EFFECT OF PLYOMETRIC TRAINING ON REPEATED SPRINT PERFORMANCE IN AMATEUR SOCCER PLAYERS

The aim of this study was to investigate the effect of plyometric training on repeated sprint ability in amateur soccer players. Twenty amateur soccer players participated in this study as the subject. The subjects were randomly assigned to plyometric training group (n=10, age: 19.7±2.26 years) and control group (n=10, age: 18.8±0.6 years). The training group is experienced a plyometric exercise 2 days a week for 12 weeks. Pre- and post-tests assessed 6x35 meters (Repeated Anaerobic Sprint Test) repeated sprint test, body composition, rest heart rate, and peak heart rate in control and plyometric group. For the comparison of groups, paired samples t-test and independent (IBM SSPS 21.0) was used. The results revealed that significant difference in six piece repeated first sprint after the 12 weeks plyometric training were in the plyometric group. The plyometric group also showed a significant difference in rest heart beat rate, peak heart beat rate, right leg fat (%), fat mass, fat free mass, left leg fat mass, and fat free mass. However there was no a significant difference in left leg fat (%), BMI, BMR and total body water. The major finding in the study was the significant improvements in repeated sprint performance and body composition. According to these results, it can be said that practicing of plyometric training develops repeated sprint performance and also increases mass fat loses, in addition to regular soccer training.  Article visualizations

The segmental Body Composition comparison of Freestyle and Greco-Roman style wrestlers with Bioelectrical impedance method

Amacı: Grekoromen ve Serbest güreşçilerin vücut kompozisyonunun segmental olarak analizinin yapılarak farklılıkların belirlenmesidir. Yöntem Bu çalışma, Büyükler Dünya Şampiyonası öncesi hazırlık kampında yapılmıştır. Çalışmaya, Serbest (n23) ve Grekoromen stil (n23) güreşçiler katılmıştır. Çalışmada, tüm güreşçilerden Bioelektrik Impedans (BIA) analizörü kullanım protokolüne uygun olarak güreşçilerin sağ ve sol kol, bacak ve gövde yağ yüzdeleri (YY) ve yağsız vücut kütleleri (YVK) segmental olarak belirlendi. Hidrasyon seviyelerinin belirlenmesi amacıyla refractometre cihazı kullanıldı. Alınan tüm ölçümler (sağ ve sol kol, bacak ve gövde YY ve YVK) bağımsız t-test istatistikleri kullanılarak karşılaştırıldı (P0.05) Bulgular: 74 ve 84 kg Serbest ve Grekoromen güreşçilerin vücut kompozisyonu segmental analizinde sadece sağ ve sol kol bölgelerinde istatistiksel açıdan yağ % ve yağsız kas kütle oranı arasında anlamlı farklılık bulunmaktadır (P0.05). Diğer sıkletlerde, vücut bölmeleri arasında istatistiksel açıdan yağ yüzdeleri ve yağsız vücut kütle oranı arasında anlamlı farklılık bulunmamaktadır (P0.05). Sonuç: Sporun uygulanış tarzı güreşçiler üzerinde az da olsa vücut kompozisyonun da değişim oluşturmaktadır.Aim: The purpose of this study is to determine the differences between freestyle and Greco-Roman style wrestlers‘ body composition as segmental. Material and method: This study was conducted during the Senior National Camping preparatory camp. Freestyle wrestlers (n23) and Greco-Roman wrestlers (n23) attended in this study . As segmental, right and left arms, legs and trunk percentage of fat and fat free mass were assessed by using a Bioelectrical Impedance analyzer (Tanita Body Composition Analyzer BC- 418). However, Atago Refractometer pen device was used to determine levels of hydration. All measurements (right and left arms, legs and trunk) were compared by using independent t-test statistics (P0.05). Conclusion: the implementation of sport- style on wrestlers is a slight change in body composition

Age-Related Patterns of Physical and Physiological Characteristics in Adolescent Wrestlers

The aim of the study was to examine the physical and physiological differences as dependent on age of young wrestlers. One hundred and twenty-six 15 – 17 year old wrestlers volunteered as subjects in the present study. The physical and physiological profiles included body weight, height, body mass index, flexibility, anaerobic power, aerobic endurance, strength, speed, and body composition. The statistically significant (p<0.05) results are as follows: Age group 17 (AG 17) had significantly higher leg and arm anaerobic power and capacity (leg power: 952±216 Watt (W); arm power: 684±194 W and leg capacity: 489±101 W; arm capacity: 354±88 respectively) as compared to the AG15 with (leg power: 718±279 Watt (W); arm power: 458±149 W and leg capacity: 376±132 W; arm capacity: 247±86 W respectively). AG17 wrestlers were significantly faster than AG 15 (4.29±.25 second - 4.53±.30 second respectively). AG 15 wrestlers had significantly lower right and left hand grip strength (right: 36.4±10.7 kg, left: 34.9±10 kg) than AG 16 (right: 43.9±8.4kg, left: 42.5±7.8 kg) and AG17 wrestlers (right: 46.6±8.7kg, left: 46.4±8.3 kg). In conclusion The results of this study suggest that height, body weight, fat free mass, arms – legs anaerobic power and capacity, speeds and hand grip strengths were increased both in one age range and in two ages range together with age progression, but it was clearly seen statistical differences in two ages range

Yıldız milli takım güreşçilerinin (15-17 yaş) kamp süresi vucüt kompozisyonu değişimleri ve hidrasyon statülerinin değerlendirilmesi

Tez (Yüksek Lisans) -- Kırıkkale Üniversitesi87137

The body composition changes and hydration statuses of cadet wrestling national team athletes ( 15- 17 age )during a camp

YÖK Tez ID: 203818Bu çalısmada Avrupa sampiyonası öncesi Bolu Aladağ'da hazırlık kampı yapan (N=32) Yıldız Güres Milli Takım sporcularının hazırlık kampı süresince, vücut kompozisyon degisimleri ve hidrasyon statülerinin belirlenmesi amaçlanmıstır. Bu amaca yönelik olarak, hazırlık kampının öncesinde ve bitiminde sporcuların vücut kompozisyonları belirlemek amacıyla bioelektriksel impedans yöntemi (BIM) kullanılarak vücut kas kütlesi, yag kütlesi, BMI, %yag ve toplam vücut sıvı miktarı, deri altı yag ölçümü yöntemi (SKF) kullanılarak vücut yag kütlesi ve yüzde oranı belirlendi. Sporculardan toplanan idrar örnekleri ile idrar osmolalitisi, iletkenligi, spesifik yogunlugu belirlendi ve renk ölçümü yapıldı, analiz edildi, hidrasyon statülerinin degerlendirilmesinde kullanıldı. slemler sabah kalktıktan sonra kahvaltı öncesi yapıldı. Degerlerin karsılastırılmasında Grup içi paired T-test istatistiği, hidrasyon ve vücut kompozisyonu parametreleri arasındaki iliskilerin tespitinde Pearson Two Tailed korelasyon hesaplaması kullanıldı. Ayrıca SKF ve BIA yöntemi ile elde edilen farklı vücut yag yüzdeleri One Sample T-test istatistikleri kullanılarak karşılastırıldı. Sonuç olarak; sporcuların kamp öncesi ve sonu vücut kompozisyon degerlerinde genel olarak anlamlı bir fark olusmadı (P>0.05). SKF ve BIM yöntemleri kullanılarak elde edilen yag yüzde degerleri arasında anlamlı bir fark gözlemlendi (P 0.05 ). A significant change between the fat value percentages which were got by the use of SKF and BIM methods was observed (p<0.05). Besides, when pre and post camp urine values were compared it was observed that on only urine osmolality values ( pre camp 850±350 mOsm/kg, post camp 960±300 mOsm/kg ) there was a significant change ( P < 0.05 ) but on other values (conductivity, specific gravity and colour) there was no change. Average urine specific gravity ( 1,023 ± 1,6 g/cm³ ), osmolality ( 850± 350 mOsm/kg, ), conductivity ( 21± 0,84 mS.cm¯¹) and colour findings ( 4± 0,2 ) were relatively high. This shows that the athletes were on hypo hydrate status even pre camp. But when threshold values of hypo hydration status of all urine values were considered it was seen that these were parallel to each other and relatively had high values. Findings of this study show that wrestlers of cadet national team were on hypo hydration status pre and post camp even it is mild. Key words: body composition, cadet wrestlers, dehydration, hypohydration, urinary measures

Ekonomik büyüme ve demokratikleşme arasındaki ilişkinin analizi: Ampirik bir uygulama (Türkiye örneği)

Bu çalışmanın amacı Türkiye’de demokratikleşme ile ekonomik büyüme arasındaki nasıl bir ilişki olduğunu incelemektir. Bu amaç çerçevesinde öncelikle literatürde yapılmış olan çalışmalar titizlikle irdelenmiştir. Türkiye için eşbütünleşme analizi ve granger nedensellik testlerinin uygulandığı ekonometrik bir çalışma yapılmış ve bu uygulamada sivil hak ve özgürlükler, politik özgürlükler ve nüfus artışı bağımsız değişken, ekonomik büyümeyi temsil eden GSYİH büyüme hızı ise bağımlı değişken olarak modelde yer almıştır. Yapılan analiz sonucunda sivil haklar, nüfus büyüme hızı, politik özgürlükler ve ekonomik büyüme arasında uzun dönemli bir ilişki tespit edilmiştir. Ayrıca sivil haklar ve politik özgürlüklerden ekonomik büyümeye doğru tek yönlü bir nedensellik ilişkisinin olduğu gözlenmiştir.The aim of this study is to analyze the relation between democratization and economic growth in Turkey, using time series data from 1980 to 2006. In the scope of this aim, an econometric application was held by using co-integration analyses and causality test in which the civil rights and liberties, politic liberties, and growth of population are added the model as an independent variables, and Gross Domestic Production (GDP) as a dependent variable. Results show that there is a long run relationship between civil rights liberties, political liberties, population growth rate and GDP growth rate. It is also found out that there is a unidirectional causality from civil rights and political liberties to GDP growth rate

The effects of dehydration on athletic performance and monitoring hydration levels

Dehidrasyon, sporcularda sadece atletik performansı düşürmekle kalmaz bununla birlikte ciddi derecede sağlık sorunlarına hatta ölümlere bile yol açabilmektedir. Özellikle uzun süreli dayanıklılık gerektiren yarışma ve antrenman ortamlarında sporcuların hidrasyon düzeyinin takip edilmesi ve uygun hidrasyon düzeyinin sağlanması performansın maksimum düzeye çıkarılmasında önem oluşturmaktadır. Bu derleme çalışmasında, yapılan araştırmalar doğrultusunda, sıvı kaybının performans üzerindeki olumsuz etkileri ve hidrasyon düzeyinin tespit edilmesine yönelik olarak kullanımı kolay, pratik ve aynı zamanda güvenilir yöntemler hakkında bilgi verilmesi amaçlanmıştır. Vücut hidrasyon düzeyinin belirlenmesine yönelik çok sayıda yöntem kullanılmaktadır. Hidrasyon düzeyinin belirlenmesinde kullanılan mükemmel bir yöntem olmamasına rağmen vücut ağırlık değişimleri, bazı kan değerleri, idrar parametreleri sıklıkla kullanılan yöntemler arasındadır. Vücut ağırlığı değişimi ve idrar testleri, kullanımı kolay ve girişimsel olmayan (nonivasive) yöntemler olması sebebiyle spor ortamlarında akut ve kronik hidrasyon düzeyinin belirlenmesinde daha yaygın olarak kullanılabilecek yöntemler olarak önerilmektedir.Dehydration not only reduced athletic performance, but also may lead to severe health problems and death. Especially, for athletes, monitoring hydration and ensuring proper hydration levels have significant effect in maximizing performance requiring long term durability training and competition environments. The purpose of this review is to provide information about negative effects of water loss on performance, and to determine the level of hydration with an easy to use, practical and reliable methods also had been known by athletes and coaches by previous studies. A lot of methods are used to determine the level of body hydration. Although there is no gold standard for determining the level of body hydration changes, body weight changes, some blood values and urine parameters are the commonly used methods. Because using body weight change and urine test methods are easy and noninvasive, they are recommended for determining the level of acute and chronic hydration as the more commonly used methods in the sport settings