14 research outputs found

    ESKİ TÜRK VE KORE-JEJU MEZAR HEYKELLERİ ÜZERİNE ŞAMANİSTİK BİR YORUMLAMA

    Get PDF
    Altay Şamanizminde mühim bir rol oynayan ve esasında eski ölüye tapınma ile ilişkili olan ata-lar kültü, hem Güney Sibirya’da hem de Kore yarımadasında güçlü bir biçimde yaşatılmakta ve bu külte dair uygulamalar tarihte ve günümüzde önemli benzerlikler taşımaktadır. Özellikle cenaze ve anma törenlerinde ölünün mezarının, mezar heykelinin ya da tasvirinin kanlı veya kansız kurbanlar sunularak beslenmesi yoluyla ruhun teskin edilmesi uygulaması, geçmişte olduğu gibi içinde bulunu-lan XXI. yüzyılda da Şamanizmi yaşatan Koreliler ve Sibirya Türkleri arasında hâlâ sürdürülmekte-dir. Bu sebeple eski Türk ve Kore-Jeju mezar heykellerinin tarihlendirilmesi ve esas yapılış amaçları farklı olsa da bu çalışmada her iki heykel grubu Şamanik atalar kültü içerisinde yorumlanmıştır. Jeju Adası’ndaki mezar heykelleri sıklıkla taşıdıkları nesnelere ya da ellerinin konumuna göre sınıflandı-rılmaktadır. Örneğin eller çaprazlanmışsa bu heykelin mezarı koruyucu işlev gördüğünü gösterirken, eller nazikçe birleştirilmişse bu heykelin ölüye hizmet etmek için orada olduğu anlamını taşımaktadır. Eğer heykel elinde bir yelpaze ya da fırça tutuyorsa bunun Konfüçyüsçülüğün bir etkisi olduğu, kılıç, mızrak ya da yarasa taşıyorsa mezarı koruduğu; elinde mektup varsa bunun da torunlarının geleceği için temennilerde bulunan merhumun düşüncelerinin bir yansıması olduğu ifade edilmektedir. Fakat heykellerin elinde kuş, yılan ya da balık gibi hayvanlar da olabilmektedir ve bu motifler Kore halkı-nın en eski inancı olan Şamanizm kaynaklı görülüp birer totem olarak değerlendirilmektedir. Heykel-lerin kaşık, şarap kadehi ya da şarap şişesi taşırken tasvir edildikleri de tespit edilmiştir. Bunlar ise tartışmasız doğrudan ölen kişinin ruhunun beslenmesi uygulamasını göstermektedir. Ancak Kore’de çeşitli araştırmacılar ölüye öbür tarafta hizmet edecek insanları temsil eden Jeju Adası mezar heykel-lerini Şamanizm yerine Konfüçyüsçülüğün ön planda olduğu Orta Joseon Dönemi’nde yapılmış oldukları için tamamen bu inanç sistemi ile yorumlamaktadırlar. Bu çalışmada ise Jeju Adası heykel-leri ile eski Türk mezar heykellerinin elinde ölünün beslenmesi amacıyla kadeh ya da kâse şeklinde nesnelerin tasvir edilmiş olmasının Şamanik bir ortaklık olduğu görüşüne varılmıştır. Eski Türkler ve Koreliler arasında mezar heykelleri aracılığıyla ölünün beslenmesi uygulamasının kaynağı olarak arkeoloji ve etnografya verilerine göre sahip olduğu en az 40.000 yıllık geçmişle Konfüçyüsçülük ya da Budizmden daha eski bir inanç sistemi olan Şamanizmin gösterilmesi, metodolojik olarak daha uygun görülmüştür. Bu doğrultuda Kore'deki birçok dini hareketi veya sosyal fenomeni anlamanın en iyi yollarından birinin Şamanizmi anlamak olduğunu belirten bilimcilerin ifadelerinden yola çıkıla-rak yarımadada Budizmin ve Konfüçyüsçülüğün Şamanizmden etkilenmiş olduğu ortaya koyulmaya çalışılmıştır. Ayrıca Jeju mezar heykellerinin de içinde bulunduğu anıt ve totemlerin temelde Şamanik birer kült nesnesi olması, atalar kültü dâhilinde cenaze uygulamalarına hizmet etmeleri dışında farklı dinlerden kişi ve kuruluşların tutumlarıyla da açıklanmaya çalışılmıştır

    Sho1 and Msb2 Play Complementary but Distinct Roles in Stress Responses, Sexual Differentiation, and Pathogenicity of Cryptococcus neoformans

    Get PDF
    The high-osmolarity glycerol response (HOG) pathway is pivotal in environmental stress response, differentiation, and virulence of Cryptococcus neoformans, which causes fatal meningoencephalitis. A putative membrane sensor protein, Sho1, has been postulated to regulate HOG pathway, but its regulatory mechanism remains elusive. In this study, we characterized the function of Sho1 with relation to the HOG pathway in C. neoformans. Sho1 played minor roles in osmoresistance, thermotolerance, and maintenance of membrane integrity mainly in a HOG-independent manner. However, it was dispensable for cryostress resistance, primarily mediated through the HOG pathway. A mucinlike transmembrane (TM) protein, Msb2, which interacts with Sho1 in Saccharomyces cerevisiae, was identified in C. neoformans, but found not to interact with Sho1. MSB2 codeletion with SHO1 further decreased osmoresistance and membrane integrity, but not thermotolerance, of sho1Δ mutant, indicating that both factors play to some level redundant but also discrete roles in C. neoformans. Sho1 and Msb2 played redundant roles in promoting the filamentous growth in sexual differentiation in a Cpk1-independent manner, in contrast to the inhibitory effect of the HOG pathway in the process. Both factors also played redundant roles in maintaining cell wall integrity in the absence of Mpk1. Finally, Sho1 and Msb2 play distinct but complementary roles in the pulmonary virulence of C. neoformans. Overall, Sho1 and Msb2 play complementary but distinct roles in stress response, differentiation, and pathogenicity of C. neoformans

    Systematic functional analysis of kinases in the fungal pathogen Cryptococcus neoformans

    Get PDF
    Cryptococcus neoformans is the leading cause of death by fungal meningoencephalitis; however, treatment options remain limited. Here we report the construction of 264 signature-tagged gene-deletion strains for 129 putative kinases, and examine their phenotypic traits under 30 distinct in vitro growth conditions and in two different hosts (insect larvae and mice). Clustering analysis of in vitro phenotypic traits indicates that several of these kinases have roles in known signalling pathways, and identifies hitherto uncharacterized signalling cascades. Virulence assays in the insect and mouse models provide evidence of pathogenicity-related roles for 63 kinases involved in the following biological categories: growth and cell cycle, nutrient metabolism, stress response and adaptation, cell signalling, cell polarity and morphology, vacuole trafficking, transfer RNA (tRNA) modification and other functions. Our study provides insights into the pathobiological signalling circuitry of C. neoformans and identifies potential anticryptococcal or antifungal drug targets.OAIID:RECH_ACHV_DSTSH_NO:T201615370RECH_ACHV_FG:RR00200001ADJUST_YN:EMP_ID:A003535CITE_RATE:11.329FILENAME:4. ncomms12766.pdfDEPT_NM:농생명공학부EMAIL:[email protected]_YN:YFILEURL:https://srnd.snu.ac.kr/eXrepEIR/fws/file/fce63c4a-7de7-4741-996f-d8d24af38905/linkCONFIRM:

    Eski Uygurca Zaman Kategorisinin Metindilbilim Açısından İncelenmesi: İyi Ve Kötü Prens Öyküsü Örneği

    No full text
    The purpose of this dissertation is to describe tense category in old Uyghur text. The main goal behind the first chapter is to introduce the topics of the thesis and review literature regarding text linguistic. Chapter 1 discusses the terminologies ‘Foreground – Background’, ‘Tense’, ‘Aspect’, ‘Modality’ and ‘Prototype meaning’ that based on recent researches by linguists . Chapter 2 considers the various usage of the tense markers of old Uyghur DX, -mXş, -(X/A)r, -GAy and-DAçI. On the basis of it, each part sets the Prototype meaning established through the previous research results. A common feature of the texts that, when analyzing a particular text, it is possible to see that the text is preferred more intensely in terms of the use of a certain time marker. Chapter 3, based on the results of the study in Chapter 1 and 2, we apply to the text İyi ve Kötü Prens Öyküsü and analyze the frequency of tense markers use in the text. Finally, Last chapter summaries the previous contents of the study and suggests remains.Son yıllarda zaman ekleriyle ilgili dilbilimciler tarafından zaman, görünüş (Aspect), kiplik konuları üzerinde yapılan çalışmalar artmıştır. “Eski Uygurca Zaman Kategorisinin Metin dilbilim açısından İncelenmesi : İyi ve Kötü Prens Öyküsü Örneği” başlıklı bu tezde, zaman kategorisi metindilbilim çatısı altında ele alınmış ve bu bakımdan eski Uygurca metinlerinde karşımıza çıkacak olan zaman ekleri incelenmiştir. Eski Uygurcada zaman eki olarak kullanılan -DX, -mXş, -(X/A)r, -GAy ve -DAçI eklerinin temel anlamlarının yanı sıra birden fazla anlama sahip olduğu da görülmektedir. Bu tezde bu eklerin taşıdığı anlamların bilişsel dilbilim çerçevesinde prototip anlamını ortaya koymak hedeflenmiştir. Bu çalışmada metin incelemesi için ön plan ve arka plan teorilere odaklanarak, İyi ve Kötü Prens Öyküsü metininde zaman eklerinin nasıl kullanıldığını incelemiştir. Metinde belli bir zaman grubunun kullanımı açısından diğer zamanlara göre daha yoğun tercih edilmiş olduğunu görmek mümkündür. Aynı zamanda zaman kategorisindeki bu seçim, aslında metinlerin türlerine göre de değişkenlik göstermektedir

    Optical gain of inelastic exciton-exciton scattering in CdS nanowires

    No full text
    We have performed a variable stripe length method at 5 K to measure the optical gain of CdS nanowires. When the excited carrier density is lower than the Mott density, we found that various inelastic scatterings of excitons and LO-phonons are involved. As a consequence of inelastic exciton-exciton scattering, the excitons scattered down to the low polariton branch cause P-emission lasing, and the excited excitons also result in a population inversion through intra-relaxation. When LO-phonon scatterings are involved, a broad optical gain spectrum is observed resulting from exciton-LO and P-LO scatterings. © 2019 Author(s).1

    User interface of Naver Baseball.

    No full text
    <p>①: Game list, ②: Chat button, ③: Favorite team selection button, ④: Chat input area, ⑤: Filter button to see chat messages on each team.</p
    corecore