26 research outputs found
Matematik Öğretimi Sürecinde Ülkelerin Eğitim Girdilerini Ne Kadar Etkin Kullandıklarının TIMSS 2015 Verilerine Göre İncelenmesi
Araştırma, TIMSS 2015 kapsamında 8. sınıf matematik çalışmasına katılan 41 ülkenin matematik başarısıyla ilişkili olduğu düşünülen girdilerini etkin şekilde yönetip yönetmediklerini belirlemeyi amaçlamış olup, nicel araştırma kapsamında yer alan betimsel tarama modeli kullanılmıştır. Verilerin analizinde ise veri zarflama analiz tekniğinden faydalanılmıştır. TIMSS çalışmalarında örnekleme 8. sınıf öğrencileri üzerinden yapılmıştır. Bu çalışmada kullanılan veriler, öğrencilerin, öğretmenlerin ve okul müdürlerinin doldurduğu anketlerin IEA IDB Analyzer programıyla öğrencilerin matematik başarılarını temel alarak elde edilmiştir. Matematik başarısına etki eden eğitim girdilerine referans olma açısından Çin-Taipe (Tayvan) birinci sırada; Japonya ikinci sırada ve Kore ise üçüncü sırada yer almaktadır. En düşük etkinliğe sahip olan altı ülke sırasıyla; Kuveyt, Güney Afrika, Arjantin-Buenos Aires, Ürdün, Umman, Suudi Arabistan’dır. Türkiye, yukarıda verilen sekiz değişken temele alınarak etkin olmaya en yakın ülkedir. Düşük etkinliğe sahip ülkeler kaynaklarını verimsiz kullanmakta ve harcamalarının karşılığını tam olarak alamamaktadır
The Study For Validity and Reliability of the Evaluation of Game Skills Scale
DergiPark: 326208trakyasobedThe purpose of this study was to develop Likert type scale for measuring 6year-old (between 60-72 months) children's skills in the game while examining construct validity and testing the fit between independence model and the hypothesized model through confirmatory factor analysis (CFA) after performing exploratory factor analysis (EFA).The explanatory consists of 6-year-old (60-72 month-olds) 243 parents of students studying in kindergartens parents in the province of Edirne in the 2011-2012 academic years. As a result of EFA, Scale for Game Skills Scale (GSS) revealed one-factor and this factor explained 36.16% of total variance. CFA was performed to test a one-factor model of the Game Skills Scale. Results demonstrated a satisfactory fit for model (?2/df=1.49, CFI=.94, RMSEA=.046). The standardized regression coefficients of the one-factor Game Skills Scale changed from .42 to .75 and all of these coefficients were statistically significant. Accordingly, internal consistency reliability analysis was performed. Cronbach alpha was .93 which indicates a high internal consistency. Key Worlds: Game, Skills of Game, Kindergarten, Games Skill ScaleBu çalışmanın amacı, 6 (60- 72 ay) yaşındaki çocukların sahip oldukları oyun becerilerini ölçmek için, Açıklayıcı Faktör Analizi (AFA) ile yapı geçerliliği incelenen ve ardından Doğrulayıcı Faktör Analizi (DFA) ile bağımsızlık modeli ve hipotez modeli arasındaki uyumu test edilen likert tipi bir ölçek geliştirmektir. Araştırmanın örneklemi 2011-2012 eğitim-öğretim yılında Edirne ilinde yer alan anaokullarında öğrenim görmekte olan 6 yaşındaki (60-72 ay arasındaki) 243 çocuğun anne ve babaları oluşturmaktadır. AFA sonucunda, toplam varyansın % 36.16’sını açıklayan ve tek boyuttan oluşan bir ölçek elde edilmiştir. Tek boyutlu yapıyı test etmek için CFA yapılmıştır. Sonuçlar model için tatmin edici düzeyde bir uyum göstermiştir. (?2/df=1.49, CFI=.94, RMSEA=.046). Tek boyutlu Oyun Becerileri Ölçeğinin standardize edilmiş regresyon katsayıları .42 ile .75 arasında değişmekte olup, istatistiksel olarak anlamlıdırlar. İç tutarlılık güvenirlik analizi Cronbach alfa değeri .93 olup yüksek düzeyde olduğu belirlenmişti
Study Validity and Reliability to Preschool and Kindergarten Behavior Scales-Pkbs-2
DergiPark: 326295trakyasobedThe purpose of this study validity, reliability and adapt to Turkish that Preschool and Kindergarten Behavior Scales-PKBS-2 (2003) was developed by Kenneth W. Merrell. Sample of the research are composed of 3-6 years between the ages of 201 (including 102 girls and 99 boys) children. Preschool and Kindergarten Behavior Scale has been used as data collection tool. The research data had used Confirmatory Factor Analysis (CFA) for determining to the existing structure of the scale to determine the suitability of Turkish culture. Correlation analysis was conducted to determine between in the Turkish culture of original scale structures. Correlation analysis was conducted to determine between in the Turkish culture of original scale structures. Each items of the scale was calculated correlation with both of total factors as well as the total of all scale to determine whether be measured to concept. According to research results was considered to be adequate reliable for the items.Bu araştırmanın amacı Kenneth W. Merrell (2003) tarafından geliştirilen Okulöncesi ve Anaokulu Davranış Ölçeği?ni (Preschool and Kindergarten Behavior ScalesPKBS-2) Türkçeye uyarlamak ve ölçeğin geçerlik ve güvenirlik çalışmasını yapmaktır. Araştırmanın örneklemini; Edirne Merkez İlçesinde okul öncesi eğitim kurumlarına devam eden yaşları 3-6 yaş arasında değişen 201 (102 kız ve 99 erkek çocuk olmak üzere) çocuk oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplamak amacı ile Okulöncesi ve Anaokulu Davranış Ölçeği kullanılmıştır. Araştırma verileri, ölçeğin var olan yapısının Türk kültürüne uygunluğunun belirlenmesi için, Doğrulayıcı Faktör Analizine (DFA) tabi tutulmuştur. Orjinal ölçeğin yapıları arasında var olan ilişkiyi, Türk kültüründe de belirlemek için korelasyon analizi yapılmıştır. Ölçekte yer alan her bir maddenin, ölçülmek istenen kavramla ilişkili olup olmadığının belirlenmesi için maddelerin hem faktör toplamı hem de tüm ölçek toplamıyla olan korelasyonları hesaplanmıştır. Araştırma sonuçlarına göre maddelerin güvenilir, başka bir deyişle davranış problemi ve sosyal beceri seviyelerinin, yüksek ve düşük beceri düzeylerini ayırt etmede yeterli olduğu kabul edilmişti
Which Country is More Effective in Science Teaching? Evidence from PISA 2015 as a Secondary School Assessment Tool
The aim of this study is to determine how effectively different countries use educational inputs in the process of science education. The study is in the descriptive model and the data is derived from the PISA 2015 data set, which provides information to countries on secondary education programs. Data from 70 countries, including Turkey, were used in the study. The effectiveness of Turkey in the process of science teaching in secondary education has been compared with other countries and suggestions have been made to increase the effectiveness of secondary education science teaching. The data for this study are grouped into training inputs and training outputs. “Student behaviour hindering learning”, “teacher behaviour hindering learning”, “shortage of educational material”, “shortage of educational staff”, “professional development”, “teachers participation”, “curricular development”, “total number of science teachers at school”, “index science-specific resources (sum)” were defined as the educational inputs. The science achievements of students have been taken into account in determining which countries have more effective management of educational inputs accepted in this study. Secondary scholl level education inputs while nearby countries respectively to use effectively Slovakia (97.30%), Slovenia (91.16%), Brazil (90.50%), Turkey (89.75%), Finland (84.65%), Greece (83.31%), Denmark ( 83.25%), and Czech Republic (80.61%). education outcomes in Turkey is ranked as 20th in science teaching secrets to use it effectively
Investigation of elementary learners' perceptions on self-regulated learning strategies, self-efficacy and learner autonomy in science and technology course
Bu araştırmada, cinsiyet ve sınıf düzeyine göre ilköğretim ikinci kademe öğrencilerinin Fen ve Teknoloji Dersinde kullandıkları öz-düzenlemeli öğrenme stratejileri ile bu dersteki öz-yeterlik ve özerklik algıları incelenmiş, bu değişkenlerin dersteki başarıyı tahmin ettikleri model belirlenmeye çalışılmıştır.
Tarama modelindeki bu araştırma 2010-2011 öğretim yılı birinci döneminde Edirne İli Merkez İlçedeki İlköğretim okullarında, ikinci kademede öğrenim görmekte olan 1286 öğrencinin katılımı ile gerçekleştirilmiştir. Araştırma verileri, araştırmacı tarafından geliştirilen Fen ve Teknoloji Dersi Öz-Düzenlemeli Öğrenme Stratejileri Ölçeği, Fen ve Teknoloji Dersi Öz-Yeterlik Algısı Ölçeği ve Fen ve Teknoloji Dersi Özerklik Algısı Ölçeği ile toplanmıştır. Ayrıca öğrencilerin başarı durumlarının göstergesi olarak birinci dönem Fen ve Teknoloji Dersi karne notları yüzlük (100'lük) sistemde alınmıştır.
Araştırmanın sonuçlarına göre öğrenciler, Bilişsel Öğrenme Stratejilerinden en çok Örgütleme Stratejilerini, en az Grafik Örgütleyici Stratejileri; Kaynak Yönetim Stratejilerinde en çok Yardım Arama Stratejilerini, en az Zaman Yönetim Stratejilerini kullanmaktadırlar. Bununla birlikte Biliş Bilgisi ve Bilişin Düzenlemesi Stratejilerinin kullanımları çok sık düzeyindedir. Araştırmada geliştirilen Öz-Düzenlemeli Öğrenme Stratejileri modelinde gizil bir yapı olarak düşünülen Öz-Düzenleme, Bilişsel Stratejileri, Biliş Bilgisini, Bilişin Düzenlenmesini ve Kaynak Yönetim Stratejilerini anlamlı bir biçimde tahmin ederken, en yüksek regresyon katsayısı Biliş Bilgisine ve Bilişin Düzenlemesine aittir.
Öğrencilerin öz-yeterlik ve özerklik algılarının ise hem alt boyutlarda hem de genelde yüksek düzeyde olduğu belirlenmiştir. Araştırmanın tüm değişkenleri cinsiyete göre incelendiğinde Grafik Örgütleyici Stratejiler ve Kaynak Yönetim Stratejileri hariç tüm ölçeklerin genelinde ve alt boyutlarında kızlar lehine anlamlı farklar bulunmuştur. Bu değişkenlerin sınıf düzeyine göre durumları incelendiğinde, sınıf seviyesi arttıkça strateji kullanımı, öz-yeterlik ve özerklik algılarında anlamlı bir azalma olduğu belirlenmiştir.
Araştırmada geliştirilen modele göre öz-yeterlik algısı, özerklik algısını ve her ikisi birlikte öz-düzenlemeli öğrenme stratejileri kullanımlarını, bunun da başarıyı anlamlı bir biçimde tahmin ettiği belirlenmiştir. Yine ölçek geliştirmede temel alınan Öz-Düzenleme modelinin başarıyı tahmin eden genel modelde de gözlenen yapılarını anlamlı bir biçimde tahmin ettiği ve en yüksek regresyon katsayılarının Biliş Bilgisi ile Bilişin Düzenlenmesine ait olduğu görülmüştür. Genel model cinsiyet ve sınıf düzeyine göre incelendiğinde önemli farklılıklar gözlenmemekle birlikte, kızlar ve yedinci sınıf öğrencileri için yapılan model analizinde üretilen uyum indislerinin diğerlerine göre biraz daha iyi olduğu görülmüştür.This study aims at investigating the perceptions of self-regulated learning strategies employed by elementary school second level learners and their perceptions of self-efficacy and learner autonomy with regard to gender and grade level. The model in which these variables predict achievement was also tested.
This descriptive study was conducted in the first term of 2010-2011 academic year. The participants of the study are 1286 elementary school students enrolled at schools located in Edirne city center. The data were collected by the instruments: Science and Technology Course Scale of Self-Regulated Learning Strategies (STC-SSRLS) Science and Technology Course Scale of Self-Efficacy (STC-SSE) and Science and Technology Course Scale of Learner Autonomy (STC-SLA) which were developed by the researcher. In addition to the data collected by the scales, the learners' final grades of science and technology course in the first term of 2010-2011 academic year were collected.
The findings of the study indicated that the most frequently used cognitive learning strategies are organizing strategies and the least frequently used strategies are graphic organizing strategies. The most frequently used resource management strategies are help-seeking strategies, on the other hand the least frequently used ones are time management strategies. The subjects stated that they usually preferred knowledge of cognition and regulation of cognition strategies. In the model which was developed at the end of the study, self-regulation was assumed as a latent variable and it predicted cognitive strategies, knowledge of cognition, regulation of cognition, and resource management strategies significantly. The highest regression coefficient is observed at knowledge of cognition, and regulation of cognition variables.
It was found that the learners' self-efficacy and autonomy perceptions were high both at the sub-dimensions and in general. When the variables of the study were compared with the independent variable of gender, it was found that the girls scored significantly higher than boys in all variables except graphic organizing strategies and resource management strategies. When the variables are compared with the independent variable of grade level, it was found that strategy use, self-efficacy and autonomy perceptions decreased significantly.
The model developed at the end of the research indicates that perception of self-efficacy predicts the perception of autonomy and these two variables predict self-regulated learning strategies and finally it predicts achievement significantly. It was also observed that the model which was the basis of scale development predicted observed structures significantly as it was in the general model and the highest regression coefficients were in knowledge of cognition and regulation of cognition. There were no significant differences in general model with regard to gender and grade level variables. However, the values of the fit indexes produced for model analysis of girls and seventh grades were slightly better than other models
The attitudes of seventh grade towards the science course and learning strategy use
Yüksek Lisans TeziBu araştırmanın amacı cinsiyet ve başarı durumunun öğrencilerin Fen Bilgisi dersinde kullandıkları öğrenme stratejileri ve öğrencilerin bu derse yönelik tutumları üzerindeki etkilerini belirlemek, öğrencilerin kullandıkları öğrenme stratejilerinin Fen Bilgisi dersine yönelik tutum düzeylerine göre farklılık gösterip göstermediğini incelemektir. Tarama modelindeki bu araştırma 2005-2006 öğretim yılı II. yarıyılında Edirne İli Merkez İlçedeki İlköğretim II. Kademe okullarında öğrenim görmekte olan 822 (429 erkek, 393 kız) 7. sınıf öğrencisinin katılımı ile gerçekleştirilmiştir. Araştırma verileri Altınok ve Açıkgöz (2004) tarafından geliştirilen ?Öğrenme Stratejileri Ölçeği? ve Altınok (2004) tarafından geliştirilen Fen Bilgisi Dersine Yönelik Tutum Ölçeği ile toplanmıştır. Ayrıca öğrencilerin 7. sınıf I. Dönem Fen Bilgisi dersi başarı durumları da kaydedilmiş ve karşılaştırmalarda kullanılmıştır. Araştırmanın verilerinin analizinde Aritmetik Ortalama, Standart Sapma, t testi, Tek Yönlü Varyans Analizi ve Scheffè Testi kullanılmıştır. Araştırma aşağıdaki sonuçları ortaya koymuştur; 1. Öğrenciler sıklıkla Tanıma ve Seçme stratejilerini, nadiren de Ezberleme stratejilerini kullanmaktadırlar. 2. Öğrencilerin Fen Bilgisi dersine yönelik tutumları genellikle olumludur. 3. Fen Bilgisi dersine yönelik tutumlar ve kullanılan öğrenme stratejileri başarı tarafından etkilenmektedir. Başarısı yüksek olan öğrenciler sıklıkla etkili öğrenme stratejilerini kullanmaktadırlar ve bu öğrencilerin Fen Bilgisi dersine yönelik tutumları diğerlerinden daha olumludur. 4. Cinsiyet kullanılan öğrenme stratejileri açısından göze çarpan bir faktördür. Fakat Fen Bilgisi dersine yönelik tutumlar cinsiyet açısından değişim göstermemektedir. 5. Öğrencilerin kullandıkları öğrenme stratejileri onların Fen Bilgisi dersine yönelik tutumları tarafından etkilenir.AbstractThe purpose of this research is to study the attitudes of seventh grades towards the science course and learning strategy use; effects of gender and science achievement on their attitudes and strategy use; effects of their attitudes towards science course on their learning strategy use. Survey method was used, and 822 seventh graders (393 female, 429 male) participated in this research in Edirne 2006 spring. The research data were collected by Learning Strategies Scale developed by Altınok and Açıkgöz (2004), and Attitude Towards Science Lesson Scale developed by Altınok (2004). In addition, students first term science class grades were noted and used for comparisons. Arithmetic mean, Standard deviation, Analysis of variance, t test and Scheffè test were used for the analysis of data. The research yielded following results; 1. Students were frequently using recognization and selection learning strategies and rarely memorizing learning strategies. 2. In general attitude of student towards science course is positive. 3. Learning strategies use and attitudes forward science are effected by achievement. High achievers are frequently using effective learning strategies and they have more positive attitudes toward science than others. 4. Gender is remarkable factor for learning strategy use. But attitudes toward science course dont vary in terms of gender. 5. Students learning strategies use are effected by their attitudes toward science course
Examination of Teacher Candidates’ Lifelong Learning Competence and Basic Motivation Resources as Parts of Sustainability
The purpose of this research is to determine the level of teacher candidates’ lifelong learning competence and basic motivation resources and to examine the lifelong learning competence and basic motivation of teacher candidates in terms of some variables (gender and to be a university student or not). For this purpose, a quantitative study was designed. The research was conducted with 382 teacher candidates being educated in the pedagogical formation program at Trakya University. In this research, “Key Competences for Lifelong Learning Scale” and “Basic Motivation Resources Scale” were used as tools for measurement. As a result of the analyses, it was determined that the basic motivation resources of teacher candidates in all of the dimensions of the scale and lifelong learning competence of teacher candidates except from “communicative competence at a foreign language/s” sub-dimension of the scale are above average. In terms of gender variables, significant difference was found in the “communicative competence at a foreign language/s” sub-dimension of “Key Competences for Lifelong Learning Scale” in favor of male teacher candidates and, on the other hand, significant differences were found in the “the competence of learning to learn” and “the competence of cultural awareness and expression” sub-dimension of “Key Competences for Lifelong Learning Scale” in favor of female teacher candidates
High School Students and Mathematics in the Light of Attitude, Success and Gender
anemonThepurpose of this research is to determine the attitudes of high school studentstowards mathematics, mathematical academics achievement, class levels andgender relations with each other. Research is in the descriptive model. In theresearch, "mathematics attitude scale" was used to collect data. Thescores of the students were accepted as academic achievement grades. Data werecollected during the 2017-2018 academic year and analyzed using SPSS 21. Thisresearch was conducted with 381 high school students. As a result of theanalyses there is no significant difference in the attitudes of the studentstowards the mathematics course by gender; there are significant differencesbetween classes 12th and 10th and 11th in terms of classes. Mathematics coursegrades of students who study in the 12th class are significantly lower thangrades of students who study in the 10th and 11th class.Buaraştırmanın amacı, lise öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutumlarının, matematik başarılarının, sınıf düzeylerinin ve cinsiyetlerinin birbirleriyleolan ilişkisini belirlemektir. Araştırma tarama modelindedir. Araştırmada veritoplamak amacıyla “matematik tutum ölçeği” kullanılmıştır. Öğrencilerin karnenotları akademik başarı notları olarak kabul edilmiştir. 2017-2018 eğitimöğretim yılında veriler toplanmış ve SPSS 21 kullanılarak analizedilmiştir. Araştırma 381 lise öğrencisiile gerçekleştirilmiştir. Yapılan analizler sonucunda öğrencilerin matematikdersine yönelik tutumlarında cinsiyete göre anlamlı fark olmadığı; sınıflaraçısından 12. sınıflar ile 10. ve 11. sınıflar arasında yüksek düzeyde anlamlıfarklılıklar olduğu, 12. sınıfta okuyan öğrencilerin matematik dersi notları10. ve 11. sınıfta okuyan öğrencilere göre anlamlı düzeyde düşük olduğu tespitedilmiştir.42216
High School Students and Mathematics in the Light of Attitude, Success and Gender
Bu araştırmanın amacı, lise öğrencilerinin matematik dersine yönelik tutumlarının, matematikbaşarılarının, sınıf düzeylerinin ve cinsiyetlerinin birbirleriyle olan ilişkisini belirlemektir. Araştırmatarama modelindedir. Araştırmada veri toplamak amacıyla “matematik tutum ölçeği” kullanılmıştır.Öğrencilerin karne notları akademik başarı notları olarak kabul edilmiştir. 2017-2018 eğitim öğretimyılında veriler toplanmış ve SPSS 21 kullanılarak analiz edilmiştir. Araştırma 381 lise öğrencisi ilegerçekleştirilmiştir. Yapılan analizler sonucunda öğrencilerin matematik dersine yöneliktutumlarında cinsiyete göre anlamlı fark olmadığı; sınıflar açısından 12. sınıflar ile 10. ve 11. sınıflararasında yüksek düzeyde anlamlı farklılıklar olduğu, 12. sınıfta okuyan öğrencilerin matematik dersinotları 10. ve 11. sınıfta okuyan öğrencilere göre anlamlı düzeyde düşük olduğu tespit edilmiştir.The purpose of this research is to determine the attitudes of high school students towards mathematics, mathematical academics achievement, class levels and gender relations with each other. Research is in the descriptive model. In the research, "mathematics attitude scale" was used to collect data. The scores of the students were accepted as academic achievement grades. Data were collected during the 2017-2018 academic year and analyzed using SPSS 21. This research was conducted with 381 high school students. As a result of the analyses there is no significant difference in the attitudes of the students towards the mathematics course by gender; there are significant differences between classes 12th and 10th and 11th in terms of classes. Mathematics course grades of students who study in the 12th class are significantly lower than grades of students who study in the 10th and 11th class