51 research outputs found
Reviewing the relation between the problem solving skills of school of health students and their social skill levels
This research aims at reviewing the relation between the problem solving skills of health high school students and their social skill levels. It was planned to be descriptive. The universe of the research was composed of nursing students in the health high school. The sample was determined to be the whole of the universe. A written permission was taken from the management of the health high school regarding the research. Problem Solving Inventory and Social Skill Inventory; the form towards socio-demographic data prepared by the researchers was used. SPSS-16 software programme were used to analyze the data. The participants were a total of 248 people, with %76.2 female. 66 of the students are from the 1st grade, 67 from the 2nd, 58 from the 3rd and 57 from the 4th grade. When some substance use properties of the students were observed, %11.3 stated they smoke, %9.3 of the students stated that they drink alcohol. Statistically significant relations were determined between problem solving and sub-scales regarding social skills. A statistically significant relationship was identified between confidence in the problem solving skills and emotional expressivity. According to this, as the score average for confidence in problem solving skills increase, emotional expressivity decreases. That is, the non-verbal communication skills of the individual are decreasing. Consequently, as the problem solving skills of nursing students decrease, their social skill levels are decreasing as well
Analysis of the factors affecting the choice of profession of the first and last students at nursing department in school of healthSağlık yüksekokulu hemşirelik bölümü ilk ve son sınıf öğrencilerinin meslek seçimini etkileyen faktörlerin incelenmesi
The choice of profession made a conscious person directly affects the success and job satisfaction in the profession.This study carried out descriptive for determine factors that influence the choice of profession of nursing students in the first and last grade a nursing department of school of health. Research was carried out with the participation of students in the first and last grades in the nursing department of a university health school in March. Population of the study constituted by first and final grades students in health school nursing department (including 140 first grade, 87 last grade, total of 227 students). The sample was determined as population. Data of the research was collected with The Scale of Nurse Career Choise (HMSÖ) which developed originally by Zysberg and Berry, Turkish validity and reliability made by Önler and Saraçoğlu (2010) and survey questions (13 questions) that created to by the researchers review the literature to determine the Socio-demographic features. The data was analyzed in SPSS 15 package program by frequency, percentiles and average.The students participating in survey 132 are female and 58 are male. Of students 58.4% first grade, 41.6% the fourth grade. At the preference of the profession the mean scores of the item" I always has wanted to help people." was found to be 98% first grades and 90% in the fourth grades. The item “There is no unemployment in nursing” was scored a very high rate in both groups (First-grade; x=82.883, fourth grade; x=82.279). According to the results of the research; The reasons for choosing the profession of nursing are found opinion not to be unemployed after graduation and a profession that provide opportunity to help people. ÖzetBilinçli olarak yapılan meslek seçimi kişinin meslekteki başarısını ve iş doyumunu doğrudan etkiler. Bu çalışma bir üniversitesin sağlık yüksekokulu hemşirelik bölümü ilk ve son sınıf öğrencilerinin meslek seçimini etkileyen faktörlerini belirlemek amacıyla tanımlayıcı olarak gerçekleştirilmiştir. Araştırma bir üniversitenin sağlık yüksekokulu hemşirelik bölümü ilk ve son sınıf öğrencilerin katılımı ile mart ayında gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın evrenini sağlık yüksekokulu hemşirelik bölümü ilk ve son sınıf öğrencileri oluşturmuştur (140 birinci sınıf; 87 son sınıf olmak üzere, toplam 227 öğrenci). Örneklem evren olarak belirlenmiştir. Araştırmanın verileri orijinali Zysberg ve Berry tarafından geliştirilen, Türkçe geçerlilik ve güvenilirliği Önler ve Saraçoğlu (2010) tarafından yapılan ‘‘Hemşirelikte Meslek Seçim Ölçeği (HMSÖ)’’ ve araştırmacılar tarafından literatür taraması yapılarak oluşturulan sosyodemografik özellikleri belirlemeye yönelik anket soruları (13 soru) aracılığıyla toplanmıştır. Veriler, SPSS 15 paket programında yüzdelik, frekans ve ortalama ile analiz edilmiştir. Araştırmaya katılan öğrencilerin 132'si kız, 58'i erkektir. Öğrencilerin %58.4'ü birinci sınıf, %41.6'sı dördüncü sınıftır. Mesleğin tercih edilmesinde “Her zaman insanlara yardım etmek istemişimdir.” maddesinin puan ortalamaları birinci sınıflarda (x=87.928) dördüncü sınıflarda ise (x=80.886) olarak bulunmuştur. Hemşirelikte işsiz kalınmayacağını düşünüyorum.” Maddesi her iki grupta yüksek oranda puan almıştır (birinci sınıflar; x=82.883, dördüncü sınıflar). Araştırma sonuçlarına göre; örneklem grubunun hemşirelik mesleğini tercih etme nedenleri mezuniyet sonrası işsiz kalınmayacağı düşüncesi ve insanlara yardım etme fırsatı sağlayan bir meslek olması olarak bulunmuştur
Porphyrazines with peripheral phosphorous and naphthalene groups
Magnezyum butanolat varlığında 1,2-bis(1-naftilmetiltiyo)maleonitril’in (1) siklotetramerizasyonuyla periferal posizyonlardan bağlanmış sekiz adet naftilmetil grubu içeren sübstitüe mavi-yeşil renkli magnezyum porfirazin (2) sentez edilmiştir. Trifluoroasetik asitle muamele edilerek metalsiz türevine (3) geçilmiş ve bu ürünün çeşitli metal tuzlarıyla reaksiyona sokulmasıyla metal porfirazinler (4-6) elde edilmiştir (M+2= Cu+2, Zn+2, Co+2). Bu çalışmanın ana hedefini oluşturan trifenilfosfin sübstitüe porfirazinler elde etmek için önce trifenilfosfinin metakrilik asit ve hidrobromik asit ile reaksiyonu sonucu oluşan (2-karboksi-1-metiletil)trifenilfosfonyum bromür’ün (9), oktakis(2-hidroksietiltiyo)porfirazinatomagnezyum’un (8) -OH grupları ile esterleştirme reaksiyonu yapılmıştır. Yeni bileşikler FT-IR, EPR, 1H ve 31P NMR, UV-görünür bölge spektrumlarıyla ve elementel analizle karakterize edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Porfirazin, naftalen, EPR, trifenilfosfin, fosfonyum.Peripherally functionalized porphyrazines have the potential to exhibit novel optical, magnetic and electronic properties; also maintain some additional features superior to the values met in related materials. The transition metal ion in the inner core offers new ways to induce, modify and control molecular properties. The starting point for a novel porphyrazine structure with eight naphthyl units bound to the periphery through flexible methylthio-chains is 1,2-bis(1-naphthylmethylthio)maleonitrile (1) which was obtained from disodium salt of dithiomaleonitrile and 1-(chloromethyl)naphthalene. By the template effect of magnesium, blue-green colored magnesium porphyrazinate (2) substituted with eight naphthylmethyl groups on the peripheral positions has been synthesized by cyclotetramerization of 1 in the presence of magnesium butanolate. The metal-free derivative (3) was obtained by its treatment with trifluoroacetic acid and further reaction of this product with copper(II) acetate, zinc(II) acetate and cobalt(II) acetate led to the metal porphyrazinates (4-6) (M+2= Cu+2, Zn+2, Co+2). In order to obtain triphenylphosphine substituted porphyrazines which is the main goal of this study, (2-carboxy-1-methylethyl) triphenylphosphonium bromide (9) is obtained by the reaction of triphenylphosphine and methacrylic acid with hydrobromic acid. Then, the -OH groups of octakis (2-hydroxyetyhylthio)porphyrazinatomagnesium (8) are reacted with 9 for esterification. The novel compounds were characterized by FT-IR, EPR, 1H NMR, 31P NMR, UV-Vis spectral techniques and elemental analysis. Keywords: Porphyrazine, naphthalene, EPR, triphenylphosphine, phosphonium
Post-Abortion Syndrome and nursing approachesPost-Abortus Sendromu ve hemşirelik yaklaşımları
The relation between the life outputs, are associated especially with the mental health outputs at Abortus and the period that follows it. Post-Abortus Syndrome (PAS) is the concept of abortus trauma management that show up with the chronic or delayed symptoms as a result of the hidden emotional reactions that are experienced because of the post-abortus physical and psychological trauma. The individual, the systemic and the social factors that are existing at post-Abortus women affect PAS development. The interventions, in general, that are oriented towards mental problems of the individual at the PAS period, focused on the individual’s sufficiency and efficiency for coping with all the problems that are faced in her life. There is no any program that is developed for post-Abortus women or their family in our country. It is important for the individual who is diagnosed with PAS to receive consultancy from a health professional for her recovery from the period. ÖzetAbortus ve bunu izleyen süreçte yaşam sonuçları arasındaki ilişki özellikle mental sağlık sonuçlarıyla ilişkilendirilmektedir. Post-Abortus Sendromu (PAS), abortus sonrası fiziksel ve psikolojik travma nedeniyle deneyimlenen gizlenmiş duygusal tepkiler sonucu, kronik ya da gecikmiş belirtilerle ortaya çıkan abortus travmasını yönetebilme kavramıdır. Abortus sonrası kadınlarda var olan bireysel, sistemik ve sosyal faktörler PAS gelişimini etkilemektedir. PAS dönemindeki bireyin ruhsal sorunlarına yönelik yapılan müdahaleler genel olarak, bireyin yaşamında karşılaştığı tüm sorunlarla başetmesinde yeterli ve etkili hale gelmesine odaklanır. Ülkemizde abortus sonrası kadınlara ya da ailelerine yönelik geliştirilen herhangi bir program bulunmamaktadır. PAS tanısı alan bireyin süreci atlatabilmesi için sağlık profesyoneli tarafından danışmanlık alması önemlidir
Evaluation of Pediatric Immune Thrombocytopenia (ITP) Cases and Risk Factors for Chronic ITP - Single Center Experience
Aim: Immune thrombocytopenia (ITP) is the most common acquired bleeding disorder in childhood. The study aimed to assess the demographic and clinical characteristics, and treatment responses and to evaluate their effects on chronicity in pediatric ITP cases.
Material and Methods: Primary ITP patients aged 1 month to 18 years, who were diagnosed and followed up in the Pediatrics Clinic of Tokat Gaziosmanpaşa University Hospital between January 2010 and December 2018, were retrospectively analyzed.
Results: Thirty-eight patients with a diagnosis of primary ITP were included in the study. The mean age of the patients was 94.3±53.4 (14-199) months. The female/male ratio was 1. Twenty (57.1%) patients had acute ITP, and 15 (42.9%) patients had chronic ITP. There was no significant difference between the acute ITP group and the chronic ITP group in demographic, clinical features, laboratory findings, and treatment responses. In the first 12 months, the number of admissions with a platelet count o
A warehouse selection in logistic distribution network problem with analytic hierarchy process method and goal programming
YÖK Tez ID: 459264Günümüz müşteri odaklı tedarik zincirinde; rekabet ortamında bir şirketin yerini koruması ve gelişebilmesi adına maliyetlerin minimizasyonu kadar müşterilerin beklentilerinin maksimizasyonu da eşit derecede önem göstermektedir. Bu çalışmada bir kamu sektöründe depo yeri seçim süreci analizine yönelik analitik hiyerarşi prosesi ve bir hedef programlama modeli birleştirilerek çok kriterli bir optimizasyon yaklaşımı geliştirilmiştir. Depoların ağırlıklarının hesaplanabilmesi için yedi farklı kriter tespit edilmiş, daha sonra çok kriterli karar verme tekniklerinden analitik hiyerarşi prosesi kullanılarak depoların kendi içinde öncelik sıraları belirlenmiştir. Uygulamanın ikinci aşamasında AHP önceliklendirme sonuçları hedef programlama modelinin girdisi olarak kullanılmış, belirlenen beş hedef için farklı senaryolarda ILOG CPLEX programı kullanılarak çözümler elde edilmiştir. Amaç mümkün olan en düşük maliyetle en iyi depoları seçmektir.Today's customer-oriented supply chain; the maximization of customer expectations is equally important as well as the minimization of costs in order to protect and develop a company in a competitive environment. In this study, a multi-criteria optimization approach has been developed by combining analytical hierarchy process and a goal programming model for warehouse location selection process analysis in a public sector. In order to calculate the weights of the warehouses, seven different criteria were determined and then the priority order of the warehouses was determined using the analytical hierarchy process from multi-criteria decision making techniques. In the second phase of the implementation, the AHP prioritization results are used as an input to the goal programming model and so that solutions were obtained using the ILOG CPLEX program in different scenarios for the five identified goals. The aim is to choose the best warehouses with the lowest possible cost
Analysis of female sybolism on press advertisements from the semiotics perspective since 1950
Text in Turkish; Abstract: Turkish and EnglishIncludes bibliographical references (leaves 198-209)x, 211 leavesBu araştırmanın amacı; Türkiye’de 1950’li yıllardan günümüze, kadınların yer aldığı basın reklamlarına derinlemesine bir bakış açısı getirebilmek ve bunu göstergebilim inceleme yöntemlerinin ışığı altında yapmaya çalışmaktır. İncelemeye başlarken kadının toplumsal açıdan rol ve konumlarının kısa tarihine ve değişim sürecine göz atılarak, göstergebilimin inceleme yöntemlerine değinilecektir. Daha sonra, bilimsel bir inceleme yöntemi olan göstergebilim daha detaylı olarak ele alınarak çözümleme yöntemleri üzerinde durulmuştur. Göstergebilimsel çözümleme yönteminde, incelenecek şey (reklam, afiş, fotoğraf vb. görsel ürünler) ve onu etkileyen unsurlar (dönemsel değişkenler) hakkında ne kadar çok bilgi sahibi olunursa, yorumlama ve anlamlandırma o kadar doğru ve gerçekçi bir sonuç verir. Bu nedenle, kadın reklamları, tarihsel süreç içinde dönemin toplumsal, kültürel, ekonomik ve siyasi dinamikleri çerçevesinde değerlendirilmiştir. 1950’den Günümüze Basın Reklamlarında Kadın İmgelerinin göstergebilim üzerinden ele alınarak örnekler üzerinden ayrıntılı olarak incelendiği bu çalışma, araştırmacılara, akademisyenlere ve bu konuda bilgi sahibi olmak isteyenlere kaynak olma amacı taşımaktadır.The aim of this research is to develop a deep point of view for the media advertisement in which the women have taken part in Turkey since 1950s up till now and to try to do it in the light of the inspection method of semiotics/semiology. As we start to make this inspection, we need to have a short information about the "woman". For this reason, firstly the short history of the woman and its period of change will be reviewed and then the inspection methods of the seismology will be mentioned. As it will be told in details soon, we can say that seismology is a scientific inspection method. Within the scope of this inspection method the more information have about the thing which is going to be inspected (visual products such as advertisement poster / signboard, photography etc.,) It can be seen that more opportunity he/she will have for the interpretation and explanation. For this reason, talking about the short history of the women will significantly contribute to the inspection. Therefore, while analyzing a woman (woman's) advertisement, having some knowledge about that period will enable someone to have an idea about the events at that time as if they were already there. The aim of this research ; is to provide information to the researchers, academicians and to the people who would like to know about the subject
Analitik hiyerarşi prosesi ve hedef programlama yöntemi ile lojistik dağıtım ağ tasarımı probleminde depo seçimi
Tez (Yüksek Lisans) -- Kırıkkale Üniversitesi116673
- …