Relationship between Entrepreneurial Skills and Tendencies: A Research on Physical Education Students

Abstrac

Evaluation of some respiratory functions of Kyrgyz National Team Athletes before 2016 Summer Olympic Games

In this study, some respiratory functions of athletes from four different sport branches who constitute Kyrgyzstan National Team have been examined. To research, 9 Greco-Roman style wrestlers (24±4,5years), 10 freestyle wrestlers (22,10±3,21 years), 8 judoists (23,6±1,89 years), 8 male athletes (22,29±2.87 years) and 3 female athletes (21.67±2.08 years) totally 35 male and 3 female national athletes have been included. Forced vital capacities (FVC), forced ventilation volumes (FEV1) and peak expiratory flow (PEF) which connected the respiratory levels of the athletes have been measured in preparation stage before 2016 Summer Olympic Games. By being performed istatistical evaluation by SPSS 21.0, it was usedthe computer package program. “One Way ANOVA” test an identifying the differences between the groups and the differences at (P<0,05) level have been accepted as significant. FVC values taken from Judoists were similar to those of male athletes (p>0,05) and significantly higher than other branches (p<0,05). FVC levels of wrestling and athletic athletes reflected similar results (p>0,05). When PEF levels examined, the results of judo and male athletes have been found statistically similar (p>0,05). PEF scores of Greco-Roman wrestling, freestyle wrestling and female athletes have not been found statistically different (p>0,05). FEV1 results of the judoists have been found similar to those of the Greco-Roman style wrestlers (p>0,05) while these results have been found significantly higher than the results of freestyle wrestling and athletic athletes (p<0,05). As a result, Judo athletes' FVC, PEF and FEV1 levels have been found better than other branches involved in the study

İstanbul Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nün toplam kalite yönetimine geçiş sürecinde, personelin yaklaşımının belirlenmesi

The research is about, how the İstanbul Youth and Sport Management’s employees react the new system of Total Qualıty Management. The fourty-one questıonare survey used on employees whose work in İstanbul Youth and Sport Management. Results show that, employees said an institution not a school. On survey, used eighty-nine male and twenty-one female of total one hundred and ten employees and four factors of Total Qualıty Management effects the employees. These four factors are: 1. Leadership, 2. Develop of employee’s work and join their work, 3. Relationship with the organizations who work together, 4. Customers come first in the organization. Differences in approaching to the  total  quality  management among  the  employees in an institution has been analized  according  to their  age group, working period  in that  institution,  their status,  title,  position  and  educational level. To indicate  the variation in approaching to the total quality management among the employees, data  taken by  the survey  result has been recorded in SPPS 13 programme and diagonal ( crosswise) table, frekans (periodicity)  and ki kare  comparisons have been  applied. Our survey ( research , questionnaire, analysis ) results show certain difference that  approach to the  total  quality of management among the  employees in an  institution has  varied  according  to their age, qualifications, working period in that  institution, skills  and their  educational  level.Çalışmamızda, İstanbul Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünde çalışan personelin toplam kalite yönetimine geçiş çalışmalarının kurum personeli üzerinde bıraktığı etkilerini araştırmak üzere, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Toplam Kalite Yönetimi uzmanlarınca hazırlanan ve okullarda uygulanan Toplam Kalite Yönetimi’ne ilişkin kırk bir sorulu anket formu, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne uyarlanarak çalışan personele uygulanmıştır. Okul yerine kurum denmiştir. Seksen dokuz erkek, yirmi bir bayan toplam yüz on kurum çalışanına Toplam Kalite Yönetimine etki edecek olan faktörler 4 ana başlık altında toplanmış ve buna göre hazırlanan anket uygulanmıştır. Bu ana başlıklar; 1.Liderlik, 2.Çalışanların geliştirilmesi ve katılımı, 3. Tedarikçilerle ilişkiler, 4. Müşteri odaklı organizasyon’dur. Kurumda çalışan personelin kişisel özelliklerine göre cinsiyetleri, yaş grupları, kurumda çalışma süreleri, görev unvanları ve eğitim seviyeleri açısından kurumlarında uygulanan toplam kalite uygulamasına bakış açılarında farklılıklar araştırılmıştır. Toplam Kalite Yönetimi bakışları arasındaki farklılıkları ortaya koyabilmek için, anketten elde edilen veriler SPSS 13 programında kaydedilerek, frekans, çapraz tablo ve ki-kare karşılaştırmaları yapılmıştır. Araştırmamızın sonucuna göre; kurum personelinin cinsiyetleri, yaş grupları, kurumda çalışma süreleri, kurumdaki görevleri ve eğitim düzeyleri ile kurumlarında uygulanan toplam kalite yönetimine bakışlarında anlamlı farklılıklar bulunmuştur

Anaerobic Capacity Changes of the National Freestyle Wrestlers during the Olympic Qualification Competition Period

This study aimed to evaluate the national level wrestlers’ anaerobic capacity through the preparation and qualification periods for Rio 2016 summer Olympic Games. For this manner, 10 national level freestyle wrestlers’(age 22,10 ± 3,21; weight 64,75 ±6,34; height 164,31 ± 4,75) anaerobic outputs measured 3 times in three month intervals with Bosco repeated jump test. Peak Jump(cm), Flight time, average power, average power/weight, first 15sec average jump height, last 15sec average jump height, fatigue index scores analyzed with repeated measures Anova. Mean power/weight output of the wrestlers increased from 20,42 W/kg to 21,28 W/kg(4,21 %) and fatigue index is decreased from 1,185 to 1,142 (3,62 %). However, this increase was not statistically significant (p<0,05). In six months of qualification and preparation period wrestlers’ anaerobic capacity did not changed and it is thought to have been caused by some reasons such as having already reached a certain anaerobic peak level or athletes’ competition level and frequency which might made it difficult for them to have a proper periodization during the year

Beden eğitimi ve spor yüksekokulları özel yetenek giriş sınav sistemlerinin değerlendirilmesi (Model önerisi)

Bu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır.ÖZET Bu çalışmanın amacı; Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokullarının, Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümlerinin, öğrenci seçiminde kullandıkları özel yetenek giriş smav sistemlerini değerlendirerek bir sınav modeli önerisi sunmaktır. Araştırmamızda üniversitelerin 2003-2004 Eğitim-Öğretim yılı özel yetenek giriş smav kitapçıklarından motorik özelliklere bağlı olarak yapılan smav sistemleri ve sınav sistemlerinde kullanılan test bataryaları veri haline getirildi Bu veriler SPSS for Windows 11,5 programına aktarıldı ve çapraz tabloda değerlendirilerek % dağılımları belirlendi. Çalışma sonuçlarına göre tek aşamalı smav sistemim tercih eden üniversiteler %44,4; iki aşamalı sınavı tercih eden üniversiteler %55,6 bulunmuştur.Tek aşamalı sınav sistemi ile öğrenci alan üniversitelerin 1500 m Erkek / 800 m Bayan koşusunu uygulama oram %50; 100m sürat koşusunu uygulama oram %50; koordinasyon testini uygulama oram %87,5 olarak bulunmuştur. îki aşamalı smav sistemi ile öğrenci alan üniversitelerin 1500 m Erkek/ 800 m Bayan koşusunu uygulama oram %50; 100m sürat koşusunu uygulama oram %50 olarak bulunmuş; koordinasyon testinin de üniversitelerin tümünde uygulandığı bulunmuştur. Elde edilen veriler doğrultusunda Türkiye'deki beden eğitimi ve spor yüksekokulları öğretmenlik bölümleri özel yetenek giriş sınavlarına yönelik mevcut uygulamalar değerlendirilmiş ve tartışılarak smav sisteminin yeniden yapılandırılması hususunda önerilerde bulunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Beden Eğitimi Spor Öğretmenliği, Özel Yetenek Giriş Smavı, Model Öneris

Liderlik tarzının örgütsel bağlılık üzerine etkisi (GSGM Merkez Örgütü Örneği)

ÖZETBu araştırma, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Merkez Örgütünde yönetsel görevi olan ve olmayan çalışanların algılarına göre yöneticilerinin liderlik tarzlarının örgütsel bağlılık üzerindeki etkisini ortaya koymak amacıyla yapılmıştır. Veri toplama aracı olarak, “Kişisel Bilgi Formu”, “Örgütsel Bağlılık Ölçeği” ve “Liderlik Davranışlarını Betimleme Ölçeği” kullanılmıştır. Veri toplama aracının geçerlilik ve güvenirliği için pilot çalışma, Gençlik ve Spor İl Müdürlüklerinde (Bolu, Düzce, Karamürsel, Kocaeli, Sakarya) 83 çalışana uygulanmıştır. Veri toplama aracının geçerliliği ve güvenirliği test edildikten sonra, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü Merkez Örgütünde görev alan 695 çalışana anket uygulanmıştır. Elde edilen veriler SPSS programına aktarılarak; frekans, yüzde analizi, t-testi, korelasyon (r istatistiği) testleri yapılmıştır. Araştırma sonucunda; yöneticilerin kendi liderlik tarzlarını tanımlamaları ile çalışanların yöneticilerinin liderlik tarzlarını algılamaları arasında farklılıklar olduğu, yöneticilerin liderlik tarzlarının örgütsel bağlılık üzerinde etkili olduğu tespit edilmiştir.Anahtar Sözcükler: Liderlik Tarzları, Örgütsel Bağlılık, Spor Yönetimi. SUMMARYThis research was conducted in order to display the employees who possess or do not possess administrative tasks in the Directorate of Youth and Sports of Turkey perceptions of effects of the leadership styles on organizational commitment. As data collecting tools, ‘Individual Information Instrument’ of ‘Organizational Commitment Scale’ and ‘Leadership Behavior Description Questionaire’ were used. The research was applied first to 83 employees that work in Youth and Sports Province Management (Bolu, Düzce, Karamürsel, Kocaeli, Sakarya) to ensure the validity and reliability of this research. After validity and reliability were tested as the data collecting tool, the questionnaire was applied to 695 employees working in the Directorate of Youth and Sports. Transfering the acquired datas to spss program; frequency, percent analysis, t-test, correlation (r statistic) tests were conducted. As a result of the research, it was determined that; the administrators’ description of their own leadership style and the employees’ perception of their administrators’ leadership style are different. The administrators’ leadership style has impacts on organizational commitment. Key Words: Leadership Styles, Organizational Commitment, Sports Managemen

GELENEKSEL MOĞOL GÜREŞİ BUKH

Güreş, köklü geçmişe sahip olan bir spor dalıdır. Güreş, milattan önceki dönemlerde bütün toplumlarda farklı isimler altında ve yöresel kurallara bağlı olarak yapılmıştır. Güreş sporu, içinde bulunduğu toplumun karakteristik özelliklerini ve inanç sistemlerini yaşatmaktadır. Güreş; doğuş ilhamını, yırtıcı ve yabani hayvanların birbirleri ile boğuşmasından, mücadelesinden alan bir spordur. Milattan önceki dönemlerde güreşin önemli bir spor olmasındaki birincil etkenlerden birisi de askeri eğitimin bir parçası olmasıdır. Geleneksel Moğol güreşi Bukh’dur. Moğolistan’ın geniş bir coğrafi yapıya sahip olmasından dolayı bu güreş bölgelere bağlı olarak farlılıklar gösterebilmektedir. Günümüzde bu spor 2 temel şekilde uygulanmaktadır. Khalkh Bukh Moğolistan’da ve Ujumchin Bukh tarzı güreş ise Moğolistan’ın iç kısmında yapılmaktadır. Moğollara ait olan bu geleneksel iki güreşte giyinilen giyside farklılıklar gözlemlendiği gibi birçok benzer yönlerde gözlemlenmektedir. Yapılan bu çalışmanın amacı, Moğol toplumunun geleneksel güreşi olan Bukh’u tanıtmaktır. Yapılan bu çalışmada tarama yöntemi kullanılmıştır. Bu yöntem doğrultusunda, farklı kütüphanelerden ve elektronik ortamda konuyla ilgili; dergi, kitap ve tezlere ulaşılarak konuyla ilişkisi olanlar seçilip çalışmada kullanılmıştır. Çalışmanın sonunda, Moğol geleneksel güreşinin birden farklı şekilde uygulandığı ve bir birinden farklı yönlerinin olduğu belirlenmiştir. Naadam festivalinde güreşin önemli bir yeri olduğu belirlenmiştir

GELENEKSEL HİNT GÜREŞİ KUSHTİ VE MUKANA

Güreş, insanlık tarihinin önemli sporlarından biridir. Güreşin ortaya çıkmasında zorlu doğa koşulları önemli rol oynamıştır. İnsanlar zorlu hayat koşularında hayatta kalabilmek için hayvanların bir birleri ile nasıl mücadele ettiklerini gözlemleyerek onları örnek alırlar. İlke insanların hayvanları gözlemleyerek öğrendikleri mücadele şekilleri güreş sporunun doğuşuna yol açar. Milattan önceki dönemlerde güreşin önemli bir spor olmasındaki birincil etkenlerden birisi de askeri eğitimin bir parçası olmasıdır. Geleneksel Hint güreşi Kushti’dir. Bu güreş şekli (daw, pech ve pantra) olarak isimlendirilen 3 bölümden oluşur (atak, karşı atak ve duruş). Geleneksel Hindistan güreşi, Hindistan’ın Kuzey bölümünde Vedic zamanından beri bilinen ve oldukça yaygın olan bir spor dur. Yapılan bu çalışmanın amacı, Hindistan toplumunun geleneksel güreşi olan Kushti ve Mukana’yı tanıtmaktır. Yapılan bu çalışmada tarama yöntemi kullanılmıştır. Bu yöntem doğrultusunda, farklı kütüphanelerden ve elektronik ortamda konuyla ilgili; dergi, kitap ve tezlere ulaşılarak konuyla ilişkisi olanlar seçilip çalışmada kullanılmıştır. Çalışmanın sonunda, Hint toplumunda güreşin önemli bir yere sahip olduğu ve geçmişinin M.Ö. 1500’lere kadar dayandığı belirlenmiştir. Ayrıca Hint mitoloji ve destanlarında güreşten bahsedildiği belirlenmiştir

Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Öğrencilerinin Narsisizm Düzeyleri ve Çoklu Zeka Düzeyleri Arasındaki İlişkinin Belirlenmesi

Bu çalışmanın amacı, Mardin Artuklu Üniversitesi sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulunda okuyan öğrencilerin narsisizm düzeyleri ve çoklu zeka düzeyleri arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktır. Çalışmanın evrenini, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulunda okuyan öğrenciler oluştururken örneklemini ise çalışmaya gönüllü olarak katılmayı kabul eden 327 öğrenci oluşturmaktadır. Çalışmada veri top lama aracı olarak çoklu zeka ölçeği ve narsistik kişilik envanteri kullanılmıştır. Elde edilen verilerin çözümlenmesinde SPSS 20 paket programı kullanılmıştır. Veriler in normal dağılıma sahip olduğunu belirlemek için ‘’Kolmogorov-Smirnov’’ testi, homojenliğini belirlemek için ''Anova-Homogenety of variance” testi uygulanmış ve verilerin homojen ve normal bir dağılıma sahip olduğu belirlenmiştir. Verilerin analizinde; tanımlayıcı istatistik ve pearson korelasyon analizi uygulanmıştır. Çalışmanın sonunda, narsisizm skoru ile görsel ve içsel zeka arasında bir ilişki olduğu belirlenmiştir

Beden Eğitimi Dersi Alan ve Almayan Öğrencilerin Spora Karşı Tutumlarının Karşılaştırılması

Bu çalışmanın amacı, Mardin Artuklu Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulunda beden eğitimi dersi alan ve almayan üniversite öğrencilerinin spora yönelik tutumlarının karşılaştırılmasıdır. Çalışmanın evrenini, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulunda okuyan öğrenciler oluştururken örneklemini ise çalışmaya gönüllü olarak katılmayı kabul eden 207 öğrenci oluşturmaktadır. Çalışmada veri toplama aracı olarak, Koça tarafından 2014 yılında geliştirilen spora yönelik tutum ölçeği kullanılmıştır. Elde edilen verilerin çözümlenmesinde SPSS 20 paket programı kullanılmıştır. Verilerin normal dağılıma sahip olduğunu belirlemek için ‘’Kolmogorov-Smirnov’’ testi, homojenliğini belirlemek için ''Anova-Homogenety of variance” testi uygulanmış ve verilerin homojen ve normal bir dağılıma sahip olduğu belirlenmiştir. Verilerin analizinde; tanımlayıcı istatistik ve eş örneklem t testi uygulanmıştır. Çalışmanın sonunda, Psikososyal gelişim, Fiziksel gelişim ve Zihinsel gelişim boyutlarında beden eğitimi dersi alan öğrencilerin skorlarının daha yüksek olduğu belirlenmiştir