiyle, kadınlar 19.yüzyılın ıı.yarısmdan itibaren basın yoluyla kendilerini ve taleplerini ifade etmeye, talepleri doğrultusunda örgütlenmeye ve çeşitli hakları elde etmeye başlamışlardır. erkekler yurttaş olma mücadelesini yalnızca kamusal alanda sürdürürken, kadınlar bu mücadeleyi kamu alanında olduğu kadar ailede, yani özel alanda da sürdürmek zorunda kalmışlardır. büyüyen küresel ekonominin yarattığı faydalar ülkeler arasında eşit olarak dağılmayıp daha derin ekonomik farklılıklara yol açarken, yoksulluğun kadınlaşmasına, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin artmasına ve çalışma koşullarının bozulmasına neden olmuştu

    Muhafazakâr Kadınlarda Tüketici Davranışı Ve Marka Algısı Üzerine Bir Çalışma

    No full text
    DModernleşme sürecinin bir sonucu olarak ortaya çıkan muhafazakârlık kavramı, modernleşme ile olan karşıtlık bağlamında şekillenen ideolojik bir doktrin olarak kabul edilmektedir. Ancak son dönemde muhafazakârlık kavramında değişim bu algının biraz daha farklılaşmasına neden olmuştur. Bu iki kavram arasındaki kavram kargaşasının temelinde modernite ile muhafazakâr kavramlarının bulunduğu konumların farklı olması yatmaktadır. Türkiye’de muhafazakârlık algısının değişimi 1980’li yıllara dayanmaktadır. Daha önceleri kültürel alanda eskiyi, geleneksel olanı yaşama ve köklü değerler sistemini korumak temeline dayanan muhafazakârlık kavramı, 1980 sonrası dönemde yerini “Yeni Muhafazakârlık” kavramına bırakmıştır. Muhafazakârlık anlayışında oluşan bu değişim ile birlikte kültürel ve sosyal etkinliklere, restoranlara, konserlere, sinemalara ve tatil köylerine yeni muhafazakâr ideolojisini benimseyen kadınlarında yüksek oranda katılım gösterdiği gözlemlenmiştir. Son dönemde moda sektöründe muhafazakâr kadınlara yönelik yapılan tasarımların sayısının arttığı ve artık muhafazakâr kadınların kendi giyim kalıplarına ait moda konusunda tercih yapabildiği bir pazarın oluştuğu görülmektedir. Özellikle sosyal medya kullanımının artması ile birlikte bu sürecin daha da hızlandığı ve yeni bir pazar haline geldiği görülmektedir. Bu bağlamda çalışmada kişisel bakım ürünleri  (eşarp, şal, ayakkabı ve çanta) kategorisinde markaya önem veren ve tüketme eğiliminde olan muhafazakâr kadınlar analiz edilerek çalışmanın örneklem çerçevesini oluşturmuşlardır. Bu doğrultuda 155 muhafazakâr kadın ile internet üzerinden anket yapılmıştır. Çalışmada kişisel bakım ürünleri kullanan muhafazakâr kadınların,  marka sadakatini “benimseme duygusu” ve “satın alma niyeti” boyutlarıyla, öncül faktörler olan “marka algısı ve memnuniyet hissi” arasındaki ilişkileri değerlendirilmeye çalışılmıştır. Çalışmanın temelini oluşturan marka algısı, memnuniyet hissi ve marka sadakati konuları çalışılmış olmasına rağmen örneklemin muhafazakâr kadınlardan oluşması çalışmayı özgün kılmaktadır. Çalışmanın gelecekteki çalışmalara ışık tutacağı düşünülmektedir. Anahtar Kelime: Muhafazakâr kadın, Tüketici davranışı, Marka Algısı, Memnuniyet Hissi, Benimseme Duygus

    The Open Space Sculptures Used in the Gençlik Park towards Visual Perception of Park Users

    Get PDF
    Urban parks are the most important areas that allow recreational activities in our towns. Increasing the visual quality of urban parks provides positive impacts on urban quality. Besides the artistic and technical features of open space sculptures which are used for urban park designs are the visual perceptions and preferences of park users are also important. In the context of this study, six sculptures in Gençlik Park which is in the boundaries Ankara have been considered. The aim of the study, to measure the visual quality of the sculptures in the urban parks through park users and to reveal the relationship between visual landscape indicators (of being interesting, coherence, complexity, meaningfulness, and mystery) and the visual quality. For this purpose, the six pieces in Ankara Youth Park of sculpture were evaluated the scope of research. According to the results of the study; it was realized that park users like sculptures visually. A statistically significant relationship was found between the visual quality of the sculptures and some landscape indicators (to be interesting, mystery and harmony). In addition to these, some suggestions were made regarding the use of sculptures in urban parks
    corecore