15 research outputs found

    Hastaların Ameliyat Öncesi Dönemde Korku Düzeyleri İle Öğrenim Gereksinimleri Arasındaki İlişki

    Get PDF
    Giriş: Cerrahi müdahale geçirecek hastaların %60-80’inin ameliyat öncesinde sürece yönelik korku hissettikleri ve korkunun cerrahi süreci olumsuz etkilediği bilinmektedir. Yaşanılan bu korku hastaların öğrenme gereksininmlerini de etkilemektedir. Amaç: Bu araştırma cerrahi müdahale geçirecek hastaların yaşadığı korku ile öğrenim gereksinimleri durumları arasındaki ilişkiyi belirlemek amacıyla yapıldı. Yöntem: Araştırma, Eylül 2018- Ocak 2019 arasında Batı Karadeniz bölgesinde yer alan bir üniversite hastanesinin genel cerrahi kliniğinde ameliyat olmak için kabul edilen hastalar üzerinde yapıldı. Verilerin toplanmasında “Hasta Tanılama Formu”, “Hasta Öğrenim Gereksinimleri Ölçeği” ve “Cerrahi Korku Ölçeği” kullanıldı. Bulgular: Araştırmaya katılanların %85.6’sının 18-65 yaş aralığında olduğu, %43.2 'sinin lise eğitim düzeyinde, %57.6 ‘sının kronik hastalığının bulunmadığı saptandı.Ameliyat öncesinde hastaların hasta öğrenim gereksinimleri puanı ile sosyodemografik özellikleri arasındaki ilişkinin incelendiği analiz sonuçlarına göre yaş, eğitim düzeyi, kronik hastalık durumu değişkenleri ile hasta öğrenim gereksinimleri ölçeği puanı arasında anlamlı ilişki saptandı (p<0.05). Sonuç ve Öneriler: Araştırma sonucunda hastaların yaşadıkları korku ile öğrenme gereksinimleri arasında istatistiksel olarak anlamlı olmamakla birlikte, negatif yönde zayıf bir ilişki bulundu. Ayrıca ameliyat olacak genel cerrahi hastalarının öğrenim gereksinimlerinin yüksek olduğu bulundu. Çalışma farklı hasta gruplarında ve daha kapsamlı örneklemler üzerinde denenerek kesin yargılara ulaşılabilir

    Gevşeme tekniği, aromaterapi ve her iki yöntemin birlikte uygulanmasının ameliyat sonrası ağrıya etkisi

    No full text
    Araştırma ameliyat sonrası ağrının azaltılmasında aromaterapi, gevşeme tekniği ve her iki yöntemim birlikte kullanılmasının etkisini belirlemek amacıyla deneysel olarak planlandı. Araştırmanın evrenini bir üniversite hastanesi genel cerrahi kliniklerinde laparoskopik kolesistektomi uygulanacak hastalar oluşturdu. Hastalar aromaterapi, gevşeme, aromaterapi ile birlikte gevşeme ve kontrol olarak dört gruptan oluştu. Örneklem %80 güçte yapılan güç analizinde deney ve kontrol gruplarının her birinde 25 hasta olarak belirlendi. Veriler araştırmacı tarafından hazırlanan “Bireysel Özellikler Formu” ve “Hasta İzlem Formu” ile “Görsel Kıyaslama Ölçeği” aracılığıyla yüz yüze görüşme ve izlem yoluyla elde edildi. Hastalar ameliyat sonrası 24 saat izlendi. Hastaların analjezik kullanımı Hasta Kontrollü Analjezi (HKA) yöntemi ile izlendi. Verilerin değerlendirilmesinde oran, ortalama (x), standart sapma (SD), x 2 , t testi ve pearson korelasyon testi kullanıldı. Araştırmanın verilere göre, kontrol ve girişim grubu hastalar arasında cerrahi işlem öncesi bireysel özellikleri, ameliyat sonrası ağrı şiddetleri ve yaşam bulguları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktur. Ameliyat sonrası analjezik gereksinimleri açısından istatistiksel olarak anlamlı fark (p<0.05) olduğu belirlendi. Girişim gruplarındaki hastaların daha düşük analjezik gereksimi olduğu saptandı (p<0.05). Araştırmada elde edilen bulgular ameliyat sonrası ağrının azaltılmasında tedaviye tamamlayıcı olarak uygulanan gevşeme, aromaterapi ve her ikisinin birlikte uygulanmasının analjezik miktarında azalmayı sağladığını göstermektedir. Bu yöntemlerin ameliyat sonrası ağrının azaltılmasında tedaviye destek olarak kullanılması önerilmektedir

    Self reported pain relief interventions of patients before emergency department arrival

    No full text
    Pain is the most common reason for visiting the Emergency Department (ED), and pain management is an important aspect of emergency care. Pain management might begin before emergency department arrival, by a patient's self-administered medications or alternative therapies. AIM: This study aimed to determine Turkish patients' self-reported pain relief interventions before ED arrival. METHODS: A prospective questionnaire survey was used for the study. A total of 150 adult ED patients from a teaching hospital ED in a two month period constituted the sample of the study. RESULTS: Of the patients surveyed, 62.7% had used medication and/or alternative therapies. Medication use was 30.1%, alternative therapy use was 21.3%, and use of both medication and alternative therapies before ED arrival was 11.3%. CONCLUSION: The rate of self-administered intervention for pain relief before ED arrival was high. ED nurses have to take these interventions into account while performing pain assessment. The information may help to achieve better pain management in the ED

    Factors influrncing compliance wtih isolation precautions among nurses who work in Turkish surgical clinics

    No full text
    It is stated that hospital infections violating patient safety constitute an important problem in developed and developing countries all around the world. The aim of this study is to examine the compliance with isolation precautions of nurses working in surgical clinics. Methods: This is a descriptive study. The study was performed with 190 nurses working in surgical clinics. The questionnaire consisted of demographic, infection and isolation questions and the Turkish version of “The Isolation Precautions Compliance Scale” was used. Results: The average score of the nurses' isolation precautions compliance scale is 70.87 ± 10.01. There was a negatively significant negative correlation between the age of nurses the total duration of the study and the total score of isolation precautions compliance scale. Nurses who received orientation and in-service training on isolation measures had a significantly higher total score on the isolation precautions compliance scale. Conclusion: It was found that nurses had high compliance scores on the isolation measures

    Knowledge levels of the operating room nurses related to prevention of surgical site infections

    No full text
    Amaç: Bu araştırma, ameliyathane hemşirelerinin cerrahi alan enfeksiyonlarını önlemeye ilişkin kanıta dayalı uygulamalar hakkında bilgi düzeylerinin belirlenmesi amacıyla tanımlayıcı olarak planlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışma 01.04.2018- 15.05.2018 tarihleri arasında Zonguldak’ta bir devlet hastanesi ve bir sağlık uygulama ve araştırma merkezinin ameliyathane ünitesinde çalışan hemşireler ile yapılmıştır. Araştırmacılar tarafından oluşturulan anket formu, sosyodemografik verileri içeren 11 soru ve kanıta dayalı uygulama rehberleri doğrultusunda cerrahi alan enfeksiyonlarını önlemeye yönelik kanıta dayalı uygulamaları sorgulayan 33 soru, alınabilecek en yüksek puan 33, en düşük puan 0 olmak üzere toplam 44 sorudan oluşturulmuştur. Madde güvenilirlik analizi Cronbach Alpha skalasına göre 0,70 olarak hesaplanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde, sayı, yüzde, ortalama, standart sapma, minimum ve maksimum değerler ve Man Whitney U testi ve Kruskal-Wallis varyans analizi kullanılmıştır. Bulgular: Araştırmadan elde edilen verilere göre hemşirelerin cerrahi alan enfeksiyonlarını önlemeye ilişkin yönelik kanıta dayalı uygulamalar hakkında bilgi puan ortalaması 22,05±3,53 (min: 10, max: 32) olarak bulunmuştur. Çalışmaya katılan hemşirelerin ortalama yaşlarının 38,29 ± 9,00 olduğu ve çoğunluğunun %63,2 ile lisans mezunu oldukları belirlenmiştir. Hemşirelerin %75,4’ünün 6 yıldan daha uzun süredir ameliyathanede çalıştığı ve %77,2 sinin scrub ve sirküle hemşire olarak çalıştığı görülmüştür. Hemşirelerin tümünün cerrahi alan enfeksiyonları ile ilgili eğitim aldıkları ve bunun %66,72’sini hizmet içi eğitimin oluşturduğu bildirilmiştir. Hemşirelerin %64,9’u kurumlarında kanıta dayalı uygulamaların uygulandığını düşünmektedir. Hemşirelerin demografik özellikleri ile puan ortalamaları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmamıştır. Sonuç: Araştırmadan sonuçlarına göre hemşirelerin cerrahi alan enfeksiyonlarını önlemeye ilişkin yönelik kanıta dayalı uygulamalar hakkında bilgi puan ortalaması 22,05±3,53 puan ile orta seviyenin üstünde bulunmuştur.Purpose:This study was conducted to determine the knowledge levels of operating room nurses on evidence based practices to prevent surgical site infections.Materials and Methods:This descriptive study was carried out between 01.04.2018 and 15.05.2018 with nurses working in the operating theater unit of state and university hospitals in Zonguldak province. The questionnaire created by the researcher in the light of the literature was consisted of 44 questions, 11 questions including sociodemographic data and 33 questions, which can get minimum 0 point and maximum 33 points, questioning about evidence-based practices to prevent surgical site infections. The item reliability analysis of the questionnaire was calculated to be 0,70 with Cronbach alpha. Data were analyzed by descriptive statistics as well as Mann Whitney U test and Kruskal-Wallis test.Results:According to the data obtained from the study, the information score means of the nurses’ knowledge about the evidence –based practices to prevent surgical site infections was found to be 22,05±3,53 (min:10, max:32). It was determined that the average age of the nurses participating in the study was 38,29±9,00 and the majority of the nurses had a bachelor's degree with63,2%. It was reported that 75,4% of the nurses worked in the operating room unit for 6 or more years and 77,2% of nurses worked as scrub and circulating nurses. It was reported that all nurses were trained on surgical site infections and that in-service training constituted 66,7% of the education. 64,9% of the nurses think that they are working with evidence-based practices in the hospital. No statistically significant difference was found between the demographical characteristics and the nurses' information score means.Conclusion:The study showed that operating room nurses had moderate level knowledge about the evidence-based practices for prevention of surgical site infections
    corecore