228 research outputs found

    Kurşun alaşımının kütle azaltma katsayısının Co-60 radyoaktif kaynağı ve GEANT4 simülasyon programı ile belirlenmesi

    Get PDF
    06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.Bu çalışmada, Co-60 radyoaktif kaynağı kullanılarak Pb-Sn alaşımından geçen fotonlar Geiger-Müller sayacı ile tespit edilmiştir. Deney düzeneğinin Geant4 simülasyon programında benzetimi yapılarak kullanılan materyal ve şartlar oluşturulmuştur. Ayrıca, XCOM programında Pb-Sn alaşımına ait veriler girilmiştir. Deney düzeneğinden elde edilen verilerle Pb-Sn alaşımına ait deneysel kütle azaltma katsayısı hesaplanmıştır. Geant4 simülasyon programında 1173 keV ve 1332 keV enerji değeri için alınan veriler alınmıştır. 1173 keV ve 1332 keV enerji düzeyinden hangi oranda foton geldiği iki farklı gama spektrumu çalışmasının ortalaması alınarak hesaplanmıştır. Bu veriler sonucunda, Geant4 simülasyon programı için Pb-Sn alaşımına ait kütle azaltma katsayısı belirlenmiştir. Ayrıca XCOM programına Pb-Sn alaşımına ait girilen verilerle teorik kütle azaltma katsayısı 1173 keV ve 1332 keV enerji düzeyleri için elde edilmiştir. Sonuç olarak Pb-Sn alaşımının kütle azaltma katsayısı deneysel olarak, Geant4 simülasyonuyla ve XCOM ile belirlenmiştir. Deneysel ve Geant4 ile hesaplanan kütle azaltma katsayısı değerleri birbiriyle uyumluluk göstermektedir. Ayrıca bu değerler, XCOM programında 1173 keV ve 1332 keV enerji düzeyleri için elde edilen kütle azaltma katsayısı değerlerinin arasında kalmaktadır.In this study, using Geiger-Muller counter, photons of Co-60 that passing through Pb-Sn alloy have been measured. Experimental setup has been simulated by Geant4 simulation program. Two different photon energies at 1173 keV and 1332 keV that emitted from Co-60, passed through material and transmitted photon count have been obtained by Geant4. Also, material has been set by XCOM program. Mass attenuation coefficient for the Pb-Sn alloy has been calculated for experimental data and by using Geant4 mass attenuation coefficients have been calculated for different photon energies: 1173 keV and 1332 keV. From two different gamma spectrum studies, count of Co-60's gammas have been compared and a coefficient have been obtained between them. As a result of this ratio, average mass attenuation coefficient of Co-60's gammas has been determined for Pb-Sn alloy. In addition, mass attenuation coefficients have been obtained by using XCOM program for 1173 keV and 1332 keV. The results that have been determined experimentally and average result of mass attenuation coefficient that has been obtained by using Geant4 have been found compatible. Also, these Pb-Sn alloy results are in the range of XCOM's mass attenuation coefficients calculations for 1173 keV and 1132 keV

    Avrupa Birliği göçmenlik politikaları : tarihsel geçmiş ve mevcut durum

    Get PDF
    Bu çalışmanın amacı Avrupa Birliği.nin göçe ve göçmene yönelik izlediği politikaları saptamak ve Avrupa Birliği düzeyinde ortak bir göç politikasının geliştirilip geliştirilmediğini belirlemektir. Bu amaçla öncelikle göç ve göçmen kavramlarının işaret ettiği anlam ve bunlarla ilgili tartışmalara, daha sonra da göçe neden olan faktörleri anlayabilmek için göç teorilerine kısaca değinilecektir. Çalışmanın içeriğinde göçün Avrupa Birliği algısının değerlendirilmesinde Everett Lee.nin itme çekme kuramından ve ilişkiler ağı kuramından yararlanılmıştır. Bu yaklaşımlar ışığında temel varsayımlarımız Avrupa Birliği.ne göçün halen yoğun bir şekilde devam ettiği, Avrupa Birliği düzeyinde serbest dolaşım hakkının öncülük ettiği bir ortak göç politikasının var olmakla birlikte halen gelişme aşamasında olan bir politika çekirdeği olduğu varsayımlarıdır. Bu bulgulara ulaşabilmek amacıyla ilk bölümde çizilen kavramsal çerçevenin ardından Avrupa.ya yönelen göç akınlarının niteliği, uluslararası belgelerde göçmenlerin yeri ayrı bir bölüm halinde incelenecek, daha sonra Avrupa Birliği.nin göç ve göçmen konusundaki müktesebatı ve diğer ikincil hukuk kaynaklarında düzenlenmiş hukuki metinler incelenecektir. Son bölümde Avrupa Birliği.nin göç politikası; entegrasyon, ortak sığınma hukuku, ekonomik işgücüne yönelik politikalar, vize politikası ve sınır kontrolleri bağlamında irdelenecektir. Bu gelişmeler ışığında; Avrupa Birliği göç politikasının önümüzdeki yüzyıl içinde nasıl bir rota izleyeceği konusunda bazı değerlendirmeler ve elde edilen sonuçlar ortaya konulmaya çalışılacaktır. Anahtar Kelimeler: Avrupa Birliği, Göç, Göçmen, Göç Politikası, Göçmene Yönelik Uygulamalar.The objective of this thesis is determination of European Union.s policy towards migration and migrants and at European Union level whether or not the existance of a common European Union policy. For this purposes, initially we must identify the concepts of migration and migrant, refugee, asylum seeker and the other categories of migrant groups. So, the reason of international migration, we ought to consider on migration theories. In the context of this thesis, the evaluation of migration perceptions from European Union, we benefited from network migration theory and pull and push factors theory. In the light of these data, the hypothesis is there is a common migration policy in the European Union level which is led off the right of free movement of people. However, this policy is core and continues to develop. To reach this goal, in the first section we draw a conceptual framework and then, the characteristical landscape of European migration and migrants in the international documents are expressed. In the third section, acquis communiataire and the other secondary legislation of European Union about migration and asylum are determined and expressed in a historical base. In the last section, the migration policy of European Union.s fundamental parts; common asylum law, integration of migrants and the policy towards migrant workers, visa policy and the penetration of borders are handed in political framework. Therefore, how change the migration policy of European Union.s route is evaluated and the conclusions are determinated. Key Words: European Union, Migration, Migrant, Migration Policy, Application Towards Migrants

    Examining the Relationships between Tourists’ Connectedness to Nature and Landscape Preferences

    Get PDF
    The main purpose of the present research is to examine the relationships between the level of tourists’ connectedness to nature (CTN) and their landscape preferences (LP). For this purpose, the study first measures the construct validity and reliability of the CTN scale developed by Mayer and Frantz (2004) to confirm its appropriateness for different cultures and the originally one-dimensional structure of the scale is tested. Second, the LPs of domestic and foreign tourists are determined from six different landscape pictures and a relationship is sought between the tourists’ CTN levels and LP. The primary data were gathered through surveys of foreign and domestic tourists staying in Antalya. The relationships between the CTN and LP were determined by multinomial logistic regression analysis (MLRA). According to the findings, as the level of tourists’ CTN increases, their preference levels for shopping malls and historical places also increase. It has also been determined that as the CTN increases, preferences for beaches increases, too. Women who prefer shopping malls and historical sites are less likely than men to prefer wildlife. Also, as the preference for historical sites increases, the CTN level increases, too. The results of the study will be beneficial for planners to manage the landscape in destinations and to use the resources effectively

    CLASSIFYING SHOPPING MALL REQUIREMENTS OF HIGH SCHOOL STUDENTS USING KANO MODEL: AN APPLICATION IN İZMİR

    Get PDF
    Son yıllarda sayıları giderek artan alısveris merkezleri, özellikle büyüksehirlerde toplumsal yasamın bir parçası haline gelmektedir. Bu çalısma, alısveris merkezleri için önemli bir pazar bölümü olan ve ülkemiz nüfusunun en büyük bölümünü olusturan 15-19 yas grubunun alısveris merkezleri ile ilgili gereksinimlerinin memnuniyetlerini ne düzeyde etkiledigini ortaya çıkararak bir sınıflandırma yapmayı amaçlamaktadır. Çalısmada, &zmir ilinde 359 lise ögrencisinin alısveris merkezleri ile ilgili gereksinimleri Kano modeli ile sınıflandırılmıstır. Sonuçlar, 41 gereksinimden 13'ünün beklenen/dogrusal, digerlerinin ise fark yaratmayan gereksinimler olarak tanımlandıgını göstermektedir. Çalısmanın sonuçlarının alısveris merkezi yönetimlerine gelecegin tüketicileri olarak tanımlanan bu pazar dilimi için pazarlama stratejileri gelistirmede katkı saglayacagı düsünülmektedir. Shopping malls, which have been increasing in number, have become a part of social life, particularly in big cities. This study aims to construct a classification in that it explores to which extent the requirements for shopping malls shape satisfaction level of individuals between the ages 15 and 19, who make up the largest part of the population in Turkey, thus represent a crucial market segment for shopping malls. The requirements of 359 highschool students for shopping malls were classified with Kano model in Izmir. The results show that 13 requirements out of 41 were defined as one-dimensional while the rest were classified as indifferent. The results are expected to contribute to shopping mall managements in developing marketing strategies for this market segment, which is considered as the customers of the future

    Otel İşletmelerinde Nezaketsizlik ile Dışlanma Arasındaki İlişkide İşgörenlerin Narsistik Kişiliğinin Düzenleyici Rolü

    Get PDF
    Otel işletmelerinde müşteriler ile doğrudan etkileşim kuran işgörenler, hizmet kalitesinin ve müşteri memnuniyetinin belirlenmesinde, ortaya çıkabilecek sorunların çözülmesinde önemli bir rol üstlenmektedirler. Bu bakımdan otel işletmelerinin başarısı ve itibarı işgörenler tarafından sağlanan hizmetin kalitesine bağlıdır. İşgörenlerin kendilerine verilen görevleri başarıyla gerçekleştirebilmeleri ve kaliteli hizmet sunabilmeleri için ise sağlıklı bir iletişim ortamının varlığının yanı sıra, işe yönelik tatmin düzeylerini ve üretkenliklerini destekleyecek bir örgüt ikliminin hâkim olması gerekir. İş ortamında toksik etkiler yaratabilecek nezaketsizlik ve dışlanma gibi üretkenlik karşıtı davranışlar, çalışanların motivasyonlarını ve verimliliklerini düşürmekte, örgütün performansı üzerinde olumsuz etkiler yaratmaktadır. Bu doğrultuda mevcut çalışma, otel işgörenlerinin çalışma ortamında iş arkadaşları ve yöneticileri bağlamında maruz kaldığı nezaketsiz davranışların, işgörenlerin dışlanma algıları ile ilişkisini ve bu ilişkide narsistik kişilik özelliklerinin düzenleyici bir rolü olup olmadığını ortaya koymayı amaçlamaktadır. Araştırma, nicel analiz yöntemi ile tasarlanmış, veriler anket tekniği ile Türkiye’de faaliyet gösteren dört ve beş yıldızlı otel işletmelerinde görev yapan işgörenlerden elde edilmiştir. Çalışma 418 anket verisi üzerinden gerçekleştirilmiştir. Elde edilen sonuçlara göre narsistik kişilik özellikleri, yöneticiden kaynaklanan nezaketsizlik ile dışlanma algısı arasında herhangi bir rol üstlenmeyip, iş arkadaşları tarafından maruz kalınan nezaketsizlik ile dışlanma arasında ise düzenleyici role sahip olduğu tespit edilmiştir. Buna ek olarak yönetici nezaketsizliği ile işgörenlerin narsistik kişilik özelliği; iş arkadaşları nezaketsizliği ile işgörenlerin narsistik kişilik özelliği ve dışlanma arasında istatistiksel olarak anlamlı ve negatif yönlü bir ilişki olduğu bulgulanmıştır. Bu açıdan yöneticilerin, örgüt iklimini olumsuz etkileyecek nezaketsizlik ve dışlanma gibi stresörlerin neden olduğu bir çalışma ortamının ortaya çıkmasını engellemeye yönelik önlemler alması önerilmektedir. Çalışmanın, narsistik kişiliğin iş arkadaşlığı nezaketsizliği ile dışlanma arasında düzenleyici rolünü ampirik olarak ortaya koyması açısından hem turizm hem de örgütsel davranış yazınına katkı sağlayacağı ve yeni bakış açılarına yön verebileceği değerlendirilmektedir

    Innovation and export performance: a meta-analytic review and theoretical integration

    Get PDF
    Purpose Since an accumulated body of research has examined the link between innovation and export performance and little attention has been paid to consolidate the existent fragmented findings in the pertinent literature, the purpose of this paper is to systematically integrate empirical findings based on a meta-analysis of relevant research investigating the association between innovation and export performance. Design/methodology/approach In this research, correlations within individual studies were examined through performing a meta-analysis, which assists to synthesize the entire findings among past individual studies and helps to quantify the aggregated results. In total, 38 articles surveyed 554,227 exporting manufacturing companies were analyzed through a meta-analysis of 145 total effects. Findings This study demonstrates that innovation is a strategic source to achieve competitive advantage with intent to achieve superior performance in export markets. In this sense, the results reveal that while there is a significant relationship between innovation activities of companies and their export performance, export strategic performance dimension captures important facets in this relationship. Moreover, the results indicate that conceptualization of innovation and the development level of countries moderate the link between innovation and export performance. While output-oriented innovation is more influential on innovation-financial export performance association, the input-oriented innovation is more influential on strategic and market performance. Originality/value This present study attempted to synthesize fragmented results examining innovation–export performance link via revealing potential moderators on the association between innovation and export performance and providing important insights for both practitioners and scholars

    Attitudes of Pulmonologists about Obstructive Sleep Apnea Syndrome and its Treatment in Izmir

    Get PDF
    Objective We aimed to evaluate pulmonary medicine physicians’ attitudes about obstructive sleep apnea syndrome (OSAS) and its treatment in Izmir. Materials and Methods About 78 of 120 pulmonary medicine physicians in Izmir answered the questionnaire containing 24 items (demographics: 6, education: 4, attitudes: 9, knowledge: 5). Results 67.9% of the participants were female. Mean age was 41.06±5.63, mean working year was 11.16±6.09. 52.6% worked in training and research hospitals, 32.1% in state hospitals, and the rest in private and university hospitals. Monthly patient number was 714.10±3.24, patients number with OSA symptoms was 14.85±2.15. 64.1% had completed speciality education in hospitals with sleep disorders centers and this ratio was higher in physicians whose working year was less than 10. 24.4% had practiced sleep study during this education. Participation in sleep study courses after speciality education was 48.7%. 26.9% worked as sleep specialist. 67.9% usually asked patients OSA symptoms and 38.5% asked preoperative OSA symptoms. 97.4% usually referred patients to sleep centers. 65.4% had been working in hospitals with sleep disorders centers. The ratio of correct answers in knowledge part of the questionnaire was 95%. Conclusion OSAS is a major pulmonary disease and it is important in order to find out the patients with OSA risk. 2.07% of patients in clinics have OSA symptoms. Physicians’ confidence in diagnosis is more than managing patients with OSA. Practical part of sleep study is not enough in speciality education. Asking OSA symptoms is not common in pre-operative examination
    corecore