35 research outputs found

    Elastic properties of the aorta and factors affecting aortic stiffness in patients with

    Get PDF
    Objectives: In this study, we evaluated aortic stiffnessand echocardiographic and laboratory factors affectingaortic stiffness in patients with metabolic syndrome(MetS).Materials and methods: Forty-six patients (25 male,mean age 47.3±6.5 years) with the diagnosis of MetS accordingto the Adult Treatment Panel III Final Report criteriawere included. Forty-four age and gender matchedhealthy subjects (18 male, mean age 46.0±6.1 years)were recruited as the control group. Aortic strain, distensibilityand stiffness index were calculated by M-modeechocardiography and diastolic parameters were measured.Results: Left ventricular mass index (LVMI), decelerationtime (DT), isovolumic relaxation time (IVRT) wereincreased and mitral E/A ratio was decreased in patientswith MetS compared to controls. In the MetS patients,aortic distensibility was significantly decreased (10.4±3.5cm2.dyn-1.10-6 vs. 12.7±3.4 cm2.dyn-1.10-6, p=0.002),and ASI was significantly increased (6.5±2.0 vs. 3.2±0.8,p<0.001). ASI was positively correlated with triglycerides,fasting glucose, uric acid, hsCRP, LVMI, DT, IVRT andsystolic blood pressure level, and was negatively correlatedwith HDL-cholesterol and mitral E/A ratio. In regressionanalysis, hsCRP (p=0.05) and systolic blood pressurelevel (p<0.001) were independent predictors of ASI.Conclusions: ASI is increased in patients with MetS. Inthese patients; decrease in aortic elasticity properties wasassociated with left ventricular diastolic dysfunction. Highsystolic pressure and hsCRP levels were found to be independentpredictors of ASI.Key words: Metabolic syndrome, Echocardiography,elastic properties of aorta, hsCR

    Beyazlatma sonrasında antioksidan uygulamasının minenin bağlanma kuvvetine etkisi

    Get PDF
    Amaç: Bu çalışmanın amacı, % 10 sodyum askorbat (SA), %6.5 üzüm çekirdeği özü (ÜÇÖ) ve % 10 alfa-tokoferol (α-TP)’ ün farklı uygulama sürelerinde, beyazlatılmış mineye, adeziv rezin simanın makaslama bağlanma kuvvetini değerlendirmektir.Gereç ve Yöntemler: 108 adet insan üst santral dişi 9 gruba ayrılmıştır (n:12). Kontrol grubu dışındaki bütün gruplara % 40’lık hidrojen peroksit (HP) kullanarak beyazlatma işlemi uygulanmıştır. Gruplar; GK: Beyazlatma uygulanmadan restorasyon yapılan (kontrol grubu), GB: Beyazlatma yapıldıktan sonra restorasyon yapılan, GT7g: Yapay tükürükte 7 gün bekledikten sonra restorasyon yapılan, GSA15: 15 dakika süreyle % 10 SA uygulandıktan sonra restorasyon yapılan, GSA60: 60 dakika süreyle % 10 SA uygulandıktan sonra restorasyon yapılan, Gα-TP15: 15 dakika süreyle % 10 α-TP uygulandıktan sonra restorasyon yapılan, Gα-TP60: 60 dakika süreyle % 10 α-TP uygulandıktan sonra restorasyon yapılan, GÜÇÖ15: 15 dakika süreyle % 6.5 ÜÇÖ uygulandıktan sonra restorasyon yapılan, GÜÇÖ60: 60 dakika süreyle %6.5 ÜÇÖ uygulandıktan sonra restorasyon yapılan. Antioksidan uygulamasından hemen sonra, indirekt restorasyonlar adeziv rezin simanla diş yüzeyine bağlanmıştır. Örnekler distile suda 24 saat 37°C’de bekletildikten sonra, makaslama bağlanma kuvveti testi yapılmıştır. Kırılma tipleri stereomikroskop altında değerlendirilmiştir. Veriler tek yönlü varyans analizi, Levene ve Tukey HSD testleri kullanılarak yapılmıştır (

    Determination of the Best Growth Curve and Measurement Interval in Norduz Male Lambs

    Get PDF
    The aim of this study, was to determine the best non-linear model and measure interval (biweekly or monthly) in explaining the body weight-age relationship in Norduz male lambs born in 2004. For this aim, Brody, Logistic, Gompertz and Richards non-linear models were fitted to the average body weight-age data with 15 (biweekly) days and 30 (monthly) days of measure intervals. Although, Logistic model become equal to Richards model (99.8%) for two intervals, Logistic model had lower RMSE than Richards model. Therefore, the best non-linear model for 2 intervals was Logistic model having the highest coefficient of determination (R2) but the lowest Root of Means Square Error (RMSE). Contrary to Brody non-linear model, the usage of 30 days of measure intervals performed positive effect on Logistic, Gompertz and Richards non-linear models instead of 15 days of measure interval. As a result, it was concluded that the best non-linear model for Norduz male lambs was Logistic model and the appropriate measure interval for Norduz male lambs was monthly interval

    DCS digital computer control studies on a stripper column in the Kırıkkale refinery

    No full text

    İLKÖĞRETİM OKUL MÜDÜRLERİNİN ÖĞRETİMSEL LİDERLİK DAVRANIŞLARI

    No full text
    Bu araştırmada, ilköğretim okulu müdürlerinin öğretimsel liderlikrollerini hangi düzeyde gerçekleştirdikleri öğretmen görüşleri açısındanbelirlenmeye çalışılmıştır. Araştırmanın örneklemini 2011-2012 öğretimyılında, İzmir’in 4 büyük merkez ilçesindeki (Buca, Bornova, Konak,Karşıyaka) 48 ilköğretim okulunda görev yapan 697 öğretmenoluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak Şişman (2004) tarafındangeliştirilen “Okul Müdürlerinin Öğretim Liderliği Davranışları Ölçeği”kullanılmıştır. Araştırmada 11 alt problem yanıtlanmaya çalışılmıştır.Verilerin çözümlenmesinde aritmetik ortalama, standart sapma, t- Testi,Kruskal Wallis Testi, Tek Yönlü Varyans Çözümlemesi ve Scheffée Testikullanılmıştır. Araştırmanın bulguları şunlardır: Öğretmenlerin kendiokul müdürlerinin öğretimsel liderlik davranışlarına ilişkin algılarımüdürlerin yaşlarına, branşlarına, okuldaki görev sürelerine,yöneticilikteki görev sürelerine ve eğitim yönetimi eğitimi alıpalmamalarına göre önemli farklılık göstermemektedir. Öğretmenler 2/3yıllık enstitü mezunu olan okul müdürlerini fakülte ya da yüksekokulmezunu olan okul müdürlerine göre öğretimsel liderlik rollerini sergilemedüzeyini daha olumlu değerlendirmektedirler. Öğretmenler tüm boyutlarve ölçek genelinde, sosyo-ekonomik düzeyi yüksek olan okullarda görevyapan müdürlerin öğretimsel liderlik davranış düzeylerini alt ve ortasosyo-ekonomik düzeydeki çevrelerde yer alan okullarda görev yapanmüdürlerden daha olumlu bulmaktadırlar. Öğretmenler tüm boyutlardave ölçek genelinde orta büyüklükte görev yapan okul müdürlerininöğretimsel liderlik davranışlarını küçük ve büyük okullarda görev yapanokul müdürlerinin öğretimsel liderlik davranışlarına göre daha olumludeğerlendirmektedirler. “Öğretim Süreci ve ÖğrencilerinDeğerlendirilmesi” boyutu hariç tüm boyutlar ile ölçek genelinde özel&nbsp;okullarda görev yapan öğretmenler kendi okul müdürlerinin öğretimselliderlik davranışlarını resmi okullardakilerden daha yüksek düzeydealgılamaktadırlar.&nbsp;This research aims at determining to what extent primary schoolprincipals carry out instructional leadership behaviours according to theprimary school teachers’ perceptions. The research sample consists of 48primary school principals and 697 primary school teachers working in 48primary schools in the central districts of Izmir (Buca, Bornova, Konak,Karşıyaka) in 2011-2012. ‘Personal Data Form’ and ‘InstructionalLeadership Scale’, developed by Şişman (2004) were used to collect thedata for the research. 11 research questions were answered in theresearch. Arithmetic mean, standart deviation, t-test, One Way ANOVA(F), Mann-Whitney U Test, Kruskal Wallis Test and Scheffee Test wereused to analyze the data. The results of the research are summarizedbelow: Teachers’ perceptions of their principals’ instructional leadershipbehaviours do not vary in terms of such variables as their age, branch,the duration of service at school, the duration of service as a principal,having ‘Education Management’ education. The principals graduatedfrom 2/3 year institution perform instructional leadership behavioursbetter and more efficiently than the principals graduated from four-yearfaculty in terms of teachers’ assessments. According to teachers,principals working in upper socio-economic environment are betterinstructional leaders than those who work in middle and low socioeconomic environment. Within the framework of the scale and in all otherrespects, teachers assess principals working in medium-scale schoolsmore favorably than principals working in small-scale and large- scaleschools. Except for the dimension of ‘Evaluation of Teaching Period andStudents’, within the framework of the scale and in all other respects,teachers working in private schools perceive their principals’instructional leadership behaviours as being at a more primary rank thanteachers working in public schools.&nbsp;</p

    Deferred tax implications of intragroup sales transactions eliminated within the scope of TFRS 10 consolidated financial statements

    No full text
    ÖZET: UMS 12 Gelir Vergileri standardı, UMS 39’un yerini alan UFRS 9 Finansal Araçlar standardı, ve UFRS 11 Müşterek Anlaşmalar ve UFRS 15 Müşteri Sözleşmelerinden Hasılat gibi yeni standartlara paralel olarak 2012-2017 yılları arasında güncellenmiş, ancak söz konusu standartta UFRS 10 Konsolide Finansal Tablolar standardı ile ilgili bir değişiklik yapılmamıştır. IASB’nin gündeminde UMS 12 ile öncelikli bir çalışma da yer almamaktadır. Bu bağlamda, grup içi satışlarla ilgili yapılan eliminasyon işlemlerinin ertelenmiş vergi etkileri, UMS 12 ve UFRS 10’da yer alan mevcut hükümlere göre hala çok açık değildir. Bu çalışmanın amacı, UFRS 10’da yer alan konsolidasyon işlemleri ve UMS 12’de yer alan geçici farklar ile ilgili hükümleri yorumlayarak eliminasyon işlemlerinin ertelenmiş vergi etkilerini açıkça ortaya koymaktır.ABSTRACT: IAS 12 Income Taxes standard has been amended between 2012 and 2017 by IFRS 9 Financial Instruments which replaced IAS 39 and by new standards, such as IFRS 11 Joint Arrangements and IFRS 15 Revenue from Contracts with Customers, however, there has been no amendment in the standard upon IFRS 10 Consolidated Financial Statements. IASB does not have existing priorities as such in its latest agenda. In this respect, deferred tax implications of intragroup sales eliminations are still vague according to the current paragraphs of the relevant standards. This study seeks to explain clearly the deferred tax implications of eliminations, by interpreting the current requirements in IFRS 10 regarding consolidation procedures and IAS 12 regarding temporary differences

    Effect of frequent ejaculation on live weight and sperm characteristics in Norduz lambs

    No full text
    To determine the effects of frequent ejaculation on live weight and sperm characteristics, 12 Norduz rams (1 7 mo) were divided into three groups. The semen samples of the second and third group rams were collected 3 and 5 times per day, respectively, while no semen was collected from the first group. The sperm motility, semen viscosity and mass motility were marginally better in rams of third group (Pc0.05). In both groups semen volume decreased over the days and ejaculate number on the same day. Other parameters were either unaffected or did not follow any definite pattern. It is concluded that live weight of rams and semen characteristics were not affected by taking 3-5 ejaculates in a day in Norduz rams
    corecore