282 research outputs found
Mustafa Kutlu’nun hikâyelerinde modern kentli insanın bunalımları
Eserleriyle Türk edebiyatını nicelik ve nitelik yönünden besleyen Mustafa Kutlu 1970
sonrası Türk hikâyeciliğinde oldukça önemli bir yer edinmiştir. Bilhassa hikâyelerinde
kullandığı dil, üslup ve tema açısından nitelikli eserler ortaya çıkarmıştır. Son derece mümbit
bir yazar olan Kutlu, hikâyelerinde sembolik bir dil kullanarak çoklu anlam katmanları
oluşturmuştur.
Mustafa Kutlu, Türkiye toplumunun yaşadığı değişim ve dönüşüm sürecini kendine
temel mesele edinmiştir. Bu bağlamda eserlerinde köy kent meselesini ve göç olgusunu
irdelemiştir. Bununla birlikte değişim ve dönüşüme uğrayan bireylerin psikolojisine ve
toplumun sosyolojik yapısına da dikkatleri çekmiştir.
Mustafa Kutlu’nun bütün hikâyelerini kapsayan bu çalışmada toplumsal değişim ve
dönüşüm sürecinde kentte yaşayan bireylerde görülen psikolojik sorunların sebep ve
sonuçlarının hikâyelere ne şekilde yansıdığı incelenmiştir. Ayrıca insanları çeşitli bunalımlara
götüren göç olgusuna da değinilmiştir. Bunun yanı sıra hikâyelerdeki kentli bireylerin
görünümleri incelenerek Kutlu’nun kent algısındaki menfi durumlar tespit edilmiştir.
Çalışmanın sonucunda Mustafa Kutlu’nun, modernleşme sürecindeki Türkiye
toplumundaki yozlaşmaya dikkat çekerek, bu durumu modern bireylerde ortaya çıkan çeşitli
psikolojik bunalımlar ışığında eleştirdiği görülmüştür
Role of MicroRNAs in Rheumatoid Arthritis
Rheumatoid arthritis (RA) is a common autoimmune disease. The hallmarks of RA are synovial inflammation and hyperplasia, autoantibody production, systemic features, and deformity. A lot of researchers have paid attention to the possibility that microRNAs (miRNAs) play a role in the pathogenesis of RA. miRNAs are a class of small noncoding RNAs, which have 18–25 nucleotides. These small RNAs modify gene expression by binding to target messenger RNA (mRNA), and they block the translation or induce the degradation of target mRNA. Biological relevance of miRNAs has been investigated in physiological and pathological conditions. A growing body of evidence suggests that miRNAs participate in the inflammatory disorders including RA. In this chapter, an overview of biogenesis and function of miRNAs has been presented to introduce researchers to the changes and functional regulation of the key miRNAs in RA and to provide current knowledge in miRNA and RA. It is important to understand the relationship between the key miRNAs and RA pathology as modulation of specific miRNA alterations could be of great pharmaceutical interest in the future
Multidisipliner yaklaşımla yeni gülüş tasarımı: Olgu sunumu
Diş hekimliğinde estetik başarı doğru tanı, tedavi planı, klinik ve laboratuvar uygulamalarına dayanmaktadır.Üst dişlerin görünürlüğü yaş ile beraber azalmaktadır. Ön dişlerin açıklığı ile de üst ön diş görünürlüğü çok daha azalmaktadır. Bu olgu raporunda, ön grup açık kapanış şikayeti olan 37 yaşında kadın hasta anlatılmaktadır. Uzun süreceği düşünülen ortodontik tedavi yerine protetik yaklaşımla gülüş tasarımı planlandı. Üst ön kesici dişlerin ve yan kesici dişlerin görünürlüğü altın orana göre dizayn edilerek estetik gülüş sağlandı. Üst çeneye uygulanan üç porselen vener ile hem estetik gülüş sağlandı hem de konservatif tedavi uygulandı.Üç yıllık takip sonucunda yumuşak doku ile dişler arasındaki uyumun klinik olarak ideal olduğu gözlendi
Relation of eye dominancy with color vision discrimination performance ability in normal subjects
<b>AIM:</b> To evaluate the performance of dominant eye (DE) for color vision discrimination ability among the medical students with normal color vision.<b>CONCLUSION:</b> The color vision discrimination performance ability was found prominent for DE. This superiority was attributed to higher sensitivityof the r/g local color spectral region. We conclude that DE has priority in r/g color spectral region, probably including inhibition of NDE
Yasa, piyasa ve örgüt tiplerinde çeşitlilik: 1981 sonrasında Türkiye'de üniversiteler
Bu çalışmada yasal çerçeveyi toptan değiştirerek yeni zorlayıcı hükümler getiren, bir yandan da piyasalaşmanın yolunu açan bir devlet müdahalesinin, bir örgütsel alandaki örgüt tiplerine, zaman içinde, ne tür etkileri olacağını inceliyoruz. Araştırmamızın görgül zeminini 1980’lerin başında yeni bir rejimin
getirildiği Türkiye’deki yükseköğretim alanı oluşturmaktadır. Kümeleme analizi kullanarak elde ettiğimiz bulgular, yeni rejimin alanın yapısını değiştirdiğini ve egemen üniversite tiplerinin ya yeni rejim tarafından, ya da geçmişin getirdikleriyle yeni rejiminin istediklerinin bileştirilmesi veya kısmi değişikliklere uğratılmasıyla şekillendiğini göstermektedir. Örgüt tiplerindeki çeşitlilik ve yoğunlaşma da zaman içinde dalgalı bir seyir izlemiştir. Gözlemlediğimiz bu sonuçlarda da, esas rolü yasa ve alanın tarihsel geçmişinin
oynadığı, piyasalaştırmanın etkisinin ise sınırlı kaldığı görülmektedir
Ailesel sarkoidoz
Sarkoidoz, nedeni tam olarak bilinmeyen ancak etiyolojisinde genetik, enfeksiyöz ajanlar, mesleksel maruziyet ve çevresel faktörlerin rol oynadığı multisistemik granülomatöz bir hastalıktır. Sarkoidozda ailesel yatkınlık bilinmekle beraber kalıtım şekli tam olarak tanımlanamamıştır. Bu makalede histopatolojik olarak sarkoidoz tanısı koyduğumuz iki kız kardeşi sunduk. Yapılan genetik incele- me sonucunda her iki kardeşte de Human Lökosit Antijen HLA HLA A24, B51, Cw07, DRB1 15, DQB1 06 genleri ortak olarak saptandı. Her iki olguya steroid tedavisi başlandı ve takibe alındı. Sonuç olarak her iki kız kardeşte tesbit edilen bulgulara göre sarkoidozda ailesel genetik yatkınlık olabileceği ve sarkoidoz tanısı alan bireylerin ailesinin sarkoidoz yönünden değerlendirilmesi gerektiği kanısına varıld
Nasopharyngeal Glial Heterotopia with Intracranial Extension: A Case Report
Nasopharyngeal glial heterotopia is a mass composed of mature neural tissue occurring outside the central nervous system and is extremely rare. The preoperative diagnosis of such a mass in the head and neck region is challenging. In this study, we report a case of a 16-month-old patient presenting with respiratory distress and snoring caused by nasopharyngeal glial heterotopia. Radiologic imaging and histopathology are obligatory for the definitive diagnosis of glial heterotopia. Preoperative evaluation of an intracranial connection is one of the most essential issues in the presence of pediatric nasopharyngeal masses. The gold standard of treatment is surgical excision. Early recognition and early surgical excision by endoscopic or external approach are crucial to relieve respiratory distress and to maintain healthy growth and development
- …