103 research outputs found

    Grafted plant propagation in the fig (Ficus carica L.) cv. Bursa siyahı

    No full text
    Bu çalışmada, aşılı köklü incir fidanı üretiminde farklı anaç adaylarının aşı tutma ve sürgün gelişimi üzerine etkileri araştırılmıştır. Çalışmada 3 dişi ve 3 erkek incir genotipinden alınan çelikler anaç olarak kullanılmış, bunlar üzerine 1 yaşlı sürgünlerden alınan Bursa Siyahı çeşidi (Ficus carica L.) kalemleri Aralık ve Şubat ayı olmak üzere 2 farklı dönemde ve dilcikli aşı yöntemi kullanılarak aşılanmıştır. Aşılı çelikler köklendirme ortamına dikilmeden önce Kontrol (su uygulaması) ve 500 ppm IBA ile muamele edilmiştir. Aşılı çelikler 60 günün sonunda köklendirme ortamından sökülmüş ve aşı tutma oranı (%), köklenme oranı (%), kök sayısı (adet), kök uzunluğu (mm) ve sürgün uzunluğu (mm) parametreleri yönünden değerlendirilmiştir. Çalışma sonucunda en yüksek aşı tutma ve köklenme oranı (%100) Şubat döneminde aşılanan ve 500 ppm IBA uygulanan E2 çeliklerinde görülmüştür. En yüksek kök sayısı 29,4 adet ile Şubat ayı döneminde alınan ve 500 ppm IBA uygulanan D2 anacı çeliklerinden elde edilmiştir. Kök uzunluğu en yüksek 61,48 mm ile Aralık döneminde kontrol grubu E3 anacı çelikleri üzerine aşılı bitkilerde ölçülmüştür. Sürgün uzunluğu en yüksek 117,85 mm ile 500 ppm IBA uygulanan ve Aralık döneminde alınan E3 anacına aşılı bitkilerden elde edilmiştir. Tüm parametreler değerlendirildiğinde Şubat ayında aşılanan çeliklerin daha iyi performans gösterdiği belirlenmiştir. IBA uygulaması, yaşayan bitki oranı üzerine olumlu etkisi olmuştur. Yaşayan bitki oranı, erkek genotiplerden E3 (%45,55) ve dişilerde ise D2 (%54,44) genotipine ait bitkilerden elde edilmiştir.In this study, the effects of different rootstock candidates on grafting and shoot development were investigated in the production of grafted rooted fig saplings. In the study, cuttings taken from 3 female and 3 male genotypes were used as rootstock, and Bursa Siyahı (Ficus carica L.) cuttings taken from 1-year-old shoots were grafted onto these genotype cuttings. It was grafted in two different periods, in December and February, using the tongue grafting method. Grafted cuttings were treated with 0 ppm and 500 ppm IBA before planting in rooting medium. Grafted cuttings were removed from the rooting medium at the end of 60 days and graft retention rate (%), rooting rate (%), root number (number), root length (mm) and shoot length (mm) parameters were evaluated. In the results of the study, it was observed that the highest graft retention and rooting rate (100%) was in the plants grafted on E2 cuttings grafted in February and applied 500 ppm IBA. The highest number of roots was obtained from plants grafted on D2 rootstock, which was taken in February and applied 500 ppm IBA, with 29.4. It was obtained from plants grafted on E3 rootstock applied 0 ppm IBA in December with the highest root length of 61.48 mm. With the highest shoot length of 144.54 mm, it was obtained from plants that were applied 500 ppm IBA and grafted to E3 rootstock taken in December. When all parameters were evaluated, it was determined that the cuttings grafted in February performed better. IBA application had a positive effect on the rate of living plants. The surviving plant ratio was obtained from the male genotypes E3 (45.55%) and females genotypes D2 (54.44%)

    PEDİYATRİ

    No full text

    PEDİYATRİ

    No full text

    PEDİYATRİ

    No full text

    Empyema due to Streptococcus Pneumoniae Serotype 9V in a Child Immunized with 13-Valent Conjugated Pneumococcal Vaccine

    No full text
    Background: Clinical vaccine failure is the occurence of the specific vaccine-preventable disease in an appropriately and fully vaccinated person after enough time has elapsed for protection against the antigens of the vaccine to develop. Fully immunized cases with pneumoccal vaccine may sometimes develop a complicated pneumonia with empyema caused by a vaccine serotype. Case Report: A 2 year-old male patient was admitted with the complaints of fever. On the basis of findings and laboratory results, the patient was diagnosed as having empyema. He was successfully treated with parenteral antibiotics and chest tube drainage. The pleural fluid culture and hemoculture of the patient yielded penicillin-susceptible pneumococci and the isolate was identified as serotype 9V. The patient had been vaccinated with a 13-valent pneumococcal conjugate vaccine according to the Turkish national immunization schedule at 2, 4, 6 and 12 months of age. His medical history and basic immunological profile were inconsistent with a primary immunodeficiency. Conclusion: The failure of the PCV13 vaccine may results in a complicated pneumonia with empyema. It is important to investigate serotypes of pneumococci in these cases to determine other possible vaccine failures due to PCV13 and to study the underlying mechanism

    Can Atopic Diseases be Differentiated from Hyper IgE Syndromeby Serum IgE and Blood Eosinophil Levels?

    No full text
    Giriş: Yüksek serum IgE ve eozinofil değerleri ağır atopik dermatit, persistan gıda allerjileri ve tedavisi zor allerjik astımın olduğu kadar Hiper IgE sendromu (HİES) başta olmak üzere bazı primer immün yetmezliklerin de laboratuvar bulgularıdır. Çalışmamızda, IgE yüksekliği ile seyreden kronik granülomatöz hastalık ve HİES tanılı hastalar ile atopik dermatit, IgE aracılı gıda allerjisi, allerjik astım ve/ veya rinitli çocukların IgE ve eozinofil değerlerini, duyarlanmalarını karşılaştırarak atopik hastalıklar ile immün yetmezlik hastalıklarını ayırt etmede bir kesim değeri bulmayı hedefledik. Gereç ve Yöntem: Toplam 315 hasta çalışmaya alındı. Hastaların serum IgE (IU/L) ve eozinofil (/mm3) değerleri, duyarlanmaları ve yaşları değerlendirildi. ROC analizi ile IgE ve eozinofil seviyeleri için ideal kesim değeri hesaplandı. Bulgular: Primer immün yetmezlik grubunda IgE ortanca değeri 2542 (min:1, maks:55400), eozinofil ortanca değeri 1000 (min:0, maks:37880), atopi grubunda ise IgE ortanca değeri 265 (min:4, maks:7122), eozinofil ortanca değeri ise 400 (min:0, maks: 6050) hesaplandı. Gruplar karşılaştırıldığında IgE ve eozinofil değerleri primer immün yetmezlik grubunda atopiklere göre anlamlı derecede yüksekti (her ikisi için p0.001). Allerjenlerin etkisi karşılaştırıldığında gıda allerjenlerine duyarlanmış hastalarda sadece ev tozu akarı ve/veya ot poleni duyarlılara göre IgE anlamlı yüksekti (sırasıyla p0.008, p0.01). HİES tanısı için kesim değeri IgE2000 IU/l alındığında duyarlılık %74, özgünlük %96 (PPD: %74, NPD: %96), IgE5000 IU/l için duyarlılık %56, özgünlük %99 (PPD: %91, NPD: %94), eozinofil1500/mm3 alındığında duyarlılık %51, özgünlük %96 (PPD: %61, NPD: %93), eozinofil2500/mm3 için duyarlılık %41, özgünlük %98 (PPD: %76, NPD: %92) olarak belirlendi. Sonuç: ROC analizinde ideal kesim değeri IgE için 2500 IU/l veya eozinofil için 1500/mm3 belirlendiğinde atopi ile HİES'i ayırmak mümkündür. Bu değerlerin altında atopik hastalıklar ön planda düşünülebilir. Ancak IgE 5000IU/l veya eozinofil 2500/mm3 olan hastalar aksi ispat edilene kadar HİES kabul edilmelidir.Objective: High serum IgE and eosinophil counts are laboratory features of severe atopic dermatitis (AD), persistent food allergies and severe allergic asthma as well as some primary immune deficiencies (PID), especially hyperIgE syndrome (HIES). Our objective was to define cut-off values to discriminate atopic diseases and HIES by comparing serum IgE, eosinophil levels, allergen sensitizations among patients with AD, IgE-mediated food allergy, allergic asthma and/or rhinitis, chronic granulomatous disease and HIES. Materials and Methods: A total of 315 patients were enrolled into the study. We evaluated serum IgE (IU/L) and eosinophil (/mm3) values, allergen sensitizations and the age range of patients. ROC curve analysis was performed in order to define an optimal cut-off value for serum IgE levels and blood eosinophil counts. Results: The median levels of serum IgE and eosinophils were 2542 (min:1, max:55400) and 1000 (min:0, max:37880), respectively in the PID group. In the atopy group, the median serum IgE was 265 (min:4, max:7122), and median eosinophil count was 400 (min:0, max:6050). Serum IgE and blood eosinophil levels were significantly higher in PID patients compared to those with atopic diseases (p>0.001 and p>0.001, respectively). IgE was statistically higher in the food allergy group compared to only house dust mite sensitized and/or grass co-sensitized patients (p0.008 and p0.01, respectively). If the IgE cut-off values for HIES are considered to be equal to 2000 GiRiş IgE2000 IU/l alındığında duyarlılık %74, &ouml;zg&uuml;nl&uuml;k %96 (PPD: %74, NPD: %96), IgE5000 IU/l için duyarlılık %56, &ouml;zg&uuml;nl&uuml;k %99 (PPD: %91, NPD: %94), eozinofil1500/mm3 alındığında duyarlılık %51, &ouml;zg&uuml;nl&uuml;k %96 (PPD: %61, NPD: %93), eozinofil2500/mm3 için duyarlılık %41, &ouml;zg&uuml;nl&uuml;k %98 (PPD: %76, NPD: %92) olarak belirlendi. Sonuç: ROC analizinde ideal kesim değeri IgE için 2500 IU/l veya eozinofil için 1500/mm3 belirlendiğinde atopi ile HİES'i ayırmak m&uuml;mk&uuml;nd&uuml;r. Bu değerlerin altında atopik hastalıklar &ouml;n planda d&uuml;ş&uuml;n&uuml;lebilir. Ancak IgE< 5000IU/l veya eozinofil< 2500/mm3 olan hastalar aksi ispat edilene kadar HİES kabul edilmelidir.IU/l, the sensitivity accounted for 74% and the specificity for 96% (PPV:74%, NPV:96%). When serum IgE5000 IU/l was considered as the cut-off, the sensitivity decreased to 56% in contrast to the specificity increasing to 99% (PPV:91%, NPV:94%). Similarly, for eosinophils1500/mm3, the sensitivity was %51 and the specificity 96% (PPV:61%, NPV:93%) and for eosinophils2500/mm3, the sensitivity was 41% while the specificity was 98% (PPV:76%, NPV: 92%) to discriminate HIES from atopic diseases.Conclusion: It is possible to discriminate atopic diseases from HIES when the cut-off values are used are 2500 IU/l for IgE and 1500/mm3 for eosinophils with ROC curve analysis. An atopic disease is the most likely underlying condition below these values. Moreover, patients with serum IgE higher than 5000 IU/l and/or blood eosinophils higher than 2500/mm3 should be managed as HIES unless otherwise proven
    corecore