33 research outputs found

    The Effects of Different Diet Models on Oocyte Quality, Oocyte Maturation and in Vitro Fertilization Outcomes in Mice

    Get PDF
    Nutritional quality affects fertility in both men and women. Nutrition should be considered in the prevention and treatment of infertility in men and women. In this study, we evaluated IVF rates, oocyte maturation and oocyte quality in a female animal model feding ketogenic, western and standard type diet. Female BALB / c mice were allocated to three groups: (a) control; (b) Western and (c) Ketogenic. After feeding female mice with these 3 feeding groups for 4 weeks, IVF was administered before sacrification of the mice. The number of collected oocytes and oocyte quality, fertilization rates and embryo quality were evaluated.The number of total oocytes was the highest in the ketogenic diet and the least in the western diet. MII stage oocytes in the ketogenic group were statistically significantly higher than the control group and western groups. Fertilized oocyte count was significantly lower in the western group compared to the other two groups. When the two-cell zygote stage was evaluated, it was found that the results were better in the ketogenic diet group and worse in the western diet group. The worst results in terms of the number of zygotes reaching the blastocyst stage were observed in the western type nutrition group, and the best results were observed in the group on the keteogenic diet. The results of our study show that western nutritional models negatively affect IVF results, while ketogenic diet has a positive effect. Keywords: Fertility, ketogenic diet, oocyte, ovulation, western diet DOI: 10.7176/JMPB/72-02 Publication date: January 31st 202

    Aneuploidy Rate, DNA Fragmentation, Tubulin and Centrin Content in Different Groups of Male Infertility

    Get PDF
    In this study, we aimed to compare DNA fragmentation ratios, centrosomal protein concentrations (centrin and tubulin) and numerical chromosomal abnormalities between four groups including asthenozoospermia, teratozoospermia, oligoasthenozoospermia and normozoospermia patients, and to emphasize the necessity of investigating genetic and protein content of the spermatozoa also in patients with a semen analysis within normal reference range. Evaluation of semen analysis of the patients was performed based on WHO 2010 criteria. As a result of the statistical analysis, it was observed that the sperm DNA fragmentation rate in the normozoospermia group (6.50 ± 3.46%) was significantly lower than those in the teratozoospermia (19.69 ± 9.86%) and oligoasthenoteratozoospermia group (32.47± 14.13%) (p<0.001). For centrin and tubulin proteins, highest concentrations were observed in normozospermia group (p<0.05). When incidence of numerical abnormalities were compared between four groups, it was found that there were statistically significant differences between groups in terms of nullisomies X, Y and 13, and  21 (p<0.05). In conclusion, we suggest that abnormalities in semen parameters seem to be associated with chromosomal abnormalities; and sperm aneuploidy rate is also at a considerable level even in normozoospermic patients. Keywords: DNA fragmentation, teratozoospermia, centrin, tubulin DOI: 10.7176/JMPB/68-04 Publication date:September 30th 2020

    Okul Öncesi Öğretmen Adaylarının Çocuk Gelişimi ile ilgili İnançlarında Değişim ve Durağanlıklar

    Get PDF
    Çocuk gelişimini bilmek ve anlamak, okul öncesi eğitimi öğretmenleri için mesleklerini iyi yapabilmek için temel bir unsurdur.  Bu araştırmada okul öncesi eğitimi öğretmen adaylarının gelişim inançlarında üniversite eğitimi sürecinde meydana gelen değişimler ya da durağanlıklar incelenmiştir. Çalışmanın örneklemini 538 birinci ve dördüncü sınıfa devam etmekte olan okul öncesi öğretmenliği öğrencisi oluşturmaktadır. İlişkisel tarama modelinin kullanıldığı bu araştırmada, veriler; Gelişim Hakkındaki İnançlar Ölçeği ile toplanmıştır. Araştırma verilerinin analizinde iki yönlü MANOVA kullanılmıştır. Araştırma bulguları, dört yıl boyunca öğretmen adaylarının olgunlaşmacı inançlarının azaldığını ve bilişsel inançlarının artığını, katılımcı üç üniversitede öğrencilerin gelişimle ilgili inançları birbirinden farklı olduğunu göstermiştir. Bu bulgular doğrultusunda öneriler sunulmuştu

    The Short-Term Effect of Eugenol on the Prevention of Experimentally Induced Myringosclerosis in a Rat Model

    Get PDF
    Objective:The aim of our study was to assess the possible short-term effects of topical and oral eugenol on the suppression of experimentally developed myringosclerosis (MS).Methods:Four groups of seven male Wistar albino rats were used in the study. The tympanic membranes (TMs) of all subjects were myringotomized, and group 1 was given no treatment (as control group), group 2 received saline, group 3 had received topical eugenol and group 4 received oral eugenol.Results:In macroscopic evaluation the control and saline groups showed much more MS compared to the topical and oral eugenol groups which had statistically significantly less changes (p<0.05). Fibrosis and inflammation regarding the lamina propria (LP) of the eardrums of the topical and oral eugenol groups were significantly less than those of the control and saline groups (p<0.001). In microscopic evaluation, TMs were found to be thicker in the control and saline groups (p<0.001).Conclusion:Our study showed that the application of topical and oral forms of eugenol reduced fibrosis and prevented the advancement of MS in the LP of the TMs in the short-term. More studies with different extracts are needed to investigate the efficacy of phytotherapeutic agents for preventing MS development following myringotomy

    Geçici Bilgi İhtiyacının Giderilme Sürecinde Kullanıcı Okuma Davranışlarının İncelenmesi

    No full text
    Amaç: Kısa süreli/geçici olarak ortaya çıkan bilgi ihtiyacımızı gidermek amacıyla sıklıkla başvurduğumuz arama motorları gibi internet tabanlı araçlar sayesinde, bilgiye erişme işlemi hız ve pratiklik kazanmıştır. Bu tür araçlar literatürde “Bilgi Erişim Sistemleri (BES)” kategorisinde değerlendirilen sistemlerdir. Bu çalışmada, Kırklareli Üniversitesi’nde BES mantığıyla çalışan bir altyapı üzerinde, kullanıcıların geçici bilgi ihtiyaçlarını giderirken gerçekleştirdikleri arama etkileşimlerinin incelenmesi ve okuma davranışlarının ortaya çıkartılması amaçlanmıştır. Yöntem: Çalışma kapsamında, web kullanıcılarının arama etkileşimleri altı haftalık süre boyunca kayıt altına alınmış olup, toplam 6504 satırlık bir veri seti oluşturulmuştur. Bu veri seti, okuma davranışlarının farklı boyutlardan incelenebilmesi amacıyla dört farklı şekilde organize edilmiştir. Sonrasında, oluşturulan bu veri setleri üzerinden kullanıcıların ziyaret ettikleri web sayfalarındaki kaynak inceleme süreleri ile web sayfalarının kelime miktarları arasındaki ilişkiler tespit edilmeye çalışılmıştır. Ek olarak, kelime başına okuma süresi ile ziyaret edilen sayfalardaki kelime miktarları arasında ne tür bir ilişki bulunduğu da araştırılmıştır.  Bu iki farklı ilişki incelemesi, bir bilgi ihtiyacını gidermek için aynı sayfaya yapılan ilk ve ikinci ziyaretler özelinde de gerçekleştirilmiştir. Analizlerin tamamında parametrik olmayan test yöntemlerinden faydalanılmıştır. Bulgular: Mann-Whitney U testi ile yapılan analizler, kullanıcıların ilk kez karşılaştıkları sayfalarda daha fazla zaman geçirdiklerini (Z: -4,568; p<0,05) ve ikinci ziyaretlerindeyse, hızlı bir şekilde sayfayı tarama eğiliminde olduklarını ortaya çıkartmıştır (Z: -4,889; p<0,05). Diğer taraftan, Spearman Korelasyon test sonuçları, kelime miktarı ile kullanıcıların sayfa inceleme süreleri arasında pozitif yönde güçlü bir ilişkiyi ortaya çıkarmıştır (rs: 0,772 ve rs: 0, 730; p<0,05). Aynı test doğrultusunda tespit edilen diğer bir bulgu ise, kelime miktarı ile kelime başına okuma süreleri arasındaki negatif yönde güçlü bir ilişkidir (rs: -0,775 ve rs: -0,808; p<0,05). Sonuç: Kullanıcıların, kelime miktarının artması durumunda tek tek her bir kelimeyi okumak yerine sayfayı tarama davranışına yöneldikleri tespit edilmiştir. Bu davranışın, aynı sayfaya yapılan ikinci ziyaretlerde de benzer şekilde ortaya çıktığı gözlemlenmiştir. Çalışmada ortaya çıkarılan tüm bulgular, BES’lere yönelik olarak “kaynak inceleme süresi temel alınarak ilgili bilgi kaynaklarının bulunması” temasıyla yapılması muhtemel ileriki çalışmalar için oldukça dikkat gerektiren bir noktaya ışık tutmaktadır. Özgünlük: Çalışma kapsamında, kullanıcı okuma davranışlarındaki değişkenlik, kaynak inceleme süresi verisinin gözlemlenmesiyle gözler önüne serilmektedir. Bu çalışma, BES’lerin değerlendirilmesine ve geliştirilmesine yönelik yapılacak ileriki çalışmalarda, kaynak inceleme süresi verisinden faydalanmak istendiğinde daha fazla dikkatin gerektiğini güçlü bulgularla ortaya koymaktadır

    FARKLI EKRAN ÇÖZÜNÜRLÜKLERİ İÇİN ESNEK WEB ARAYÜZ YAPILARI TASARLANMASI

    No full text
    Web&rsquo;in hızlı gelişimi ve sahip olduğu esnek yapısı, bu platform &uuml;zerinde &ccedil;eşitli uygulamaların ortaya &ccedil;ıkmasına sebep olmaktadır. Bilgiye hızlı erişmek i&ccedil;in en &ccedil;ok tercih edilen se&ccedil;eneklerden biri olan web siteleri bu uygulamalardan sadece biridir. Web siteleri &uuml;zerindeki resim, video, yazı, vb. her t&uuml;rl&uuml; i&ccedil;erik, g&ouml;rsel a&ccedil;ıdan, uygulama i&ccedil;inde bulunan sayfaların aray&uuml;z yapıları sayesinde organize edilmektedir. Web&rsquo;e erişimi bulunan cihazların boyutları d&uuml;ş&uuml;n&uuml;ld&uuml;ğ&uuml;nde, web sayfalarında farklı &ccedil;&ouml;z&uuml;n&uuml;rl&uuml;klere y&ouml;nelik ayrı tasarımlar geliştirmenin zaman ve emek a&ccedil;ısından b&uuml;y&uuml;k bir iş y&uuml;k&uuml; oluşturduğu a&ccedil;ıktır. Bu sorun, farklı cihaz &ccedil;&ouml;z&uuml;n&uuml;rl&uuml;klerine &ouml;zel aray&uuml;z yapılarının aynı anda pratik bir şekilde tasarlanmasıyla aşılabilir. Bu ama&ccedil; doğrultusunda bu &ccedil;alışmada, farklı cihazlar i&ccedil;in aray&uuml;z yapılarını aynı anda tek ekran &uuml;zerinden oluşturabilen ve organize edebilen bir prototip geliştirilmiştir. Bu sayede, kodlama bilgisine ihtiya&ccedil; duymadan kolay kontrol edilebilir bir aray&uuml;z yapısı tasarlama olanağı sunulmuştur. Diğer taraftan prototipin web uygulama geliştiricilerin kendi sistemlerinde kullanabilecekleri bir ara&ccedil; olabileceğine de inanılmaktadır

    Esnek Web Ara Yüzü Tasarlanması Üzerine Bootstrap İle Bir Uygulama

    No full text
    Teknolojinin en &ouml;nemli &uuml;r&uuml;nlerinden biri olan World Wide Web (www)&rsquo;in hızlı b&uuml;y&uuml;mesinden dolayı bu platform &uuml;zerindeki web sayfaları g&uuml;nl&uuml;k yaşamımızda s&uuml;rekli kullandığımız bir teknoloji &uuml;r&uuml;n&uuml; olarak hayatımızda yer etmektedir. Web sayfalarını geliştiren yazılımcıların da bu b&uuml;y&uuml;meye paralel olarak kendilerini geliştirmeleri bir zorunluluk haline gelmiştir. Yazılımcıların kendilerini geliştirmelerine katkı sağlayacak bi&ccedil;imde bu araştırmada web sayfası geliştiricilerin y&ouml;netim sistemlerinde kullanabilmeleri amacıyla ara y&uuml;z yapısı tasarlamaya y&ouml;nelik olarak bir prototip geliştirilmiştir. Ara y&uuml;z yapıları, web sayfalarındaki i&ccedil;erik elemanlarını d&uuml;zenli sunmamıza yarayan en &ouml;nemli unsurlardan biridir. Bu sebeple prototip, ihtiya&ccedil; duyulduğunda tek ekran &uuml;zerinden dinamik bir şekilde organize edilebilen, herhangi bir değişiklik ihtiyacı duyulduğunda kodlama yapmaksızın aynı anda farklı cihaz t&uuml;rleri i&ccedil;in sayfa ara y&uuml;z yapıları oluşturabilen bir ara&ccedil; olarak tasarlanmıştır. PHP ve Mysql dillerinin kullanılmasıyla oluşturulan bu prototip web i&ccedil;eriği geliştirmek i&ccedil;in kullanılan diğer programlama dilleriyle de yapılabilir. Bu &ccedil;alışma kapsamında tasarlanan prototipin, web i&ccedil;erik geliştiricilerinin ara y&uuml;z yapısı tasarlama noktasında kendi y&ouml;netim sistemlerinde kullanabilecekleri bir ara&ccedil; olacağı d&uuml;ş&uuml;n&uuml;lmektedir. Aynı zamanda bu prototip sayesinde herhangi bir kodlama bilgisine ihtiya&ccedil; duymadan da sistemi kullanacak kişilere kolay kontrol edilebilir bir ara y&uuml;z yapısı tasarlama olanağı sunulabilir
    corecore