Patara’dan Yeniden Kullanılmış İki “Blattkelch” Sütun Başlığı. Nero Hamamı ve Çevresindeki Yapı Faaliyetleri Bağlamında MS 2. Yüzyılda Bir Yeniden Kullanım Örneği

During the excavations of the last few years in the so-called Nero bath in Patara, two Blattkelch capitals were found, which gave reasons to the following article. These two capitals were created in the early Roman Imperial Period, although they were not used in the bath until the 2nd century AD. They, and another six that have now disappeared, crowned columns of breccia marble in the frigidarium of the bath mentioned above, which was added around the middle of the 2nd century AD. It was therefore clear to us that this was a practice of reuse in the Roman Imperial Period. This phenomenon, the reuse of architectural elements in that time, has been little studied so far, in contrast to late antiquity and later periods. Although it was relatively easy to determine the reuse in this case of Patara, it is hardly possible to make any statements about the interpretation of its meaning. In this respect, it can only be hoped that more research will increase in the future. The following essay should serve as a contribution to such research.Patara ‘Nero hamamında’ son yıllarda gerçekleşen kazılarda, aşağıdaki makaleye neden olan iki adet sütun başlığı bulunmuştur. Bu iki başlık, MS 2. yüzyılda hamamdaki bir düzenlemede kullanılmalarına rağmen, erken Roma İmparatorluk Dönemi'nde üretilmişlerdir. Bu başlıklar ve maalesef günümüze ulaşamayan diğer altısı, bahsedilen hamamın frigidariumunda, MS 2. yüzyılın ortalarında eklenen breş mermerinden sütunları taçlandırmışlardır. Bu nedenle, bu durumun, Roma İmparatorluk Dönemi'ne ait bir yeniden kullanma uygulaması olduğu açıktır. Yeniden kullanma fenomeni, yani mimari unsurların Roma İmparatorluk Dönemi’nde yeniden kullanılması, geç antik ve sonraki dönemlerin aksine şimdiye kadar çok az dikkate alındı. Aşağıdaki makale bu tür araştırmalara katkı sağlamayı amaçlamaktadır. Patara'daki bu örnekte yeniden kullanımı tespit etmek görece kolay olsa da anlamının yorumlanması bir takım zorluklar içermektedir. Ancak gelecekte, konuyla ilgili araştırmaların sayılarının artması ve böylece bu fenomenin daha iyi anlaşılır olması umulmaktadır.No sponso

Kaufman Alanları Yaratıcılık Ölçeği’nin Türkçeye Uyarlanması ve Psikometrik Özelliklerinin İncelenmesi

Bu çalışmanın genel amacı, Kaufman (2012) tarafından yaratıcılığın alana özgü olduğu bakış açısı ile geliştirilmiş olan Kaufman Alanları Yaratıcılık Ölçeğinin (KDOCS) Türkçeye üstün zekalı lise öğrenci grubuna uyarlanmasıdır. Ölçeğin yapı geçerliğini incelemek için yapılan Açıklayıcı Faktör Analizi sonucunda, 42 maddeden oluşan dört faktörlü bir yapı elde edilmiştir. Ortaya çıkan yapı bir başka örneklem üzerinde test edilmiştir. Doğrulayıcı Faktör analizi sonucu, bir madde hariç, söz konusu yapının uyumlu olduğu ortaya çıkmıştır. Ölçeğin alt faktörler için iç tutarlılık katsayısı .87 ile .77 aralığında yer almaktadır. Ölçek geneli ise .90’dır. Maddelerinin ayırt edici geçerliliği alt–üst dilim grup ortalamalar farkına dayalı madde analizi yöntemi ile incelenmiştir. Sonucunda, alt ve üst %27’lik dilimlerin puanları arasında anlamlı bir farklılık olduğu tespit edilmiştir. Bu sonuçlar KDOCS’un Türkçe formunun geçerli ve güvenilir bir ölçme aracı olduğunu göstermektedir

The mediating role of self/everyday creativity and depression on the relationship between creative personality traits and problematic social media use among emerging adults

Personality is one of the important contributory factors in the development of problematic technology use. The purpose of the present study was to investigate the direct and indirect associations of creative personality traits with problematic social media use via self/everyday creativity, depression, and loneliness. A total of 460 Turkish emerging adults aged between 18 and 26 years (61% female) were surveyed. Findings indicated that (i) task-orientedness was indirectly associated with problematic social media use via self/everyday creativity, (ii) self-confidence was directly and indirectly associated with problematic social media use via self/everyday creativity and depression, (iii) risk-taking was indirectly associated with problematic social media use via depression, and (iv) self/everyday creativity and depression were directly associated with problematic social media use. The present study is the first to suggest that creative personality traits (i.e., task-orientedness, self-confidence, and risk-taking) and self/everyday creativity are associated with problematic social media use and that these factors should be taken into account when considering the etiology of problematic social media use.Nottingham Trent Universit

The mediating role of self/everyday creativity and depression on the relationship between creative personality traits and problematic social media use among emerging adults

Personality is one of the important contributory factors in the development of problematic technology use. The purpose of the present study was to investigate the direct and indirect associations of creative personality traits with problematic social media use via self/everyday creativity, depression, and loneliness. A total of 460 Turkish emerging adults aged between 18 and 26 years (61% female) were surveyed. Findings indicated that (i) task-orientedness was indirectly associated with problematic social media use via self/everyday creativity, (ii) self-confidence was directly and indirectly associated with problematic social media use via self/everyday creativity and depression, (iii) risk-taking was indirectly associated with problematic social media use via depression, and (iv) self/everyday creativity and depression were directly associated with problematic social media use. The present study is the first to suggest that creative personality traits (i.e., task-orientedness, self-confidence, and risk-taking) and self/everyday creativity are associated with problematic social media use and that these factors should be taken into account when considering the etiology of problematic social media use

Öğretmen Kişilik Özelliklerinin Öğrenci Yaratıcılığı Gelişimine Etkisi

Öğretmenler, öğrencilerin yaratıcı düşünme becerilerini geliştirebilmek bir takım tekniklerin yanısıra ilgi, değer tutum ve davranışları ile de onlara model olurlar. Bu çalışmanın genel amacı, öğretmenlerin kişilik özelliklerinin öğrencilerin yaratıcı düşünme becerileri gelişimine etkisinin incelenmesidir. Çalışma, ilkokul öğretmen ve öğrencileri ile sürdürülmüştür. Veri toplama aracı olarak, Sıfatlara Dayalı Kişilik Testi,sınıf içi gözlem formu ve ıraksak düşünme görevi kullanılmıştır. Çalışma sonucu, deneyimlere açıklık kişilik özelliğini yüksek düzeyde sergileyen öğretmenin söz konusu özelliği daha düşük düzeydeki meslektaşından sınıf içi yaratıcılığı destekleyici davranışları anlamlı olarak yüksek düzeyde sergilediği saptanmıştır. Sınıfında bulunan öğrencilerin de yaratıcılık puanlarının anlamlı olarak yüksek çıktığı belirlenmiştir. Uyumluluk ve duygusal dengesizlik kişilik özelliklerinde yapılan karşılaştırmalarda ise gruplar arasında anlamlı bir farklılaşma saptanamamıştır.WOS:00061352290000

Th e scale for rating the behavioral characteristics of gift ed and talented students: study of factor structure, reliability and validity1

Bu çalışmada, ilköğretim öğretmenlerinin, sınıfl arında bulunan olası üstün yetenekli öğrencileri davranışsal özelliklerine göre değerlendirebileceği bir aday gösterme aracı geliştirilmesi amaçlanmıştır. Bu kapsamda geçerlik ve güvenilirlik çalışmaları yapılmıştır.ÜYÖDÖ'nin geçerlilik analizi sonucunda; sınıf öğretmenlerinin üstün yetenekli öğrenci algısının yaratıcılık, liderlik, akademik özellikler ve sanat olarak adlandırılan dört faktörlü bir yapıda olduğu belirlenmiştir. Ölçek toplam varyansın %50.54'ünü açıklayabilmektedir. ÜYÖDÖ'nin güvenilirlik analizleri sonucunda Cronbach ? içgeçerlilik katsayısı yaratıcılık için .82, liderlik özelliği için .85, akademik özellikler için .71 ve sanat için .69'dur. Ölçek geneli ise .82 olarak belirlenmiştir. Güvenilirlik analizi sonucuna göre yaratıcılık, liderlik alt boyutları ile ölçek genelinin oldukça yüksek derecede güvenilir olduğu; sanat ve genel zihinsel özellikler alt boyutlarının oldukça güvenilir olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Ölçeğin geçerlik ve güvenilirlik sonuçlarının her ikisi birlikte değerlendirildiğinde; geliştirilen ölçeğin tanılama sürecinde destekleyici bir ölçme aracı olarak kullanılabilmesi için psikometrik özelliklerinin gerekli ölçütleri karşılamada oldukça yeterli olduğu ve bu aracın kullanılmasıyla sınıf öğretmenlerinin sınıfl arında bulunan olası üstün yetenekli öğrenciler ile ilgili bir kanıya ulaşabilecekleri söylenebilir.Th is study aims to develop a nomination scale that helps primary class teachers assess the possible gift ed and talented students in their classes with their behavioral characteristics. Within this scope, validity check and reliability analysis studies were done.Th e study was fulfi lled based on descriptive survey model. As a result of the validity check of the Scale for Rating the Behavioral Characteristics of the Gift ed and Talented Students (SRBCGTS), it was realized that the gift ed and talented individual perception of the primary teachers had four factors: creativity, leadership, general cognitive characteristics and arts. It was also stated that the scale could explain 50.54 %of the total variance. As a result of the reliability analysis, it was found out that the general scale with the creativity and leadership sub-dimensions were highly reliable, and with academic characteristics and arts sub-dimensions were quite reliable.When the validity and reliability results of the scale are evaluated together, it can be said that psychometric qualities are quite suffi cient for meeting the necessary criteria so that the developed scale can be used in the identifi cation process as a supportive instrument and that classroom teachers can reach an opinion about the potential gift ed students in their classes by means of using this instrument

The effectiveness of mentoring strategy for developing the creative potential of the gifted and non-gifted students

SAHIN, Feyzullah/0000-0003-1708-5592WOS: 000347601400006Creative thinking skills can be found more or less in every individual, or it can be learned. Mentoring is one of the strategies that has been used for developing creative potential. This study aims to determine whether the effectiveness of mentoring strategy for teaching creative thinking skills differs according to intelligence level of the students. The study has been designed as a pre-test/post-test experimental research and the study group consists of total of 91 students, whom are 43 gifted and 48 non-gifted individuals. Torrance Test of Creative Thinking has been used to measure the creative potential of the students. The results of the analysis show that the creativity levels of the individuals did not differ prior to the implementation process in our study group. Another analysis was conducted to determine the effectiveness of the mentoring and the results reveal that the post-test creativity scores of the gifted and non-gifted experimental group were increased and had a large effect size (d = 0.82, 0.80). However, the scores of the gifted and non-gifted individuals in our control group show no significant difference. The findings of the study indicate that the mentoring strategy is highly effective in teaching creative thinking skills to gifted and non-gifted students. After implementation, the scores of gifted and non-gifted experimental groups have been compared and it was found that there was a statistically significant difference in favor of the gifted group (d = 0.33) and had small effect. (C) 2014 Elsevier Ltd. All rights reserved

General intelligence, emotional intelligence and academic knowledge as predictors of creativity domains: A study of gifted students

Creativity of the individual is dependent on numerous factors, such as knowledge, general intelligence and emotional intelligence. The general purpose of this study is to investigate the effect of general intelligence, emotional intelligence and academic knowledge on the emerging of domain-specific creativity. The study was conducted on 178 intellectually gifted students who attend high school. As a result of the study, correlations were determined between the scholarly creativity domains and sociability, global emotional intelligence (TEQ), science course, verbal and performance intelligence scores; mechanical/scientific creativity and mathematics and science courses, well-being and self-control; performance creativity and sociability; self/everyday creativity and science courses, well-being, self-control, sociability and global TEQ; artistic creativity and sociability, and global TEQ. Moreover, researcher used a hierarchical regression analysis to see whether independent variants predict the creativity domains or not