58 research outputs found
Evaluation of some thiophene-based sulfonamides as potent inhibitors of carbonic anhydrase I and II isoenzymes isolated from human erythrocytes by kinetic and molecular modelling studies
Background Thiophene(s) are an important group in therapeutic applications, and sulfonamides are the most important class of carbonic anhydrase (CA) inhibitors. In this study, inhibition effects of some thiophene-based sulfonamides on human erythrocytes carbonic anhydrase I and II isoenzymes (hCA-I and hCA-II) were investigated. Thiophene-based sulfonamides used in this study showed potent inhibition effect on both isoenzymes at very small concentrations. Materials and methods We report on the purification of the carbonic anhydrase I and II isoenzymes (hCA-I and hCA-II) using affinity chromatography method. The inhibition effect of the thiophene-based sulfonamides was determined by IC(50)and K(i)parameters. A molecular docking study was performed for each molecule. Results Thiophene-based sulfonamides showed IC(50)values of in the range of 69 nM to 70 mu M against hCA-I, 23.4 nM to 1.405 mu M against hCA-II. K(i)values were in the range of 66.49 +/- 17.15 nM to 234.99 +/- 15.44 mu M against hCA-I, 74.88 +/- 20.65 nM to 38.04 +/- 12.97 mu M against hCA-II. Thiophene-based sulfonamides studied in this research showed noncompetitive inhibitory properties on both isoenzymes. To elucidate the mechanism of inhibition, a molecular docking study was performed for molecules 1 and 4 exhibiting a strong inhibitory effect on hCA-I and hCA-II. The compounds inhibit the enzymes by interacting out of catalytic active site. The sulfonamide and thiophene moiety played a significant role in the inhibition of the enzymes. Conclusion We hope that this study will contribute to the design of novel thiophene-based sulfonamide derived therapeutic agents that may be carbonic anhydrase inhibitors in inhibitor design studies
Some proposals for the conservation and reuse of industrial heritage in Istanbul
Endüstri Devrimi’nin ardından, Osmanlı İmparatorluğu’nda devlet eliyle ve özel girişim tarafından, ağırlıklı olarak başkent İstanbul ve çevresinde endüstri tesisleri kurulmuştur. İstanbul’da 19. yüzyılda sayısı 256’yı bulan ve bugün 43’e düşen endüstri yapıları, mimari, tarihi ve teknolojik miras olarak koruma altına alınmayı beklemektedir. Bu çalışmada, Osmanlı İmparatorluğu teknoloji tarihinin önemli bir bileşeni olan ve kentin fiziksel gelişiminde etkin bir rol alan İstanbul’daki endüstri mirası incelenmiştir. İstanbul’daki endüstri mirasının korunması için uluslararası kabul görmüş ilkeler çerçevesinde koruma ve yeniden işlevlendirme önerileri getirilmiştir. İstanbul’daki endüstri mirasının kapsamı, niteliği ve bugünkü durumu tablolar halinde sunulmuştur. Ayrıca kentteki endüstri mirasını tanıtmak amacıyla İstanbul’daki endüstri mirası için bir gezi güzergâhı düzenlenmiştir. Anahtar Kelimeler: İstanbul, endüstri arkeolojisi, endüstri mirası, koruma, yeniden işlevlendirme.After the Industrial Revolution, many industrial buildings were constructed in the Ottoman Empire by the government and the private sector. Most of the industrial buildings were located in the capital city Istanbul. In the nineteenth century, there were 256 industrial buildings in Istanbul, but today only 43 survive. They need to be put under protection as architectural, historical and technological heritage. The industrial heritage in Istanbul is a significant component of the Ottoman Empire?s technological history and has taken an important part in Istanbul?s physical development. With this study, the industrial heritage of Istanbul has been recorded. Preserving the industrial heritage aims at keeping the specific features of the buildings, as well as giving them suitable functions which will let them merge with city life. The industrial archaeology is an interdisciplinary field of study. The project of protection and re-functioning of an industrial establishment should bring together specialists of restoration, architecture, historian of architecture and art, civil engineer, mechanical engineer, landscape designer, and city planner. Within the scope of the internationally acceptable principles, conservation proposals have been developed for the protection of Istanbul?s industrial heritage. Specific features and the present condition of the industrial heritage in Istanbul have been presented in charts. Also, a tentative Industrial Heritage Route has been constituted to introduce the industrial heritage of Istanbul to a wide public. Keywords: Istanbul, industrial archaeology, industrial heritage, conservation, adaptive reuse
Rosmarinic acid inhibits some metabolic enzymes including glutathione S-transferase, lactoperoxidase, acetylcholinesterase, butyrylcholinesterase and carbonic anhydrase isoenzymes
Rosmarinic acid (RA) is a natural polyphenol contained in many aromatic plants with promising biological activities. Carbonic anhydrases (CAs, EC 4.2.1.1) are widespread and intensively studied metalloenzymes present in higher vertebrates. Acetylcholinesterase (AChE, E.C. 3.1.1.7) is intimately associated with the normal neurotransmission by catalysing the hydrolysis of acetylcholine to acetate and choline and acts in combination with butyrylcholinesterase (BChE) to remove acetylcholine from the synaptic cleft. Lactoperoxidase (LPO) is an enzyme involved in fighting pathogenic microorganisms, whereas glutathione S-transferases (GSTs) are dimeric proteins present both in prokaryotic and in eukaryotic organisms and involved in cellular detoxification mechanisms. In the present study, the inhibition effects of rosmarinic acid on tumour-associated carbonic anhydrase IX and XII isoenzymes, AChE, BChE, LPO and GST enzymes were evaluated. Rosmarinic acid inhibited these enzymes with K(i)s in the range between micromolar to picomolar. The best inhibitory effect of rosmarinic acid was observed against both AChE and BChE
Secondary sulfonamides as effective lactoperoxidase inhibitors
Secondary sulfonamides (4a–8h) incorporating acetoxybenzamide, triacetoxybenzamide,
hydroxybenzamide, and trihydroxybenzamide and possessing thiazole, pyrimidine, pyridine,
isoxazole and thiadiazole groups were synthesized. Lactoperoxidase (LPO, E.C.1.11.1.7), as a natural
antibacterial agent, is a peroxidase enzyme secreted from salivary, mammary, and other mucosal
glands. In the present study, the in vitro inhibitory effects of some secondary sulfonamide derivatives
(4a–8h) were examined against LPO. The obtained results reveal that secondary sulfonamide
derivatives (4a–8h) are effective LPO inhibitors. The Ki values of secondary sulfonamide derivatives
(4a–8h) were found in the range of 1.096 × 10−3
to 1203.83 µM against LPO. However, the most
effective inhibition was found for N-(sulfathiazole)-3,4,5-triacetoxybenzamide (6a), with Ki values of
1.096 × 10−3 ± 0.471 × 10−3 µM as non-competitive inhibition
Decoding algorithms for DBEC-TBED Reed-Solomon codes
Ph.D. - Doctoral Progra
Adaptation Of Relationship Deciding Scale Into Turkish
Amaç: Romantik ilişkiler, genç yetişkinlerin yaşamlarında oldukça önemli bir role sahiptir. Bu dönemdeki en önemli konulardan birisi ise ilişkilerle ilgili karar verme sürecidir. Bireylerin ilişkilerine yön vermek için almaları gereken herhangi bir karar ilişkide karar verme kapsamında değerlendirilmektedir. Vennum ve Fincham (2011) bireylerin ilişkide karar verme sürecindeki bilinçlilik düzeyleri, tehlike/uyarı işaretlerinin farkında olma ve baş edebilme becerisi ile bir ilişkiyi sürdürebilmeye dair olan ilişki güvenini incelemek amacıyla İlişkide Kendine Güven ölçeğini oluşturmuşlardır. Ölçek 5’li Likert tipinde hazırlanmış 12 maddeden oluşmaktadır. Bu çalışmanın amacı da İlişkide Karar Verme Ölçeğini Türkçeye uyarlamak, ölçeğin psikometrik özelliklerini incelemek ve çalışmanın sonucunda Türkiye’de üniversite öğrencilerinin ilişkideki karar verme süreçlerini ölçmeye yarayacak geçerli ve güvenilir bir envanter ortaya koymaktır. Yöntem: Ölçek sahiplerinden ve etik kuruldan gerekli izinlerin alınmasının ardından uyarlama sürecine geçilmiştir. İlk olarak ölçeğin çeviri ve geri çevirisi yapılarak maddelerin Türkçe karşılıkları belirlenmiş, ardından maddelerin Türkçeye uygunluğu uzmanlar tarafından kontrol edilmiştir. Daha sonra 20 öğrenci ile ön görüşme yapılmış ve görüşme sonucunda ölçeğin son şekli verilerek, uygulama aşamasına geçilmiştir. Çalışmanın örneklemini bir devlet üniversitesinde lisans düzeyinde öğrenim gören, 18-26 yaş arası, halihazırda romantik ilişkisi olan, 227’si kadın (%55.2) ve 184’ü erkek (%44.8) olmak üzere 411 kişi oluşturmuştur. Katılımcılar ilişkilerini nitelerken şu şekilde görüş belirtmişlerdir: 64 kişi (%15.6) flört; 316 kişi (%76.9) ciddi bir birliktelik; 27 kişi (%6.6) nişanlı ve 4 kişi (%1) evli. Çalışma kapsamında veri toplamak için Kişisel bilgi formu, İlişkide Kendine Güven Ölçeği, Çatışma Yönetimi Ölçeği, Kısa-Öz-Kontrol Ölçeği, Uzlaşma Ölçeği, Psikolojik Şiddet Ölçeği ve Sosyal Beğenirlik Ölçeği kullanılmıştır. Ölçeğin yapı geçerliliği AMOS 21 kullanılarak doğrulayıcı faktör analizi (DFA) ile yapılırken, diğer analizler (korelasyon, güvenirlik) ise SPSS 22 kullanılarak yapılmıştır. Bulgular: İKVÖ’nün psikometrik özellikleri incelemek için ilk olarak yapı geçerliliği test edilmiştir. Bu doğrultuda orijinal ölçeğin üç faktörlü yapısının Türk kültüründeki uygunluğu doğrulayıcı faktör analizi kullanılarak incelenmiş ve mevcut örneklemdeki faktör yapısının orijinali ile benzer şekilde üç faktörlü bir yapı gösterdiği görülmüştür (χ2/df =2,66; GFI = .95; CFI = .94; TLI = .93; RMSEA = .064 ve SRMR = .046). Bu faktörler (1) ilişkide kendine güven, (2) tehlike/uyarı işaretleri bilgisi ve (3) karar verme olarak adlandırılmıştır. Ölçeğin uyum geçerliliği incelendiğinde ise sonuçlar beklendiği yönde, orijinaline paralel bulunmuştur. Örneğin, öz kontrol ölçeği İKVÖ’nün alt boyutları ile anlamlı ve pozitif yönde ilişkili iken, psikolojik şiddet ölçeği anlamlı ve negatif yönde ilişkilidir. Güvenirlik kanıtları için Cronbach Alpha değeri hesaplanmıştır. Her bir alt boyutun güvenirlik değeri sırayla α=.82, α=.77, α=.63’tür. Sonuç: Bu çalışmadan elde edilen bulgular doğrultusunda İlişkide Karar Verme Ölçeğinin üniversite öğrencileri örnekleminde kullanılmak üzere Türk kültürüne uygun, geçerli ve güvenilir bir ölçek olduğu sonucun ulaşılmıştır. Ayrıca elde edilen bulgular ölçeğin orijnali ile benzer şekildedir. Gelecek çalışmalarda İKVÖ’ nün geçerlik ve güvenirlik çalışmalarının farklı örneklem gruplarıyla test edilmesi önerilmektedir
- …