19 research outputs found

    Professional Readiness Level of Candidate Teachers: A Qualitative Evaluation

    Get PDF
    The study investigates novice teachers’ self-perceptions of their professional readiness. The study has a qualitative research design, adopting the phenomenology pattern. The study group comprised subject matter teachers employed at different educational stages (primary, secondary and high schools). The participants were selected according to the criterion sampling within the purposive sampling methods that are frequently used within the qualitative research tradition. Data collection method was focus group discussions. Then, “content analysis” was used to analyze the data. The study showed that the teacher candidates could not practice their theoretical knowledge and, therefore, were not ready to perform their occupation to the expected level. Thus, there is a need for improved training programs that integrate theory with practice to promote the professional readiness of teachers

    AN EDUCATIONAL FICTION OF THE FUTURE ADHERING TO SCIENCE FICTION MOVIES

    Get PDF
    The aim of the study was to speculate about the education in the future in terms of students, classrooms, teachers and schools by adhering to science fiction films. The samples of the study comprised 50 science fiction films selected purposefully among motion pictures by two academics from the field of educational sciences, and one expert from the area of cinema and television. In the research, the science fiction films containing the power of thought, biological, space phenomenon and technological subjects were analyzed. The data were analyzed using MAXQDA program. Based on the findings of the study, it was predicted that the school phenomenon would change depending on the development of technology in the future. With the help of VR glasses and fitbit (wearable technology), a teacher would be able to teach in three dimensions by visiting students' homes without leaving their own homes. On the other hand, the necessity of school-like structures in which students could socialize for peer communication seemed inevitable. It could be thought that the idea that science fiction films took the lead of technology was diversified by the acceptance of the society. In this context, it was seen that each science fiction film fulfilled the task of "instilling ideas" on many subjects to the society. Key words: Education in the future, science fiction, futurism, movie

    A Qualitative Analysis of Altruism (Selflessness): Views of Headmasters in Turkey

    Get PDF
    Being an educationist necessitates having many values. One of these values is altruism. In this study conducted on the altruism phenomenon, the dimensions of altruism demonstrated by a key group of educationists, namely the headmasters, and the reasons motivating their altruistic behavior were investigated. The aim is to create awareness around the altruism phenomenon in education. For this purpose, the study group includes 17 altruist / selfless headmasters working in Turkey. The findings of the study showed that the headmasters demonstrated altruistic behaviors because of personal reasons, the desire to solve problems, ideals, the fear of failure, the image of the school, and valor. It is observed that managing a school necessitates altruistic behavior; however, headmasters are affected negatively in this process. Such negative effects could sometimes be associated with health or social life. Building on the fact that altruism is learnable and applicable, the paper contributes positively to educating people by creating awareness around this phenomenon

    Yöneticilik Görevinin Okul Müdürlerine Olumlu ve Olumsuz Katkıları

    Get PDF
    Positive and Negative Contributions of Management Profession to School ManagersThe purpose of this study is to define negative and positive contributions of management to school managers based on their own expressions. The research puts forth the positive and negative aspects of management profession and provides directions to prospect managers. Besides, it can be considered a study might help providing the content for managerial training programs. The research was a qualitative study and it employed a phenomenological approach. The negative and positive contributions of school management on managers are considered within two sections. When the opinions of school managers were reviewed, it was seen that positive contributions of management profession to school managers were grouped under four themes. These are a) contributions with respect to knowledge, b) contributions with respect to skill, c) contributions with respect to attitude d) individual or other contributions. It was seen that management provides 46 coded positive contributions under four themes to school managers. And it was also seen that management made 19 coded negative contributions to school managers. The contributions that school managers gained through management can be earned before assignment. In accordance with the results of the research, the professional satisfaction levels of school managers could also be studied.Bu çalışmanın amacı, yöneticiliğin okul müdürlerine olumlu ve olumsuz açıdan katkılarını, onların kendi ifadelerine dayalı olarak betimlemektir. Araştırma yöneticilik mesleğinin artıları ve eksilerini ortaya koyarak yönetici adaylarına ışık tutmaktadır. Aynı zamanda yönetici yetiştirme çalışmalarına da ışık tutan bir çalışma olarak görülebilir. Araştırma nitel bir çalışmadır ve olgu bilim deseni kullanılmıştır. Okul yöneticiliğinin müdürlere olumlu katkıları ile olumsuz katkılarının iki bölüm olarak ele alınmaktadır. Okul müdürlerinin görüşleri incelendiğinde, yöneticilik mesleğinin okul müdürlerine olumlu katkıları dört temada toplandığı görülmektedir. Bunlar; a) Bilgiye ilişkin katkılar, b) Beceriye ilişkin katkılar, c) Tutuma ilişkin katkılar d) Bireysel veya diğer katkılar. Yöneticiliğin okul müdürlerine dört tema altında 46 kodlanmış olumlu katkı sağladığı görülmektedir. Yöneticiliğin okul müdürlerine 19 kodlanmış olumsuz katkısı olduğu görülmektedir. Okul müdürlerinin yöneticilikle kazanmış oldukları katkılar, atanmadan önce kazandırılabilir. Araştırmanın sonucuna bağlı olarak okul müdürlerine, memnuniyet durumları araştırılabilir

    Tectonic significance and petrological features of oceanic units composing Koçali Complex (Adiyaman).

    No full text
    TEZ13096Tez (Doktora) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2017.Kaynakça (s. 253-292) var.XXVII, 336 s. :_res. (bzs. rnk.), tablo ;_29 cm.Güney Neotetis’i meydana getiren kıtasal riftleşme ve yitimin kanıtlarına Koçali Karmaşığı içinde rastlanır. Bu karmaşık, aralarında lavlar, volkanoklastik sedimanlar, pelajik karbonatlar, radyolaritler ve manganlı çökeller ile ofiyolitik birimlerin olduğu kıvrımlı, tektonik-dilimli bir istiftir. Koçali volkanik-tortul seriye ait ara tabakalı şerit çörtlerde Geç Triyas – Geç Jura yaş aralığında radyolaritler bulunur. Orta?-Geç Triyas yaşlı istifin alt kesiminde (Tarasa formasyonu) zenginleşmiş okyanus ortası sırtı bazaltı (E-MORB) egemendir. Üzerindeki Geç Triyas – Orta Jura aralığı (Konak formasyonu) okyanus adası bazaltı (OIB) ve EMORB ardalanmalarıyla temsil edilir. Yapısal konum dikkate alındığında bazaltlar, kıta-okyanus geçiş kuşağının dıştaki kısmı içinde püskürmüştür. Kıtasal riftleşme olasılıkla Geç Triyas (Karniyen-Noriyen) sırasında gerçekleşmiştir. Erken-Orta Jura yaşlı lavlar ile volkanoklastik sedimanlar muhtemelen kıtasal riftleşme sonrasındaki volkanizmayı işaret eder. Ek olarak, Karadut Karmaşığı Arap önülkesinin hemen üzerinde göreceli olarak düşük bir yapısal konumda yer almış kesikli bir oluşumdur. Kıtasal riftleşme sonrasında daha kuzeyde, Bitlis-Pütürge mikro levhacığı ile Arap platformu arasında gelişen Güney Neotetis içinde MORB ve ofiyolitik kayaçlar oluşmuştur. Geç Kretase dalma-batma zonu (SSZ) okyanusal litosferinin bir kalıntısı olan bu ofiyolitler Koçali ofiyoliti olarak tanımlanmıştır. Güney Neotetis içerisinde gelişmiş olan Koçali ofiyoliti Doğu Akdeniz bölgesindeki Kızıldağ (Türkiye), Troodos (Kıbrıs), Baer-Bassit (Suriye) ve Semail (Oman) ofiyolitlerini kapsayan peri-Arabian ofiyolit kuşağının bir parçasıdır. Koçali ofiyolitinin iç yapısı, petrolojisi ve jeokimyası ada-yayı toleyitinden (IAT) boninitik bileşime ve geç evre (gabro dayk) IAT bileşimine doğru bir magmatik ilerleme göstermektedir. Eş yaşlı Kızıldağ, Troodos ve Baer-Bassit ofiyolitlerindeki benzer yapısal özellik ve jeokimyasal eğilim, bu çok aşamalı SSZ magmatizmasının Tetis ofiyolitlerinin çoğunda yaygın olduğunu göstermektedir. Koçali ofiyoliti kabuksal birimlerinin jeokimyası, Tetis dalımı içindeki SSZ magmatizmasının çok aşamalı bir evrimini yansıtmakta ve bu çok aşamalı magmatizmanın Geç Kretase sırasında Güney Neotetis okyanusundaki bir yay-önü tektonik ortamında eş zamanlı olarak aktif olduğunu ortaya koymuştur. Bu Tetis dalımı, Eosen-Oligosen Izu-Bonin-Mariana sistemindeki erken yay volkanizmasıyla benzeşmektedir. Koçali Karmaşığı’nın Arap platformunun üzerine olan tektonik yerleşimi de en erken Maastrihtiyen devrinde vuku bulmuştur. Bölgesel yorum, Doğu Akdeniz bölgesi ve farklı alanlarda izlenebilen Triyas dönemindeki kıtasal riftleşme örnekleri ile dalma-batma zonu (SSZ) okyanusal litosfer kalınıtılarının karşılaştırılmasıyla yapılmaya çalışılmıştır.Evidence of continental rifting and subduction to form the S Neotethys is found within the Koçali Complex. This complex is a folded, thrust-imbricated succession that includes lavas, volcaniclastic sediments, pelagic carbonates, radiolarites and manganiferous deposits with ophiolitic units. Interbedded ribbon cherts of Koçali volcanic-sedimentary series contain radiolarians of Late Triassic to Late Jurassic age. The lower part of the succession of Mid?-Late Triassic age (Tarasa Formation) is dominated by enriched mid-ocean ridge basalt (E-MORB). The overlying Late Triassic to Mid-Jurassic interval (Konak Formation) is characterised by intercalations of ocean island basalt and E-MORB. Considering the structural position, the basalts erupted within the outer part of a continent– ocean transition zone. Continental rifting probably occurred during the Late Triassic (Carnian–Norian). Early to Mid-Jurassic lavas and volcaniclastic sediments indicates volcanism probably after continental rifting. In addition, the Karadut Complex is a broken formation that is located at a relatively low structural position just above the Arabian foreland. After continental rifting, MORB and ophiolitic rocks formed within the S Neotethys further to north which developed between Bitlis-Pütürge microplatelet and Arabian platform. These ophiolites, are a remnant of Late Cretaceous subduction zone (SSZ) oceanic lithosphere, defined as Koçali ophiolite. The Koçali Ophiolite developed within S Neotethis, is a part of Peri-Arabian ophiolite belt which contains, Kızıldağ (Turkey), Troodos (Cyprus), Baer-Bassit (Syria) and Semail (Oman) ophiolites situated in the east Mediterranean region. The internal structure, petrology and geochemistry of Koçali Complex makes a magmatic progress from island arc tholeiites (IAT) to boninitic composition and late phase (gabro dyke) IAT composition. Smilar structural feature and geochemical trend of coeval Kızıldağ, Trodos and Baer-Bassit ophiolites indicates that this multi-staged SSZ magmatism is common in most of the Tethys ophiolites. Geochemistry of crustal units of Koçali ophiolite reflects a multi-staged evolution of SSZ magmatism in the Tethys subduction and exhibits the activeness of this multi-staged magmatism within a fore-arc tectonic setting in S Neotethys ocean during Late Cretaceous simultaneously. This Tethys subduction is accord with the early arc volcanism in the Eocene-Oligocene Izu-Bonin Mariana system. Tectonic emplacement of Koçali ophiolite onto the Arabian platform took place by earliest Maastrichtian time. Regional interpretation is try to made by comparing the continental rifting examples of Triassic time which monitored in the eastern Mediterranean region and elsewhere, with subra-subduction zone (SSZ) oceanic lithosphere residuals.Bu Çalışma Ç.Ü. Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi Tarafından Desteklenmiştir. Proje no: MMF2011D11

    Eğitim gönüllüsü kanaat önderlerinin (doğal liderlerin) okul yönetimine katkıları

    Get PDF
    Current study aims at recognizing natural leaders living in Goynucek town, preparing inventory of natural leaders, making leaders of the society education volunteers, working together with natural leaders on education issues, doing studies to solve problems of education together with volunteers of natural leaders, and assessing and reporting the results.  This is a descriptive research study with mixed design where both qualitative and quantitative research methods are employed together. The study is an action research. Within this scope, an action plan with nine steps is prepared. In the action plan, opinion leaders (natural leaders) in Goynucek town were determined, they were given a two-day training, and then actions of opinion leaders were observed in three month periods. Data collected during the first nine month period of the study is analyzed and presented in this paper. According to the results of the study, it is come out that those opinion leaders who had gained awareness on education assisted school principals on 7 themes and with a total of 22 subjects. This study can be conducted in bigger residential areas as wellMevcut araştırmayla, Göynücek ilçesinde yaşayan doğal liderleri tanımak, doğal liderlere ilişkin envanter hazırlamak, toplumun liderlerini eğitim gönüllüsü yapmak, doğal liderlerle birlikte eğitim konusunda çalışmak, doğal liderlerden gönüllülerle birlikte eğitimin sorunlarını çözme çalışmalarını yapmak, sonuçların değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Mevcut çalışma, nitel ve nicel araştırma metotlarının birlikte işe koşulduğu karma desenli betimsel bir araştırmadır. Araştırma eylem araştırmasıdır. Bu kapsamda dokuz maddelik bir eylem planı hazırlanmıştır. Eylem planında Göynücek ilçesinde bulunan kanaat önderleri doğal liderler belirlenmiş, belirlenen kanaat önderlerine iki günlük eğitim verilmiş, daha sonra da kanaat önderlerinin çalışmaları üçer aylık dönemlerle takip edilmiştir. Bu araştırmada çalışmanın dokuz aylık bölümüne ilişkin veriler analiz edilmiş ve sunulmuştur. Araştırma sonuçlarına göre eğitim üzerine farkındalık kazandırılmış kanaat önderleri doğal liderler toplamda yedi temada 22 konuda okul müdürlerine yardımcı oldukları belirlenmiştir. Bu çalışma daha büyük yerleşim yerinde de yapılabilir

    Tekman-Pasinler (Erzurum) arasında yüzeyleyen ofiyolitik birimlerin jeolojisi ve petrografik özellikleri

    No full text
    TEZ6751Tez (Yüksek Lisans) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2008.Kaynakça (s.85-90) var.xi, 91 s. : res. ; 29 cm.In this study between Tekman-Pasinler, the oldest unit Triasic Karataştepe Metamorphics. Triassic-Cenomanian Bozyokuştepe Complex overlies this unit conformably. Campanian Üzümpınar Formation take part above Bozyokuştepe Complex. The ophiolite nappes, major subject of this study, called as Şahvelet Ophiolites. Serpantinite and harzburgite, bearing layered gabbros and isolated diabase dykes cut off the cumulates are being formed of this unit, It was thought that the pillow lavas and the basalts showing flow texture, are belong to the volcanites of ophiolites. The relationship between these rock types, belong to the ophiolites, are tectonic.Tekman-Pasinler arasındaki çalışmada temeli, Triyas yaşlı Karataştepe Metamorfitleri oluşturmaktadır. Triyas-Senomaniyen arasında değişen yaş aralığına sahip Bozyokuştepe Karışığı, Metamorfitlerin üzerinde stratigrafik ilişkili olarak yer almakta ve üste doğru Kampaniyen yaşlı Üzümpınar Formasyonu'na geçmektedir. Çalışmanın ana konusu olan ofiyolit napları, Şahvelet Ofiyoliti olarak adlandırılmıştır. Birim; tektonitlere karşılık gelen, serpantinit ve harzburjitler ile kümülatlara karşılık gelen, tabakalı gabro ve izotrop gabrolarla, tektonitleri ve kümalatları kesen izole diyabaz dayklarından oluşmuştur. Ayrıca yer yer izlenen yastık yapılı ve akma dokusunun geliştiği bazaltların ofiyolitlerin volkanitlerine karşılık geldikleri düşünülmüştür. Ofiyolitlere karşılık gelen bu kayaç türleri arasındaki ilişkiler tektonik olup, sadece izole diyabazlar daha altta yer alan birimleri kesmektedir. Bu nedenle söz konusu birimlerin, düzenli bir ofiyolitik diziye karşılık gelmediği, daha çok ofiyolitik bir karmaşığa karşılık geldiği söylenebilir. Maestrihtiyen ile Pliyosen yaş aralığındaki kayaçlar daha yaşlı birimleri uyumsuzlukla örterler.Bu çalışma Ç.Ü. Bilimsel Araştırma Projeleri Birimi Tarafından Desteklenmiştir. Proje No:MMF2006YL3

    Uygulayıcılara Göre Yaz Kur’an Kursları Uygulaması ve Denetimi Üzerine Değerlendirme

    No full text
    Araştırmanın amacı, yaz döneminde isteyen öğrencinin devam ettiği Kur’an kurs sürecini yürüten ve programıuygulayan kurs görevlilerinin ve bu süreci denetleyen eğitim müfettişlerinin görüşleri doğrultusunda; kurslarının etkililik düzeylerinin ve bu süreçte yönetmelik gereği kursun denetiminin il milli eğitim müdürlüğü denetim birimlerine verilmesinden dolayıdenetimlerin verimliliğinin araştırılmasıdır. Bu araştırma, mevcut durumu olduğu gibi yansıttığıiçin tarama modelinde betimsel bir araştırmadır. Mevcut araştırma nitel ve nicel araştırma metodlarının birlikte işe koşulduğu karma desenli bir araştırmadır. Araştırmanın çalışma grubunu, Tokat il Müftülüğü’nde yaz Kur’an kurslarında görevli personeli ve Tokat il milli eğitim müdürlüğüne bağlıeğitim müfettişleri oluşturmaktadır. Araştırmanın verileri, araştırmacılar tarafından hazırlanan anketle toplanmıştır. Verilerin analizinde her bir maddenin frekans, yüzde, aritmetik ortalamasıve Mann Whitney U testinden yararlanılmıştır. Ayrıca kursu uygulayan görevlilerin görüşve önerilerinin alınmasıamacıyla açık uçlu sorulara verilen yanıtların ortak olanlarıda dikkate alınarak analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda; Kursun genel olarak işlevselliğine ilişkin görüşlere bakıldığında kurs görevlileri ile eğitim müfettişleri arasında anlamlıbir fark görülmemektedir. Kurs denetiminin işlevselliğine ilişkin kurs görevlileri ile eğitim müfettişlerinin görüşleri arasında anlamlıfark görülmektedir. İlköğretim müfettişleri denetimin amacına uygun olarak yapıldığınıdüşünürlerken, kurs görevlileri daha olumsuz düşündükleri görülmektedir. Kurs görevlilerinin görüşleri incelendiğinde genel olarak; velilerin ilgisizliği, programın yoğunluğu, hizmet-içi eğitimin yetersizliği ve denetim sürecinden genel bir rahatsızlığın olduğu görülmektedir. İlköğretim müfettişlerinin görüşleri incelendiğinde genel olarak, kurs görevlilerinin hizmet-içi eğitim seminerinden geçirilmeleri, kurs görevlilerinin zamana ve yönetmeliğe uymalarıgerektiği, kursların işlevselliği açısından, Diyanet İşleri Başkanlığıile Milli Eğitim Bakanlığıkurumlarının program alanında işbirliği yapmalarıgerektiği konularıöne çıkmaktadır. Kurs görevlilerine öğretim yöntem ve teknikleri, gelişim psikolojisi, öğretim teknolojisi konularında hizmet-içi eğitim semineri verilebilir

    Öğretmenlerin Eğitime İnanma Düzeylerinin Çeşitli Değişkenler Açısından İncelenmesi

    No full text
    Bu araştırmanın amacı, öğretmenlerin eğitime inanma düzeylerini belirlemek ve öğretmenlerin eğitime inanma durumlarının okul kademesi, kıdem, eğitim durumu, yöneticilik yapmış olma, karamsar ya da iyimser olma değişkenlerine göre farklılaşıp farklılaşmadığını incelemektir. Araştırmada, öğretmenlerin Türk eğitim sisteminin amaçlarına ulaşma durumuna ilişkin inançları, genel olarak eğitime inanma olarak kavramlaştırılmıştır. Araştırmaya Tokat’taki kamu ilköğretim ve ortaöğretim okullarında çalışan 546 öğretmen katılmıştır. Veriler, Akın ve Yıldırım (2015) tarafından geliştirilen Öğretmenlerin Eğitime İnanma Düzeyleri Ölçeği (ÖEİDÖ) aracılığıyla toplanmıştır. Ölçek toplumsallaştırma, bireysel farklılıklar, çok yönlü gelişim ve üst öğrenime hazırlama olmak üzere dört alt boyuttan oluşmaktadır. Araştırma sonuçlarına göre, öğretmenler eğitimin toplumsallaştırma, çok yönlü gelişim ve üst öğrenime hazırlama ile ilgili amaçlarına ulaşıldığına orta düzeyde inanırken, bireysel farklılıklara ilişkin amaçlara ulaşıldığına çok az inanmaktadır. Tüm boyutlar birlikte değerlendirildiğinde öğretmenlerin en çok öğrencilerin üst öğrenime en iyi biçimde hazırlandığına inandıkları görülmektedir. Bunun yanında, öğretmenler öğrencilere fırsat eşitliği sağlandığına en az düzeyde inanmaktadırlar. İlkokul öğretmenleri eğitimin belirlenen amaçlara ulaştığına ortaokul ve lise öğretmenlerine göre daha fazla inanmaktadır. Sonuçlar, kıdemi 20 yıldan fazla olan öğretmenlerin eğitimin çok yönlü gelişimi sağlama ve üst öğrenime hazırlama ile ilişkilendirilen amaçlarına ulaştığına diğer öğretmenlerden daha fazla inandıklarını göstermektedir. Eğitim durumuna göre anlamlı farklılık bulunmazken; yöneticilik deneyimi olan ve kendisini daha çok iyimser olarak tanımlayan öğretmenlerin eğitimin amacına ulaştığına daha fazla inandıkları tespit edilmiştir
    corecore