Türkçe derslerinde resimlerin kullanımı ve öğrencilerin metinleri anlamalarına etkisi

Türkçe Derslerinde Resimlerin Kullanımı ve Ögrencilerin Metinleri Anlamalarına Etkisi adlı bu arastırmada kullanılmakta olan Türkçe dersi kitaplarının resimlenmesi ve bu resimlerin Türkçe derslerinde kullanılabilirligine iliskin ögretmen görüsleri tespit edilmis ve irdelenmistir. Arastırmadaki veriler anket yoluyla elde edilmistir. Bu anket ilgili arastırmaların ve kaynakların taranması sonucu gelistirilmis uzman görüsüne basvurularak ankete son sekli verilmistir. Arastırmanın evrenini stanbul’da bulunan lkögretim Okullarının tamamında görev yapan Türkçe Ögretmenleri, örneklemini ise stanbul Anadolu yakası ilkögretim okulları ikinci kademede görev yapan Türkçe ve yabancı dil ögretmenleri olusturmustur. Arastırmadaki bulgular su sekilde ortaya çıkmıstır: Cinsiyet degiskeninin ders kitaplarının görsel tasarımını olumlu gören ifadeler üzerindeki etkisine bakıldıgında, kadınlara ait ortalama daha yüksek görünmektedir. Bu baglamda kadınlarının bu ifadelere daha olumsuz baktıgı kanısına varabiliriz. Cinsiyet degiskenine ait gruplar arası anlamlı fark bulunmamıstır. Pedagojik formasyon alan ya da almayan grupların yorumlamalarında fark olup olmadıgına baktıgımızda sadece “Fotografların Baskı Kalitesi” için verilen cevaplarda anlamlı fark bulunmustur. Mesleki kıdemin ders kitaplarının görsel tasarımını olumlu gören ifadeler üzerindeki etkisi için sadece birinci madde; “Ders Kitabı Kapagı Ögrencinin Estetik Ve Görsel Algıya Uygunlugu” noktasında degiskene ait gruplar arasında bir fark bulunmustur. Nitekim 16–20 yıl kıdemliler ile 21 yıl üzeri kıdemliler bu noktada oldukça zıt cevaplar vermislerdir. Ders kitaplarındaki resimlerin özentisiz ve estetik olmadıgı yönündeki görüse erkekler olumsuz yönde yaklasırken kadınların ortalaması görüslerinin olumlu yönde oldugunu göstermektedir. Yani bu yönüyle Türkçe dersi kitaplarını olumsuz görmektedirler. Ancak kitap resimlemesinin tek kisi tarafından yapılması ve bunun olumsuzluga neden oldugu yönündeki görüse her iki grupta olumsuz bakmıstır. Kronolojik örgülü metinlerin anlasılması, soyut kavramların somutlastırılması ve dil bilgisi konularının belletilmesinde resimlerin olumlu etkide bulunacagı görüsü desteklenmistir. Türkçe ögretmenligi mezunları görsel materyalleri daha islevsel bulurken, bu oranlar Fen Edebiyat Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunlarında düserek daha olumsuz bir görünüm sunmaktadır. Yurt dısında basılmıs dil egitimi kitaplarını görsel özellikleriyle olumlu gören görüsler desteklenmistir. Literatür taramasıyla gelinen noktada çagın bir gereksinimi olarak geleneksellesmis araç gereç ve yöntemlerin sorgulanması geregini hissediyoruz. Bu baglamda ders kitaplarının görsel bezemesi daha titiz yapılmalıdır. Ayrıca bu tür araç gereçlerin kullanımı ve olusturulması noktasında ögretmen ve ögretmen adaylarına egitim verilmesi geregi ortaya çıkmıstır. SUMMARY This study is named as “Application of Pictures in Turkish Classes and Its Effect on Comprehension of The Texts by Students”. This search is based on teachers’ ideas about painting Turkish language books and useful of pictures in Turkish language classes. The data of research have been got by questionnaire. It is prepared after the search of literature about this subject and ideas of experienced researcher. The inferences of the research are as follows: By looking effect of sexuality on positive proposals about illustration of lesson books the median of woman ideas is higher. So we can say that women’s ideas are more negative about illustration of lesson books. When we look at ideas of groups that had been got pedagogic formation or not we can see an expressive difference about proposal on quality of photographs pres. The proposal “lesson books cover is illustrated as students esthetic and visual sensation” shows an expressive meaning; neither teachers who have 16-20 years seniority and over 21 years give opposite answers. The proposal “Pictures of lesson books are not esthetic and made careless” is supported by women but not by men. Also both women and men support proposal that say “making illustration of books by one person is a negative situation” It is supported that pictures are effective on chronological stories and understanding abstract texts to concrete. Also it is supported that pictures are effective on understanding grammar studies. At the point that we reached after this study, we must interrogate traditional material, methods and techniques. It is bounded that illustration of lesson books must be more sensitive. Also it is needed that teachers and candidate teachers must have an education about this kind of new and modern materials and their using

Türkçe derslerinde resimlerin kullanımı ve öğrencilerin metinleri anlamalarına etkisi

ÖZETTürkçe Derslerinde Resimlerin Kullanımı ve Ögrencilerin MetinleriAnlamalarına Etkisi adlı bu arastırmada kullanılmakta olan Türkçe dersi kitaplarınınresimlenmesi ve bu resimlerin Türkçe derslerinde kullanılabilirligine iliskin ögretmengörüsleri tespit edilmis ve irdelenmistir.Arastırmadaki veriler anket yoluyla elde edilmistir. Bu anket ilgili arastırmalarınve kaynakların taranması sonucu gelistirilmis uzman görüsüne basvurularak ankete sonsekli verilmistir.Arastırmanın evrenini stanbul’da bulunan lkögretim Okullarının tamamındagörev yapan Türkçe Ögretmenleri, örneklemini ise stanbul Anadolu yakası ilkögretimokulları ikinci kademede görev yapan Türkçe ve yabancı dil ögretmenleriolusturmustur.Arastırmadaki bulgular su sekilde ortaya çıkmıstır:Cinsiyet degiskeninin ders kitaplarının görsel tasarımını olumlu gören ifadelerüzerindeki etkisine bakıldıgında, kadınlara ait ortalama daha yüksek görünmektedir.Bu baglamda kadınlarının bu ifadelere daha olumsuz baktıgı kanısına varabiliriz.Cinsiyet degiskenine ait gruplar arası anlamlı fark bulunmamıstır.Pedagojik formasyon alan ya da almayan grupların yorumlamalarında fark olupolmadıgına baktıgımızda sadece “Fotografların Baskı Kalitesi” için verilen cevaplardaanlamlı fark bulunmustur.Mesleki kıdemin ders kitaplarının görsel tasarımını olumlu gören ifadelerüzerindeki etkisi için sadece birinci madde; “Ders Kitabı Kapagı Ögrencinin Estetik VeGörsel Algıya Uygunlugu” noktasında degiskene ait gruplar arasında bir farkbulunmustur. Nitekim 16–20 yıl kıdemliler ile 21 yıl üzeri kıdemliler bu noktadaoldukça zıt cevaplar vermislerdir.Ders kitaplarındaki resimlerin özentisiz ve estetik olmadıgı yönündeki görüseerkekler olumsuz yönde yaklasırken kadınların ortalaması görüslerinin olumlu yöndeoldugunu göstermektedir. Yani bu yönüyle Türkçe dersi kitaplarını olumsuzgörmektedirler. Ancak kitap resimlemesinin tek kisi tarafından yapılması ve bununolumsuzluga neden oldugu yönündeki görüse her iki grupta olumsuz bakmıstır.Kronolojik örgülü metinlerin anlasılması, soyut kavramların somutlastırılması vedil bilgisi konularının belletilmesinde resimlerin olumlu etkide bulunacagı görüsüdesteklenmistir.Türkçe ögretmenligi mezunları görsel materyalleri daha islevsel bulurken, buoranlar Fen Edebiyat Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunlarında düserek dahaolumsuz bir görünüm sunmaktadır.Yurt dısında basılmıs dil egitimi kitaplarını görsel özellikleriyle olumlu görengörüsler desteklenmistir.Literatür taramasıyla gelinen noktada çagın bir gereksinimi olarakgeleneksellesmis araç gereç ve yöntemlerin sorgulanması geregini hissediyoruz. Bubaglamda ders kitaplarının görsel bezemesi daha titiz yapılmalıdır. Ayrıca bu tür araçgereçlerin kullanımı ve olusturulması noktasında ögretmen ve ögretmen adaylarınaegitim verilmesi geregi ortaya çıkmıstır. SUMMARYThis study is named as “Application of Pictures in Turkish Classes and Its Effect onComprehension of The Texts by Students”. This search is based on teachers’ ideas aboutpainting Turkish language books and useful of pictures in Turkish language classes. Thedata of research have been got by questionnaire. It is prepared after the search of literatureabout this subject and ideas of experienced researcher.The inferences of the research are as follows:By looking effect of sexuality on positive proposals about illustration of lesson booksthe median of woman ideas is higher. So we can say that women’s ideas are more negativeabout illustration of lesson books.When we look at ideas of groups that had been got pedagogic formation or not wecan see an expressive difference about proposal on quality of photographs pres.The proposal “lesson books cover is illustrated as students esthetic and visualsensation” shows an expressive meaning; neither teachers who have 16-20 years seniorityand over 21 years give opposite answers.The proposal “Pictures of lesson books are not esthetic and made careless” issupported by women but not by men. Also both women and men support proposal that say“making illustration of books by one person is a negative situation”It is supported that pictures are effective on chronological stories and understandingabstract texts to concrete. Also it is supported that pictures are effective on understandinggrammar studies.At the point that we reached after this study, we must interrogate traditionalmaterial, methods and techniques. It is bounded that illustration of lesson books must bemore sensitive. Also it is needed that teachers and candidate teachers must have aneducation about this kind of new and modern materials and their using

THE EFFECT OF ECONOMIC FACTORS ON TAX MORALE: THE CASE OF ISTANBUL

International Congress of Management Economy And Policy, 26-27 Kasım 2016, İstanbulVergi ahlakı; vergileme konusunda içsel bir davranış, vergiyi gönüllü ödeme olarak ifade edilmekte, mükelleflerin vergilerini yasaya uygun ölçü ve zamanda ödemeleri konusundaki olumlu tutum, davranış, inanç ve değer yargıları olarak ifade edilmektedir. Bu çalış­ma İstanbul ilinde 1025 vergi mükellefi ile yapılan anket çalışmasını içermektedir. Çalışmanın amacı, vergi ahlakını belirleyen ekonomik faktörlerin İstanbul ilinde bulunan mükellefler üzerindeki etkisini tespit etmektir. Çalışmadaki veriler SPSS Programı ile analiz edilip Ki kare Testi kullanılmıştır. Yapılan anket çalışması sonucunda Ekonomik faktörlerden vergi ahlakını belirlemede en etkili faktörün Diğer Mükellefler ve Yakın Çevrenin etkisi, en az etkisi olan faktör ise Gelir Faktörünün etkisi olduğu tespit edilmiştir. Yolsuzluk ile vergi ahlakı arasında ise anlamlı bir ilişki bulunamamıştır.Tax ethics is an internal behavior in terms of taxation and is expressed as paying taxes voluntarily, a positive attitude, belief and value judgments related to the fact that taxpayers pay their taxes at the proper time and amount in accordance with the law. This study includes a survey study conducted with 1025 taxpayers in Istanbul. The aim of the study is to identify the effect of the economic factors determining tax ethics on taxpayers in Istanbul. The data of the study were analyzed with SPSS program and the Chi-square Test was conducted. As a result of the survey study conducted, it is identified that the most effective factor among the economic factors in determining tax ethics is the effect of Other Taxpayers and the Immediate Environment, and the least effective factor is the effect of the personel income. There was no significant relationship between corruption and tax ethics

Do Turkish adults really have lower serum levels of high-density lipoprotein cholesterol?

Coskun, Abdurrahman/0000-0002-1273-0604WOS: 000250306100004PubMed: 17982965Background - Coronary heart disease is the leading cause of death in Turkey.The Turkish Heart Study and TEKHARF study have been carried out at various times and in different parts of Turkey and have suggested that the Turkish population has a low high-density lipoprotein-cholesterol (HDLC) level. However, in our daily practice, mean HDL-C levels were not as low as previously reported. Here, we investigated the lipid profile, especially the HDL-C level, in the population of the Duzce region of northwest Turkey. Methods - Serum triglyceride, total cholesterol, and HDL-C levels were measured in 674 healthy volunteers (398 women and 276 men); low-density lipoprotein cholesterol (LDL-C) levels were calculated using the Frieclewald equation. Results - The mean serum HDL-C level was 46.1 +/- 9.8 mg/dl in men and 53.2 +/- 10.7 mg/dl in women; these values are higher than expected based on the Turkish Heart Study. The mean serum total cholesterol level was 196.7 +/- 43.2 mg/dL in men and 198.4 +/- 43.9 mg/dL in women; the mean LDL-C level was 119.6 +/- 34.9 mg/dL in men and 118.7 +/- 34.1 mg/dL in women; and the mean serum triglycericle level was 151.4 +/- 80.9 mg/dL in men and 132.1 +/- 68.9 mg/dL in women. Conclusions - Our finding that the HDL-C level in this population was higher than the previously reported levels in Turkey indicates that HDL-C levels may not be as low as previously thought.We believe that lower HDL-C levels that were previously reported might be due to the difference between techniques of analysis, nutritional status, and percent of subjects who were fasting in the day of analysis or improper subject inclusion which did not reflect the Turkish population causing selection bias

Pregnancy-associated plasma protein-A: Evaluation of a new biomarker in renal transplant patients

Coskun, Abdurrahman/0000-0002-1273-0604WOS: 000252037900028PubMed: 18089325Objective. Trophoblasts produce high concentrations of pregnancy-associated plasma protein-A (PAPP-A) during pregnancy. PAPP-A has been described as a new inflammatory marker and an independent risk factor for posttransplant cardiovascular risk. This study evaluated the clinical significance of PAPP-A in renal transplant patients. Methods. The study included 78 adult renal transplant patients (56 men and 22 women) and 37 control subjects (27 men and 10 women). We determined serum PAPP-A, urea, creatinine, uric acid, total cholesterol, high-density lipoprotein cholesterol, low-density lipoprotein cholesterol, triglyceride, 24-hour proteinuria, and C-reactive protein (CRP) levels. Results. The PAPP-A level was significantly higher among renal transplant patients [median (interquartile range), 10.5 (6.4 to 15.4) mU/L] than the control group [3.9 (3.1 to 5.2) mU/L; P .05). Conclusion. We concluded that PAPP-A level was elevated in renal transplant patients and that high levels of PAPP-A might be a prognostic marker owing to their close association with high serum levels of urea, creatinine, uric acid, and CRP

The diagnostic value of laboratory tests in urinary tract infections

Bu çalışmada üriner sistem infeksiyonu (ÜSİ) tanısında kullanılan laboratuvar testlerinin tanı değerlerinin karşılaştırılması amaçlanmıştır. Üniversite hastanesinin çeşitli klinik ve polikliniklerinden gönderilen tam idrar tetkiki (TİT) ve kültürü istenen idrar örnekleri çalışmaya dahil edilmiştir. Santrifüj edilmemiş idrarın bir damlası Gram yöntemi ile boyanarak incelenmiştir. Kültürde 104 cfu/ml üreme olması ÜSİ için referans olarak alınmıştır. İdrarda glikoz, bilirubin, ürobilinojen, keton, dansite, pH, eritrosit, protein, nitrit, askorbik asit, lökosit miktarları strip kullanılarak saptanmıştır. İdrar sedimenti mikroskopta incelenmiştir. Kültür altın standart kabul edilerek testlerin duyarlılığı, seçiciliği, pozitif ve negatif prediktif değerleri hesaplanmıştır. Çalışmaya TİT ve idrar kültürü istenen %59.7'si kadın 575 hasta dahil edilmiştir. İdrarların %33.9'unda anlamlı üreme saptanmıstır. En sık izole edilen etkenler sırasıyla E. coli, Klebsiella, Staphylococcus, Enterococcus ve Streptococcus idi. Protein, nitrit, eritrosit, lökosit varlığı ve Gram boyamada lökosit ve bakteri görülmesiyle kültür arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmuştur (p<0,05). Gram boyamada bakteri ve lökosit saptanmasının duyarlılık ve seçiciliği sırasıyla %89.8, %86.4, %88.9 ve %87.2 bulunmuştur. Sedimentte lökosit, Gram boyamada lökosit ve bakteri, strip ile eritrosit, protein, nitrit ve lökosit varlığının saptanmasının negatif prediktif değerleri yüksek olarak saptanmıştır.The aim of this study was to compare the diagnostic value of the laboratory tests used to diagnose urinary tract infection. Urine samples were collected from patients who visited different clinics of a university hospital. A drop of uncentrifuged urine was stained with Gram's stain and examined in microscope. The urine samples were inoculated into appropriate media and considered positive if the growth was more than 104 cfu/ml. The amount of glucose, dansity, pH, erytrocyte, protein, nitrite, ascorbic acid, leucocyte in urine samples were determined by urine dipstik tests. Centrifuged urines were examined in microscope. The sensitivity, specificity, positive and negative predictive values were calculated using urine culture as criterion standard. Females comprised 59.7% of the 575 patients who were enrolled in this study and 33.9% of the patients had urine culture results indicating significant bacteriuria. The most frequently isolated bacteria were E. coli, Klebsiella spp., Staphylococcus spp., Enterococcus spp., Streptococcus spp., respectively. Positive protein, nitrite, erythrocyte, and leukocyte results on dipstik test, and presence of leukocyte and bacteria on Gram staining was found significantly related with urine culture results. Sensitivity and specifity for bacteria and leukocyte on Gram staining were 89,8%, 86,4% and 88,9%, 87,2%, respectively. Negative predictive values of leukocyte on direct microscopic evaluation, bacteria and leukocyte on Gram staining, and erythrocyte, protein, nitrite and leukocyte on dipstick test were found high

Images in Emergency Medicine: Acute severe coronary spasm associated with 5-fluorouracil chemotherapy

Bilir, Cemil/0000-0002-1372-4791;WOS: 000234147700027PubMed: 16373818

HLA-DR B1 and DQ B1 polymorphisms in patients with coronary artery ectasia

WOS: 000224482800004PubMed: 15529553Objectives - The purpose of our study was to evaluate the significance of polymorphisms in HLA class II genes in coronary artery ectasia (CAE) patients. Methods and results - Twenty-six patients with CAE without associated cardiac defects were enrolled in the study. CAE was defined as luminal dilation of 1.5- to 2.0-fold of normal limits. Ninety-five healthy subjects who were donors for different organ transplantations, were chosen as control group. Physical examination, electrocardiography and chest X-ray were completely normal in these cases. Both the patients and the control group were screened and compared for their HLA class II genotypes. HLA-DR BI * 13, DR 16, DQ2 and DQ5 genotypes were significantly more frequent in the patient group. When the known risk factors of coronary heart disease were compared in the patients carrying these genotypes with the non-carrying group, no significant differences were encountered. Conclusions - HLA-DR BI * 13, DR 16, DQ2 and DQ5 may be associated with the pathogenesis and increase the risk of CAE

Does pregnancy-associated plasma protein A have a role in allergic rhinitis?

Coskun, Abdurrahman/0000-0002-1273-0604WOS: 000256132300001PubMed: 18588751Background: Pregnancy-associated plasma protein A (PAPP-A), also known as insulin-like growth factor binding protein 4 protease, is postulated to be a new inflammatory marker in various clinical situations such as cardiovascular events, dialysis, renal transplantation, and asthma. PAPP-A also is produced in high concentrations by trophoblasts during pregnancy. Methods: We evaluated PAPP-A levels in allergic rhinitis patients and compared these with levels in healthy subjects. Thirty-one newly diagnosed allergic rhinitis patients and 29 healthy controls were included in the study. Serum PAPP-A, IgE, urea, creatinine, aspartate aminotransferase, creatine kinase (CK), CK-MB isoenzyme, total cholesterol, and triglyceride levels were determined. Results: The serum PAPP-A level was significantly higher (p = 0.013) in the allergic rhinitis group (6.1 +/- 2.9 mU/L) than in the control group (4.5 +/- 1.7 mU/L). The PAPP-A level in patients with allergic rhinitis and asthma (6.1 +/- 2.3 mU/L) was not significantly different (p = 0.959) from that in patients with allergic rhinitis alone (6.1 +/- 3.3 mU/L). The serum PAPP-A level in allergic rhinitis patients who had turbinate hypertrophy (6.9 +/- 2.2 mU/L) had a tendency to be higher than that in patients who had no turbinate hypertrophy (5.5 +/- 3.2 mU/L); however, this difference was not statistically significant (p = 0.151). Conclusion: Increased PAPP-A activity may be involved in the inflammation and tissue remodelling that occurs in allergic rhinitis

Pregnancy-associated plasma protein A in dialysis patients

Coskun, Abdurrahman/0000-0002-1273-0604; Alcelik, Aytekin/0000-0002-3156-1076WOS: 000243978400012PubMed: 17243917Background: Pregnancy-associated plasma protein A (PAPP-A) was recently described as a new marker of cardiovascular events and of inflammation in uremic patients. The aim of this study was to determine levels of PAPP-A in chronic dialysis patients and its possible relationships with renal osteodystrophy. Methods: A total of 99 adult chronic hemodialysis patients, 14 peritoneal dialysis patients and 41 control subjects were included in the study. Serum PAPP-A, intact parathormone (iPTH), calcium, phosphorus and alkaline phosphatase (ALP) were measured. The correlations between PAPP-A and iPTH, calcium, phosphorus and ALP were determined. Results: PAPP-A levels were significantly higher in peritoneal dialysis [4.5 (3.2-6.7) mU/L, median (interquartile range)], and hemodialysis patients [4.7 (3.8-6.5) mU/L] in comparison to control subjects [3.4 (3.0-5-0) mU/L] (p < 0.05). In hemodialysis patients, post-dialysis PAPP-A levels [6.2 (4.7-9.4) mU/L] were significantly higher than pre-dialysis levels [4.7 (3.8-6.5) mU/L] (p < 0.05). There was a weak but statistically significant positive correlation between serum PAPP-A and iPTH (r=0.216; p=0.041) and ALP (r=0.205; p=0.044) in the hemodialysis group. Correlation between the duration of dialysis therapy and PAPP-A levels was also significant (r=0.267; p=0.008) in the hemodialysis group. Conclusions: PAPP-A levels are elevated in acute coronary syndromes and are closely related to inflammation and oxidative stress. We conclude that PAPP-A levels are increased in dialysis patients and may reflect a greater degree of chronic inflammation than osteodystrophy in uremic patients