Quantitative techniques in 18FDG PET scanning in oncology

The clinical applications of 18F-fluoro-2-deoxyglucose (18FDG) positron emission tomography (PET) in oncology are becoming established. While simple static scanning techniques are used for the majority of routine clinical examinations, increasing use of PET in clinical trials to monitor treatment response with 18FDG and novel tracers reflecting different pharmacodynamic end points, often necessitates a more complex and quantitative analysis of radiopharmaceutical kinetics. A wide range of PET analysis techniques exist, ranging from simple visual analysis and semiquantitative methods to full dynamic studies with kinetic analysis. These methods are discussed, focusing particularly on the available methodologies that can be utilised in clinical trials

Psychoneuroimmunology: application to ocular diseases

Psychoneuroimmunology (PNI) is a relatively new discipline within the field of neuroscience which researches the relationship between emotional states, the central and peripheral nervous systems, and the endocrine and immune systems. Negative psychological states, such as stress, anxiety, and depression, may alter immune system regulation and modulation of peripheral cytokines. A plethora of PNI studies have shown that increased psychological stress and depression are associated with an alteration of immune functioning and worsened health outcomes for many conditions. To date, application of PNI methodology has not been reported for ocular diseases. This article provides an historical perspective on the origins of the rift between the emotional and spiritual from physical aspects of disease. A review of how stress is mediated through sympathetic adrenomedullary and hypothalamic pituitary axis activation with shifts in immunity is provided. The literature which supports spirituality in healing is presented. Finally, ocular diseases which would be most amenable to a PNI approach are discussed

Regulation of GSK-3 Activity as A Shared Mechanism in Psychiatric Disorders

Serin/Treonin kinaz ailesinin üyelerinden bir kinaz olarak ilk kez glikojen sentaz’ı inhibe ettiği keşfedilen glikojen sentaz kinaz-3 (GSK-3), günümüzde bilinen 50’den fazla substratı ile birçok hücre içi düzenleyici mekanizmada görev alan geniş etki spektrumlu bir enzim olarak kabul edilmektedir. GSK-3’ün memelilerde GSK-3α ve GSK-3β olmak üzere yapısal olarak yüksek homoloji gösteren iki izoformu bulunmaktadır. Her iki izoform birçok dokuda yaygın dağılım göstermekle beraber, en yüksek oranda beyinde bulunmakta ve genellikle benzer fonksiyonlar göstermektedirler. Diğer protein kinazların aksine GSK-3 uyarılmamış hücrede yapısal olarak aktif yani defosforile halde bulur. Protein kinaz A (PKA), protein kinaz B (PKB;AKT) ve protein kinaz C (PKC) gibi diğer protein kinazlarla fosforilasyona uğrayarak olarak inaktive edilir. Günümüzde artmış GSK-3 aktivitesinin major depresyon, bipolar bozukluk, hiperaktivite bozuklukları gibi hastalıklar ve şizofreni oluşumunda rol oynayabileceğine ilişkin önemli bulgular mevcuttur. Bu nedenle söz konusu psikiyatrik hastalıklarda arttığı gösterilen GSK-3 aktivitesinin azaltılmasının tedavide umut verici bir yaklaşım olabileceği kabul edilebilir. Bu gözden geçirme çalışmasında yukarıda sözü edilen psikiyatrik hastalıkların oluşmasında görev alan GSK-3 aracılı mekanizmalara kısaca değinilerek GSK-3’ün aktivitesinin düzenlenmesinde rol oynadığı gösterilen klinikte kullanılan ilaçlara yer verilmiştir. Anahtar sözcükler: GSK-3, depresyon, bipolar bozukluk, şizofren

Small Ag Clusters Supported on an LTA Zeolite Investigated by CW and Pulse EPR Spectroscopy, XAS and SQUID Magnetometry

accepted on the recommendation of Prof. Dr. Emil Roduner, examiner Prof. Dr. Micheal Hunger, co-examiner Prof. Dr. Wolfgang Kaim, co-examinerThis study is an experimental result of the work carried out from October 2004 to Decembe