7 research outputs found

    Kolorektal kanserli olgularda ikincil girişimlerde laparoskopi yapılabilir mi?

    No full text
    AMAÇ Kolorektal kanser sebebiyle ameliyat edilmiş ve tekrar cerrahi girişim gerektiren olgularda laparoskopik cerrahi girişimleri sorgulamaktır. YÖNTEM Nisan 2007- Ocak 2009 tarihleri arasında kolorektal kanser nedeniyle rezeksiyon uygulanmış 6 olgu retrospektf olarak değerlendirildi. Olguların ortalama yaşı 48,1 (28-64)’di. Cinsiyet dağılımı 3:3 (E:K) şeklindeydi. 2 kolon kanseri ve 2 rektum kanseri olgusuna lokal nüks nedeniyle, bir rektum kanseri olgusuna distal sınır pozitifliği nedeniyle bir kolon kanseri olgusuna ise metakron tümör nedeniyle yeniden laparoskopik rezeksiyon uygulandı. Bir kolon kanseri olgusunun ilk ameliyatı dış merkezde laparotomi ile gerçekleştirilmiştir, diğer olguların ilk cerrahisi laparoskopik olarak gerçekleştirilmişti. BULGULAR Orta seviye yerleşimli rektum tümörü tanısıyla laparoskopik low anterior rezeksiyon (LAR) (R0) uygulanan bir olgunun ameliyat sonrası evresi T2N0’dı. Adjuvan tedavi almayan olguda 12.ayda nüks saptandı. Neoadjuvan kemo-radyoterapi sonrası hastaya laparoskopik abdominoperineal rektum rezeksiyonu (APR) (R0) uygulandı. İkinci patolojisi T2N0’dı. Proksimal yerleşimli rektum tümörü tanısıyla laparoskopik LAR uygulanan olguda 14. ayda lokal nüks saptandı. Neoadjuvan kemo-radyoterapi sonrası olguya laparoskopik başlanan ameliyat pelvik diseksiyondaki güçlük sebebiyle laparotomi ile tamamlandı. Olgunun patolojisi T3N0’dı. Sigmoid kolon tümörü tanısıyla diagnostik laparoskopi yapılan ve karsinöz peritonei saptanıp ileostomi açılan olgu 5. ayında KT sonrası değerlendirildi. PET negatif olan olguya laparoskopik anterior rezeksiyon uygulandı. Olgunun patolojisi T3N0 ‘dı. Adjuvan tedavi alan olgu hastalıksız sağkalımın 14. ayındadır. Dış merkezde sol kolon tümörü tanısıyla laparotomi ile sol hemikolektomi yapılmış olguda 10. ayda anastomoz hattında lokal nüks tespit edildi. Olguya laparoskopik anterior rezeksiyon uygulandı. Olgunun patolojisi T3N0’dı. Distal yerleşimli rektum tümörü tanısıyla bir olguya neoadjuvan kemo-radyoterapiyi takiben laparoskopik intersfinkterik rezeksiyon uygulandı. Olgunun patolojisinde distal sınırda pozitiflik saptanması üzerine hastaya 10 gün sonra laparoskopik APR uygulandı. Evresi T2N0 dı. Rektosigmoid bileşke tümörü tanısıyla laparoskopik anterior rezeksiyon uygulanan olguya metakron sağ kolon tümörü tanısıyla laparoskopik total kolektomi uygulandı. Olgunun patolojisi T3N0’dı. Tüm olgularda R0 rezeksiyon gerçekleştirildi. Tüm olguların proksimal ve distal cerrahi sınırları negatifti. Ortalama çıkarılan lenf nodu sayısı kolon kanseri olgularında 26,3 (19-40), rektum kanseri olgularında 23,1 (6-39) ‘du. Ortalama 1.8 günde (1gün- 2gün) oral beslenme başlandı. Olguların hiçbirinde minör veya majör bir komplikasyonla karşılaşılmadı. Hastanede kalış süresi ortalama 5,5 gün (5gün-6gün)’dü. Teknik kısa video kliplerle gösterilecektir. TARTIŞMA ve SONUÇ Kolorektal kanserlerin ikincil laparoskopik girişimleri, seçilmiş olgularda onkolojik kaliteyi bozmadan güvenle uygulanabilir

    A snapshot of pediatric inpatients and outpatients with COVID-19: a point prevalence study from Turkey

    No full text
    This multi-center point prevalence study evaluated children who were diagnosed as having coronavirus disease 2019 (COVID-19). On February 2nd, 2022, inpatients and outpatients infected with severe acute respiratory syndrome coronavirus 2 (SARS-CoV-2) were included in the study from 12 cities and 24 centers in Turkey. Of 8605 patients on February 2nd, 2022, in participating centers, 706 (8.2%) had COVID-19. The median age of the 706 patients was 92.50 months, 53.4% were female, and 76.7% were inpatients. The three most common symptoms of the patients with COVID-19 were fever (56.6%), cough (41.3%), and fatigue (27.5%). The three most common underlying chronic diseases (UCDs) were asthma (3.4%), neurologic disorders (3.3%), and obesity (2.6%). The SARS-CoV-2-related pneumoniae rate was 10.7%. The COVID-19 vaccination rate was 12.5% in all patients. Among patients aged over 12 years with access to the vaccine given by the Republic of Turkey Ministry of Health, the vaccination rate was 38.7%. Patients with UCDs presented with dyspnea and pneumoniae more frequently than those without UCDs (p < 0.001 for both). The rates of fever, diarrhea, and pneumoniae were higher in patients without COVID-19 vaccinations (p = 0.001, p = 0.012, and p = 0.027). Conclusion: To lessen the effects of the disease, all eligible children should receive the COVID-19 vaccine. The illness may specifically endanger children with UCDs. What is Known: • Children with COVID-19 mainly present with fever and cough, as in adults. • COVID-19 may specifically threaten children with underlying chronic diseases. What is New: • Children with obesity have a higher vaccination rate against COVID-19 than children without obesity. • Among unvaccinated children, fever and pneumoniae might be seen at a higher ratio than among vaccinated children

    Çoklu Sistemik İnflamatuvar Sendrom Tanılı Olguların Değerlendirilmesi (Türk MISC Çalışma Grubu)

    No full text

    ULUSAL MİKROBİYOLOJİ STANDARTLARI BULAŞICI HASTALIKLAR LABORATUVAR TANI REHBERİ

    No full text
    corecore