Time-Varying Input and State Delay Compensation for Uncertain Nonlinear Systems

A robust controller is developed for uncertain, second-order nonlinear systems subject to simultaneous unknown, time-varying state delays and known, time-varying input delays in addition to additive, sufficiently smooth disturbances. An integral term composed of previous control values facilitates a delay-free open-loop error system and the development of the feedback control structure. A stability analysis based on Lyapunov-Krasovskii (LK) functionals guarantees uniformly ultimately bounded tracking under the assumption that the delays are bounded and slowly varying

Relationship of Warner-Bratzler shear force and trained sensory panel tenderness of strip loin steaks cooked to 131 and 158°F

In a previous study, eighteen strip loins from USDA Select and premium Choice carcasses were cooked on a Magikitch’n® belt grill to determine tenderness at nine different endpoint temperatures. That study revealed that optimum Warner-Bratzler shear force (WBSF) values occurred in strip loin steaks cooked to 131°F, but current WBSF protocol requires steaks to be cooked to 158°F. Therefore, trials employing trained sensory panels (TSP) were conducted to determine the relationship of WBSF with TSP tenderness from steaks cooked to 131 and 158°F on the belt grill. As expected, panelists found steaks cooked to 131°F more tender than those cooked to 158°F. The relationship of WBSF with TSP ratings for tenderness was not significant (P>0.05) when both steaks were cooked to 158°F. When both steaks were cooked to 131°F, however, there was a moderate relationship (r = -0.52) of WBSF with TSP tenderness. The relationship of WBSF from steaks cooked to 131°F with TSP ratings for tenderness from steaks cooked to 158°F was the strongest (r = -0.66). More research is needed to determine the feasibility of cooking steaks to 131°F, rather than 158°F, to improve WBSF determination

Predictor-based robust control of uncertain nonlinear systems subject to input delay

10th IFAC Workshop on Time Delay Systems, TDS-2012; Boston, MA; United States; 22 June 2012 through 24 June 2012In this paper, a tracking controller is developed for a class of nonlinear systems subject to time delay in the control input, uncertainties in the dynamic model, and additive disturbances. The control development is based on a novel predictor-like method to address the time delay in the control input. Lyapunov based stability analysis is used to prove semi-global asymptotic tracking. © 2012 IFAC

Endpoint temperature, cooking method, and marbling degree have different effects on Warner-Bratzler shear force of beef strip loin, bottom round, and brisket muscles

Our objective was to determine the effects of endpoint temperature, cooking method, and marbling on Warner-Bratzler shear force (WBSF; an objective method for determining tenderness) of three beef muscles. Eighteen subprimals of a muscle containing low content of connective tissue, longissimus lumborum (strip loin), and two muscles containing a high content of connective tissue, biceps femoris (bottom round) and deep pectoralis (brisket), were selected from USDA Select and Choice (Certified Angus Beef) carcasses. After 14 days of aging, subprimals were frozen, fabricated into steaks, and stored frozen until cooking. Steaks were assigned to one of two cooking methods, the Magikitch’n® electric belt grill (a rapid conduction method) or a water bath (a slower, convection method); and one of nine endpoint cooking temperatures, 104, 113, 122, 131, 140, 149, 158, 167, or 176°F. According to WBSF results, optimum tenderness for the strip loin occurred around 131°F. Higher marbling protected tenderness at higher endpoint temperatures. Tenderness increased in bottom round and brisket muscles as endpoint temperature increased from 104 to 140°F, then tenderness decreased as endpoint temperature rose from 149 to 176°F. Endpoint temperature was the only significant factor affecting bottom round tenderness. Steaks cooked in the water bath had higher WBSF and, therefore, were less tender than those cooked on the belt grill. This was true for both the strip loin and brisket. The effect of increasing endpoint temperature on WBSF of the strip loin was different than for the bottom round and brisket

Üniversite Öğrencilerinde Spiritüel İyi Oluş ve Toplumsal Cinsiyet Algısı

Her bireye özgü evrensel bir olgu olarak görülen spiritüalite, bireyin kişilik özellikleri, tutumları, inanç ya da değer sistemleri ve genel olarak durumlara ya da hayata yüklediği anlam ile etkileşim içerisindedir. Bu kapsamda toplumun kadın ya da erkek olmaya yani biyolojik cinsiyete atfettiği önem, değer ve buna göre bireylerden beklenen sosyal rol, davranış ve statüye yönelik algı şeklinde ifade edilen toplumsal cinsiyet üzerinde spiritüel iyi oluşun etkili bir faktör olup olmadığı merak edilmiştir. Bu nedenle araştırma, üniversite öğrencilerinin spiritüel iyi oluş (SİO) ve toplumsal cinsiyet algısı arasındaki ilişkiyi tespit etmek amacıyla gerçekleştirilmiştir. 727 üniversite öğrencisinin katıldığı bu çalışmada, SİO ve toplumsal cinsiyet algısı arasındaki ilişkinin yanı sıra katılımcıların SİO ve toplumsal cinsiyet algılarının cinsiyet, yaş, okul türü, yaşanılan yer, aile tipi ve aile tutumu değişkenleri açısından farklılaşıp farklılaşmadığı incelenmiştir. Nicel yöntemle yapılan araştırmada Ekşi ve Kardaş’ın 2017 yılında geliştirdikleri “Spiritüel İyi Oluş Ölçeği” (SİOÖ) ile Altınova ve Duyan’ın 2013 yılında geliştirdikleri “Toplumsal Cinsiyet Algısı Ölçeği” kullanılmıştır.Araştırma sonunda örneklemin SİO düzeylerinin yüksek ve toplumsal cinsiyet algısının da olumlu olduğu saptanmıştır. SİOÖ’nün geneli ile alt boyutlardan elde edilen puanlar arasında cinsiyet değişkeninde kadınlar lehine anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir. SİOÖ geneli, aşkınlık ve doğayla uyum alt boyutlarında kadınların toplam puanlarının erkeklerin puanlarından daha yüksek olduğu bulgulanmıştır. Anomi alt boyutunda ise erkeklerin puan ortalamasının fazla olması spiritüel iyi oluşun söz konusu boyutta kadınlar lehine olduğunu göstermektedir. Yaş, okul türü, yaşanılan yer ve aile tipi değişkenlerinde SİOÖ toplam puan ortalamalarında anlamlı bir farklılık bulunmazken bazı alt boyutlarda gruplar arasında anlamlı farklılıkların olduğu görülmüştür. SİOÖ’nün aşkınlık alt boyutunda yaşamının büyük bir bölümünü bir köyde/kasabada geçiren bireylerin ortalama puanları daha yüksek çıkmıştır. Ayrıca en düşük puan ortalamasının da ilde/büyükşehirde yaşayan gruba ait olduğu görülmüştür.Araştırmanın bir diğer sonucu da aile tutumu ile SİO arasındaki ilişki hakkındadır. Aile; bireyin manevi değerleri kazanmasında, benimsemesinde ve yaşantı haline getirmesinde çok önemli bir etkendir. Ailenin tutumu ve çocuğun aile yaşantısından elde ettiği doyum, onun sonraki spiritüel iyi oluş düzeylerini de etkileyebilmektedir. Bu bağlamda araştırma sonuçları “aile tutumu” değişkenine göre örneklemin SİO düzeyinin, ölçeğin geneli ve alt boyutlarında anlamlı bir şekilde farklılaştığını göstermiştir. Demokratik aile tutumuna sahip olan grubun SİO puanı en yüksek çıkmıştır. Dengesiz aile tutumunun ise SİO üzerinde olumsuz bir faktör olduğu saptanmıştır.Sonuçlar örneklemin toplumsal cinsiyet algısı düzeylerinin de bazı değişkenlere göre farklılaştığını göstermektedir. Örneğin örneklemin toplumsal cinsiyet algı düzeyleri cinsiyet ve yaş değişkenlerine göre anlamlı düzeyde farklılaşmaktadır. Bulgular, toplumsal cinsiyet algısının kadınlarda ve yaşı küçük olan bireylerde daha olumlu olduğunu göstermiştir. Araştırmada okul türü, yaşanılan yer, aile tipi ve aile tutumu değişkenlerine göre örneklemin toplumsal cinsiyet algı düzeylerinde anlamlı bir farklılık bulunmamıştır.Son olarak bu araştırmada SİO ve alt boyutları ile toplumsal cinsiyet algısı arasındaki ilişki ele alınmıştır. Ancak yapılan analizler sonucunda SİO ile örneklemin toplumsal cinsiyet algısı arasında anlamlı bir ilişki bulunmamıştır. Bu araştırmada kullanılan “Spiritüel İyi Oluş” ölçek maddelerinin kültürel düzeyde dinden ziyade manevi içerikli olduğu düşünülmektedir. Bu nedenle manevi ve dini boyutların daha net ortaya konduğu kültüre duyarlı bir SİÖ ölçeği çalışması önerilebilir. Ayrıca toplumsal cinsiyete ilişkin algının daha belirgin bir şekilde saptanması için ileri yaş grubundaki bireylerin de dâhil olduğu daha geniş bir örneklem grubu ile çalışmanın tekrarlanması ve sonuçların karşılaştırılması önerilebilir