Current physiotherapy approaches in lumbal disc herniation

In lumbal disc herniation, physiotherapy and rehabilitation applications should be planned depending on the patient’s symptoms. There are various physiotherapy approaches. Therefore, applications should be investigated in terms of patient’s suitability for treatment, indications and contraindications. The acute, subacute or chronic stage of the disease should not be overlooked in the treatment program. In this short review, physiotherapy approaches with high evidence value are explained.No sponso

Technological methods used in evaluating the balance

Balance is evaluated within the concept of coordination and is defi ned as the ability to maintain the body’s center of gravity on the support surface. Technological methods used in the assessment of balance are robotic systems, virtual reality applications, tele-rehabilitation, web-based applications and sensor applications. In this review, we aimed to explain today’s technological assessment methods and their relationship with technological rehabilitation in balance assessment. The technological method to be used in balance assessment suitability of the patient, ease of use, time saving, active participation, depending on the person’s fi nancial situation and the severity of the disease although the advantages vary, It seems that it may differ. More studies are needed for a more objective assessment of balance, designing products and using these technologies in different patient groups.No sponso

Effectiveness of current physiotherapy in carpal tunnel syndrome

Carpal Tunnel Syndrome (CTS) is a constellation of symptoms associated with compression of the median nerve at the wrist in the carpal tunnel. The main symptoms of CTS are numbness, pain and tingling of the first three fingers and radial side of the ring finger, nocturnal awakening is due to pain and impaired fine motor control because of weakness of the hand. Until now, the study results in which conservative methods have been applied in the treatment of CTS are contradictory. CTS rehabilitation includes laser therapy, ultrasound therapy, manual therapy, neurodynamic techniques, functional massage, splint, exercises etc. Alternative treatments for CTS include: acupuncture, massages, the Chinese cupping massage. The aim of this review is to explain the current physiotherapy methods applied in CTS patients and the research results on this subject.No sponso

Physiotherapy and rehabilitation in spinal muscular atrophy (SMA)

Spinal muscular atrophy (SMA) is a common genetic neuromuscular disease that causes progressive muscle weakness, atrophy and hypotonia. In people with SMA, the spinal cord alpha motor neurons are affected due to missing or altered Survival Motor Neuron-1 (SMN1) gene. When the SMN1 gene is missing or damaged, a protein that allows nerves to control muscles cannot be provided. With the reduction of the SMN1 protein, a process that causes the death of motor nerve cells in the spinal cord can be experienced. The course of SMA is different in each individual and symptoms range from mild to severe. The onset of SMA can occur from birth to adulthood. Muscle weakness is an important feature of SMA. Consequently; Other findings are atrophy, hypotonia, absence / marked decrease in deep tendon reflexes, hand tremors, joint limitations, spinal deformities and lung-respiratory problems. Patients with SMA have progressive muscle weakness that may lead to difficulty walking, sitting up, swallowing, and breathing, among other symptoms. In order to provide the functions of children with SMA as much as possible, physiotherapy and rehabilitation programs help to develop muscle strength and movement abilities. Physiotherapy and rehabilitation programs are important to ensure that children with SMA achieve the best possible level of independence and mobility in daily life, as well as to prevent / delay the development of complications. When a child is diagnosed with SMA, a physiotherapy should be initiated to reduce and prevent additional complications such as loss of range of motion, abnormal movements, gait problems, breathing problems and abnormal postures, scoliosis.No sponso

Pain and frailty profile of the elderly with knee pain remaining in the nursing home

Uluslararası Bilimsel ve Mesleki Çalışmalar Kongresi (5. : 2020)Amaç: Huzurevinde kalan 60 yaş üzeri diz ağrılı bireylerin, ağrı ve kırılganlık dağılımını belirlemek amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Bireylerin yaş, cinsiyet, boy, kilo, Beden Kitle İndeksi, eğitim süresi, huzur evinde kaldığı süre, Sosyo-Demografik Form ile değerlendirilmiştir. Katılımcıların ağrı süresi, ağrı tipi, ağrı sıklığı, ağrı zamanı ve ağrının ne kadar sürdüğü sorgulanmıştır. Kırılganlık, Frail Kırılganlık İndeksi ile yorgunluk, dayanıklık, ambulasyon, hastalık, kilo kaybı olmak üzere 5 parametre altında değerlendirilmiştir. Bulgular: Çalışmaya huzurevinde yaşayan diz ağrılı 22 (% 59,5)’si kadın, 15 (% 40,5)’i erkek toplam 37 kişi katılmıştır. Katılımcıların yaş ortalaması 76,1±9,15 yıldır. Katılımcıların 23 (% 62,2) okur yazar değil, 13 (% 35,1) 1-8 yıl eğitim görmüş ve 1 (% 2,7) kişi 8-12 yıl eğitim görmüştür. Katılımcıların BKİ’leri ortalaması 29,1±5,9 kg/m² (min:16,8 -max:44,4). Huzur evinde kalma süresi ortalama 41,5±38,0 aydır. Çalışmaya katılanların 28 (%80) ağrı süresi olarak devamlı ağrı yaşadığı, ağrı tipi olarak 28 (% 87,5) sızlayıcı tip ağrı yaşadığı, 21 (% 70) ağrı sıklığının her gün olduğu belirlenmiştir. Ağrının bütün gün sürdüğünü 22 (% 73,3) katılımcı belirtmiştir. Diz ağrısı yaşayan yaşlıların Kırılganlık yorgunluk bileşeni 24 (% 64,9), dayanıklılık bileşeni 13 (% 35,1), ambulasyon bileşeni 18 (% 48,6), hastalık bileşeni 3 (% 8,3), kilo kaybı bileşeninde 6 (% 16,7) nın kırılgan olduğu belirlenmiştir. Sonuç: Huzurevinde yaşayan 60 yaş üstü diz ağrılı yaşlıların çoğunluğunda; ağrı süresinin devamlı ağrı, sızlayıcı tipte, her gün ve bütün gün süren ağrı karakterinde olduğu, Kırılganlık yorgunluk bileşeninde % 64,9’ ünün kırılganlık gösterdiği, Kırılganlık dayanıklılık, ambulasyon, hastalık, kilo kaybı bileşenlerinde genel olarak kırılgan olmadıkları belirlenmiştir.No sponso

Relationship of body composition and mobility, balance in the elderly

Ulusal Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Kongresi (8. : 2021)Amaç: Çalışmada Huzurevinde kalan yaşlıların vücut bileşimi ile mobilite, denge ilişkisini belirlemek amaçlanmıştır. Gereç-Yöntem: Katılımcıların yaş, cinsiyet, boy, kilo, huzurevinde kaldığı süre gibi veriler sosyo-demografik form ile değerlendirilmiştir. Vücut bileşimi Bioelektrik İmpedans Analizi ile belirlenmiştir. Mobilite düzeyleri; 4m yürüme ve Zamanlı Kalk Yürü Testi ile, dengeleri ise Berg Denge Ölçeği ile değerlendirilmiştir. Sonuçlar: Çalışmaya Huzurevinde kalan 49’u kadın, 60’ı erkek olmak üzere 109 yaşlı katılmıştır. Kas kitlesi, kemik kitlesi, bazal metabolizma hızı ve su yüzdesi ile Zamanlı Kalk Yürü Testi (p<0,05; sırasıyla; r=-0,30, r=-0,32, r=-0,32, r=-0,23), 4 m yürüme testi (p<0,05; sırasıyla; r=-0,29, r=-0,31, r=-0,29, r=-0,21) arasında negatif yönde; Berg Denge Ölçeği ile (p<0,05; sırasıyla; r=0,29, r=0,32, r=0,33, r=0,26) pozitif yönde anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Yağ yüzdesi ile Zamanlı Kalk Yürü Testi arasında pozitif yönde bir ilişki bulunmuştur (p<0,05; r=0,20). Tartışma: Yaşlanma ile birlikte kronik sağlık problemleri, geriyatrik sendrom kavramları gündeme getirmiştir. Yaşlılarda mobilite ve dengenin değerlendirilmesi önemlidir. Düşük düzeyde mobilite ve denge, yaşlıların yaşam kalitesini etkilemektedir. Yaşlanma ile birlikte vücut kompozisyonunda değişiklikler meydana gelmekte ve vücudun bazı fonksiyonlarında yetersizlikler görülmektedir. Çalışmamız, yağ yüzdesi, su yüzdesi, kas kitlesi, kemik kitlesi ve bazal metabolizma hızının mobilite ve denge ile anlamlı bir ilişkinin olduğunu göstermiştir.Purpose: The aim of the study was to determine the relationship between body composition and mobility and balance of the elderly living in the nursing home. Materials-Methods: Data such as age, gender, height, weight, and length of stay in the nursing home were evaluated using a socio-demographic form. Body composition was determined by Bioelectric Impedance Analysis. Mobility levels with 4m walking and Timed Up and Go Test; balances were evaluated with the Berg Balance Scale. Results: 109 elderly people, 49 women and 60 men, living in the nursing home participated in the study. Muscle mass, bone mass, basal metabolic rate and percentage of water were negatively correlated between the Timed Up and Walk Test (p<0,05; respectively; r=-0,30, r=-0,32, r=-0,32, r=-0,23) and the 4 m walking test (p<0,05; respectively; r=-0,29, r=- 0,31, r=-0,29, r=-0,21); a positive significant correlation was found with the Berg Balance Scale (p<0,05; respectively; r=0,29, r=0,32, r=0,33, r=0,26). A positive correlation was found between the fat percentage and the Timed Get Up and Go Test (p <0,05; r=0,20). Discussion: Along with aging, chronic health problems have brought the concepts of geriatric syndrome into the agenda. It is important to evaluate mobility and balance in the elderly. Low levels of mobility and balance affect the quality of life of the elderly. With aging, changes in body composition occur and deficiencies are observed in some functions of the body. Our study showed that fat percentage, water percentage, muscle mass, bone mass and basal metabolic rate are significantly associated with mobility and balance.No sponso

Frail elders and body mass index living in the nursing home

Uluslararası Bilimsel ve Mesleki Çalışmalar Kongresi (5. : 2020)Amaç: Çalışmada Huzurevinde kalan 60 yaş üzeri yaşlılarda Beden Kitle İndeksi’ne (BKİ) göre normal, hafif obez ve obez gruplarında kırılganlığın dağılımını ortaya koymak amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Değerlendirmerde; Sosyo-Demografik Form ve boy (cm), kilo (kg) , BKİ (kg/m²) için Bioelektrik İmpedas Analizi kullanılmıştır. Kırılganlık; kilo kaybı, yorgunluk, dayanıklılık, ambulasyon, hastalık olmak üzere 5 bileşenden oluşan Frail Kırılganlık İndeksine göre değerlendirilmiştir. Katılımcılar BKİ’lerine göre 20-24,9’u normal, 25-29,9’u hafif obez ve 30 ve üzeri obez olacak şekilde 3 gruba ayrılmıştır. Bulgular: Çalışmaya 46’sı (%45,5) kadın, 55’i (%54,5) erkek olmak üzere toplam 101 kişi katılmıştır. Katılımcıların 51’i (%49) okur-yazar değil, 47’si (%45,2) 1-8 yıl eğitim görmüş ve 6’sı (%5,8) 8-12 yıl eğitim görmüştür. Katılımcıların huzur evinde kalma süreleri ortalaması 52,62±63,35 aydır. Katılımcıların 45’i (%51,7) hiç sigara içmemiş, 16’sı (%18,4) sigarayı bırakmış ve 26’sının (%29,9) halen sigara içtiği belirlenmiştir. Grubun BKİ’sine göre; 20-24,9 kg/m² normal grup 27 (%26,7), 25-29,9 kg/m² hafif obez grup, 46 (%45.5) ve >30 kg/m² obez grup 28 (% 27,7) kişiden oluşmaktadır. BKİ grupları arasında, eğitim süresi ve sigara kullanımı yönünden istatistiksel olarak fark tespit edilmiştir (p0.05) Sonuç: Huzurevinde yaşayan 60 yaş üstü Obez katılımcılar, Kırılganlık yorgunluk, dayanıklılık ve ambulasyon bileşenlerinde, BKİ normal ve hafif obez gruba göre daha kırılganlık göstermektedir.Objective: The aim of the study was to reveal the distribution of frailty in normal, overweight and obesity groups according to Body Mass Index (BMI) in the elderly over 60 years of age staying in the nursing home. Materials and Methods: In evaluators; Socio-Demographic Form and Bioelectric Impedance Analysis was used for height (cm), weight (kg), BMI (kg / m²). Frailty; It was evaluated according to the Frail Frailty Index, which consists of 5 components: weight loss, fatigue, resistance, ambulation, and illness. Participants were divided into 3 groups according to their BMI: 20-24.9 normal, 25-29.9 overweight and 30 and obesity. Results: A total of 101 people, 46 (45.5%) female and 55 (54.5%) male, participated in the study. 51 (49%) of the participants were illiterate, 47 (45.2%) had 1-8 years of education and 6 (5.8%) had 8-12 years of education. The average duration of the participants staying in the nursing home is 52.62 ± 63.35 months. 45 of the participants (51.7%) have never smoked, 16 (18.4%) have quit smoking and 26 (29.9%) are still smoking. In the group with normal BMI; Frailty fatigue component 18 (75%) people, resistance component 6 (24%) people, ambulation component 6 (23.1%) people, illness component 2 (7.7%) people, weight loss component 7 (%26,9) people was found to be frail. BMI of overweight individuals; Frailty fatigue component 26 (56.5%) people, resistance component 14 (30.4%) people, ambulation component 19 (42.2%) people, illness component 3 (6.5%) people, weight loss component 11 (24.4%) people was found to be frail. BMI Obese individuals for Frailty fatigue component 20 (71.4%) people, resistance component 12 (42.9%) people, ambulation component 14 (50%) people, illness component 2 (7.4%) people, weight loss component 7 (25%) people were found to be frail. No significant association was found between frailty, weight loss, fatigue, resistance, ambulation, illness components, and BMI. (p>0.005) Conclusion: Obese participants over the age of 60 living in the nursing home show more frailty in terms of fatigue, resistance and ambulation components compared to the normal and overweight group.No sponso

Daily life activities of dementia individuals living in nursing home

Uluslararası Bilimsel ve Mesleki Çalışmalar Kongresi (5. : 2020)Amaç: Bu çalışmada Huzurevinde yaşayan Demans ve Demans olmayan yaşlıların, günlük yaşam aktivitelerinin farklı ölçekler ile belirlenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışmaya katılan bireylerin, yaş, cinsiyet, eğitim süresi, huzur evinde kaldığı süre, Beden Kitle İndeksi (BKİ) gibi değişkenleri Sosyo-Demografik Form ile değerlendirilmiştir. Kognitif durum Eğitimli ve Eğitimsiz Mini Mental Test (MMT) ile değerlendirilmiştir. Katılımcıların Mini Mental Test toplam puanları, 24-28 normal, 18-23 hafif demans, 8-17 demans olmak üzere 3 gruba ayrılmıştır. Katılımcıların Günlük Yaşam Aktiviteleri Katz Günlük Yaşam Ölçeği (Katz) ve Enstrümental Günlük Yaşam Aktivitesi Ölçeği (EGYA) ile değerlendirilmiştir. Bulgular: Çalışmaya 49 (%44,5)’u kadın, 61 (%55,5)’u erkek olmak üzere 110 kişi katılmıştır. Katılımcıların yaş ortalaması 76,7± 8,41 (60- 98) yıl, BKİ ortalamaları 27,41± 5,29 kg/m² (16,49 kg/m²-4,4 kg/m²). Katılımcıların 53’ü (%48,2)’ü okur yazar değil, 49’u (%44,5) 1-8 yıl eğitim görmüş, 8 (%7,3)’i 8-12 yıl eğitim görmüştür. MMT göre; Normal grup 31 (%29,2), Hafif demans grup 43 (%40,6) ve Demans grubu 32 (%30,2) kişiden oluşmaktadır. Normal grup Katz puan ortalaması 17,83±0,40 (17-18), Hafif demans grup Kazt puan ortalaması 17,12±2,02 (12-18), Demans grubun Kazt puan ortalaması 16,66±1,36 (15-18)’dir. Katz banyo aktivitesi, kontinans aktivitesi ve MMT arasında farklılık istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur (P0,05). Sonuç: Huzurevinde kalan Demanslı bireylerin, günlük yaşam aktiviteleri demans olmayan yaşlılardan daha fazla etkilenmektedir.Objective: In this study, it was aimed to determine the daily life activities of the elderly people living in the nursing home without Dementia and Dementia with different scales. Materials and Methods: The variables of the individuals included in the study, such as age, gender, duration of education, duration of stay in the nursing home, Body Mass Index (BMI) were evaluated using the Socio-Demographic Form. Cognitive status was evaluated with the Educated and Uneducated Mini Mental Test (MMT). The Mini Mental Test total scores of the participants were divided into 3 groups as 24-28 normal, 18-23 mild dementia, 8-17 dementia. The Activities Of Daily Living of the participants were evaluated with the Katz Index and the Instrumental Activities Of Daily Living Scale (IADLs). Results: 110 people, 49 (44.5%) female and 61 (55.5%) male, participated in the study. The average age of the participants is 76.7 ± 8.41 (60- 98) years, their average BMI is 27.41 ± 5.29 kg / m² (16.49 kg / m²-4.4 kg / m²). Of the participants, 53 (48.2%) were illiterate, 49 (44.5%) had 1-8 years of education, 8 (7.3%) had 8-12 years of education. According to MMT; The normal group consists of 31 (29.2%) people, the mild dementia group 43 (40.6%) and the dementia group 32 (30.2%). Normal group Katz mean score 17.83 ± 0.40 (17-18), mild dementia group Kazt average 17.12 ± 2.02 (12-18), Dementia group mean Kazt score 16.66 ± 1.36 ( 15 -18). The difference between Katz bath activity, continence activity and MMT was statistically significant (P <0.05). IADLs mean test score in the normal group 18 ± 4.33 (3-15), mild dementia group mean score 7.99 ± 4.14 (0-27), dementia group mean score 10.12 ± 5.05 (4- 26 ). The difference between IADLs and MMT was statistically significant (P <0.05). According to IADLs total scores, 0-8 points Dependent, 9-16 points Semi-Dependent and 17-24 points Independent groups differ statistically in the Dementia group (p <0.05). Kruskal Wallis test was used to analyze the effect of Katz and IADLs scores on dementia groups. And the difference between both Katz scores and IADLs scores between groups is statistically significant (p <0.05). Katz total score showed a statistically significant difference only between the Normal and Dementia groups (p <0.05). IADLs total score; Dementia and Mild dementia; A statistically significant difference was found between the Dementia and Normal groups (p <0.05). The difference between mild dementia and normal group is not statistically significant (p> 0.05). Conclusion: The Activities Of Daily Living of individuals with dementia staying in nursing homes are affected more than elderly people without dementia.No sponso

The relationship between body composition and activities of daily living in the elderly living in nursing home

Amaç: Çalışmanın amacı Huzurevinde yaşayan yaşlıların vücut bileşimleri ile günlük yaşam aktiviteleri arasındaki ilişkiyi belirlemektir. Gereç-Yöntem: Katılımcıların vücut bileşimi Bioelektrik İmpedans Analizi ile, günlük yaşam aktiviteleri Katz Günlük Yaşam Ölçeği ve Enstrümental Günlük Yaşam Aktivitesi Ölçeği ile değerlendirilmiştir. Sonuçlar: Çalışmaya 49’u kadın, 60’ı erkek olmak üzere 109 yaşlı katılmıştır. Katılımcıların Katz Günlük Yaşam Ölçeği puan ortalaması 17,25±1,60, Enstrümantal Günlük Yaşam Aktivitesi Ölçeği puan ortalaması 18,29±5,42’dır. Katz puanı ile yağ kitlesi, kas kitlesi, kemik kitlesi ve bazal metabolizma hızı arasında pozitif yönde anlamlı ilişki vardır (p<0.01; sırasıyla; r=0,26, r=0,25, r=0,28, r=0,26). Enstrümantal Günlük Yaşam Aktivite puanı ile yağ yüzdesi ile negatif yönde anlamlı ilişki (p<0.01; r= -0,35), su yüzdesi, kas kitlesi, kemik kitlesi, bazal metabolizma hızı arasında pozitif yönde anlamlı ilişki vardır (p<0.01; sırasıyla; r=0,32, r=0,43, r=0,47, r=0,42). Tartışma: Yaşlanma ile birlikte fizyolojik olarak vücutta değişiklikler meydana gelmektedir. Yaşa bağlı bazı değişiklikler, fonksiyonlarda kademeli bir düşüşe neden olmaktadır. Yaşlılığa bağlı bu değişiklikler, bireyin günlük yaşam aktivitelerini, bağımsızlık durumunu etkilemektedir. Bu çalışmada da, temel ve enstrümental günlük yaşam aktivitelerinin, kas kitlesi, kemik kitlesi ve bazal metabolizma hızı ile pozitif yönde anlamlı bir ilişkisinin olduğu bulunmuştur.Purpose: The aim of the study is to determine the relationship between body composition and Activities of Daily Living in the elderly living in a nursing home. Materials-Methods: Participants' body composition was evaluated with Bioelectric Impedance Analysis, activities of daily living were evaluated with Katz Activities of Daily Living (ADL) scale and Instrumental Activities of Daily Living (IADL) Scale. Results: 109 elderly people, 49 women and 60 men, participated in the study. The Katz Scale mean score of the participants is 17.25 ± 1.60, and the mean score for the Instrumental Activities of Daily Living Scale is 18.29 ± 5.42. There is a significant positive correlation between Katz score and fat mass, muscle mass, bone mass and basal metabolic rate (p <0.01; respectively; r = 0.26, r = 0.25, r = 0.28, r = 0.26). There is a significant negative correlation between the Instrumental Activities of Daily Living Scale score and the percentage of fat (p <0.01; r= -0.35); There is a significant positive correlation between water percentage, muscle mass, bone mass, basal metabolic rate (p <0.01; respectively; r = 0.32, r = 0.43, r = 0.47, r = 0.42). Discussion: Physiological changes occur in the body with aging. Some age-related changes cause a gradual decline in functions. These changes due to old age affect the daily living activities and independence of the individual. In this study, it was found that basic and instrumental activities of daily living were positively correlated with muscle mass, bone mass and basal metabolic rate.No sponso

Mobility and balance in frail and non-frail elderly

Giriş ve Amaç: Kırılganlık, yaşlı yetişkinlerde olumsuz sağlık sonuçları riskini ve fonksiyonel bozulmayı artırabilir. Mobilite bozukluğu, kırılganlığa katkıda bulunabilir. Bu nedenle çalışmamızda, huzurevinde kalan kırılgan ve kırılgan olmayan yaşlıların mobilite durumlarını belirlemek amaçlanmıştır. Yöntem: Çalışmaya 60 yaş ve üzeri, 61 kişi katılmıştır. Katılımcıların kırılganlığı; Frail Kırılganlık İndeksi ile belirlenmiştir. Grupların mobilite düzeyleri; Zamanlı Kalk Yürü Testi, 4 m Yürüme Testi ve denge seviyeleri; Berg Denge Ölçeği ile belirlenmiştir. Bulgular: Çalışmaya kırılganlık normal grupta 25 kişi, kırılgan grupta 36 kişi olmak üzere toplam 61 kişi katılmıştır. Normal grubun Berg Denge Ölçeği ortalama skoru 50,72±5,90, kırılgan grubun ise 37,41±12,09 olduğu bulunmuştur. Kırılgan grubun, Berg Denge Ölçeği skorunun istatistiksel olarak anlamlı derecede daha az olduğu bulunmuştur (p=0.00). Normal grubun Zamanlı Kalk Yürü Testi ortalama süresi 19,03±24,74 sn, kırılgan grubun ise 23,81±13,73 sn olduğu belirlenmiştir. Kırılgan grubun Zamanlı Kalk Yürü Testi süresinin istatistiksel olarak anlamlı derecede daha yüksek olduğu belirlenmiştir (p<0.05). Normal grubun 4 m yürüme testi ortalama süresi 7,28±4,77 sn, kırılgan grubun ise 10,06±5,12 sn olduğu bulunmuştur. Kırılgan grubun 4 m yürüme testi süresinin istatistiksel olarak anlamlı derecede daha yüksek olduğu belirlenmiştir (p<0.05). Sonuç: Kırılgan yaşlılar, kırılgan olmayan yaşlılara göre; fonksiyonel mobilite ve dengelerinin anlamlı derecede daha kötü olduğu belirlenmiştir.Frailty can increase the risk of adverse health consequences and functional impairment in the elderly.Mobility impairment can contribute to frailty.We aimed to determine the mobility status of the frail and non-frail elderly people living in nursing homes.No sponso