Are teacher candidates able to use educational technologies effectively?

The present study aims at investigating the educational technology use of teacher candidates attending education faculties in Turkey in terms of NETS*T standards. The study employed 2.566 senior teacher candidates from 7 different universities in Turkey. As a result of the study, it was revealed that the teacher candidates considered themselves to have a high level of self-efficacy with respect to educational technology standards as a whole. Considering the factors, teacher candidates reported the highest level of self-efficacy for the factor of productivity and professional practices and the lowest level of f-self-efficacy for the factor of social, ethical, legal and human issues. Gender caused differences for certain factors. In addition, the department being attended was another variable that resulted in difference when the departments of the teacher candidates were taken into consideration. The present study aims at investigating the educational technology use of teacher candidates attending education faculties in Turkey in terms of NETS*T standards. The study employed 2.566 senior teacher candidates from 7 different universities in Turkey. As a result of the study, it was revealed that the teacher candidates considered themselves to have a high level of self-efficacy with respect to educational technology standards as a whole. Considering the factors, teacher candidates reported the highest level of self-efficacy for the factor of productivity and professional practices and the lowest level of f-self-efficacy for the factor of social, ethical, legal and human issues. Gender caused differences for certain factors. In addition, the department being attended was another variable that resulted in difference when the departments of the teacher candidates were taken into consideration. &nbsp

Etkili Yaşam Boyu Öğrenme Ölçeğinin Geliştirilmesi: Geçerlik & Güvenirlik Çalışması

The purpose of the present study was to develop an “Effective Lifelong Learning Scale (ELLS)” in Turkish language. The 48-item initial version of the ELLS was applied to a total of 742 (528 for EFA and 214 for CFA) student teachers. For item analysis, the results of the item loadings, the item analysis based on the correlations and the item analysis based on the difference between the upper and lower group means were evaluated together. The single-factor construct and the 33 items were obtained. The percentage of the variance that the single-factor construct was able to explain was 41.68%. The fit indices obtained (2/df: 3.39; RMSEA: .057; GFI: .84; AGFI: .82; RMR: .033; SRMR: .044; NFI; .97; NNFI: .98; CFI: .98) were evaluated, and the construct was confirmed to have a good fit. The Cronbach’s alpha (α) internal consistency coefficient was computed to be .96. This scale is a supplementary tool for the evaluation of individuals’ success in lifelong learning as well as their level of characteristics that will lead to effective lifelong learning.Bu çalışmanın amacı Türkçe dilinde “Etkili Yaşam Boyu Öğrenme Ölçeği (EYBÖÖ)” geliştirmektir. EYBÖÖ’nün 48 maddelik ilk formu 742 (528 birey AFA için ve 214 birey DFA için) öğretmen adayına uygulanmıştır. Madde analizi için, madde yükleri, madde-toplam korelasyonları ve alt-üst grup ortalamaları farkları birlikte değerlendirilmiştir. Tek faktörlü 33 maddelik ölçme aracı elde edilmiştir. Tek faktörlü yapının açıklanan varyansı %41.68’dir. Uyum indeksleri (2/sd: 3.39; RMSEA: .057; GFI: .84; AGFI: .82; RMR: .033; SRMR: .044; NFI; .97; NNFI: .98; CFI: .98) değerlendirilmiş ve modelin iyi bir uyuma sahip olduğu doğrulanmıştır. Cronbach alfa (α) iç tutarlılık katsayısı .96 olarak hesaplanmıştır. Bu ölçek, bireyin yaşam boyu öğrenmedeki başarısını ve bireyde etkili bir yaşam boyu öğrenmeyi gerçekleştirmeyi sağlayacak özelliklerin bulunma düzeyini değerlendirmek için yardımcı bir araçtır

Parental controls on children's computer and Internet use

AbstractEvery new technology brings along both excitement and anxiety. Although computer and Internet are increasingly indispensable tools for children and have many advantages in several areas, mainly in education, communication and creativity, computer and Internet use also cause anxiety because of violence in games, extreme use of computer, ease of accessing pornography and other controversial content, invading privacy and Internet addiction. In this study, the treats, encountered by children using computer and Internet, effectiveness of precaution methods and solution suggestions about how the treats could be minimized were examined and discussed according to the related literature

Eğitim Ortamlarında Durum Çalışmasının Önemi

Durum çalışması, güncel olan ve araştırmacı kontrolünün değişkenler üzerinde olmadığı durumlarda bu durumun sebeplerini, nedenleri ve sonuçlarını anlamak, tanımlamak ve betimlemek için kullanılan bir araştırma yöntemidir. Durum çalışmasında, sınırları belirlenmiş bir araştırma konusunun gerçek ortamında ayrıntılı olarak betimlenmesi ve incelenmesi söz konusudur. İncelenen durum içerisinde olguyu etkileyen birçok unsur yer alır, durum çalışması ile bu unsurlar ve etkileşimleri resmedilir. Durum çalışmasının gerçek ortamda birçok unsuru etkileşimi ile birlikte ele alıp resmetmesi sebebi ile eğitim araştırmalarında çok yönlü olarak kullanılabileceği bir gerçektir. Durum çalışması deneyimlerden öğrenme ve kuram uygulamalarını etkileme olanağı sunmaktadır. Eğitim ortamlarının ve amaçlarının karmaşıklığı ve çeşitliliği göz önünde bulundurulduğunda farklı amaçlarla yapılmış durum çalışmaları araştırmacılar için değerli veri kaynaklarıdır. Eğitim bilimleri alanında üretilen kuramların uygulanması ve uygulamaların geliştirilmesinde durum çalışması önemli bir işleve sahiptir. Bu sebeple nitel araştırma yöntemleri arasında durum çalışmasının eğitim ortamlarında ayrıcalıklı bir yeri olduğu söylenebilmektedir. Bu bağlamda durum çalışmasının doğasının ve odak noktasının belirgin hale getirilmesi gerekliliği doğmaktadır. Bu çalışma da ise amaç durum çalışması deseninin doğasını açıklamak, eğitim araştırmalarındaki önemini irdelemek ve araştırmacılara uygulamaya yönelik öneriler sunmaktır

Okul Rehber Öğretmenleri Gözünden İlköğretim Öğrencilerinin Karşılaştıkları Çevrimiçi Riskler

Digital technologies bring about some online risks as they become a regular part of daily life. Online risks cover a range of threats such as cyberbullying, inappropriate communication, exposure to explicit content, and personal information theft. The individuals' chances to face with online risk increase as the digital technologies become widespread. Within the community, children are more vulnerable to online risks. In this context, the purpose of this study was to identify the children's state of facing online risks based on the perspectives of school counselor teachers. In doing so, the researchers contacted with 21 school counselor teachers during the seminar sessions of the 2014-2015 school year's second semester. The participating teachers answered four open-ended questions and handed in their answers in written form. The data then analyzed employing deductive analysis methods and descriptive statistics. The results indicated that the students were exposed to seven online risk groups titled sexuality, commercial interests, banning, identity theft, inappropriate communication, addiction, and violence.Günlük yaşamın bir parçası olmaya başlayan dijital teknolojiler beraberinde çevrimiçi riskleri de getirmektedir. Çevrimiçi risklere bakıldığında siber zorbalık, uygunsuz iletişim, uygunsuz içeriklere maruz kalma, kişisel bilgilerin kaybı gibi riskler olduğu görülmektedir. Dijital teknolojilerin kullanımının yaygınlaşmasıyla birlikte bu risklerle karşılaşma olasılığı da artmaktadır. Risklere daha açık grup olarak karşımıza çocuklar çıkmaktadır. Bu bağlamda bu çalışmanın amacı okul rehber öğretmenlerinin gözünden çocukların, çevrimiçi risklerle karşılaşma durumlarını belirlemektir. Bu amaç doğrultusunda 2014-2015 eğitim-öğretim döneminin ikinci döneminde gerçekleştirilen seminerlerde 21 okul rehber öğretmenine ulaşılmıştır. Okul rehber öğretmenlerine dört adet açık uçlu soru sorulmuş ve bu sorulara yanıtlarını A4 kağıda yazarak vermeleri istenmiştir. Toplanan verilerin analizinde tümdengelimsel analiz işe koşulmuş ve betimsel istatistiklerden yararlanılmıştır. Verilerin analizi sonucunda öğrencilerin cinsellik, ticari ilgiler, engellenme, kimlik hırsızlığı, uygunsuz iletişim, bağımlılık ve saldırganlık olmak üzere yedi farklı çevrimiçi riskle karşılaştığı belirlenmiştir

Visiting digital fluency for pre-service teachers in Turkey

Digital literacy is to know how to use digital tools, however digital fluency is a new concept. Beyond the digital literacy, digital fluency requires skills to know when to use the technology and even why to use the technology. The technology advances rapidly; as a result, education and instruction are getting digitalized. So it could be estimated that; pre-service teachers who are future teachers, should have digital skills. This is the main point of this study which aims to visit pre-service teachers in Turkey from the perspective of digital fluency, give insights about digital fluency, scrutinize its difference from digital literacy and provide literature review on the previous studies about digital fluency. Accordingly; a through literature review was performed. At first, the connection between digital fluency and the 21st century analyzed, then the differences between digital literacy and digital fluency are described. Worldwide and specifically Turkish literature review revealed that, certain studies foresaw the increasing importance of digital fluency based on development of digital devices, and Turkish literature was limited to some scale development and descriptive studies solely determining the digital literacy level of the participants. Thus, it could be stated that further and up-to-date studies are required, which would be conducted with pre-service teachers and current assessment instruments should be developed to determine digital fluency level, considering the rapid advances in technology.\u