26 research outputs found

    Hile üçgeni faktörlerinin kanaat fonksiyonları ile tayini: Bir Türkiye uygulaması

    Get PDF
    Bu çalışmanın amacı hile üçgeni faktörlerine ait belirsizliklerin gösterimi için matematik tabanlı bir çerçevenin, denetçilerden tarafından nasıl kullanılacağını göstermektir. Çalışmada Dempster-Shafer teorisi kanaat fonksiyonlarına dayalı olarak kurulmuş bir hile risk değerleme modeli kullanılmıştır. Çalışma yedi bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde hile ve kanaat fonksiyonları konularına kısaca değinilmiştir. İkinci bölümde kanaat fonksiyonlarının genel yapısı özetlenmiştir. Üçüncü bölümde çalışmada kullanılan hile risk değerleme modeli açıklanmıştır. Dördüncü bölümde hile üçgeni faktörleri ile genel denetim riski arasındaki ilişki gösterilmiştir. Beşinci bölümde kanaat fonksiyon tabanlı bir hile risk değerleme modeli, Türkiye’deki bir işletmenin stok ve maliyetler döngüsünün denetiminde kullanılmıştır. Altıncı bölümde yapılan uygulamaların sonuçları tartışılmıştır. Son bölümde çalışmanın genel bir değerlendirmesi yapılmıştır

    Muhasebe Eğitimi Alan Üniversite Öğrencilerinin TMS/TFRS Hakkındaki İlgi Düzeyi, Beklenti ve Farkındalıklarına İlişkin Bir Araştırma: Giresun Üniversitesi İşletme Bölümü Örneği

    Get PDF
    Araştırmada Giresun Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü öğrencilerinin TMS/TFRS hakkındaki ilgi düzeyi, beklenti ve farkındalıklarının ortaya konulması amaçlanmıştır. Araştırma sonucunda öğrencilerin cinsiyetleri ve öğretim programları ile TMS/TFRS ilgi düzeyi arasında anlamlı farklılık bulunmazken muhasebe ilgi düzeyleri, muhasebe meslek seçimi, TMS/TFRS dersini alma durumları ve TMS/TFRS ile ilgili derslerin bölümde zorunlu olarak verilmesini istemeleri ile TMS/TFRS ilgi düzeyi arası anlamlı farklılıklar olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca öğrencilerin muhasebe ilgi düzeyi, muhasebe meslek seçimi, TMS/TFRS ile ilgili ders alma durumu ve dersin bölümde zorunlu olarak verilmesini istemeleri ile TMS/TFRS farkındalık düzeyi arasında anlamlı farklılık olduğu belirlenmiştir. Öğrencilerin beklentileri incelendiğinde ise çoğunluğun TMS/TFRS üzerine ayrı bir ders almadığı ve bu dersin zorunlu ders olarak verilmesini istediği söylenebilir

    Predictability of the determinants of the financial crisis in Türkiye: A logit model

    Get PDF
    Küreselleşmenin 1980‟li yıllardan itibaren hız kazanmaya başlaması finansal krizlerin daha sık ortaya çıkmasında önemli bir faktör haline gelmiştir. Özellikle finansal küreselleşme ile birlikte finansal krizler farklı türlerde ortaya çıkmaya başlamıştır. Bu kapsamda Türkiye ekonomisi 1994, 2001 ve 2008 yıllarında ortaya çıkan ve ağır sonuçları olan finansal krizlerle karşılaşmıştır. Finansal krizlerin öngörülmesini sağlayacak göstergelerin saptanması, ekonomiler için önemli düzeyde avantaj sağlayacağı düşüncesi çalışmanın yapılmasına esas teşkil etmiştir. Bu çerçevede çalışmanın amacı, finansal krizleri tahmin etmede kullanılan öncü değişkenler arasında anlamlı olan değişkenleri bulmak ve bu sayede finansal krizlerin belirleyicilerini ve öngörülebilirliğini sağlayabilmektir. Bu amaçla çalışmada kullanılan 13 adet bağımsız değişkenin finansal krizlerin belirleyicilerinden olup olmadığı logit modeli kullanılarak incelenmiştir. sanayi üretim endeksi, gayri safi yurt içi hasıla, gayri safi yurt içi hasıla büyümesi rakamları dikkate alınarak oluşturulan kukla değişken finansal kriz olarak belirlenmiştir. Çalışmada yapılan analiz sonuçlarına göre 4 adet değişkenin iç borç, ihracat/ithalat, dolar kuru ve tüketici fiyat endeksi finansal krizlerin tahmininde anlamlı bulunan öncü göstergeler olduğu tespit edilmiştir. Çalışmanın bulguları enflasyon oranı ve borçluluğun yüksek olduğu durumlarda krizlerin gerçekleşme ihtimalinin yüksek olduğunu göstermiştir. Analiz sonucuna göre anlamlı bulunan makro ekonomik göstergelere bakıldığında; Türkiye‟de finansal krizlerin ortaya çıkmasında dışsal göstergeler ve içsel göstergelerin birlikte etkili olduğu tespit edilmiştirThe acceleration of globalization since the 1980s has become an important factor in the emergence of more frequent financial crises. Especially with financial globalization, financial crises started to emerge in different types. In this concept, the Turkish economy faced with financial crises that had negative effects and happened in years 1994, 2001 and 2008. Therefore, it will provide an advantage in significant level for the economies determining the indicators that will enable the prediction of financial crises. It is determined as the financial crisis the dummy variable created by considering the figures of the Retail Sales Volume Index gross domestic product growth, gross domestic product, and industrial production index. In this context, the aim of the study is to ensure the predictability of financial crises thus and find significant variables among the leading variables used in predicting the financial crisis. For this purpose, it was examined are whether among the determinants of financial crises the 13 independent variables used in the study. According to the logit model, 4 variables were determined to be significant indicators in the forecasting of financial crises domestic debt, export/import, dollar exchange rate and consumer price index. The findings of the study showed that is high of probability demonstrated of crises in cases where are high of the indebtedness and the inflation rate. Considering the macroeconomic indicators that are significant according to the results of the analysis, external indicators and internal indicators are effective together in the emergence of financial crises in Türkiye

    The Impact Of Organizational Justice On Job Satisfaction, Organizational Commitment And Turnover Intention

    No full text
    Bu araştırma, çalışanların örgütsel adalet algılarının, onların iş tatmini, işten ayrılma niyeti ve örgütsel bağlılıkları üzerindeki etkisini incelemeyi amaçlamaktadır. Araştırma verileri, İstanbul ilindeki bir sigorta şirketinin genel müdürlüğünde çalışanları kapsamaktadır. Verilerin analizi için korelasyon ve hiyerarşik regresyondan yararlanılmıştır. Elde edilen bulgulara göre, örgütsel adaletin tüm boyutlarının iş tatmini üzerinde etkili olduğu belirlenmiştir. Örgütsel adaletin örgütsel bağlılık üzerindeki etkilerinin belirlenmesi için yapılan analiz sonucunda, dağıtım, işlemsel ve kişilerarası adaletin örgütsel bağlılık üzerinde etkili olduğu görülmüştür. Son olarak, örgütsel adaletin işten ayrılma niyeti üzerindeki etkilerinin belirlenmesi amacıyla yapılan analiz sonucunda, dağıtım ve kişilerarası adaletin örgütsel adalet üzerinde etkisi olduğu belirlenmiştirThis study aims to investigate the impact of organizational justice perception of employees on their job satisfaction, organizational commitment and turnover intention. The data were collected from an insurance company's head office employee in Istanbul. To analyze the data, correlation and hierarchical regression were used. According to the findings, all of the dimensions of organizational justice have an effect on job satisfaction. Besides, distributive justice, procedural justice and interpersonal justice have an effect on organizational commitment. In addition to that, distributive and interpersonal justice has an effect on turnover intentio

    Internal audit function evaluation by external auditors: An application in belieffunctions approach in Turkey

    No full text
    Bu   çalışma   iç   denetim   fonksiyonun,   dış   denetçiler   tarafından   nasıl   değerlendirilmesi  gerektiğini   araştırmak   amacına   yöneliktir.   İşletmelerde   yerleşik   iç   denetim   fonksiyonun  bağımsız   dış   denetçiler   tarafından   değerlendirilerek   kontrol   riskinin   tespiti   denetim  sürecinin   önemli   parçasını   oluşturmaktadır.   İç   denetim   fonksiyonun   bir   bütün   olarak  değerlendirilmesi   dış   denetçinin   yapacağı   çalışmanın   süresini   ve   kapsamını   doğrudan  etkiler   niteliktedir.   Bu   çalışmada   öncelikli   olarak   bu   konuda   yapılmış   A.B.D.'deki  düzenlemeler   incelenecektir.  Çalışmanın  ikinci  bölümünde  iç  denetim  fonksiyonu  riskinin  tespitine   ilişkin   denetim   yazınında   yer   alan   çalışmalar   değerlendirilecektir.   Üçüncü  bölümde   bu   alanda   öne   çıkan   bir   uygulama   olan   Demspter-Shafer teorisi kanaat fonksiyonlarının   matematiksel   yapısı   kısaca   gösterilecektir.   Dördüncü   bölümde   kanaat  fonksiyonları   çerçevesinde,   bir   iç   denetim   fonksiyonu   değerleme   modeli   yapısal   olarak  açıklanacaktır.   Beşinci   bölümde   Türkiye'de   yerleşik   bir   firmanın   iç   denetim  departmanının,   bu   model   vasıtasıyla   dış   denetçi   tarafından   incelenmesine   yönelik   örnek  bir   uygulama   yapılacaktır.   Son   bölümde   ise   uygulamaya   yönelik   değerlendirmeler  yapılarak,  bu  analitik  model  ile  ilgili  tartışma  başlıkları  incelenecektir.Purpose of this study is to investigate, how the internal audit function should be evaluated by external auditors. Internal audit function evaluation by external auditors is an important part of the audit process which is the determination of control risk. Evaluation of the internal audit function as a whole will directly affect the external auditors'   study's   scopes   and   durations.   In   this   first   part   of   the   study,   the   U.S.A.  researchs and regulations were examined.In the second part of the study, studies in the auditing literature which are related to evaluation techniques of the internal audit function risk wereexamined.In the third chapter of the study, Dempster-Shafer theory belief   functions'   mathematical   structure   was   represented   briefly.In   the   framework   of  belief functions, an internal audit function evaluation method will be explained structurallyin the fourth chapter of the study. In the fifth section of the study, an experimental application of this model on the internal audit department of a company which located in Turkey was conducted.In the last section of the study, discussion issues which belong to the results of this application were discussed

    An Emprical Study on the Relationship Between Career Management and Organizational Commitment

    Get PDF
    Araştırmanın temel amacı, kariyer yönetiminin örgütsel bağlılık üzerine olan etkisini incelemektir. Bu amaca yönelik olarak, İstanbulda kimya sektöründe faaliyet göstermekte olan bir firmada araştırma yapılmıştır. Araştırmada, kariyer yönetimi, örgütsel ve bireysel kariyer yönetimi boyutuyla ele alınırken; örgütsel bağlılık, duygusal bağlılık, devam bağlılığı ve normatif bağlılık boyutuyla ele alınmıştır. Bu çalışmada, kariyer yönetimi boyutlarıyla örgütsel bağlılık boyutları arasındaki ilişki ortaya koyularak, kariyer yönetiminin örgütsel bağlılık üzerine olan etkisi belirlenmiştir. Araştırma sonuçlarına göre, örgütsel ve bireysel kariyer yönetiminin duygusal bağlılık ve devam bağlılığını olumlu yönde etkilediği ve aralarında pozitif ve orta düzeyde anlamlı bir ilişki olduğu belirlenirken; örgütsel ve bireysel kariyer yönetimi ile normatif bağlılık arasında ise anlamlı bir ilişki olmadığı saptanmıştır.The main objective of this research is to demonstrate the impact of career management on organizational commitment. For this purpose, a research was conducted in a firm in chemical industry, Istanbul. In the research, career management was examined in terms of organizational and individual. Organizational commitment was examined in terms of affective commitment, continuity commitment and normative commitment. The effect of career management on organizational commitment was established and the relationship between the dimensions of career management and the dimensions of organizational commitment were examined. According to results, organizational and individual career management have a positive effect on emotional commitment and continuity commitment, and there is a positive and moderately meaningful relationship between them. On the other hand, there is no significant relationship between the organizational and individual career management, and the normative commitment

    Mindfulness At Work: The Relationship With Work-Family Balanceand Job Performance

    No full text
    Organizasyonların rekabet avantajlarını sürdürüp, istedikleri verimlilik ve etkinlik durumuna ulaşabilmelerinde çalışanlarının iş performanslarının önemi yadsınamaz. Aynı şekilde, iş ve aile yaşamında denge sağlanması hem birey hem de çalıştığı organizasyon açısından önemlidir. İş-aile dengesinin sağlanması ve iş performansının istenen düzeyde devamı için farkındalık gerekli unsurlardan biridir. Farkındalık, psikolojik bir durum olarak yaşanan andaki gerçekliğe karşı arttırılmış bir dikkat olarak tanımlanmaktadır. Bu çalışmada, farkındalığın çalışanların iş-aile dengesi ve iş performansı üzerindeki ilişkilerin incelenmesi asıl amacı oluşturmaktadır. Asıl amacın yanı sıra katılımcıların demografik özellikleri ile farkındalıkları arasındaki ilişkiler de incelenmiştir. Araştırma sonuçlarına göre, farkındalık ile iş-aile dengesi arasında ve farkındalık ile iş performansı arasında pozitif yönde bir ilişki belirlenmiştir. Ayrıca farkındalık ile medeni durum, çocuk sahibi olma ve yaş grupları arasında anlamlı ilişki bulunmuştur.The importance of job performance for maintaining the competitive advantage and reaching desired efficiency and effectiveness levels cannot be denied for organizations. Likewise, it is important to balance the work and family lives for both employees and their organizations. Mindfulness is one the necessary factors for balancing work-family life and keeping the job performance at the desired level. Because, mindfulness is defined as a psychological state in which one focuses attention on events occurring in the present. In this study, the main research aim is to test the relationships between mindfulness and work-family balance and also job performance. In addition to that, the relations between mindfulness and demographic factors are also examined. According to the research results, there is a positive relationship between mindfulness and work-family balance, and also between mindfulness and job performance. Besides,there are significant relations between mindfulness and marital status, being a parent and age groups
    corecore