23 research outputs found

    Ameliyat Öncesi Sesin Elektronik Ortamda Sentezlenmesi

    No full text
    Ameliyat Öncesi Sesin Elektronik Ortamda Sentezlenmes

    Examination of Supraglottic and Subglottic Activities of Students Attending Opera and Chant Courses in Cukurova University State Conservatory and Comparison of Results with Acoustic Analysis Studies.

    No full text
    TEZ9711Tez (Doktora) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2012.Kaynakça (s. 75-78) var.xii, 82 s. : res. (bzs. rnk.), tablo ; 29 cm.Günümüzde sesin kalitesini belirlemede subjektif verilerin yanında objektif kriterler de kullanılmaktadır. Sesi en iyi ve en geniş performansta kullanma eğitimi alan Opera ve Şan öğrencilerinin anatomik yapılarının incelenmesi esas alınarak, klinik ve akustik olarak değerlendirilerek ses ve yapı karakteristiklerinin incelenmesi amaçlanmıştır. Bu doğrultuda subglottal hava akımı ve hava basıncı miktarının belirlenmesi, ventriküler kordun supraglottal oluşumdaki aktivitesi ve sesin akustik incelenmesi alt amaçlarını oluşturmuştur. Çukurova Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Sahne Sanatları Opera ve Şan bölümünde eğitim gören 18 kız, 22 erkekten oluşan 40 kişilik öğrenci grubu çalışmaya kabul edilmiştir. Aerowiev Phonatory Aeordynamic System ile intraoral yoldan tahmini hava akım hızı ve subglottal basınç ölçümü yapılmıştır. “papa” patlamalı ünsüzü söyletilerek kayıtlar alınmıştır. Laringostroboskopi ile supraglottal aktiviteyi belirlemeye yönelik “i” vokalizasyonunda en iyi adduksiyon görüntüsünde vokal kordlar üzerinde Anterior-Posterior ve Medial uzunluk ölçümleri alınmıştır. Akustik analiz için Dr Speech Real Analysis Programı kullanılarak “a” vokalizasyonunda ses kayıtları alınmıştır. 15 Soprano (%37,5), 3 Mezzosoprano (%7,5), 7 Tenor (%17,5), 11 Bariton (%27,5) ve 4 Bas (%10) ses türü özellikli kişiden oluşan 40 opera ve şan öğrencisi larengeal muayeneleri ve ses hastalıkları yönünden normal bulunmuşlardır. 44 opera ve şan öğrencisi olarak başlanılan incelemede sigara içen, vokal kordda tam kapanma gerçekleşmeyen ve nodulü bulunan 4 kişi çalışma dışı bırakılmıştır. Kantitatif (nicel) değişkenler değerlendirilirken 3 bağımsız grup ortalama karşılaştırılmasında One Way Anova Test ve 2 bağımsız grup karşılaştırılmasında Independent-T test kullanılmıştır. İlişkiler Pearson Korelasyon Katsayısı kullanılarak hesaplanmıştır. Hava basıncı ile cinsiyet arasında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde bir farklılık görülmektedir (p>0.05) (0.030). Kadınların ortalama hava basıncı 15.47±2.21 cmH2O bulunurken, erkeklerin ortalama hava basıncı 13.50±3.07 cmH2O olarak bulunmuştur. Kadınların hava basıncı ortalaması erkeklerden yüksek bulunmuştur. Tahmini hava basıncı ve hava akım hızı ile akustik analiz verilerinin korelasyon incelemesinde hava basıncı ile FO (Temel Frekans) arasında istatistiksel olarak anlamlı pozitif bir ilişki bulunmuştur. (p0.05). Kadın ve erkeklerin A-P (Anterior-Posterior) uzunluğu ortalama değeri istatistiksel olarak farklılık göstermemektedir (p>0.05). A-P uzunluk ile ses kategorileri arasında istatistiksel bir ilişki bulunmamıştır (p>0.05). Kadın ve erkeklerin medial uzunluk ortalama değeri istatistiksel olarak farklılık göstermemektedir (p>0.05). Tenor ses grubunda medial uzunluk ortalama değeri (4,43±0.72 cm) olarak bulunmuştur Medial uzunluk ile ses katogorileri arasında istatistiksel bir ilişki bulunmuştur (p0.05) (0.030). When women’s air pressure are mean value 15.47±2,21 cmH2O, the men’s are found 13,50±3,07 cmH2O. The women’s air pressure are found higher than men’s. In analyzing air pressure, airflow and the correlation of acoustic analyze data statistically, a significant relation is found between air pressure and Fundamental Frequency (F0). Statistically, between air pressure and airflow 62% ratio a positive relation is found (p=0.001). When airflow increase the air pressure increases, too. Statistically, a significant difference is seen between air pressure and categories of voice. This difference is seen between bas-baritone and mezzo soprano. Basbaritone mean value is (12.84±3.45 cmH2O) found. Soprano and mezzo soprano (15.46±2.30 cmH2O) are found higher from its average rate (p0.05). Statistically A-P length average rate of men and women doesn’t show any difference (p>0.05). Medial length of men and women doesn’t show any difference, significantly (p>0.05). Medial length average rate is found 3,19±0,65 cm in tenor voice group (p<0.05). Tenor voice categories mean value is 4,43±0.72 cm found.Bu çalışma Ç.Ü. Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi tarafından desteklenmiştir. Proje No: TF2010D8

    Opera Şarkıcılarında Aerodinamik ve Akustik Değerlendirme

    No full text
    Opera ve şan sanatçıları eğitimleri sırasında nefes eğitimleri ile aerodinamik bileşenleri etkin biçimde kullanmayı öğrenirler. Ses bozukluklarında aerodinamik bileşenlerden subglottik hava basıncı ve hava akımı değerlerinde bozulmalar olmaktadır. Bu çalışma opera ve şan eğitimi alan farklı ses kategorilerindeki kadın ve erkeklerin aerodinamik parametrelerinde ve supraglottik yapılarında ses bozukluklarına benzer değişikliklerin varlığını incelemek amacıyla yapıldı

    Çukurova Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Opera ve Şan öğrencilerinin subglottik ve supraglottik aktivitelerinin incelenmesi ve akustik analiz sonuçları ile karşılaştırılmasınin subglottik ve supraglottik aktivitelerinin incelenmesi ve akustik analiz sonuçları ile karşılaştırılması

    No full text
    Günümüzde sesin kalitesini belirlemede subjektif verilerin yanında objektif kriterler de kullanılmaktadır. Sesi en iyi ve en geniş performansta kullanma eğitimi alan Opera ve Şan öğrencilerinin anatomik yapılarının incelenmesi esas alınarak, klinik ve akustik olarak değerlendirilerek ses ve yapı karakteristiklerinin incelenmesi amaçlanmıştır.Bu doğrultuda subglottal hava akımı ve hava basıncı miktarının belirlenmesi, ventriküler kordun supraglottal oluşumdaki aktivitesi ve sesin akustik incelenmesi alt amaçlarını oluşturmuştur.Çukurova Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Sahne Sanatları Opera ve Şan bölümünde eğitim gören 18 kız, 22 erkekten oluşan 40 kişilik öğrenci grubu çalışmaya kabul edilmiştir. Aerowiev Phonatory Aeordynamic System ile intraoral yoldan tahmini hava akım hızı ve subglottal basınç ölçümü yapılmıştır. ?papa? patlamalı ünsüzü söyletilerek kayıtlar alınmıştır. Laringostroboskopi ile supraglottal aktiviteyi belirlemeye yönelik ?i? vokalizasyonunda en iyi adduksiyon görüntüsünde vokal kordlar üzerinde Anterior-Posterior ve Medial uzunluk ölçümleri alınmıştır. Akustik analiz için Dr Speech Real Analysis Programı kullanılarak ?a? vokalizasyonunda ses kayıtları alınmıştır. 15 Soprano (%37,5), 3 Mezzosoprano (%7,5), 7 Tenor (%17,5), 11 Bariton (%27,5) ve 4 Bas (%10) ses türü özellikli kişiden oluşan 40 opera ve şan öğrencisi larengeal muayeneleri ve ses hastalıkları yönünden normal bulunmuşlardır. 44 opera ve şan öğrencisi olarak başlanılan incelemede sigara içen, vokal kordda tam kapanma gerçekleşmeyen ve nodulü bulunan 4 kişi çalışma dışı bırakılmıştır. Kantitatif (nicel) değişkenler değerlendirilirken 3 bağımsız grup ortalama karşılaştırılmasında One Way Anova Test ve 2 bağımsız grup karşılaştırılmasında Independent-T test kullanılmıştır. İlişkiler Pearson Korelasyon Katsayısı kullanılarak hesaplanmıştır. Hava basıncı ile cinsiyet arasında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde bir farklılık görülmektedir (p>0.05) (0.030). Kadınların ortalama hava basıncı 15.47±2.21 cmH2O bulunurken, erkeklerin ortalama hava basıncı 13.50±3.07 cmH2O olarak bulunmuştur. Kadınların hava basıncı ortalaması erkeklerden yüksek bulunmuştur. Tahmini hava basıncı ve hava akım hızı ile akustik analiz verilerinin korelasyon incelemesinde hava basıncı ile FO (Temel Frekans) arasında istatistiksel olarak anlamlı pozitif bir ilişki bulunmuştur. (p0.05). Kadın ve erkeklerin A-P (Anterior-Posterior) uzunluğu ortalama değeri istatistiksel olarak farklılık göstermemektedir (p>0.05). A-P uzunluk ile ses kategorileri arasında istatistiksel bir ilişki bulunmamıştır (p>0.05). Kadın ve erkeklerin medial uzunluk ortalama değeri istatistiksel olarak farklılık göstermemektedir (p>0.05). Tenor ses grubunda medial uzunluk ortalama değeri (4,43±0.72 cm) olarak bulunmuştur Medial uzunluk ile ses katogorileri arasında istatistiksel bir ilişki bulunmuştur (p<0.05). Tenor ses grubunda medial uzunluk ortalama değeri (4,43±0.72 cm) olarak bulunmuştur. Diğer seslerden istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur (p=0.036). Sound pressure level (SPL-Ses Basınç Düzeyi) ile hava akımı ve hava basıncı karşılaştırmasında bir ilişki bulunamamıştır

    Media-based clinical research on selfie-related injuries and deaths

    Get PDF
    BACKGROUND: The incidence of taking selfies and sharing them on social media as well as selfie-related behaviors is increasing, particularly among young people, possible leading to selfie-related trauma. Therefore, we performed this clinical study to draw attention to selfie-related injuries and deaths. METHODS: We analyzed 159 selfie victims from 111 events or accidents, which were reported in the media sources. We evaluated vital results, demography, rhythmicity, preferences, event or accident types, selfie-related risk factors, affected body regions of victims with causes of injury, and death. RESULTS: We found that the majority of selfie victims were students. Selfie-related injuries and deaths were reported most frequently in India, the US, and Russia. The most preferred site of taking selfies was the edge of the cliff. The most frequently reported event or accident type was falling from a height. Mostly multiple body parts were affected in selfie-related injuries and deaths. The most frequent causes of selfie-related deaths were multitrauma and drowning. CONCLUSION: Selfie-related injuries and deaths have increased in the past years. Particularly, teenagers and young adults are at high risk for selfie-related traumas and deaths; therefore, drastic measures should be taken to reduce their incidence

    Effect of chant training on the morphology of the lateral thyrohyoid ligament: a biometric and acoustic assessment

    No full text
    Summary: Objective.The purpose of this study was to determine the effects of chant training both on themorphologic structure of the lateral thyrohyoid ligament (LTL) and on the acoustic characteristics of the voice.Methods.Three groups of people participated in the study. Group I was new to chant training, group II hadcompleted or was still continuing chant training, and group III, the control group, did not have any chant train-ing. For all participants, laryngeal cervical magnetic resonance imaging was performed to measure the right andthe left LTLs. Additionally, vocal acoustic analyses were performed and compared with the anatomic morpho-metric measurements. Appropriate statistical assessments were performed to evaluate the measurements.Results.The length of the LTL was greater in men, and thisfinding supports the gender-specific differences in laryn-geal structures. Anatomic differences between groups showed that8 months of training was not sufficient to triggermorphologic changes. The left and right LTLs were asymmetric, but thisfinding was not statistically significant.Conclusions.Analyses revealed that vocal training causes morphologic changes in anatomic structures, whichaffect vocal qualit

    Evaluation of the supraglottic and subglottic activities ıncluding acoustic assessment of the opera chant

    No full text
    Opera and chant singers learn to effectively use aerodynamic components by breathing exercises duringtheir education. Aerodynamic components, including subglottic air pressure and airflow, deteriorate in voice disor-ders. This study aimed to evaluate the changes in aerodynamic parameters and supraglottic structures of men and womenwith different vocal registers who are in an opera and chant education program. Vocal acoustic characteristics, aero-dynamic components, and supraglottic structures were evaluated in 40 opera and chant art branch students. The majorityof female students were sopranos, and the male students were baritone or tenor vocalists. The acoustic analyses re-vealed that the mean fundamental frequency was 152.33 Hz in the males and 218.77 Hz in the females. The estimatedmean subglottal pressures were similar in females (14.99 cmH2O) and in males (14.48 cmH2O). Estimated mean airflowrates were also similar in both groups. The supraglottic structure compression analyses revealed partial anterior-posterior compressions in 2 tenors and 2 sopranos, and false vocal fold compression in 2 sopranos. Opera music issung in high-pitched sounds. Attempts to sing high-pitched notes and frequently using register transitions overstrainthe vocal structures. This intense muscular effort eventually traumatizes the vocal structures and causes supraglotticactivit

    Comparative Analysis of Vocal Intensityand Aerodynamic Parameters between Singers and Non-Singers

    No full text
    While subglottal pressure, which is an aerodynamic parameter of sound, is a driving force for phonation, it is the primary factor in increasing sound intensity. The purpose of this study is to investigate the relationship between the aerodynamic parameters of sound and sound intensity between individuals who are singers and those who are not. The study included 20 volunteer male and female opera singing students who had received vocal training and did not have any voice-related pathologies and 20 male and female medical students who had not received any vocal training. As aerodynamic components, the subglottal air pressure, subglottal airflow and sound pressure level data of the participants were collected by using an Aero view Pro Phonatory Aerodynamics System kit. Estimated subglottal aerodynamic measurements were taken by using a Rothenberg mask. The sound pressure levels were additionally measured by a Sound Level Meter (2240 B&K), and the results of the two methods were compared. For the measurements, the individuals were asked to vocalize the plosive consonant of “pa” in an anechoic room. Subglottal airflow was higher in the students who had not received vocal training (1.96±0.54) in comparison to the opera singing students (1.48±0.31) (p<0, 05). Subglottal air pressure was higher in the students who had vocal training (14.36±2.99) in comparison to those who did not have vocal training (11.32±3.47) (p<0, 05). The sound intensity levels of those who had vocal training (108.53 ± 3.48) were higher than those who did not have vocal training (101.43±4.52) (p< 0, 05).The mean sound intensity check measurement value was also higher in the group with vocal training (p<0, 05).It was confirmed by data than an increase in subglottal pressure is a predictor of an increase in sound intensity. Subglottal airflow had a constant continuity, and it did not seem to be effective in changing sound intensity. In addition, the mean correlation between subglottic pressure and SPL was found to be the 0.85 coefficient. Singing teaches how to use the laryngeal structures effectively in an aerodynamics sense

    Şarkıcı ve Şarkıcı Olmayan Bireyler Arasında Ses Şiddeti ile Aerodinamik Parametrelerin Karşılaştırmalı İncelenmesi

    No full text
    Sesin aerodinamik parametrelerinden subglottal basınç; fonasyon için aerodinamik itici bir güç iken ses şiddetini arttırmada primer etkendir. Bu çalışmanın amacı şarkıcı bireyler ile şarkıcı olmayan bireyler arasında sesin aero-dinamik parametreleri ile ses şiddet düzeyi arasındaki ilişkiyi incelemektir. Çalışmaya 20 gönüllü ses eğitimi almış opera şan öğrencisi kadın-erkek ile ses eğitimi almamış 20 gönüllü kadın-erkek tıp fakültesi öğrencisi katıldı. Katılımcıların AeroviewPro Phonatory Aerodynamics System seti ile aerodinamik bileşenler-den subglottal hava basıncı, subglottal hava akımı ve ses basınç düzeyi (sound pressure level/SPL) verileri belir-lendi. Subglottal hava akımı ses eğitimi almamış öğren-cilerde (1,96±0,54) opera şan öğrencilerinden (1,48±0,31) daha yüksek bulundu (P=0,005). Subglottal hava basıncı ise ses eğitimli grupta (14,36±2,99) ses eğitimi almamış grup ortalamasından (11,32±3,47) da-ha yüksek değerler gösterdi (P=0,005). Ses şiddet düze-yi ortalaması ses eğitimi almış kişilerde (108,53 ± 3,48) ses eğitimi almamış kişilere oranla (101,43 ± 4,52) daha yüksek bulundu (P=0,001). Subglottal basınçtaki artışın ses şiddetinde artışa yol açtığı verilerle doğrulanmıştır. Şarkı söylemek aerodinamik açıdan laryngeal yapıların etkin kullanımını öğretmektedir

    Yüz Tanıma Alanı (Gyrus Fusiformis): Betimleyici Bir İnceleme

    No full text
    Kişiler yüzleri ile tanınırlar. Bu nedenle yüzleri tanıma ve hatırlama yeteneği, insanın sosyal işlevselliği için çok önemlidir. Bu işlevler için, gyrus occipitalis inferior’da occipital yüz alanı, gyrus fusiformis’te fusiform yüz alanı ve sulcus temporalis superior'daki yüz ifade alanı gibi birbiriyle ilişkili beyin bölgeleri fonksiyon görmektedir
    corecore