5 research outputs found

    Doğankent sağlık eğitim araştırma bölgesinde kuyu sularının fiziksel,kimyasal ve bakteriyolojik incelenmesi

    No full text
    TEZ1152Tez (Uzmanlık) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 1992.Kaynakça (s. 105-108) var.viii, 130 s. ; 30 cm.

    Early results of our epidermoid larynx cancer cases

    No full text
    Radikal radyoterapi uygulanan yüzelliiki T1-4 N0-3 M0 epidermoid larinks kanser olgusu, erken sonuçları bildirmek için retrospektif olarak incelendi. Erkek/kadın oranı 148/4 ve ortalama yaş 57 (34-86) idi. Olguların 50'si evre I-II, 102'si evre III-IV idi. Olguların 86'sında tümör supraglottik, 62'sinde glottik, dördünde subglottik alanda yerleşimliydi. Evre I-II olgulara medyan 68 Gy (60-75), evre III-IV olgulara medyan 70 Gy (61-76) total dozlar (2 Gy/fraksiyon/gün, beş tedavi/hafta) verildi. Radyocevap oranları evre I-II olgularımızda evre III-IV olgularımızdan (%84'e karşı %50, p=0.004) fazla bulundu. Üç yıllık sağkalım evre I-II olgularımızda Evre III-IV olgularımızdan daha yüksek bulundu (%52'ye karşı %19, p=0.0053). Üç yıllık sağkalım radyocevaplı olgularımızda da radyocevapsız olgularımızdan yüksekti (%41'e karşı %16, p=0.0023). Sonuç olarak, radyocevaplı olgularımız radyocevapsız olgularımızdan (medyan sağkalım süreleri 31 aya karşı 13 ay, p=0.0023) daha uzun süre yaşamaktadır. Bulgularımıza göre, radyocevap alınamayan larinks kanserli hastalarımızın tedavi başarısını arttırmak için kurtarma cerrahisi düşünülebilir.A retrospective review of radically irradiated 152 cases with T1-4 N0-3 M0 epidermoid cancer of the larynx was undertaken to report the early results. Male/female ratio was 148/4 cases and average age was 57 (34-86). There were 50 cases in stage I-II and 102 in stage III-IV. Supraglottic localization (86) was dominant followed by glottic (62) and subglottic (four). Medyan 68 Gy (60-75) in stage I-II and 70 Gy (61-76) total doses (2 Gy/fraction/day, five times/ week) in stage III-IV were delivered. Radioresponse rates of stage I-II cases were found significantly higher than those of stage III-IV cases (84% vs 50%, p=0.004 ). Three year survival rate of stage I-II cases was found significantly higher than that of stage III-IV cases (52% vs 19%, p=0.0053). Three year survival rate of radioresponders was found higher than that of nonresponders (41% vs 16%, p=0.0023). As a result, our radioresponders live longer than nonresponders (medyan survival durations of 31 months vs 13 months, p=0.0023). To improve the treatment success of our larynx cancer patients who are nonresponsive to radiation therapy, salvage surgery may be considered

    An investigation on the professional lifes of physicians working in ıcel province

    Get PDF
    Çalışma, 16-18 Kasım 2001 günlerinde Ankara'da yapılan "Sağlık Çalışanlarının Sağlığı 2. Ulusal Kongresi"nde sözlü bildiri olarak sunulmuştur.Bu kesitsel çalışmanın amacı; hekimlerin çalışma yaşamına ilişkin özelliklerinin incelenmesiydi. Çalışma grubunu İçel’de çalışan 1230 hekimin 640’ı oluşturuyordu. Çalışma, Eylül-Kasım 2000 ayları arasında yürütüldü. İstatistiksel analizlerde ki-kare önemlilik testleri kullanıldı. Hekimlerin 470'i (%73.4) erkek, 170'i (%26.6) kadındı. Pratisyen hekimlerin %24.7’sinin, uzman hekimlerin %86.2’sinin özel muayenehanesi vardı (p=0.000). Pratisyen hekimlerin %14.9’u, uzman hekimlerin %7.9’u özel bir tıp merkezine ya da özel bir polikliniğe hissedardı (p=0.022). Pratisyen hekimle rin %23.3’ünün, uzman hekimlerin %21.6’sının bir işyeri ile işyeri hekimliği anlaşması vardı. En çok idari görev alan hekim grubu pratisyen hekimlerdi. Hekimlerin %37.3'ü üst birimler ile sorunları olduğunu, %53.1'i ise halk ile iletişimin iyi olmadığını belirtmekteydi. Çalışmamızda iş yaşamına ilişkin sorunların, en çok pratisyen hekimleri etkilediği belirlenmiştir. Çalışma yaşamına ilişkin sorunların azalması için, hekimlerin statülerinin ve çalışma koşullarının daha standart hale getirilmesi, ücret ve özlük haklarının iyileştirilmesi gerektiğine inanıyoruz.The objective of this cross-sectional study was to evaluate the professional conditions of physicians. The study groups were constituted of 640 of 1230 physicians working in Içel Province. This study was conducted in between September-November 2000. Chi-square test was used in the statistical analysis. 470 (73.4%) of the physician were male; and 170 (26.6%) were female. The number of physician having private offices were 24.7% among the practitioners, while the same ratio was 86.2% among the specialists (p=0.000). 14.9% of the practitioners and 7.9% of the specialists were shareholders for a private patient clinic. 23.3% of the practitioners and 21.6% of the specialists had a position of occupational physician. Within the practitioners group more physician hold an administrative position compared to the other physician groups. 37.3% of the physician had problems with their superiors, while 53.1% had problems with public communication. Our study has revealed that the adverse aspects of the professional life affected mostly the practitioners. We believe that to decrease the number of problems encountered, the working status and conditions of the physicians should be standardized, and payment and personel-rights should be improved
    corecore