In-vitro evaluation of dexpanthenol-loaded nanofiber mats for wound healing

Purpose: To prepare a novel dexpanthenol (DEX)-loaded nanofiber mats for wound healing.Methods: A novel bioactive wound dressing formulation with  dexpanthenol was developed by electrospinning method. Poly (lactic-co-glycolic acid), poly (ethylene oxide) and poly (caprolactone) were used as polymers. Morphological features, swelling properties, in-vitro release behavior, and cell viability properties of the formulations were evaluated.Results: Morphological examination of mats confirmed successful formation of the fibers. Swelling of nanofiber mats results was 34.44 ± 1.05, 18.59 ± 2.11, 86.06 ± 3.25 and 44.62 ± 1.75 % for polycaprolactone (PCL), PCL + DEX, poly lactic-co-glycolic acid (PLGA) and PLGA + DEX, respectively, and occurred in a controlled manner. PLGA + DEX formulation has advantage over PCL + DEX and poly (ethylene oxide) (PEO) + DEX due to controlled in-vitro release of DEX. The highest cell viability was afforded by PLGA+DEX formulation.Conclusion: DEX-loaded PLGA nanofiber formulation may be useful as an alternative wound dressing due its suitable mechanical and biological properties.Keywords: Dexpanthenol, Electrospinning, Wound dressing,  Polycaprolactone, Poly lactic-co-glycolic acid, Poly (ethylene oxide

Onikomikoz tedavisi için transungual ilaç taşıyıcı sistemlerin tasarımı

Onikomikoz sistemik olarak kulanılan Terbinafin HCl ile tedavi edilebilmektedir. Fakat sistemik tedavi sonucu ortaya çıkan yan etkiler topikal tedaviyi gerekli kılmaktadır. Fakat tırnak plağının güçlü bariyer yapısı topikal tedavinin etkinliğini azaltmaktadır. Bu çalışmada; onikomikozun ungual tedavisinde TBF-HCl yüklü etkin formülasyonlar tasarlamak amaçlanmıştır. Bu amaçla çalışmamızda ilk olarak TBF-HCl yüklü lipozom ve etazom formülasyonları geliştirildi. Sonraki aşamada lipozom ve etazom yüklü jel ve lipozom yüklü film formülasyonları geliştirildi. Hazırlanan tüm formülasyonların karakterizasyon çalışmaları yapıldı. Formülasyonların stabliteleri buzdolabında 4± 1{486}C'de 3 ay süre ile izlendi ve formülasyonların stabil kaldığı görüldü. Karakterizasyon çalışmaları sonucunda uygun olduğu düşünülen formülasyonlar ile in-vitro ve ardından insana kadarva tırnağından ex-vivo salım çalışmaları yapıldı. In-vitro salım çalışmaları sonucunda L1 formülasyonun en hızlı salımı gerçekleştirdiği görüldü. E1 formülasyonu ise karakterizasyon çalışmaları sonucunda etazom formülasyonları içinden uygun formülasyon olarak seçildi. Seçilen formülasyonların ex-vivo salımları sonucunda tırnakta en fazla birikimin E1 formülasyonu ile gerçekleştiği görüldü. Bu çalışmalar sonucunda L1, E1, L-P, E-Ch ve F1 formülasyonlaru ile in-vivo çalışmalar gerçekleştirildi. İn-vivo ve in-vitro antifungal çalışmalar sonucunda en etkin formülasyonun F1 formülasyonu olduğu görüldü. Sonuç olarak; bu tez çalışmasında, onikomikozun ungual tedavisi için sistemik uygulamaya alternatif olabilecek TBF-HCl yüklü formülasyonlar geliştirilmiş ve bu formülasyonların etkinliği ex-vivo ve in-vivo koşullarda ispatlanmıştır