258 research outputs found

    The asymmetric effects of the current account balance on inflation: A NARDL approach for Turkish economy

    Get PDF
    Purpose: We aim to highlight the asymmetric relationship between the current account balance and inflation via the nonlinear boundary test approach for the period 2002:01-2020:10. We analyze the Turkish economy because Turkey has started implementing a new economic policy, which mainly aims to control inflation by maintaining a current account surplus. As a result, the primary purpose of this research is to determine the influence of the current account balance on local inflation, as well as to assist in the formulation of appropriate economic policies to minimize any negative effects on the local economy. Methodology: The nonlinear boundary test approach (NARDL) is used for the 2002:01-2021:10 data period due to the possibility of long-term nonlinear relations between the inflation rate and the current account balance. Results: According to the analysis findings, there is a long-term cointegration relationship between variables. It is deduced that while there exists long-term asymmetry between the current account balance and inflation, the coefficients themselves are not statistically significant, and magnitudes are negligible. However, the effect of dollarization and the lagged values of the CPI on current inflation are statistically significant and substantial, which underpins the importance of inflation inertia, inflation expectations, and the pass-through effect. Conclusion: With a view to stabilizing inflation, policymakers should prevent dollarization by taking the necessary measures

    Evaluating the Effectiveness of Early Warning Indicators: An Application of Receiver Operating Characteristic Curve Approach to Panel Data

    Get PDF
    Early warning indicators (EWIs) of banking crises should ideally be judged on how well they function in relation to the choice issue faced by macroprudential policymakers. However, the effectiveness of EWIs depends upon the strength of the predicting power, stability, and timeliness of the signal. Using a balanced panel of 6 countries’ experience with banking and currency crises in recent times, this paper evaluates the effectiveness of EWIs using Receiver Operating Characteristics. Following the drivers of the banking crisis and currency crisis, the paper evaluates the effectiveness of aggregate credit growth, sectoral deployment of credit along and other macroeconomic indicators generally used as EWI. The paper observes that credit disbursements to non-financial sectors and the central government provides stable signals about systemic risks. Further debt service ratio, interbank rates and total reserves are also found to be useful in predicting these crises. Lastly, the effective EWIs are combined using shrinkage regression methods to evaluate the improvement of signal strength of the combination of EWIs. The predictive power of the combination of EWIs provides better signal strength in predicting the macroprudential crisis

    Okul dışı etkinlik temelli değerler eğitimi programının öğrencilerin etkin vatandaşlık değerlerine etkisi

    Get PDF
    06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.Bu araştırma, ortaokul altıncı sınıf öğrencilerine yönelik araştırmacı tarafından Okul Dışı Etkinlik Temelli Değerler Eğitimi programının etkin vatandaşlık değerlerine olan etkisinin araştırılması amacıyla gerçekleştirilmiştir. Ayrıca Okul Dışı Etkinlik Temelli Değerler Eğitim Programı öğrenci, öğretmen ve velilerin uygulama sürecine ilişkin görüşleri bağlamında incelenmiştir. Araştırmada nicel ve nitel veri toplama yöntemlerinin birlikte kullanıldığı karma desen tekniklerinden açımlayıcı sıralı karma desen kullanılmıştır. Araştırmanın nicel çalışma grubunu, 2017-2018 öğretim yılında Bursa ili İnegöl ilçesindeki iki devlet okulunda öğrenim gören altıncı sınıf öğrencileri oluşturmaktadır. Nitel çalışma grubunu ise deney grubu öğrencileri, deney grubu öğrencilerinin velileri ve deneysel çalışmanın yapıldığı okuldaki görevli öğretmenler oluşturmaktadır. Araştırmanın ilk kısmını nicel çalışmalar oluşturmuştur. Araştırmada deney gurubu olarak belirlen A okulunda öğrenim gören 18 ve kontrol grubu olarak belirlenen B okulunda öğrenim gören 20 olmak üzere toplam 38 öğrenci yer almıştır. Araştırmanın ikinci kısmını oluşturan nicel çalışmalar için ise 16 öğrenci, 17 veli ve 6 öğretmen araştırma grubunda yer almıştır. Araştırmanın hazırlık süreçlerinde farklı çalışma grupları ile araştırmanın amacı bağlamında Okul Dışı Etkinlik Temelli Değerler Eğitimi Programı hazırlanmış ve Etkin Vatandaşlık Değerleri Ölçeğine yönelik geliştirme çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Deney grubunda yer alan 18 öğrenciye haftada 3 gün, her defesında en az iki ders saati olmak üzere toplam 144 oturumdan oluşan Okul Dışı Etkinlik Temelli Değerler Eğitimi Programı (ODETDEP) uygulanmıştır. Ayrıca deney grubu velileriyle birlikte 12 oturumdan oluşan değerler eğitimi çalışmaları yapılmıştır. Bununla birlikte deney grubu velilerin dahil olduğu sosyal medya üzerinden iletişim ağı kurulmuştur. Bu grup üzerinden evde öğrencileri ile yapılması istenen etkinlikler paylaşılmıştır. Yine velilere gözlem formları ve not defterleri dağıtılarak çocuklarını gözlemlemeleri istenmiştir. Kontrol grubunda ise her hangi bir işlem yapılmamıştır. Araştırmanın nicel boyutuna ilişkin veriler araştırmacı tarafından geliştirilen Etkin Vatandaşlık Değerler Ölçeği ve ölçeğin altı alt boyutuna ait alt ölçeklerle (Adil Olma Değer Ölçeği, Doğruluk-Dürüstlük Değer Ölçeği, Sorumluluk Değer Ölçeği, Yardımseverlik Değer Ölçeği, Sevgi Değer Ölçeği, Saygı Değer Ölçeği) birlikte Çalışkan ve Sağlam (2012) tarafından geliştirilen Hoşgörü Eğilim Ölçeği aracılığıyla toplanmıştır. Nitel boyuta ilişkin veriler ise araştırmacı tarafından geliştirilen öğrenci, öğretmen ve velilere yönelik olarak hazırlanmış olan yarı yapılandırılmış görüşme formları aracılığıyla toplanmıştır. Toplanan nicel veriler araştırmanın alt problemleri bağlamında t-testi, Shapiro-Wilk Normal Dağılım Testi, Anova, Wilk's Lamda Bonferroni Testi gibi istatitiksel işlemlere tabi tutulmuş nitel veriler ise betimsel ve içerik analiziyle çözümlenmiştir Araştırmanın nicel boyutuna yönelik olarak yapılan istatistiksel işlemler sonucunda, uygulanan değerler eğitimi programının öğrencilerin sevgi, saygı, sorumluluk, adil olma, yardımseverlik ve doğruluk/dürüstlük değer alt boyutları ile birlikte toplam etkin vatandaşlık değerleri düzeyleri üzerinde olumlu bir etkiye sahip olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca uygulanan eğitim programının deney grubu öğrencilerinin sahip olduğu hoşgörü değerini de örtük bir şekilde olumlu olarak etkilediği görülmüştür. Araştırmanın nitel boyutuna yönelik olarak yapılan görüşmelere yönelik içerik analizleri sonucunda görüşme yapılan öğrencilerin, öğretmenlerin ve velilerinin her birisi uygulanan programın verimli olduğunu belirtmişlerdir. Deney grubunda yer alan öğrencilerle yapılan görüşmeler sonrasında öğrencilerin uygulanan eğitimi faydalı olarak değerlendirdikleri ve okullarda bu tür eğitimlerin verilmesi gerektiğini düşündükleri sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca eğitim süresince farklı etkinliklerden etkilendikleri, uygulanan etkinliklerin öğrencilerin farklı yönlerine hitap ettiği, yürütülen çalışmaların öğrenciler üzerinde bilişsel, duyuşsal ve davranışsal boyutta etkili olduğu elde edilen sonuçlar arasındadır. Bununla birlikte veliler; uygulanan değerler eğitimi programının faydalı olduğunu, bu tür eğitim programlarının gerekli olduğunu, değerler eğitimi sürecinde okul aile işbirliğinin önemine inandıklarını, öğrencilerin davranışlarında olumlu yönde değişimler gözlemlediklerini, öğrencilerin akademik başarılarının artırdığını, uygulanan programın velilerle birlikte yürütülmesinin öğrenci-veli iletişimine olumlu etki ettiğini, uygulanan eğitimlerin kendileri üzerlerinde de etkili olduğunu belirtmişlerdir. Öğretmenler de değerler eğitiminin gerekliliğine inandıklarını, uygulanan değerler eğitimi programının faydalı olduğunu düşündüklerini, uygulamalı değerler eğitimi çalışmalarının diğer okullarda da uygulanması gerektiğini, bu tür eğitimlerin öğrenciler üzerinde kalıcı etkilerinin olacağını ifade etmişlerdir. Ayrıca öğretmenlerin değerlere çoğunlukla ders içinde değindikleri, değerlerin okullarda değerler eğitimi etkinlikleri sürecinde öğretmenlerin inisiyatifine göre şekillendiğine inandıkları, değerler eğitimi için öğretmen ve velilerin birlikte hareket etmesinin olumlu bir durum olduğunu düşündükleri yapılan görüşmelerden elde edilen arasındadır. Anahtar Kelimeler: Değerler eğitimi, sosyal bilgiler eğitimi, vatandaşlık eğitimi, etkin vatandaşlık, okul dışı etkinlik temelli değerler eğitimi, etkin vatandaşlık değerleri ölçeğiThis study has been carried out by the researcher intended for sixth grade students at secondary schools in order to research the effect of Outdoor Activity Based Values Education on effective citizenship values. In addition, the Outdoor Activity Based Values Education Program has been examined in the context of the views of students, teachers and parents about the practice process. In the research mixed method has been used in which quantitive and qualitative data collecting methods used together. The quantitative study group of the research consists of sixth graders attending two state schools in 2017-2018 academic year in Inegöl district of Bursa province. Whereas, the qualitative study group consists of the experimental group students, the parents of the experimental group students and the teachers who work at the school where the study was conducted. The quantative studies formed the first part of the research. 38 students took part in the study at total, 18 of whom were in school A and were determined as the experimental group and 20 of them were in school B which was designated as the control group. As for the second part of the study, which constitues the quantitative studies; 16 students, 17 parents and 6 teachers participated in the research group. Throughout the preparation process of the research, an Outdoor Activity Based Values Education Program was prepared with different working groups in context with the aim of the study and improvement studies were conducted aimed at the Effective Citizenship Values Scale. The Outdoor Activity-Based Values Education Program (ODETDEP), which was consisted of 144 sessions, three days a week and at least two lessons each time, has been put into practice with the 18 students in the experimental group. Moreover, values training activities, consisting of 12 sessions, have been practiced with the parents of the experimental group. Besides, a communication network has been established, including the experimental group parents, through social media. Through this group, the activities demanded to be done at home with the students have been shared. Also, by handing out observation forms and notebooks to parents, they have been asked for to observe their children. Yet, no procedure has been persued with the control group. The data related to the quantitative aspects of the study have been gathered through the Tolerance Tendency Scale developed by Çalışkan and Sağlam (2012) and Effective Citizenship Values Scale developed by the researcher himself by employing six subscales (Being-Fair Value Scale, Rightfulness-Honesty Value Scale, Responsibility Value Scale, Charity Value Scale, Affection Value Scale, Respect Value Scale). Whereas, The qualitative data have been gatheredthrough semi-structured interview forms developed by the researcher himself for students, teachers and parents. The gathered quantitative data have been analyzed in context with the sub-context and been applied to statistical practices like t-test Shapiro-Wilk Normal Distribution Test, Anova, Wilk's Lamda Bonferroni Test and the qualitative data have been analyzed with descriptive and content analysis. It has been determined consequently after the statistical studies conducted on the quantitative aspect of the research that the practiced values education programme had a positive effect on the students' levels of affeciton, respect, responsibility, fairness, helpfulness and rightfullnes , honesty value sub-dimensions and total effective citizenship values. Furthermore, it has been observed that the training program implicitly influenced the experimental group students' the value of tolerance in a positive way. The results of the content analysis of the interviews performed regarding the qualitative aspects of the research demonstrate that each of the interviewed students, teachers and parents expressed the efficency of the practiced program. After the interviews with the students in the experimental group, it has been concluded that the students evaluated the training as useful one and supported that such trainings should be given in schools. Besides, ıt is among the results obtained that the students were influenced by different activities during the training, the practiced activities appealed to different aspects of the students, and the studies carried out were effective on the cognitive, affective and behavioral aspects of the students. Along with these, parents state that that the pracitced values education program is beneficial and such educational programmes are necessary and also they believe in the importance of school-family cooperation in the process of values education by which they observe positive changes in students' behaviours. So that the students' academic achievement increases and the practicing of the program with the parents effects the parents-students interaction positively. Therefore they expressed that the performed trainings were also effective on themselves. Teachers also state that they believe in necessity of the values education and the practiced values education program is useful. They express that the applied values education studies should be practiced in other schools, too, so that such kind of trainings will have a permanent positive effect on the students. Among the obtained data from the teachers it is realized that teachers frequently mention the values and they believe that the values traing shapes itself according to the teachers' initiative during the values education activities at schools and it is also expressed that it is a positive thing for teachers and parents to collaborate for the values education programme. Keywords: Value education, social studies education, citizenship education, active citizenship, outdoor activity-based values education, effective citizenship values scal

    Solution of capacitated vehicle routing problem with invasive weed and hybrid algorithms

    Get PDF
    The vehicle routing problem is widespread in terms of optimization, which is known as being NP-Hard. In this study, the vehicle routing problem with capacity constraints is solved using cost- and time-efficient metaheuristic methods: an invasive weed optimization algorithm, genetic algorithm, savings algorithm, and hybridized variants. These algorithms are tested using known problem sets in the literature. Twenty-four instances evaluate the performance of algorithms from P and five instances from the CMT data set group. The invasive weed algorithm and its hybrid variant with savings and genetic algorithms are used to determine the best methodology regarding time and cost values. The proposed hybrid approach has found optimal P group problem instances with a 2% difference from the best-known solution on average. Similarly, the CMT group problem is solved with about a 10% difference from the best-known solution on average. That the proposed hybrid solutions have a standard deviation of less than 2% on average from BKS indicates that these approaches are consistent

    A novel research on the subject of the load-independent microhardness performances of Sr/Ti partial displacement in Bi-2212 ceramics

    Get PDF
    This work is interested in the critical changes in the load-independent microhardness performance parameters with the partial substitution of Sr2+ inclusions for the Ti4+ impurities in the Bi-2212 inorganic solids with the help of the theoretical approximations as regards Meyer's law (ML), proportional sample resistance (PSR), modified proportional sample resistance (MPSR), elastic/plastic deformation (EPD), Hays-Kendall (HK) and indentation-induced cracking (IIC) models found on the experimental microhardness tests applied to a variety of test loads between 0.245 and 2.940 N for the first time. Moreover, Ti-substituted Bi-2212 bulk ceramics (Bi2.1Sr2.0-xTixCa1.1Cu2.0Oy) are prepared within mole-to-mole ratios of x = 0.000, 0.010, 0.030, 0.050, 0.070, 0.100 by the standard solid-state reaction method in the atmospheric pressure conditions. It is provided that Ti partial substitution in the superconducting system descends unsmilingly the mechanical durability, stability, strength, toughness, critical stress, stiffness and flexural strengths of Bi-2212 superconducting solids studied owing to the increment of crystal structural problems. Moreover, it is obtained that the degradation in the crystal structural leads to diminish the typical ISE characteristic of Bi-2212 superconducting ceramic compounds. At the same time, the results show that all the models (especially IIC approach) can serve as the suitable descriptors for the determination of the variation in the load-independent mechanical performances of the Bi-2212 superconducting materials

    Investigation of Thyroid Metabolism Diseases in Kütahya Region

    Get PDF
    Aim: The study was performed on the sera sent for other diagnostic purposes like thyroid function tests (thyroid-stimulating hormone, total triiodothyronine and total thyroxin) to the Laboratory of Kütahya Hıfzısıhha Institute. Material and Method: Patients visiting 13 health care centers province and districts of Kütahya province were included in this study. The study popula-tion consisted of 320 patients. Serum levels of cholesterol, trigliserid, HDL-cholesterol, LDL-cholesterol and lipid were measured. Results: The results of our study showed 250 individuals (78.12%) to be within normal ranges, 42 (13.12%) as hypothyroid, and 28 (8.75%) were hyperthyroid. Hypothyroid pa-tients had significantly higher levels of cholesterol, LDL-cholesterol, lipid and thyroid-stimulating hormone levels (p<0.05). While hyperthyroid patients had significantly lower levels of cholesterol, LDL-cholesterol and lipid levels when compared with patients with normal thyroid hormone levels (p<0.05); Thyroxin levels were significantly higher (p<0.05). Discussion: The results of this study showed that the population under study was at risk of goiter diseases

    Investigation of the relationship between 21st century learning skill levels of open and distance learners and their levels of engagement in open and distance learning environments

    Get PDF
    Bu araştırmanın amacı, öğrenenlerin açık ve uzaktan eğitim ortamlarındaki bağlılık düzeyleri ile 21. yüzyıl öğrenme becerileri düzeyleri arasında herhangi bir ilişki olup olmadığını belirlemektir. Araştırma modeli olarak ilişkisel tarama modeli kullanılmıştır. 2020-2021 eğitim-öğretim yılında Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesinde öğrenim gören 4629 öğrenene seçkisiz örnekleme ile ulaşılarak veri toplama araçları Açıköğretim Fakültesi Öğrenci Bilgi Sistemine yüklenmiştir. Gönüllü olarak çalışmaya katılmak isteyen 2784 öğrenenden “21. Yüzyıl Öğrenme Becerileri” ve “Açık ve Uzaktan Öğrenme Ortamlarında Öğrenci Bağlılığı” ölçekleri kullanılarak veriler toplanmıştır. Verilerin analizi SPSS 22 ve JASP paket programları ile gerçekleştirilmiştir. Araştırma bulgularından elde edilen sonuçlara göre, araştırmaya katılan öğrenenlerin açık ve uzaktan eğitim ortamlarındaki bağlılık düzeylerinin ve 21. yüzyıl öğrenme becerileri düzeylerinin orta düzeyin üzerinde oldukları, 21. yüzyıl öğrenme becerilerine sahip oldukları, açık ve uzaktan eğitim ortamlarına bağlılık gösterdikleri tespit edilmiştir. Araştırmaya katılan öğrenenlerin yaşlarına, cinsiyetlerine ve mezun oldukları öğrenim seviyelerine göre 21. yüzyıl öğrenme becerileri arasında istatistiksel olarak anlamlı farkların olduğu belirlenmiştir. Araştırmaya katılan öğrenenlerin cinsiyetlerine ve mezun oldukları öğrenim seviyelerine açık ve uzaktan eğitim ortamlarındaki öğrenci bağlılıkları arasında da istatistiksel olarak anlamlı farkların olduğu belirlenmiştir. Araştırmaya katılan öğrenenlerin açık ve uzaktan eğitim ortamlarındaki bağlılık düzeyleri ile 21. yüzyıl öğrenme becerileri düzeyleri arasında orta düzeyde anlamlı ve pozitif bir ilişki olduğu tespit edilmiştir. Araştırma sonucunda öğrenenlerin açık ve uzaktan eğitim ortamlarına bağlılıklarını artırmaları için 21. yüzyıl öğrenme becerilerini geliştirmeleri gerekliliği ortaya çıkarılmıştır.This study aims to determine whether there is any relationship between students' engagement levels in open and distance learning environments and 21st-century learning skills levels. A correlational survey model was used as the research model. 4629 students studying at the Anadolu University Open Education Faculty in the 2020-2021 academic year were reached through a random sampling method, and data collection tools were uploaded to the Open Education Faculty Student Information System. "21st Century Learning Skills" and "Student Engagement in Open and Distance Learning Environments" scales were used to collect data from the 2784 students who volunteered to participate in the study. The data were analyzed with SPSS 22 and JASP package programs. According to the results obtained from the research findings, it was determined that the engagement levels of the students participating in the research in open and distance learning environments and their 21st-century learning skills levels were above the medium level, they had 21st-century learning skills, and they showed engagement to open and distance learning environments. It was determined that there were statistically significant differences between the 21stcentury learning skills of the students participating in the study depending on their age, gender, and education level. It was also determined that there were statistically significant differences between the student engagement levels in open and distance learning environments depending on the gender and educational status of the students participating in the study. It was determined that there was a moderately significant and positive relationship between the engagement levels of the students participating in the study in open and distance learning environments and their 21st-century learning skills levels. According to the results obtained from the research findings, it has been revealed that learners need to improve their 21st-century learning skills in order to increase their engagement to open and distance learning environment

    Effect of Annealing Time on mechanicalproperties of Hypo-Eutectic Al-Si Alloys

    Get PDF
    % 7,29 Si oranına sahip Al-Si döküm alaşımının yapısal ve mekanik özelliklerine ısıl işlem süresinin etkisi sistematik olarak incelenmiştir. Numunelere 200°C sıcaklıkta 1, 2, 4, 16 ve 64 saat ısıl işlem uygulanmıştır. Mikroyapı ve faz analizleri optik mikroskop ve X-ışınları kırınımı ile termal özellikleri diferansiyel taramalı kalorimetreile mekanik özellikleri ise çekme ve sertlik ölçümleri kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Dökülmüş haldeki alaşımın mikroyapısı birincil kristalleşmiş Al dendritleri ve kaba Si ötektiğinden meydana gelmektedir. Uygulanan ısıl işlemin mikroyapısal özelliklere çok önemli bir etkisi olmamasına rağmen çekme dayanımı, sertlik ve uzama gibi mekanik özellikler de ciddi değişimlere yol açtığı gözlemlenmiştir. En yüksek uzama değeri ve en düşük çekme dayanımı ısıl işlem görmemiş döküm alaşımında gözlemlenmiştir. En düşük uzama değeri ve en yüksek çekme dayanımı ise 4 saat ısıl işlem görmüş numunede gözlemlenmiştir. Dayanım ve sertlik 0-4 saat arası sürelerde artış gösterirken, 4-64 saat arası sürelerde ise azalma eğilimindedir.The effect of annealing time on the structural and mechanical properties of cast Al-Si alloy having 7.29 % Si were systematically investigated. The samples were annealed at 200 ° C for 1, 2, 4, 16 and 64 hours. Microstructural examination and phase analysis were performed using optical microscope and Xray diffraction, respectively. Thermal properties were investigated by differential scanning calorimetry. Besides, mechanical properties were characterized by tension and hardness tests. The microstructure of the as-cast alloy was composed of primary crystallized Al dendrites and coarse and faceted Si eutectic. Although the heat-treatment did not have a very significant effect on microstructural properties, the mechanical properties such as tensile strength, hardness and elongation significantly changed after heat-treatment.The highest elongation value and the lowest tensile strength were observed for the cast alloy. However, the lowest elongation value and the highest tensile strength were observed for the 4 hour heat treated sample. Strength and hardness has an increasing tendency between 0-4 hours and decreasing tendency during 4-64 hours

    Effect of annealing ambient conditions on crack formation mechanisms of bulk Bi-2212 ceramic systems

    Get PDF
    This study paves way to examine the influence of different annealing conditions (temperature range of 830-850°C and duration intervals 24-48 h) on the fundamental mechanical performance and characteristic quantities of polycrystalline Bi2.1Sr2.0Ca1.1Cu2.0Oy (Bi-2212) superconducting ceramics by means of Vickers microindentation hardness tests at the various indentation test loads (0.245 N≤F≤2.940 N) and some available theoretical approaches. The annealing ambient plays an important role on the operable slip systems and crystal quality. The bulk Bi-2212 superconducting compound prepared at 840 °C and 24 h is found to be the least sensitive to the applied test load due to less structural problems, voids, cracks and stress raisers in the crystal system. Conversely, the excess annealing ambient complicates remarkably the control of crack growth size and velocity. Thus, relatively lower load can lead to the formation of crack and acceleration of crack rate up to the critical size and terminal velocity. The samples exhibit the typical indentation size effect (ISE) behavior as a result of predominant character of elastic recovery mechanism. As for the theoretical examination in the saturation limit regions, the indentation-induced cracking (IIC) model wins the comparison as it provides the most accurate results to the experimental findings
    corecore