9-18 yaş grubu müsabık yüzücülerde eklem hareket genişliğinin ve atropometrik parametrelerin yüzme performansı ile ilişkisi ve bunu temel alan yeni bir esneklik programının düzenlenmesi

"9-18 Yaş Gurubu Müsabık Yüzücülerde,Eklem Hareket Genişliğinin ve Antropometrik Parametrelerin Yüzme Performansı ile İlişkisi ve Bunu Temel Alan Yeni Bir Esneklik Programının Düzenlenmesi" adlı çalışmamızda,yarışçı yüzücülerin yarışma dereceleri ile ölçülen eklem hareket genişlikleri ve antropometrik parametreler karşılaştırılmış, ayrıca bazı antropometrik parametreler ile esneklik ölçüm değerleri arasındaki ilişki incelenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre ülkemizde elit seviyedeki yarışçı yüzücülerin eksiklikleri belirlenerek,bir esneklik programı önerilmiştir. Araştırmaya,Türkiye Şampiyonası'nda,kendi yaş gurubunda ilk 8 dereceyi alan 62 kız 70 erkek olmak üzere 132 yüzücü katılmıştır. Yüzücülerin performans kriteri olarak,Türkiye Yaş Grupları Yüzme Şampiyonası'nda dört teknikte yüzdükleri yarışma dereceleri alındı. Yüzücülerin ölçülen antropometrik parametreleri; boy,kol,el ve ayak uzunlukları,CORM,BMI,KKA ve %Yağ değerleri, somatotip komponentle; eklem hareket genişliği parametreleri omuz ektensiyon ve fleksiyonu,gövde ekstansiyonu,kalça abduksiyon ve ekstansiyon,ayak inversiyon,eversiyon ve ayak bileği plantal fleksiyon değerleridir. Antropometrik analizler Heat-Carter protokolüne uygun olarak Kinantropometri bilgisayar programında yapıldı. Esneklik ölçümleri dijital elektronik fleksiyometri ile ölçüldü. Elde edilen veriler, SPSS bilgisayar programında analiz edildi. Araştırmamızda kullanılan antropometrik indeksler ile yüzme performansı arasında önemli bir ilişki bulunamadı. Araştırmamıza katılan yüzücülerin esneklikleri ile dört tekniğin yarışma dereceleri arasında önemli bir ilişki bulunamadı. Bunun en önemli nedeninin,hem antrenörlerin hem de sporcuların esneklik çalışmalarını göz ardı edip yeterli uygulama yapmamalarıdır. Bazı antropometrik parametrelerin birbirleriyle olan ilişkisinin incelenmesi sonucunda,her iki cinste de yüzücü seçiminde boy uzunluğunun dikkate alınmasında yarar olduğunu telkin etti. Ayrıca,özellikle kız yüzücülerde BMI ve %Yağ değerlerinin düşük olmasının yüzme performansının gelişmesinde önemli olduğunu gösterdi. Bazı antropometrik parametreler ile esneklik ölçüm değerlerinin karşılaştırılarak incelenmesi, omuz genişliğinin omuz esnekliğini arttırdığını, kalça genişliğinin ise kalça esnekliğini azalttığını ve ayak uzunluğunun ayak bileği esnekliğinde çok önemli olmadığını gösterdi. Sonuç olarak, puberte öncesi yüzücülerde,fiziksel boyutlar,vücut şekli ve esneklikle ilgili olarak performansı iyi yönde etkileyecek belirleyici bir ilişki bulunamadı. Performansın geliştirilmesinde,antrenman seviyeleri,ve yüzme tekniklerinin de etkili olduğu düşünülmektedir. Yapmış olduğumuz araştırma sonuçlarının değerlendirilmesiyle yüzme performansının esneklikle ilişkili olduğu düşünülerek esneklik geliştirici bir program önerildi. SUMMARY Range of motion joints which are rated by the success degree of competitor swimmers in competitions and antropometric parametres were compared to each other; and furthermore, the corelation between some specific antropometric parametres and flexibility rating values were researched in this study called "Arranging A New Trainning Program Which Is Based On The Corelation Between Antropometric Parametres and Range of Motion of Joints Regarding the Swimming Performance In The Competitor Swimmers of The Age Group Between 9 and 18." In the research, 132 swimmers,62 of whom were females and 70 of whom were males were involved.These swimmers were those people who got the first eight degree of success in their own age groups in the Turkey Championship.The degree of success of the competitor swimmers in their swimming by four styles in the Turkey Age Groups Swimming Championship were used as the swimmer's performance criterion. The rates antropometric parametres of the swimmers are the length of their stature, arm, hand, and feet, CORM, BMI, KKA and fat % values, somatotip components; shoulder extension and flexion of range of motion of joint parametres, trunk extension,hip adduction and extension, foot inversion, eversion and ankle plantal flexion values The antropometric analyses were executed within the kinantropometric computer program in accordance with the Heat-Carter agreement.The flexibility rating was carried out with digital elektronic flexiometre.The results were analysed in the SPSS computer program. No significant correlation has been found out between the flexibility of the swimmers involved in the research and the competition degrees of the four styles.The most important reason for that is both the trainers and swimmers do not make sufficient practice possibly because of their ignoring flexibility movements. The results obtained from the correlation between some specific antropometric parametres have showed that it is helpful to take into consideration the length of stature in choosing swimmers in both genders.In addition, the fact that BMI and Fat values % are low is effective in helping improve the swimming performance especially in female swimmers. According to the analyses done by comparing some specific antropometric parametres and flexibilty rating values have showed that the width of shoulder increases the flexibility of shoulder but the width of hip reduces the flexibility of hip and the length of feet does not play a significant role in the flexibility of ankle. In conclusion, there has been no significant determining correlation found out which may affect the performance in a positive way regarding physical measures, body shape and flexibility before the period of puberty.The level of training and swimming styles are also effective in improving performance.According to the results obtained from this research, a program which will help improve flexibility has been suggested taking into account the fact that there is a correlation between flexibility and swimming performance

Nanoelmas ve karbon nanotüp parçacıklarının foto-graftlama tekniğiyle modifikasyonu ve kompozitlerinin hazırlanması

ÖZETSon yıllarda, malzeme biliminde, polimerlerin ve nano boyutlu maddelerin bir araya getirilmesini amaçlayan organik-inorganik hibrit malzemelerin geliştirilmesi konusunda çok sayıda çalışma yapılmaktadır.ABSTRACTIn recent years, numerous studies have been conducted in material science, on the development of organic-inorganic hybrid materials which aim to combine polymers and nanoscale materials

Serial verb constructions in Old Anatolian Turkish

Tek yargı ifade edebilmek için art arda gelen, aralarında herhangi bir bağlaç veya bağlantı unsuru barındırmayan fiil dizilerine "seri fiil yapıları" (SFY) denmektedir. Cümlede tek fiil gibi hareket eden SFY, herhangi bir sıralama veya altasıralama ilişkisi olmadan bir araya gelen fiillerden veya tek fiilin kendi içinde birden fazla hareket barındırdığı fiillerden oluşmaktadır. İlk defa Afrika dillerinde tespit edilen ve zaman içinde pek çok dilde var olduğu kanıtlanmış olan SFY, Türkçenin tarihî dönemlerinde ve çağdaş lehçelerinde de yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Türkçede yaygın bir kullanıma sahip olan SFY üzerine yapılmış olan araştırmalar son dönemde artmaya başlamıştır. Bu çalışmada Türkçedeki SFY, Eski Anadolu Türkçesi (EAT) özelinde ele alınmıştır. Çalışma, üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde çalışmanın amacı, yöntemi, kapsamı ve sınırlılıkları hakkında genel bilgiler verilmiştir. İkinci bölümde fiiller ve fiil sınıfları açıklandıktan sonra SFY kavramından, dünyada ve Türkiye'de SFY üzerine yapılmış olan çalışmalardan bahsedilmiştir. Ayrıca SFY'nin genel özellikleri, anlambilimsel özellikleri, bu özelliklerin Türkçe ve diğer dillerdeki görünümü ve SFY sınıflandırmaları üzerinde durulmuştur. Üçüncü bölümde, EAT'deki SFY incelenmiştir. Bu dönemdeki SFY incelenmeden önce dönemin dil özellikleri hakkında bilgi verilmiş, son-rasında EAT'nin dil özelliklerini ve dönemlerini en iyi şekilde yansıtabilecek metinlerden seçilmiş olan SFY örnekleri genellikle cümle, bazen de metin bağlamında tanık gösterilmiştir. Tanıktaki her fiil, göstermiş olduğu özelliklere göre sınıflandırılmıştır.Serial Verb Constructions (SVC) are the sequences of consecutive verbs that do not contain any conjunction or connection element in order to express a single clause. Acting as a single verb in a sentence, SVC consists of verbs that come together without any coordination or subordination relationship, or verbs in which a single verb contains more than one action. SVC, which was first identified in African languages and proved to exist in many languages over time, is also widely used in Turkish historical periods and contemporary dialects. Research on SVC, which has a widespread use in Turkish, has recently started to increase. In this study, SVC in Turkish is handled specifically in Old Anatolian Turkish (EAT). The study consists of three parts. In the first chapter, general information about the aim, method, scope and limitations of the study is given. In the second part, after the verbs and verb classes are explained, the concept of SVC and the studies on SVC in the world and in Turkey are mentioned. In addition, the general features, semantic features of SVC, the appearance of these features in Turkish and other languages, and SVC classifications are emphasized. In the third chapter, SVC in EAT is examined. Before examining the SVC in this period, information was given about the language features of the period, and then the examples of SVC, which were selected from the texts that could best reflect the language characteristics and periods of EAT, were witnessed in the context of sentences and sometimes texts. Each verb in the witness is classified according to the characteristics it shows

Evaluation of a tangible mobile application for students with specific learning disabilities

Students with specific learning disabilities (SLD) typically do not perform at the expected levels of academic achievement. Tangible mobile applications are learning devices that allow for physical engagement and multisensory interaction. They present as promising tools to facilitate learning for students with SLD. This study explored the use of a tangible mobile application for assisting three seventh-grade Turkish students with SLD to learn scientific principles regarding cell concepts. A multiple-probedesign across participants was used to examine the effectiveness of a tangible mobile application. In addition, issues related to usability of the application were also explored. The overall results of the study showed that the tangible mobile application was effective, and the students with SLD were willing to use this application, enjoyed the process, and used the application and objects easily/correctly